Etiket arşivi: Millet İttifakı

Halk kontrolü eline aldı

Örsan K. Öymen
Örsan K. Öymen
27 Mart 2023, Cumhuriyet

 

İnsanlık tarihinde, bütün hakların tek bir devrimle bir anda elde edildiği tek bir örnek yoktur. İnsan, mükemmel bir varlık olmadığı için, ne yazık ki adım adım, ağır aksak, düşe kalka, öğrene öğrene, zaman içinde ilerlemekte ve gelişmektedir.

14 Mayıs 2023 seçimleri de bu çerçevede ele alınmalıdır. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığında anlaşan “Millet İttifakı”nın ve “6’lı masa”nın, laiklik ve sosyo-ekonomik adalet alanlarında yapısal reformların gerçekleşmesi konusunda yetersiz kaldığı bir gerçektir.

Ancak söz konusu ittifakın, başka alanlarda, örneğin, yargı bağımsızlığının; yasama, yürütme, yargı arasında güçler ayrılığının; düşünceyi ifade, yayın, medya ve örgütlenme özgürlüğünün; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yetkilerinin artmasının sağlanması konusunda gerçekleştireceği reformlar, AKP’nin kurduğu teokratik diktatörlük rejiminin sona ermesi doğrultusunda büyük bir adım olacaktır.

Bu büyük adım gelecekte, laiklik ve sosyo-ekonomik adalet konusunda daha ileri reformların yapılması olasılığını da doğuracaktır. AKP’nin kurduğu despotik, dogmatik, teokratik düzenle, anayasada belirtilen demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin inşa edilemeyeceği açıktır.
***
Muhalefet cephesinde, bu yalın gerçeği dikkate almadan ve kavramadan hareket eden her siyasetçi, siyaset sahnesinden silinecektir.

Halkın çoğunluğu, ekonomik krizin yarattığı olumsuz ortamın da etkisiyle, Türkiye’nin AKP iktidarında dibe vurduğunun, bundan daha kötüsünün olamayacağının farkındadır.

  • Gerçekleştirilen tüm araştırmalara göre, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı şu anda seçimi kazanma olasılığı olan tek cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
  • Halk bu nedenle, ilk turda Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimleri kazanmasını zora sokacak olan her siyasetçiyi, oylarıyla sandığa gömecektir.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bu nedenle, siyaseten yok olmaktan son anda kurtulmuştur. Akşener’in yarattığı kriz nedeniyle on binlerce kişi 48 saat içinde İYİ Parti üyeliğinden istifa etmiştir; İYİ Parti Genel Merkezi, çığ gibi gelen tepkiler nedeniyle neye uğradığını şaşırmıştır.

Siyasetçilerin hatalarından, hırslarından, egolarından bunalan halk,
artık kontrolü (denetimi) eline almıştır.

Bundan sonra halk siyasetçilere ayak uydurmayacaktır, siyasetçi halka ayak uydurmak zorunda kalacaktır! Bu kritik dönemde halka ayak uyduramayan siyasetçi, halkta karşılık bulamayacaktır. Halkın vizyonu, siyasetçinin vizyonunun ötesine geçmiştir.

Memleket Partisi Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce de, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Zafer Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan da, bu gerçeği dikkate alarak hareket etmelidirler.
***
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın, AKP’nin ve MHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın lehine cumhurbaşkanı aday adaylığından çekileceğini ve HÜDA PAR adlı şeriatçı ve bölücü “partinin”, AKP’nin himayesinde TBMM’ye milletvekili sokacağını açıklamalarından sonra, Memleket Partisi’nin ve Zafer Partisi’nin, yeni oluşan dengeleri de dikkate alarak, tutumlarını gözden geçirmeleri, ayrıca kaçınılmaz hale (duruma) gelmiştir.

  • Halk ne yapıp edip, kuruluşunun 100. yılında, Cumhuriyeti yıkılmaktan kurtaracaktır!

ÇARŞAMBA İĞNELERİ : 22 Mart 2023

Türk Vatandaşı Naci BEŞTEPE

HELALLİK

Millet İttifakı’nın depremle ilgili araştırma önergesi Cumhur İttifakı’nca reddedildi.

Araştırmaya ne gerek helallik istenince her sorun çözülüyor…

DERT

İskenderun’da gönüllülerin kurduğu çadırkent kaymakamlıkça kapatıldı.

Malatya’da Saadet Partisi’nin kurduğu aşevi valilikçe kaldırıldı.

Hatay’da Narlıca Mezarlığı’ndaki Türk ve CHP Belediyesi bayrakları (filamaları) valilikçe kaldırıldı.

Ne demişti RTE, ”Biz can derdindeyiz, onlar mal derdinde”

Ne dertlilermiş!..

KIZILAY

Kızılay yöneticilerinin bazıları (kimileri) kurumdaki çok sayıda şirkette yönetici olarak ballı maaş (aylık) alıyor.

Kızılay, çadır fabrikasını AKP’li vatandaşa kiralamış o da çadır yapıp Kızılay’a satıyor.

Severim bu Kızılay’ı!…

KADER

Deprem bölgesinde sel yatağına yapılan çadır kentleri sel bastı.

Salaklığın kaderi…

YAŞANABİLİR

RTE, ”Deprem bölgesini yaşanabilir hale getirdik” dediği gün, selden 15 vatandaş yaşamını yitirdi.

Ölenler dışında yaşanabilir…

BULUŞMA

Tarım Bakanı Vahit Kirişçi, ”Yağışlar bir yandan 15 canımızı aldı ama öte yandan toprak suyla buluştu”

Akıl ve vicdan insanlıkla buluşmayınca…

ÖDÜL

Şanlıurfa’da 3.5 ay önce açılan ve selde su altında kalan Abide Köprülü Kavşağı’nı yapan firma sahibi Halil Dağıban, RTE’nin elinden “Dünyanın en iyi 250 müteahhidi ödülü” almış.

Alana bak, veren bak…

BADEM

Hatay Valisi Rahmi Doğan, “devlet büyüklerinin müsaadeleri ile” görevinden istifa edip AKP Sivas milletvekili aday adayı oldu.

Badem valim depremde AKP’ye hizmeti aksatmamış demektir…

KAÇIŞ

RTE, kimi Bakanlarını milletvekili adayı yapacakmış.

Amaç seçimi kazanmaktan çok yargılanmaktan kaçırmak gibi.

Tutarsa…

KARARMA

Astsubaylıktan subay olup generalliğe terfi ettirilen MSB Akar’ın özel kalem müdürü AKP milletvekili adayı olmak için istifa etti.

Üzüm üzüme bakmış…

DİPLOMA

AKP’ye damat olup zenginleşen Ünsal Ban’ın rektörlük döneminde THK Üniversitesi’nce kimi AKP’li vekil ve bürokratlara sahte yüksek lisans ve doktora diploması verilmiş.

Gelecekte cumhurbaşkanı olabilirler…

Deprem, seçimler ve üniversiteler

10 Mart günü Cumhurbaşkanı Erdoğan, kameralar önünde imzaladığı seçimlerin 18 Haziran yerine 14 Mayıs’ta yapılması kararı sırasında, seçim konuşması eşliğinde kampanyayı da başlattı.

Beş hafta öne çekmede şu üç gerekçe kullandı: Sınavlar, hac ve deprem.

-Sınavlar; bir gerekçe değil, çünkü 2018’de de vardı.

-Hac vb. seyahatler gerekçe olarak kullanılamaz; çünkü yurttaşlar, oy hakları ve başkaca hak ve özgürlüklerini kullanmak arasında tercih hakkına sahip.

-Deprem ise, seçim gerekçesi değil engeli; çünkü, seçime harcanacak emek, felaketin yaralarını sarmak amacıyla kullanmaya yönlendirilebilirdi.

Ya anayasal gerekçe?

TBMM’ye ve Cumhurbaşkanı’na seçimleri yenileme yetkisini tanıyan madde 116 gerekçesi, “sistem tıkanıklıklarının milli iradeye müracaatla çözümü”, yasama ve yürütme arasında “kriz oluşması halinde halkın hakemliğine başvurma” neden ve amacına dayanır. Bu çerçevede, seçimlerin 1 ay 4 gün öne alınmasını haklı kılacak hiçbir neden yok.

Tam tersine, seçim takviminin 3 aylık OHAL süresi ile örtüşmesi nedeniyle sakıncalı olduğu gibi, enkazlar altındaki binlerce depremzedeye henüz ulaşamamışken, kurtarılanların barınma sorunları giderilememişken, deprem yaralarını sarmak yerine seçim tarihini öne çekmek, iki şekilde açıklanabilir:

-Deprem yaralarından yararlanmak,

-14 Mayıs’ı demokratik görüntü için kullanmak.

ÜNİVERSİTELER KAPALI

Afet bölgesi ilanı yeterli olduğu halde OHAL ilanı ve uygulaması, Türkiye genelinde depremzede yaratmakla sonuçlandı. Şöyle ki; ilkin, depremzedeler için oteller açılacak, dendi; ama, öğrenci yurtları depremzedeler için boşaltıldı; üniversiteler kapatıldı.

Üniversitelerde derslerin uzaktan verilmesi ve farklı uygulama biçimleri, öğretim üyesi ve öğrenci arasındaki iletişimin tümüyle koparılması riskini de birlikte getirdi.

Üniversite öğrencilerini öğrenim hakkından yoksun kılmak, Anayasa’nın başta 13, 42 ve 130. maddelerine aykırı olduğu gibi, madde 15’e de aykırı. Neden madde 15? Çünkü bu maddeye göre, savaş halinde bile, hak ve özgürlüklerin kullanımı, ancak durumun gerektirdiği ölçüde durdurulabilir.

Haliyle, Maraş merkezli bölgesel deprem nedeniyle Türkiye genelinde üniversitelerin kapatılması, deprem ile gerekçelendirilemez. Bu uygulama, deprem yaralarını sarmak bir yana, Türkiye genelinde deprem mağduru yaratmak ve depremzede öğrencileri ise, daha çok mağdur etme sonucun doğurmakta.

ATOMİZE GENÇLİK

Şöyle ki; bölgesel deprem, örneğin Artvin ve Muğla, Edirne ve Hakkari yurtlarını boşaltmayı ne ölçüde gerekli kılar? Ya da Ankara, İstanbul ve İzmir üniversiteleri öğrencilerinin yüzde kaçı yurtlarda kalmakta?

Bu nedenle, deprem illeri dışındaki üniversiteler açık tutularak hibrid (karma) yöntem ile öğretim üyesinin hazır bulunan öğrencilere verdiği dersleri, uzaktan katılıma da açık tutmak, en rasyonel (ussal, akılcı) çözüm olacaktı.

Bugünkü uygulama ise, on milyona yakın genci evlerine kapattığı gibi, barınaksız depremzedeleri, uzaktan katılımdan da alıkoymakta.

Yaklaşık 13 milyon yurttaşın etkilendiği deprem bahanesiyle, sayıları on milyona yaklaşan gençliği evlerine kapatmak, ancak seçim kaygısı ile açıklanabilir:

  • Gençleri birbirinden soyutlamak!

Üniversite gençliğini kamusal etkinlikten alıkoymak, demokratik toplumu bastırarak seçimlere giden yolda serbest kamuoyu oluşumunu engelleme amaçlı.

DEMOKRASİ Mİ, MONOKRASİ Mİ?

Bu ortam ve koşullarda 14 Mayıs, olsa olsa demokratik hukuk devleti yanlısı Millet İttifakı için simgesel bir tarih olabilir; yoksa, tek kişi yönetimini pekiştirme amaçlı Cumhur İttifakı sloganı olamaz.

Deprem yaralarını sarmak yerine, deprem felaketinin seçimler için yarar sağlamasını bekleyerek ve bu amaçla üniversite gençliğini evlerine kapatarak 14 Mayıs’ı araçsallaştırmak da, ‘monokrasi bekası’ için yeterli olamaz.
***
Bir düzeltme  : Muharrem İnce’ye 2018 CB adaylığı sırasında CHP tam destek verdi; dahası, vekil adayları bile, TBMM seçimlerinden çok CB kampanyasına öncelik verdi.

Seçmen iradesini gölgeleyici zorlamalar

SİYASET09.03.2023, BİRGÜN

 

Anayasa’ya sadakat andı içmiş olan seçilmişlerin açıklamaları, 2023 seçimlerine ilişkin olarak halkın özgür tercihini gölgeleme eğilimini dışa vurmakta ve seçim hukukuna ilişkin aykırılıkları yansıtmakta.

Aykırılıklar, adaylık, seçim tarihi, uygulanacak yasa ve süre bakımından açıktır:

Tarih: 18 Haziran seçimlerini 14 Mayıs’a almanın hiçbir haklı gerekçesi ve nedeni yok. Üstelik 14 Mayıs, üç aylık OHAL dönemi ile örtüşmekte. Seçimleri öne almak, bu bakımdan da sakıncalı.

Adaylık: 2007’de konulan ve kesintisiz biçimde yürürlükte olan ”Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” kuralına göre, görevdeki Cumhurbaşkanı’nın 3’üncü kez aday olabilmesi için TBMM kararı gerekli.

Uygulanacak yasa: Eğer seçimler 14 Mayıs’a çekilirse, seçimlerde uygulanacak yasa hangisi olacak? 6 Nisan 2022 günü Resmi Gazetede yayımlanan 7393 sayılı Yasa, Anayasa md. 67 gereği, bir yıl içinde yapılacak seçimlere uygulanamaz. 14 Mayıs için seçim takvimi mart ayında başlayacağına göre, uygulanacak yasa hangisi olacak?

60 gün mü, 90 gün mü: Yenileme kararının Cumhurbaşkanı’nca verilmesi halinde, bu kararın verildiği günden sonra gelen ………… ilk pazar günü oy verilir (2839 sy. MV Seçim K., md.8/2). Bu kural yürürlükte.
(AS: Madde metni eksik aktarılmış, tümü şöyle :
“Yenileme kararı Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından verilmişse Meclis, seçimin yapılacağı tarihi de belirler. Yenileme kararının Cumhurbaşkanınca verilmesi halinde, bu kararın verildiği günden sonra gelen doksanıncı günü takip eden ilk pazar günü oy verilir.”)

OHAL CBK’LERİ…

OHAL ilanı TBMM’de oylanmadan önce (9 Şubat) uyarmıştım:

-OHAL’e gerek yok, mevzuat yeterli…

-OHAL ilanı TBMM’ce onaylansa da, OHAL yasası yeterli; ayrıca OHAL Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri (CBK) çıkarmaya gerek yok.

Ne var ki, 2 Mart’a kadar çıkarılan 11 OHAL CBK’si, düzenleme konularıyla ilgili yürürlükteki yasalar ile çakışmakta ve birçok maddesini yürürlükten kaldırıcı sonuçlar doğurmakta; OHAL amacı dışına çıkmakta; zaman olarak, OHAL sonrası dönemi etkileyici düzenlemeler öngörmekte. Dahası, konuları, TBMM gündemindeki yasa önerileri ile örtüştüğü halde, bunlarla hiçbir ilişki kurulmamakta.

CBK 126 ÖRNEĞİ

Yürürlükteki yasalarda afet sonrası yerleşme ve yapılaşmaya ilişkin düzenlemeler vardır. Oysa CBK-126, afet sonrası yasal düzenlemeleri (örn.7269 sy. yasa) yok saymaktadır.

OHAL önlemleri zamanla sınırlı olması gerekirken CBK-126, olağan dönemde etkisini sürdürecek düzenlemelerle; olağan mevzuattaki sınırlayıcı ve koruyucu hükümlere aykırı düşecek hukuksal ve fiili (eylemli) durumlara, özellikle meraların ve ormanların yapılaşmaya açılmasına ve mülkiyet hakkı ihlallerine yol açmaktadır. Oysa

  • Depremzedelerin konut ihtiyacının ivedi olarak giderilmesi için ormanlık arazilerin ve meraların yok edilmesi gerekmemektedir.

TBMM tarafından görüşülüp karara bağlanacağı yaklaşık üç ay sonraki tarihe kadar, Anayasa’ya aykırı bu CBK temelinde başlayacak inşaatlar ilerlemiş olacak ve depremzedeler konut beklerlerken TBMM’nin mevcut (varolan, eldeki) inşaatların yıkılmasına yol açacak biçimde bir tutum alması olanaklı olamayacak.

Dahası, milyonlarca insanın yaşam hakkını etkileyecek iskân (yerleşim) alanlarının belirlenmesinin ve söz konusu kriterlerin (ölçütlerin) saptanmasının, nesnel ve bilimsel olarak maddi ve şekli anlamda yasa düzeyinde yapılması gerekirdi. Bu hususların Bakanlığın keyfî takdir yetkisine bırakılması, yaşananlardan ders alınmadığı göstermekte olup, Anayasa’nın yaşam hakkını düzenleyen 17’nci maddesi ve hukuk devleti ilkesini düzenleyen 2’nci maddesiyle çelişmektedir.

SOL İLE DİYALOG

OHAL gölgesinde seçim yolunda en önemli gelişme, CHP Lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı tarafından Cumhurbaşkanlığı’na aday gösterilmiş olmasıdır. Bütün halkın adayı olarak Sn. Kılıçdaroğlu’nun, başta HDP gelmek üzere sol ile diyalog içinde seçim kampanyası yürütmesi pek doğal.

Bunu yapması, yalnızca seçimi kazanması için değil, demokratik siyaset ve demokratik toplum gereğidir.

Demokratik güç birliği yelpazesinin genişletilmesi, ‘kişi+parti+devlet birleşme süreci’ ile özdeşleşen Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasında eşit olmayan yarışma koşullarının dengelenmesi açısından da önemli ve yaşamsaldır.

Millet İttifakı ve olasılıklar

Barış Doster
Barış Doster
08 Mart 2023, Cumhuriyet

 

Millet İttifakı, büyük bunalım yaşadı. İYİ Parti, önce ağır sözler edip masadan kalktı, sonra yoğun bir görüşme trafiği yapıldı ve masaya döndü. Birkaç günde yaşananlar, siyasetçilerin alması gereken çok ders olduğunu gösterdi. Sıralayalım…

Birincisi, kamuoyunun gücünü, Millet İttifakı’na gönül veren, umut bağlayan seçmen kitlesinin etkisini, bu kitle özelinde İYİ Parti tabanının, parti yönetimi üzerindeki baskısını gösterdi. İYİ Parti’nin masadan öfkeyle kalkarken hiçbir B planının olmadığını kanıtladı. Parti liderliği, liderin kurmay heyeti büyük yara aldı. “Öfkeyle kalkan, zararla oturur”, “Büyük lokma ye, büyük söz söyleme”, “Bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır”, “Keskin sirke, küpüne zarar” gibi atasözü ve deyimleri, siyasetçilerin kulaklarına küpe etmesi gerektiğini ortaya koydu.

İkincisi, siyasetin her an gerilime ve her an pazarlığa açık yapısını gösterdi. Satranç bilmeyen, bir adım ötesini hesaplayamayan siyasetçilerin halini ortaya çıkardı.

Üçüncüsü, CHP genel başkanı, istediğini aldı, oybirliğiyle cumhurbaşkanı adayı oldu. İYİ Parti lideri, büyük güç ve itibar kaybetti.

Meral Akşener; parlamenter sisteme geçilmesi durumunda, eğer partisinde genel başkanlık yarışına girer ve kazanırsa, iddialı bir siyasetçi olarak yarışacak olan Ekrem İmamoğlu’nu, fazlaca etkili olmayan bir cumhurbaşkanı yardımcısı yaparak, etkisiz kılmak mı istedi? Bilemeyiz. Keza, kendisi gibi Ülkücü gelenekten gelen Mansur Yavaş’ı da fazla yetkisi bulunmayan bir cumhurbaşkanı yardımcısı yaparak siyaseten daha da güçlenmesini önlemeye mi çalıştı? Bilemeyiz. İkisi de halkta karşılık bulmuş belediye başkanlarının enerjisini, seçime daha güçlü şekilde yansıtmayı mı istedi? Bilemeyiz. Zaman gösterecek.

Dördüncüsü, Cumhurbaşkanı Erdoğan, karşısında rakip olarak Kılıçdaroğlu’nu görmek istiyordu? İstediği oldu. Bu aşamadan sonra, hem Milli Görüş çizgisinin asıl temsilcisi olan Saadet Partisi’nden, hem de AKP’den kopan iki partiden (DEVA ve Gelecek), Kılıçdardoğlu’nun adaylığına tepki gösteren isimlerin, AKP’yle temas kurması, AKP’nin siyasal radarına girmesi şaşırtıcı olmaz. Aynı durum, İYİ Parti için de söz konusudur. Bu parti içinden bir kesim de yeniden MHP’yle yakınlaşabilir.

Beşincisi, bu aşamadan sonra Millet İttifakı’nı bekleyen en önemli gerilim konusu, oy oranı düşük dört partinin, CHP’den kaç milletvekili kontenjanı isteyeceğidir. Keza, oy oranı %1 bile olmayan, henüz seçime girmemiş partilere, en az bir bakanlık verilmesi, genel başkanlarının da cumhurbaşkanı yardımcısı olması, oy oranlarının çok üzerinde bir siyasal güç kazanmalarına yol açacaktır. Bu da önemli bir tartışma konusudur.

Altıncısı, genel seçimler ve cumhurbaşkanlığı seçimi aynı gün yapılacağından, ikinci tura kalması halinde cumhurbaşkanlığı seçimini etkileyecek en önemli unsurlardan biri, genel seçimde ipi kimin göğüsleyeceğidir. Seçimde Millet İttifakı TBMM’de çoğunluğu sağlar, cumhurbaşkanlığı seçimi de ikinci tura kalırsa, bu Kılıçdaroğlu’nun lehine olur.

Yedincisi, iki büyük ittifakın oy oranları arasında çok fark olmadığından, cumhurbaşkanlığı seçiminde belirleyici olan HDP seçmeninin tutumu olacaktır. Eğer Millet İttifakı partileri de HDP de tabanda fire vermeden Kılıçdaroğlu’nu desteklerse, seçilme şansı artar.

6’lı Masa’nın güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş yol haritası

6 liderin imzaladığı güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş süreci yol haritası / 06 Mart 2023

1. Geçiş Sürecinde Türkiye’yi; Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ilke ve hedefleri ile mutabakata vardığımız referans metinleri doğrultusunda anayasa, yasa, kuvvetler ayrılığı denge ve denetleme esasları çerçevesinde, istişare ve uzlaşıyla yöneteceğiz,

2. Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişiyle ilgili Anayasa değişiklikleri, genel seçimde ortaya çıkan TBMM yapısının mümkün kıldığı en kısa sürede tamamlayacak ve yürürlüğe girecektir.

3. Geçiş Sürecinde Millet İttifakına dahil diğer partilerin genel başkanları Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacaktır.

4. Bakanlık dağılımı, Millet İttifakını oluşturan siyasi partilerin milletvekili genel seçiminde çıkardığı milletvekili sayısına göre belirlenecektir. İttifak partilerinin her biri kabinede en az bir bakan ile temsil edilecektir. Bakanlıklara paralel olarak kurulmuş Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki Politika Kurulları ve ofisleri lağvedilecektir.

5. Bakanların atanma ve görevden alınmaları, mensup oldukları siyasi partinin genel başkanıyla uzlaşı içinde Cumhurbaşkanı tarafından yapılacaktır.

6. Geçiş sürecinde Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisini ve görevini katılımcılık anlayışı, istişare ve uzlaşı esaslarına göre kullanacaktır.

7. Cumhurbaşkanlığı kabinesi (Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar) yetki ve görev dağılımı, Anayasa ve yasalar çerçevesinde çıkarılacak Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile belirlenecektir.

8. Cumhurbaşkanı; seçimlerin yenilenmesi, OHAL ilanı, milli güvenlik politikaları, Cumhurbaşkanlığı Kararları, Kararnameleri ve genel nitelikteki düzenleyici işlemler ile üst düzey atamalarda Millet İttifakı’na dahil partilerin genel başkanlarıyla uzlaşı içinde karar alacaktır.

9. Geçiş Sürecinde yasama faaliyetlerinin işbirliği içinde gerçekleşmesini koordine edecek mekanizmalar oluşturulacaktır.

10. Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş sürecinin tamamlanmasıyla birlikte, mevcut Cumhurbaşkanının -var ise- siyasi parti üyeliği sona erecektir.

11. Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçildikten sonra yeni bir seçime gerek olmaksızın 13. Cumhurbaşkanı ve TBMM görev sürecini tamamlayacaktır.

12. İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları Sayın Cumhurbaşkanının uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanacaktır.

Meral Hanım’ın unutulan geçmişi!

Rahmi Turan

Rahmi Turan
rturan@sozcu.com.tr
05 Mart 2023, SÖZCÜ
Yazarlar – Rahmi Turan

“Meral Hanım hâlâ çok öfkeli!” İYİ Parti’liler böyle diyor.

“Öfke baldan tatlıdır” derler ama unutmamalı ki, öfkeyle kalkan pişmanlıkla oturur!

Meral Hanım çeşitli nedenlerle öfkeli olabilir ama, gerçek bir lider öfkeyle hareket etmez, kızgın o ruh haliyle karar verip ülkeyi ateşe atmaz!

Bir lider her şeyden önce akıllı, soğukkanlı ve topluma saygılı olmalı, ağzından çıkan her sözü akıl süzgecinden geçirmelidir.

Meral Hanım‘ın son üç gündür yarattığı siyasi deprem onun liderlik kumaşının sağlam olmadığını gösteriyor.

Böyle bir lider kendisine duyulan güveni, inancı, saygıyı yok eder!
★★★
MHP lideri Devlet Bahçeli, sürekli eleştirdiğim siyasetçiler arasındadır. Günün birinde ona hak vereceğim hiç aklıma gelmezdi ama ilk defa Bahçeli‘ye hak verdim. Neden?

Devlet Bey, eski konuşmalarının birinde:

“Meral Akşener’e güvenilmez… Bir defa vefasızlık yapan ikinciyi de yapar!” demişti…

O zaman inanmamıştık ama haklı çıktı.
★★★
Şöyle bir hafızamı yoklayıp, geçmiş yılları gözlerimde canlandırdım.
İnsan düşününce hatırlıyor… Meğerse neler olmuş, neler…
Meral Akşener bir zamanlar (30 yıl kadar evvel) Tansu Çiller‘in manevi kızı gibiydi.
Çiller ona siyasette sınıf atlattı, İçişleri Bakanı yaptırdı.

Bir süre sonra o Çiller’e kazık atıp Mehmet Ağar‘a yanaştı…
Daha sonra Mesut Yılmaz’ın kapısını çaldı ama  yine umduklarını bulamadı.
…Ve en çarpıcı davranışını 2001 yılında sergiledi.
★★★

AKP’nin kuruluş aşamasında Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğindeki “Yenilikçiler Grubu”na katılan Akşener,
yurt gezilerinde Erdoğan‘ın yanında yer aldı.

  • Orada da umduğunu bulamayınca istifa ederek MHP’ye kapak attı.
    Gideceği başka yer kalmamıştı çünkü…

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meral Akşener‘i hem milletvekili,
hem de Meclis Başkanvekili yaptı.

Artık yıldızı parlamıştı. Herkes ona “Dişi kurt Asena” diyordu…
Ancak, günün birinde Devlet Bahçeli’yi devirmeye kalkınca orada da yollar ayrıldı.
★★★
Meral Akşener 2017 yılında MHP‘den kopanlarla birlikte İYİ Parti‘yi kurdu ama 2018‘deki genel seçimlere girme hakkı yoktu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir jestle ona yardım elini uzattı, 15 milletvekilini ödünç vererek İYİ Parti‘nin Meclis‘te grup kurup seçime katılmasını sağladı.

Kılıçdaroğlu‘nun bu soylu hareketi olmasa Meral Hanım da, İYİ Parti de gelişmeden yok olacaktı!

Akşener’in şimdi Kılıçdaroğlu‘na kılıç çekmesi gerçekten şaşırtıcıdır.
Minnet ve vefa borcunu, onu arkadan vurarak ödedi (!) 

Bundan sonra ne yapar bilemeyiz ama kendisi de, partisi de, ağır yara aldı!

İYİ Parti‘den istifalar devam ediyor.

Meral Hanım “Ya tarih yazacağız, ya da tarih olacağız!” demişti. Sanırım tarih olacaklar!

Meslek ahlâkına aykırı çağrı!

Meral Akşener‘in Altılı Masa’da deprem yaratan kararının kazananı Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP‘dir.

Yapılan anketlerde, seçimde kesinlikle kaybedeceği görülen Erdoğan için yeni bir umut doğdu.

Bu umudu ona Meral Akşener sağladı.

Meral Hanım hep “Seçilecek aday” deyip duruyordu. Millet İttifakı‘nı terk ederek
Seçilecek adayı” buldu mu?

Eğer kafasındaki seçilecek aday Erdoğan ise, “Onun şansını artırdı” diyebiliriz.

Eski Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, Meral Akşener‘in CHP’li iki belediye başkanı Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a yaptığı adaylık çağrısını “CHP’de karışıklık yaratmaya yönelik, siyasi etikle (meslek ahlâkı ile) bağdaşmayan bir çıkış” olarak değerlendirdi. Bence çok haklı.

GÜNÜN SÖZÜ

  • “Altılı Masa’yı terk etmek millete ihanet etmektir” demişti. Ne oldu şimdi?

100. YILDA SEÇİMLER ve GELECEĞİMİZ

Dostlar,

Dün akşam, 3 Şubat 2023 Cuma günü saat 21:00’de (Türkiye saati ile) Avusturya’dan yayın yapan DÜZGÜN TV‘nin konuğu olduk.

Sn. Kazım Balaban‘ın sorularını yanıtladık. Konumuz,

  • 100. YILDA SEÇİMLER ve GELECEĞİMİZ

idi. AKP iktidarının 3 Kasım 2002’den bu yana 20 yıl 4 aydır ülkemizde neler vaad edip neleri yaptığını / yapamadığını irdeledik :

– Sağlık ve sosyal güvenlikte
– Ekonomide
– Hukuk ve Adalette
– Eğitimde
– Dış politika ve güvenlikte
– Din sömürgenliğinde (istismarında) 

Ülkemizin nasıl perişan edilerek uçurumun eşiğine sürüklendiğini sayısal veriler ve somut örneklerle açıkladık. Vaadlerinin ezici bölümünü yapamadılar / yapmadılar. Tam tersine!

Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz” özdeyişine gönderme ile, AKP/RTE 2023 seçimlerini kazanırsa neler yapabileceğinin kestirilebileceğini belirttik.

Ulusal gelir 2023’te kişi başına 25 bin Doları aşacak, Türkiye ilk 10 ekonomiye girecekti. 2022 sonunda hala 10 bin Doların altındayız ve 21-22. sıraya gerileyerek G20’den düştük Dünyanın en yüksek enflasyonu olan 6 ülkesi içindeyiz. Kurgulu bir yoksullaşTIRma ile perişan edildi Ulus!

Hukuk devleti çöktü!

Dış Politikada AB-ABD uydusu, maşası, taşeronu, Erdoğan’ın itirafı ile BOP eşbaşkanı bile  olduk. Ulusal çıkarlar savunulamıyor. Kıbrıs’ta KKTC kritik eşikte. Ege’de 19-20 ada / adacığımız Yunanlarca işgal edildi ve üstelik, Paris Andlaşmasına aykırı biçimde silahlandırıldı..

Ülkede can güvenliği yok, siyasal cinayetler başladı, aydınlatıl(a)mıyor; Sinan Ateş, SADAT, mafya!

Laiklik ayaklar altına alındı, pupa yelken din devletine sürükleniyoruz. Diyanet fetva yağdırıyor!?

Eğitim “ulusal – bilimsel – kamusal…” olmaktan çıkarıldı, tarikat – cemaatlerce tutsak edildi.
……………..
Liste uzatılabilir.. Yayında ayrıntılı açıkladık..
***
Seçime giderken Erdoğan’ın DİPLOMA SORUNU, sağlık durumu ve 3. kez aday olmasının olanaksızlığı ile ilerledik. 1982 Anayasası yürürlükte, 2018’da kronometreyi sıfırlama palavra!

YSK Erdoğan’ın adaylığını  kabul etmeden YSK önüne tüm Millet İttifakı vekilleri, hukukçularla.. gidilerek bir uyarı metninin kamuoyuna açıklanması ve YSK’ya verilmesi uygun olur. Anayasayı çiğnememesi ve anayasa ihlali suçu işlememesi gerektiği eksenli anımsatma..

YSK gene de RTE’nin 3. kez adaylığını kabul ederse, yürütmeyi durdurma istemiyle hemen AYM’ye gidilmesi.. Anayasa md. 79 elvermiyor gözükse de, Anayasanın bütünsel olarak sistematik yorumu durumunda YSK kararının denetlenmesinin hukuka uygun olacağı savıyla.

Aynı zamanda hemen AİHM’ne (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi‘ne) ivedi başvuru.. İç hukuk yollarının Anayasa md. 79 ile tıkandığını savlayarak ve ivedi tedbir kararı isteyerek..

Tırnak boyasında ısrar…
Sandıklarda ıslak imzalı tutanakların mutlaka alınması..
Seçime yüksek oranlı katılımla AÇIK ARA FARKLA RTE’yi geride bırakmak..

Evet… giderler… Paşa paşa giderler… 2019 İstanbul BŞBB seçiminde olduğu gibi.. 13 bin fark 806 bine çıkınca halkın tokadını yiyip oturmuşlardı..

Savaş – çatışma çıkarıp seçimi erteleme.. Anayasa md. 87 yetkiyi TBMM’ye veriyor. RTE böyle bir yola başvurursa, kendi parti gurubuna egemen olamaz… 1 Mart 2003’te olduğu gibi..

Umutluyuz.. Yaşam pahalılığı çoooooooook ağır, çoooooooook yakıcı. Halk bunu yaşıyor.
TEK ADAM diktatörlüğü istemiyor. Kamuoyu yoklamaları hep bu yönde.. Abbas yolcu..

Millet İttifakı hata yapmamalı, TÜRKİYE İTTİFAKI‘na büyütmeli dayanışmayı..

70 dakika süren kapsamlı irdelememizi ve çözüm önerilerini dinlemek için lütfen tıklayın..

https://www.youtube.com/live/X8rbTZxevt8?feature=share

https://fb.watch/itds3TrOYX/

1908’de despot Padişah 2. Abülhamit’i tahttan indiren ve HÜRRİYETİ İLAN EDEN halkımız, 1807’den bu yana 216 yıldır süren demokratikleşme uğraşısını ve başarısını sürdürecektir. Tarihin tekerleği geri döndürülemeyecektir.

20 yıllık AKP/RTE parantezi kapatılacaktır.

Zaman, ULUSAL BİRLİK zamanıdır.

Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır..

Sevgi ve saygı ile. 4 Şubat 2023, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, BSc, LLM  
Atılım Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı (Toplum Hekimliği) Uzmanı
Hekim, Hukukçu-Sağlık Hukuku Uzmanı, Mülkiyeli
www.ahmetsaltik.net       profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik     twitter : @profsaltik

TBMM: Tek kişi için mesai mi?

Ocak 2023’e damgasını vuran siyasal söylem ve yasama işlemi:

-14 Mayıs sloganı.

-Slogan sahibi hizmetinde yasama faaliyeti.

14 MAYIS

18 Haziran seçimleri için, hiçbir haklı gerekçe bulunmadığı halde ‘14 Mayıs’ çıkışı, seçim gündemini etkiledi ve parti başkanları bu tarihi, olağan seçim günü olarak kanıksadı.

Kararı, –360 çoğunluk gereği– TBMM alamayacağına göre, 2’nci dönem görevde olan Cumhurbaşkanı’na adaylık yolunu meşru kılmaya yönelik söylem neden?
Eğer seçim 14 Mayıs’ta yapılırsa, hangi yasa uygulanacak?

Seçimlere ilişkin bu ve benzeri ciddi soru ve sorunlar, ‘14 Mayıs korosu’ ile adeta örtüldü.

NORM MU, PROGRAM MI?

Ya Ocak’tan Şubat’a sarkan bir düzine yasa ve önerisi ile amaçlanan?

Amaç açık:

Bütün siyasal kesimlerin çabucak içselleştirdiği ‘14 Mayıs’ slogan sahibi lehine seçim yatırımı. Düzenlemelerin büyük bölümü, akçasal iyileştirmelere ve rant dağıtımına ilişkin. Öyle ki, yasal düzenleme, norm ve program hüküm karışımı görünümünde. Örneğin, üç sayfadan oluşan tek maddelik konut edindirme yasasının madde başlığı: yeni konut finansmanı programı.

YASALAR

İşte Ocak yasaları:

Antalya Diplomasi Forumu Vakfı: Akçasal konularda tahsis yetkileri de olan bir tür Saray’ın dışişleri ofisi.

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası…(torba): Yüzde 30 maaş zammı ile yüzde 100’ü aşan enflasyon karşısında memurlarla dalga geçen düzenleme.

Uludağ Alan Başkanlığı: Saray üzerinden Uludağ ekosisteminin bozulması. Amaç, turizm ve para.

Devlet Memurları…(torba): Bir kısım sözleşmeli personelinin kadroya geçirilmesi.

Kamu Finansmanı ve Borç Yönetimi…(torba): Dar gelirlilere değil, orta ve üst gelir sahibi katmanlara konut edindirme amacı.

Odalar ve Borsalar Birliği…( torba) : Oda ve borsa istemlerini düzenliyor.

ÖNERİLER

Şubat’a kayan öneriler:

Yükseköğretim Kanunu…(torba): AYM kararı dolanılarak, öğrencileri mahkeme kararı olmadan üniversitelerden uzaklaştırma amaçlanıyor.

Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Vakfı: Türk-İslam arkeolojisi ile sınırlı olarak tasarlanan Vakıf, tarihsel ve kültürel değerlere dışlayıcı bir bakışı yansıtıyor.

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması…(torba): Borç yapılandırması ve vergi affına ilişkin 24 maddelik metin, yasa tekniğine uygun yazılsa, 70-80 maddeye çıkar.

EYT: Erken yaşta emeklilik, eksik ve aksak…

Çevre kanunu…(torba): Keyfiliğe açık ve çelişkili düzenlemeler.

Anayasa değişikliği: CHP-HDP ve İYİ Parti karşı çıktığı halde seçim sandığına yönelik AKP-MHP’den Anayasa’ya aykırı değişiklik gündemi.

ANAYASA VE KAMU YARARI YOK

Anayasa yokmuş, yasaların amacı kamu yararı değilmiş yaklaşımıyla son haftalara sıkıştırılan düzenlemelerde, yasa tekniği ve nitelikli yasa vb. özellikler bir yana, vasat yasa bile “mum ışığı” ile aranır oldu.

Gündem yüklemesi ve komisyon çalışmalarının çakışması, hacim geniş ama (sayıca) azaltılmış maddeler şeklinde yazılan önerileri ile amaçlanan, TBMM’de müzakere sürecini en aza indirerek elden geldiğince hızlı geçmesini sağlamak.

Anayasa’ya uygunluk ve kamu yararı ölçütü, Anayasa andı ile göreve başlayan vekillerin çoğunluğuna yabancı. Dahası, “dokunulmazlık, Anayasa’ya aykırı yasayı meşru kılar” mealinde (anlamında) söz edebilen vekiller de TBMM’nin utancı.

YÜZYILLAR MECLİSİ!

Önerilerde ortak ölçüt, akçasal temelde “seçime yönelik”; ama farklı toplum katmanlarına geçici de olsa nefes aldıracak maddeler içerdiği için, muhalefet de ilke olarak karşı çıkamıyor.

Kurtuluş (1919-1922) ve Kuruluş (1920-1923) yüzyılları Meclisi, beş yıllık dönemini, -muhtemelen beş hafta eksiği ile- bir kişinin istikbaline yönelik yasalarla tamamlayacak.
TBMM adına esef verici.

Ortak Politikalar Metni açıklaması ile Şubat’a güçlü bir adım atan parti başkanlarının,
“14 Mayıs sloganı”nı kayıtsız koşulsuz içselleştirmiş görüntüsü ise, Millet İttifakı çelişkisi.

Cumhur İttifakı’nın AKP-MHP vekillerini sadece (yalnızca) el kaldırmak için Meclis’e sokmada zorlanması ise, her şeye karşın bir teselli vesilesi.

6’lı Masa Ortak Politikalar Uzlaşma (Mutabakat) Metni

Ben 240 sayfa siyasetname okuyamam diyenler için, 
6’lı Masa “Ortak Politikalar Mutabakat (Uzlaşma) Metni“nin özeti..

Seçim barajı %3 olacak

HSK, Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu olarak ayrılacak,
Adalet Bakanı Hakimler Kurulunda olmayacak

Cumhurbaşkanı 1 kez, 7 yıllık seçilecek

AİHM veya AYM kararlarına uymayan yargıç ve savcılara yaptırım uygulanacak

Kamuya girişlerde mülakat uygulaması kalkacak, KPSS ücretsiz olacak

Belediyelere kayyum uygulaması kalkacak

Parti kapatma davaları TBMM iznine bağlı olacak

Cumhurbaşkanlığı, Çankaya Köşkü‘ne taşınacak;
Cumhurbaşkanlığına bağlı saray, yalı ve köşkler halka açılacak

Cumhurbaşkanlığı uçakları satılıp, yangın söndürme uçağı alınacak

Özel yetkili mahkemelere son verilecek

Ceza mahkemelerinde savcılar, avukatlarla eşit olacak
CMK görevlendirmelerinin kapsamı genişleyecek

Sosyal medya yasası uluslararası standartlara göre yeniden düzenlenecek

Hazine ve Maliye Bakanlığı ayrılacak, 2 bakanlık olacak

Bakan yardımcılıkları kaldırılacak, müsteşarlık gelecek

Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki vesayeti sona erecek
Belediyelerin ödenekleri artırılacak

Yolsuzluk suçlarında zamanaşımı olmayacak

Yurt dışına kaçırılan paraların geri alınması için “Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi” kurulacak

Pazarlık usulü ile yapılan ihaleler geçmişe dönük olarak incelenecek

Türkiye kara para aklamada Gri Liste’den çıkarılacak

Kamu İhale Yasası kapsamı dışına çıkarılan konular, kanun kapsamına geri alınacak

Vatandaşın bilgi edinme hakkını ihlal eden memurlar yaptırıma tabi tutulacak.

Enflasyon 2 yıl içinde tek haneye düşecek

Kişi başına ulusal gelir 5 yılda 2 katına yükselecek

5 yılda 5 milyon yeni iş yaratılacak

İhracat hedefi 600 milyar dolar

TCMB Başkanı bağımsız olacak, görevden alınamayacak

TCMB, Ankara’ya geri taşınacak

128 milyar doların akıbeti araştırılacak

KKM uygulamasına son verilecek, eski hesaplar vadesi dolunca yenilenmeyecek.

İmar rantları vergilendirilecek

İstanbul uluslararası finans merkezi olacak

Kreş sayısı artırılacak

İşsizlik fonu işçiler için kullanılacak

Çalışanların vergi ve prim yükü azaltılacak

Eğitim ve öğretimde KDV düşecek

İşyeri stopaj ödemeleri düşürülecek

Okullarda ücretsiz su, süt ve öğle yemeği verilecek

Okul kitapları, yardımcı kitaba gerek duyulmayacak duruma getirilecek

Sansür yasaları kaldırılacak

Lise giriş sınavı uzun vadede (erimde) kaldırılacak

1+5+4+3 eğitim sistemine geçilecek; İlkokul 5 yıl, ortaokul 4 yıl, lise 3 yıl olacak

Köy okulları geri açılacak, taşımalı eğitim sona erecek

YÖK kapatılacak

Üniversiteleri, akademisyenler yönetecek

Öğretmen atamalarında mülakat kaldırılacak

Harika çocuk yasası çıkarılacak

Festival yasakları kaldırılıp, festival teşvikleri verilecek

Mülki amirlerin festival ve konser yasaklama yetkisi iptal edilecek

25 yaşına dek gençler kültürel etkinliklere ücretsiz katılacak

Şehir içindeki sanayi tesisleri taşınacak

2050 yılında sıfır karbon hedefi konulacak

Yeşil dönüşümü destekleyen İklim Bankası kurulacak

Kalıcı yaz saati uygulaması kaldırılacak

Orman yangını olan alanda inşaat yapılması yasaklanacak

Cumhurbaşkanlığı uçakları satılıp, yangın söndürme uçağı alınacak

Çiftçilerin tohum maliyeti %50 desteklenecek

Alım fiyatları sezon (mevsim) öncesinde açıklanacak

İlk konut alımında tapu harcı alınmayacak

Mevcut savunma sanayi projeleri sürdürülecek

Tank Palet Fabrikası geri alınacak

Akkuyu Nükleer Santrali‘nin sözleşmesi gözden geçirilecek

Yüksek fiyatlı doğalgaz alım sözleşmeleri yeniden değerlendirilecek

Kanal İstanbul iptal edilecek

Atatürk Havalimanı hizmete açılacak

Araç muayene istasyonlarındaki tekel kaldırılacak

Gümrük Birliği Anlaşması güncellenecek

Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Koruma Kurulları özerkleştirilecek

24 saat açık kütüphaneler yapılacak

Yeni termik santral yapılmayacak

Cumhurbaşkanının orman niteliğini kaldırma yetkisini kaldırılacak

Yanan ormanlara verilen imar izinlerinin tümü iptal edilecek

Yeni şehir hastanesi yapılmayacak, Şehir hastaneleri nedeniyle kapatılan devlet hastaneleri açılacak

Askeri hastaneler geri açılacak

İşe alımlarda cinsiyetçi soru sorulmayacak

8 Mart’ta kadınlar izinli sayılacak

Gençler pasaporta ücret ödemeyecek

Yurt dışı çıkış harcı kaldırılacak

Gençlere aylık 5 GB ücretsiz internet

Emekli maaşlarına enflasyon + büyüme zammı yapılacak

TOKİ yalnızca sosyal konut üretecek, TOKİ konutları peşinatsız, taksitle satılacak

Gereksinim ölçüsünde öğrenci yurdu yapılacak, öğrenciler vakıf dernek yurtlarına mahkum edilmeyecek

F-35 projesine döneceğiz

Kapatılan askeri okullar açılacak

Kuvvet komutanlıkları, Genelkurmay’a bağlanacak

AB ile yapılan Geri Kabul Anlaşması gözden geçirilecek

Düzensiz göç gelen ülkelerle geri kabul anlaşmaları yapılacak

Geri gönderme merkezleri artırılacak

Türkiye’deki düzensiz göçmenlerin üçüncü ülkelere sınır dışı işlemleri hızlanacak

İstisnai vatandaşlık kapsamı daraltılacak

Suriyelilerin ülkelerine geri dönüşü sağlanacak

Yabancılara konut almaları ya da döviz getirmeleri karşılığı vatandaşlık verilmesi uygulamasına son verilecek

Altay Tankı, Milli Muharip Uçak, TF2000 Firkateyni projelerinin gerçekçi biçimde ilerleyebilmesi özel bütçe sağlanacak, bu projelere özel uzman personel ayrılacak.

…..
….
***
Eksiğiyle, fazlasıyla, “BU UZLAŞMA METNİ” ile dileriz bir kamuoyu rüzgarı yakalanır ve

  • çağdışı – hukuk dışı, halkın egemenliğini gasp eden, yeryüzünde örneği olmayan,
    ucube TEK ADAM rejimi
    nden

kurtuluruz.. Zaman içinde bu hedefleri daha ileriye taşırız..

MİLLET İTTİFAKI, resmen değilse bile, fiilen bir TÜRKİYE İTTİFAKI‘na dönüşmeli.

Sevgi ve saygı ile. 01 Şubat 2023, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, BSc, LLM  
Atılım Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı (Toplum Hekimliği) Uzmanı
Hekim, Hukukçu-Sağlık Hukuku Uzmanı, Mülkiyeli
www.ahmetsaltik.net       profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik     twitter : @profsaltik