YENİ PARLAMENTODAN ve KURULACAK OLAN HÜKÜMETTEN ANAYASA’NIN İLK 3 MADDESİNDE İFADESİNİ BULAN CUMHURİYETİN TEMEL İLKELERİ ÇERÇEVESİNDE ÖNCELİKLİ BEKLENTİLERİMİZ
- Güçler ayrılığı ilkesi gözetilerek, demokrasimizin yeniden yönetebilir hale gelmesi,
yargının yeniden adalet dağıtabilmesi amacıyla devletin, çağdaş ölçütlere uygun biçimde yeniden yapılandırılması; adil yargılama yapabilen, tarafsız, bağımsız ve hesap verir bir yargının kurulması. Bu çerçevede, acilen kapsamlı bir yargı reformunun gerçekleştirilmesi.
- Yargıya güvenin sağlanması. Bunun için, Anayasa Mahkemesi’nin oluşumunun yeniden düzenlenmesi; HSYK’nın, Hakimler Yüksek Kurulu ve Savcılar Yüksek Kurulu olarak,
liyakati ve katılımcılığı esas alır şekilde, siyasi iktidardan tamamen bağımsız olarak
yeniden yapılandırılması.
- Avukatın yargının kurucu unsuru olduğunu herkesin içine sindirmesi için Türkiye Barolar Birliği’nin önerilerinin yaşama geçirilmesi. Bu çerçevede; TBB tarafından yapılacak
avukatlık sınavının yasalaştırılması, TBB’nin bir temsilcisinin Hakimler Yüksek Kurulu’na,
bir temsilcisinin de Savcılar Yüksek Kurulu’na alınması.
- Avukatın, kanunlarda yazılı temel hakları bireylerin kullanımına sunmak suretiyle
“kişiyi, vatandaş yapan” meslek insanı olması sebebiyle, çağlar boyunca demokrasinin lokomotifi olduğu gerçeği de dikkate alınarak, avukatlık meslek alanını daraltan
bütün düzenlemelerin kaldırılması.
- Baroların ve avukatların idareden tam anlamıyla bağımsız olmasını sağlayacak, avukatlık meslek onurunu koruyacak şekilde hazırladığımız Avukatlık Yasası taslağımızın yasalaşması.
- Cumhurbaşkanının öncelikle Anayasal sınırlarına çekilmesinin sağlanması,
ardından parlamenter hükümet sistemine uygun şekilde görev,
yetki ve sorumluluklarının yeniden düzenlenmesi.
- Mevzuat taraması yapılarak Anayasa ve insan hakları çerçevesinde mevzuat denkliğinin sağlanması ve yasa tekniğine tümüyle aykırı olan “torba yasa” uygulamasından vazgeçilmesi.
- Her türlü ırkçı, mezhepçi, cinsiyetçi, düşmanlaştırıcı, kutuplaştırıcı söylemden uzak durulması. Ayrımcı tüm yasa ve düzenlemelerin ayıklanması, idari uygulamalara son verilmesi.
- Her bireyin inanç ve ibadet özgürlüğünü tanıyan ve koruyan laiklik ilkesinin,
devletin temel ilkesi olarak tesisi.
- Siyasi Partiler Kanunu ve seçim kanunlarının; özellikle siyasi partilerde parti içi demokrasinin sağlanmasını, seçim barajının düşürülmesini, siyasetin yalnızca maddi gücü olanlar tarafından yapılabilen bir uğraş olmaktan çıkarılıp, mali kaynaklarının saydamlaştırılmasını gerçekleştirecek biçimde yeniden düzenlenmesi.
- Kapatılan Meclis soruşturmalarının yeniden açılarak, adil yargılanma esasları çerçevesinde, vicdanları tatmin edecek şekilde yürütülmesi. Yolsuzluk soruşturmasını yürütenlere yönelik
adli ve idari baskıların sona erdirilmesi.
- Terör örgütü PKK’ya taviz verilmeden;
Ülkemizin bölünmez bütünlüğünden vazgeçilmeden,
Kürt sorununun insan hakları ve demokrasi temelinde, çoğulcu, katılımcı yöntemler benimsenerek, eşit yurttaşlık temelinde çözülmesi. Ülkenin; doğusunun, batısının, kuzeyinin, güneyinin ve merkezinin sanayi ve ticaret ağıyla birbirine ayrılmaz şekilde bağlanması. Komşularımızla ilişkinin, ticaret yoluyla taçlandırılması.
- MİT TIR’ları konusunun Meclis tarafından araştırılması. Ülkemizi savaş alanına
her an çevirebilecek olan IŞİD’e desteğin derhal kesilmesi. Komşularımızın toprak bütünlüğüne yönelik her türlü hareket ve söylemden vazgeçilmesi. “Yurtta Barış, dünyada barış” ilkesinin yeniden tesisi. Mezhepçi, hayalperest dış politikadan vazgeçilmesi.
- Gezi olaylarında yaşamını yitirenlerle ilgili soruşturmaların titizlikle yürütülmesinin sağlanması.
- Uludere‘de yapılan hava operasyonunda yanlış olduğu söylenen istihbaratın kaynağının açıklanması, soruşturmanın yeniden açılması.
- Toplumun şiddetten arındırılması. Şiddet ve şiddetin temel sebebi ayrımcılığa karşı,
insan sevgisini merkeze koyan bir eğitimin anaokulundan başlayarak verilmesinin
hükümetler üstü bir ulusal politika olarak benimsenmesi.
- Düşünce özgürlüğü ve basın özgürlüğünün önündeki yasal, idari ve adli engellerin kaldırılması.
- Üniversitelerin bilimsel ve idari bağımsızlığa, mali özerkliğe kavuşturulması.
Milli eğitimin, akılcı-bilimci bir anlayışla ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerine sahip çıkacak kuşaklar yetiştirmek üzere yeniden yapılandırılması.
- Sendikal özgürlüklerin ve sivil toplumu oluşturan öbür örgütlenme özgürlüklerinin önündeki engellerin kaldırılması.
- Alın terinin karşılığının verilmesinin sağlanması; toplumsal barışın önündeki en büyük engel olan gelir dağılımımdaki uçurumun giderilmesi.
- İş sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinden ödün verilmesinin, insan yaşamı üzerinden
kar elde edilmesinin mutlak biçimde engellenmesi. Soma ve Ermenek faciaları unutulmadan, maden ocaklarının teknik ve hukuksal durumlarının tümüyle gözden geçirilmesi,
iyileştirme yapılamayanların derhal kapatılması.
- Demokrasi içinde kalkınma hamlesine başlanması. Sürdürülebilir bir ekonomik kalkınmanın, ileri teknoloji kullanılarak, Türkiye’de çıkan hammaddeye dayalı sanayileşme modeli ile sağlanması. AVM’lere dayalı tüketim ekonomisinden, tasarrufu teşvik eden üretim ekonomisine geçilmesi.
- Rant uğruna doludizgin yürütülen ve geleceğimizi tehdit eden çevre katliamına son verilmesi. Tarım ve toprak reformuna başlanması.
- Türkiye’de 8.5 milyon engelli vatandaş için Anayasa’da pozitif ayrımcılık hükmünün
toplumsal yaşamın her alanında eksiksiz olarak uygulanması.
- Gençliğimize karşı biyolojik saldırı haline gelmiş olan madde bağımlılığına karşı sürdürülebilir ciddi bir devlet politikasının derhal hayata geçirilmesi.
Türkiye Barolar Birliği
http://www.barobirlik.org.tr/Detay63190.tbb
===========================================
Dostlar,
Ülkemizin ne çok ve yakıcı sorunu var..
TBB (Türkiye Barolar Birliği) 25 maddelik bir ivedi çağrı yapmıştı..
Türkiye’nin bir an önce normalleştirilmesini ve bu yaşamsal sorunlara hızla çözüm üretilmesini istiyoruz.
Bildik birilerinin derin siyasal kaygı ve bitmeyen beklentileri, akıllarını çoook aşan politik hırsları… yüzünden kurgulanan yapay gündem girdaplarından bir an önce kurtulmak istiyoruz.
Siyasal ikballeri ve dokunulmazlık kalkanlarının ne pahasına olursa olsun sürmesi için
ülkemizi ateşe atan ve bölünmenin – içsavaşın kritik sınırına sürükleyen siyasal aktör ve kurumların derhal dışlanmasını istiyoruz..
Listeye eklenebilecek birkaç madde daha var..
Ama SAĞLIK HAKKI ile SOSYAL GÜVENLİK HAKKINI özellikle öne çekmeliyiz.
Çağrı Metninin hazırlanmasına emek veren TBB‘ne (Türkiye Barolar Birliği) teşekkür ederiz.
Çağrı metnini önemi nedeniyle öne çıkarmak istiyoruz.
Altına imza koyuyoruz.
Türkiye’nin gündemi bu sorunlarla baş etme maratonuna çevrilmelidir.
Sevgi ve saygı ile.
28 Temmuz 2015, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com