Etiket arşivi: profsaltik@gmail.com

Koronavirüs’ün Altın Anahtarı

Koronavirüs’ün Altın Anahtarı

Ayşegül ÇAKMAK

https://www.haberekranda.com/2020/07/19/koronavirusun-altin-anahtari/ 19.07.2020

Elazığ doğumlu. Gakkoş yani.

Bilmeyenler için yazmak gerek…

Gakkoş; kardeş, ağabey, amca, kendini bilen yiğit, mert, delikanlı demektir.

İlk ve ortaokulu Gaziantep’te, liseyi ise Van’da okudu.

Van Lisesi’ni birincilikle bitirdi.

NATO bursunu birinci olarak kazandı. İngiltere’de dil eğitimi aldı.

Hacettepe Tıp Fakültesi’ne girdi. Halk Sağlığı Uzmanı oldu. Cüzzam Hastanesi’nde Başhekimlik yaptı.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Bölümü’nü de bitirdi; hem Tıbbiyeli hem Mülkiyeli Türkiye’de tek kişi.

Sağlık Hukuku alanında da uzmanlaştı.

Gazetelerde tıbbi ve politik köşe yazdı.
****
Kimden mi söz ediyorum?

Prof. Dr. Ahmet Saltık’tan…

Gerçekte O’nu Korona salgını ile ekranlarda sıkça görmeye başladık. Gazetelerde de demeçlerini okuduk.

Kendisini izleyen ve okuyanlara, en yalın ve anlaşılır bir dille birikimlerini, bildiklerini, deneyimlerini bir Gakkoş edasıyla anlattı, paylaştı.

‘Gözünü budaktan, sözünü dudaktan‘ hiç esirgemedi. 

Doğru bildiği neyse yalnızca onu söyledi…

Kimi kez övüldü, kimi kez de eleştirildi.

Korona virüs nedir? diye sordum, çoğumuzun bilmediği;

-Virüs, bakterilerden çok daha basit yapıda boyutu 100 nanometre, bir mikronun onda biri, yani metrenin önce milyonda birini düşünelim, bunu da 10’a bölelim yani bir metrenin on milyonda biri diye yanıt verdi.

-Çıplak gözle görülmesi hayal ötesi. Mikroskopla, ışık mikroskobuyla bile göremiyoruz. Ancak, elektron mikroskobuyla görebiliyoruz diye ekledi.

Yani canlı diyemiyoruz, ölü diyemiyoruz; ancak insan hücresi içinde varlığı söz konusu.

-Koronavirüs Ailesi’nden olan bu virüs geçirdiği bir mutasyonla (=EVRİM ile!) çok hastalık yapabilir, çok yayılabilir… Çok öldürücü olma nitelikleri kazandı. Dünyada büyük bir hızla yayıldı.

Prof. Saltık’ın dediği gibi; Bu virüs, mutasyon (=EVRİM) geçirerek, hastalık yapma özelliği kazandı. Şimdilerde bir yandan da keşke tersine bir mutasyon (=EVRİM) geçirse de, hastalık yapma ve yayılma yeteneği azalsa diye umut ediyoruz!

  • Çözüm ise, bilimsel akılcılıktan ayrılmamakta…

Prof. Dr. Ahmet Saltık, “Türkiye’nin kurullara değil, kurumlara sahip olması gerek. Kurumlarımız olmadığı için ad hoc “kurul” oluşturuluyor; siyasetin güdümünde..”

“Öte yandan, Türkiye olarak bu virüse karşı bir ilaç ve aşı geliştirmemiz olanaklı değil. BSL4 düzeyinde viroloji laboratuvarımız yok. Bunun için de yeni Koronavirüs’e karşı aşı ve ilaç üretimi yapamıyoruz” diyerek acı bir gerçeği gözler önüne serdi.

Koronavirüs’ten ve ileride yaşanması olası olan bu tür salgınlar için, yönetimsel (idari) ve akçalı (mali) açıdan özerk, bilimsel olarak özgür, saydam kurumlara gereksinimimiz olduğuna dikkat çekti.

Yani, salgın hızlanıyor. Eldeki anti-viral ajanlar çok etkili değil. Aşı için bir güvence yok. Uzun yıllar aşı geliştirilemeyebilir. Bu hastalıkla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekebilir. Virüs, tersine bir evrim (mutasyon!) geçirir, hastalık yapma yeteneği ya da doğada var olma yeteneği yok olursa dünyamızdan çekip gidebilir…

Maske konusunda da Prof. Ahmet Saltık, TSE’nin (Türk Standartları Enstitüsü) asgari maske standardı tanımlaması, üretilmesi, kullanılması ve denetlenmesinin koşul olduğunu söyledi.

Market ve AVM’lerde ise ‘Tek Yönlü Müşteri Trafiği’ uygulamasına geçilmesini önerdi.

  • Altın Anahtarın “İnsanlararası Koru(n)ma Uzaklığını 1.5 metre olarak tutmakolduğunu belirtti…

İşimiz kolay değil ama başarabiliriz…

Önce millet olarak birbirimize kenetlenmeliyiz, ardından da küresel işbirliğine gereksinimimiz var.
===================================

Dostlar,

Genç ve yetenekli yazar Sn. Ayşegül Çakmak‘a, değerbilir yazısı için teşekkür ederiz..

  • https://www.haberekranda.com

adresli sitede birbirinden değerli makaleler, haberlere yer vermekte..
Önceki gün bizimle de 35 dk. dolayında bir telefon söyleşisi yaptı.
Çözümledikten sonra onu da web sitesinde yayımlayacak
Biz de bekliyoruz heyecanla.

Sevgi ve saygı ile. 19 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Halk Sağlığı Uzmanı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı
Siyaset Bilimci – Kamu Yönetimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

 

KRT TV PROGRAMIMIZ – 17 Temmuz 2020

Dostlar,

Dün, 17 Temmuz 2020 Cuma günü 19:00 haber kuşağında KRT TV’de Çiğdem Akdemir’in konuğu olduk. Gene “Koronavirüs salgınını” konuştuk…

  • Günlük yeni olgu sayıları gerçeği yansıtıyor mu?
  • 1000’in altına inen yeni tanılar ve 20’lerin altına gerileme eğilimindeki ölüm rakamları doğru mu?
  • PCR (-) korona hastalarını ve ölümlerini de katarsak gerçek rakamlar açıklananın 2 katı dolayında mı?
  • Bu doğru ise; her gün 2000 dolayında yeni hasta ve her gün 40 dolayında ölümle bir ülke nasıl “normalleşebilir”??
  • Sağlık Bakanlığı’nın günlük turkuaz tablosundaki veriler neden çok çelişkili? Örneğin yoğun bakımdaki hasta sayısı toplam yatan hastaların yaklaşık 1/10’una neden tırmandı? Hasta sayılarında artış olmadan bu durum nasıl açıklanabilir? Üstelik dünyada bu oran bizdekinin 10’da 1’i iken???
  • Ayrıca yatan hastalarımızın 10’da biri gibi çok yüksek bir oranı yoğun bakımda iken ölüm oranı nasıl %2,5 gibi ve dünya ortalamasının yarısı düzeyinde??
  • Bunca çok yoğun bakım hastası neden ve bunca düşük ölüm hızı neden??
  • Bu çelişkiler nasıl açıklanabilir? Sağlık Bakanlığı yetkilileri görmüyorlar mı bunları ya da nasılsa halk anlamaz.. diye mi düşünüyorlar? Kendilerine nasıl yakıştırıyorlar?
  • Kurban bayramında ne yapmalı?
  • Okullar açılmadan önce neler yapılmalı??
    *******
    İzlenmesi, paylaşılması dileğiyle..

Sevgi ve saygı ile. 18 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Halk Sağlığı Uzmanı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı
Siyaset Bilimci – Kamu Yönetimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

TELE1 TV Programımız – 16 Temmuz 2020

Dostlar,

Bu gün, 16 Temmuz 2020 günü
saat 17:00 haber kuşağında TELE1 TV’nin konuğu olacağım.. / OLDUK..

İlgi ve bilginize sunarım..

Sevgi ve saygı ile. 17 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı,
Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

Eskişehir’de 18 kızıl geyiğin para karşılığında avlanmasına izin veren karara ilişkin hayvanseverleri sevindiren karar geldi

Kamuoyunun tepkisini çekmişti… İdare mahkemesi geyiklerin yaşamını kurtardı

Kamuoyunun tepkisini çekmişti... İdare mahkemesi geyiklerin hayatını kurtardı

Eskişehir’de 18 kızıl geyiğin para karşılığında avlanmasına izin veren karara ilişkin hayvanseverleri sevindiren karar geldi

(AS: Bizim katkımız yazının altındadır..)

Eskişehir’de 18 kızıl geyiğin para karşılığında avlanmasına izin veren karara ilişkin hayvanseverleri sevindiren karar geldi. Av kararı şimdilik durduruldu.

Eskişehir’de 18 kızıl geyiğin vurulması için ihale açılması yoğun tepkiyle karşılaşmıştı. Eskişehir Hayvanları Koruma Derneği’nin başvurusu üzerine Eskişehir İdare Mahkemesi konu hakkında yürütmeyi durdurma kararı aldı. Mahkeme kararında, “Davalı idarenin savunması ve ara kararı cevabı verme süresi geçip, yeni bir karar verilinceye kadar, dava konusu işleminin yürütmesinin durdurulmasına karar verildi” denildi.

Tarım ve Orman Bakanlığı 5. Bölge Müdürlüğü Eskişehir Şube Müdürlüğü, Eskişehir’de kızıl geyik acente kotalarının avlattırılmasına ilişkin ihale açtı. İhale kapsamında kentte, 6 ayrı bölgede yapılacak 18 geyik vurma ihalesi için 513 bin lira muhammen bedel biçildi. İhalenin ardından Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği, Eskişehir Hayvanları Koruma Derneği üyeleriyle birlikte Milli Parklar Şube Müdürlüğü önünde eylem yaparak ihalenin iptal edilmesini istedi.

Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Sadık Yurtman, kızıl geyik sayısını arttırmak için çalışmalar yapılmasına karşın avcılık ihalesinin açılmasına anlam veremediklerini söyledi. Kızıl geyiklerin av yasağı kapsamına alınmasını ve ihalenin iptal edilmesini istediklerini kaydeden Yurtman, “İhale kapsamında avlanacak olan 18 kızıl geyiği yanı sıra nesli tükenmekte olan çok sayıda yavru ve genç geyiğin de bu arada yaşamı elinden alınacak.

Bir geyiğin en fazla 15-16 yıl yaşadığı düşünülürse 2004 yılı ve sonrasındaki av turizmi kapsamındaki av organizasyonlarından en az 2’sinin yabancı avcılar için düzenlendiği biliniyor. Geyiklerin para karşılığı öldürülmesine özendirilmesini ise ayrıca bir dram ve vahşet olarak düşünüyoruz” dedi. İhale Arifiye Mahallesi Bilir Sokak’ta 20 Temmuz 2020 tarihinde saat 10.30’da açık teklif usulüyle yapılacaktı. 513 bin lira muhammen (AS: kestirilen) bedel biçilen, 6 ayrı bölgede yapılacak ihale hayvanseverlerin tepkisini çekmişti.
========================================
Dostlar,

Ne oldu bize?
Bir akıl tutulması mı yaşamaktayız?
18 kızıl geyik vahşetle vurulacak, adı “av sporu” olacak bu vahşetin ve karşılığında Devletin kasasına 513 bin TL geçecek!

Sayısı çok  azalmış, neredeyse “endemik tür” diyebileceğimiz bu hayvancıkların çoğaltılması yerine vahşice yerli ve yabancı hayvan katillerine (yoksa siz hala avcı mı demektesiniz!!??) izin verilmesi nasıl açıklanabilir?

Bizce 2 seçenek var :

1. Dünyada örneği görülmemiş bir biçimde “akıl tutulması” / Devlet aklının (Raison d’etat) uçması..
2. Türkiye’nin içten işgal altında olması, “emellerini yabancıların emelleriyle birleştirmiş” birilerinin iktidarda olması.. Tıpkı Mustafa Kemal Paşa’nın Söylevinde, bitirirken Gençliğe Seslenişinde uyardığı gibi..

Tunceli’deki vahşet yeni durduruldu, askıya alındı, derken Eskişehir..
Artık mevzi mevzi vatan savunması zorunlu oldu, üstelik iktidara karşın!

Bu ablo sürdürülemez.. Mutlaka bir “hal” yolunu bu Ulus / Halk bulacaktır..

Yanılıyorsak iktidar halktan açık özür dilemeli ve bu tür “vatana ihanet” ile eşdeğer uygulamalara kesin ve kalıcı olarak son verilmelidir.

Sevgi, saygı ve KAYGI ile. 17 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı
Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

HALK TV PROGRAMIMIZ – 13 TEMMUZ 2020

Dostlar,

Bu gün, 13 Temmuz Pazartesi günü saat 14:00’te,
HALK TV’de Sn. Şule AYDIN’ın konuğu olacağız..
Gündemden düşmeyen KORONA SALGININI KONUŞACAĞIZ.. / konuştuk..

Bilimsel Danışma Kurulu üyelerinden “acı itiraflar” gelmeye başladı..

– “Yanılgıya düştük!” 
– Sonbaharda 2. dalgaya hazır olun..
– Milli Eğitim Bakanından çark : Okulları açılışını erteleyebiliriz..
– Sağlık Bakanı havlu atmış durumda, artistik tümceler kuruyor : “Salgına karşı kaç kişiyiz?
– Merkezi hükümet Valiler eliyle sıkılaştırma girişimleri sergiliyor..
– Yurdum insanı büyük ölçüde boşvermiş – gamsız : Biz zaten yanmışız abi, ha virüs ha işsizlik!

Bunları konuşmaya ve öneriler sunmaya çabalayacağız / çabaladık..

İlgi ve bilginize sunarız.

https://youtu.be/9AMIVxQtkmE

Sevgi ve saygı ile. 13 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı, Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)
www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

 

Korkutan uyarı: Yanılgıya düştük, sonbahara hazırlanın!

Korkutan uyarı: Yanılgıya düştük, sonbahara hazırlanın!

(AS: Bizim katkılarımız yazının altındadır..)

  • Türkiye’de virüs vakalarının görülmeye başlandığı 11 Mart’tan bu yana geçen süreyi değerlendiren uzmanlar yaz ayları konusunda uyarıda bulundu. Toplum olarak ‘Virüs bitti, her şey normale döndü’ yanılgısına düşüldüğünü dile getiren Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, ‘Önümüzdeki 2 aylık süreci iyi değerlendirmeliyiz’ dedi. Prof. Dr. Haluk Eraksoy ise ‘Sonbahara hazırlanın’ uyarısı yaptı.
Korkutan uyarı: Yanılgıya düştük, sonbahara hazırlanın!

Yeni tip koronavirüs pandemisi konusunda uzmanlardan uyarı geldi. Türkiye’de Kovid-19 pandemisinin görülmeye başladığı 11 Mart’tan bu yana geçen dönemi değerlendiren uzmanlar önümüzdeki aylara dikkat çekerek uyarıda bulundu.

‘YANILGIYA DÜŞTÜK’

Milliyet Gazetesi’nin aktardığına göre Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, 120 günlük tabloyu şöyle değerlendirdi: “Yeni normalleşme dediğimiz sürece girerken, toplum olarak ‘Virüs bitti, her şey normale döndü’ yanılgısına düştük. Maske ve sosyal mesafede uyarılarımıza rağmen aksamalar olduğunu görmeye devam ediyoruz. Düğün, asker uğurlama, taziye, hasta ziyareti gibi bazı alanlarda sıkıntılarımız var. Özellikle 20-30 yaş gençlerimiz virüsten etkilenmeyeceklerini düşünüyorlar ama bu son derece yanlış bir algı. Sosyal mesafe ve maske kuralını AVM’ye girerken uygulayıp taziye evinde veya misafir ağırlarken uygulamadığımız noktada sıkıntılar baş gösteriyor. Maske ve sosyal mesafe kuralının her alanda uygulanması gerektiğini öğrenmediğimiz sürece vaka sayıları bir türlü istediğimiz rakamlara gerilemez.”

‘TOPLU ORTAM RİSKTİR’

Prof. Dr. Kara, şu bilgileri paylaştı: “Her toplu ortam risklidir. Mesafe ve maske kuralına uyulmadığı noktada ciddi sıkıntılar yaşarız. Dünyanın en basit kuralını söylüyoruz, ‘Maskeni tak, insanlarla aranda 1.5 metre mesafe bırak.’ Bir de İstanbul başta olmak üzere nüfus yoğunluğu çok yüksek kentlerimiz var. Kalabalık kentler salgını yönetme açısından ciddi engeller çıkartıyor. Akdeniz toplumu olmanın da getirdiği alışkanlıklar söz konusu. Sosyal teması seviyoruz. Bu durum İspanya ve İtalya için de geçerli. Son iki, üç gündür yeni vaka sayısında azalma eğrisi söz konusu. Eylül ortasına kadar toplum olarak en disiplinli şekilde kurallara uyarsak vaka sayısı 100’ün altına iner. Bizim hedefimiz Temmuz ortası bu rakamı yakalamaktı. Sonbahar, solunum yolu enfeksiyonları başlayacak. Önümüzdeki iki aylık süreyi çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Virüsün dezavantajlı diye tanımladığımız yaz dönemini, en az hasar ve kurallara uyarak geçirmek yerine günlük vaka sayısı maalesef sabitlenmiş seyrediyor.”

‘SONBAHARA İYİ HAZIRLANMALIYIZ’

İstanbul Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy, dört aylık tablo ve geleceğe ilişkin öngörülerini şöyle anlattı: “Önümüzdeki iki aylık süreci iyi değerlendirip, sonbaharda başlayacak olan grip sezonuna hazırlıklı olmamız gerekiyor. Grip sezonu başladığında, tablo daha kötüye gidebilir. Şayet Kovid-19 vakaları azalmaz, üzerine yoğun bakımlık grip hastaları eklenirse, sağlık hizmeti sunan kurumlar zorlanabilir. Şimdiden kişisel önlemlerimizden taviz vermeden, disiplinli davranmak zorundayız. Mayıs sonunda yakaladığımız tabloyu ne yazık ki normalleşme döneminde kaybettik. Sağlık Bakanlığı ve sağlık çalışanları olanca güçleriyle çalışıp mücadele verirken, maalesef bir kesim vatandaş maske takmamakta, sosyal mesafe uyarılarını dikkate almamakta. Kovid-19’un yayılımı devam ediyor ve bir türlü baskılanamıyor. Bu durumda biraz da vatandaşımız aynaya bakıp kendini sorgulayacak. Son 40 günlük süreyi, yaz fırsatını iyi değerlendiremedik. Önümüzdeki 40 günü iyi değerlendirip, 100 vaka saysının altına düşmek bizim elimizde. Toplu ulaşımda yüzde 90 uyduğumuz maske kuralına diğer alanlarda uymuyoruz. Dört aylık tablo istediğimiz gibi olmadı. Hedef Temmuz ortasında 100-150 vakanın altına düşmekti. İstanbul’da sayı yüksek derken, bazı Anadolu şehirlerinde yoğun bakıma alınan hasta sayısında artış yaşanıyor.”

GRİP SALGINI UYARISI

Türk Tabipleri Birliği’nin raporunda Kovid’de birinci dalganın sürdüğü ve sonbaharda ortaya çıkacak Influenza (grip) salgınının etkisiyle ciddi sıkıntıların yaşanabileceği aktarılarak şu ifadelere yer verildi: “Influenza aşıları şimdiden hazırlanmalı ve başta risk grupları olmak üzere ücretsiz yapılması sağlanmalıdır. Sağlık çalışanlarının Influenza ve Kovid-19 ayrımını tereddüte düşmeden yapabilmeleri için tanı testlerinin artırılması ve ücretsiz olarak temin edilmesi sağlanmalıdır. Okulların açılması için radikal önlemlere ihtiyaç bulunmaktadır.”
==========================================
Dostlar,

Çoook uyardık çook değil mi?? “Haklı çıktık” diyecek ortamda değiliz.. Prof. Dr. Ateş Kara ile katıldığımız TELE1 programında da “ihtiyat” önermiştik ancak duyulmak istenmedi (17 Nisan 2020). Bilim Kurulu’nun hali şimdilerde nicedir acaba? Sizi kullanır ve sonra da bilimsel danışma kurulu ne dedi ise biz onu yaptık.. derler.. Ağır tarihsel sorumluluk üstünüzde kalır.. diye anımsattık.. “Tepedeki adam”, eleştirenleri “şeamet tellalı, şom ağızlı” olarak niteledi. Aydının çilesi işte; çırpınır, yalnız ve yalnızca BİLİMSEL GERÇEKLERİ halkına anlatmak için çabalar.. TV’ler ne denli olanak verirse.. Bize salt HALK TV, TELE1 TV, KRT TV ve 1 kez de FOX TV olanak verdi.. Bir de yerel kanallar ve Youtube’dan yayın yapan yurtseverler.. Web sitemizden de duyurmaya çabaladık sesimizi.. (Günlük 25 bin ziyaretçi rakamlarını aştık!)

Şimdi durum budur.. Mayıs’ta AVM’ler açılırken, masum insanların yaşam hakkının sermayenin kârına kurban edileceğini haykırdık. Bu tercih, AÇILIM – SAÇILIM sorumsuzluğu, Epidemiyolojik verilere dayanmaksızın sürüyor.. Yitirilen insanların hesabını kim verecek? Bu ölümler engellenebilirdi.. Sağlık Bakanı da birkaç gün önce bu yalın ve çarpıcı gerçeği itiraf etti. Durdurun bu faciayı, durdurun.. Lütfen izleyin son değerlendirme ve önerilerimizi..

TELE1 TV Programımız

  • Kurban bayramında kurban kesimini yasaklayın, 4 gün kapatma uygulayın..
  • Okulların açılışını Ekim başına erteleyin ve bu arada gerekli tüm hazırlıkları yapın.
  • Kalabalık insan toplulukları oluşmasını en aza indirin, sınırlamalar koyun.
  • Halkı eğitip – uyarın; nitelikli maske sağlayın ve kullandırın : EĞİTİM + DENETİM + YAPTIRIM!
  • UNUTMAYIN; Fırat’ın kıyısında 2 kuzusu yiten garip çobana karşı bile hükümet / iktidar olarak tam sorumlusunuz..
  • Gündem oyunlarını bırakın; SALGINI CİDDİYE ALIN; bu salgın Türkiye’ye diz çöktürebilir..
  • Sonbaharda, şimdiye dek kaçtığınız 14 günlük kapatma için şimdiden hazırlık yapın..

Gözden kaçmasın : Türkiye’deki gerçek rakamlar, resmen ilan edilenin en az 2 katıdır..

Bu gerçeği de en başta ve en iyi iktidar biliyor / bilmeli; halktan da saklanmamalı.

Sevgi ve saygı ile. 12 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı,
Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

MEDYASCOPE TV Programımız – 10 Temmuz 2020


Dostlar,
(Güncelleme)

Bu gün, 10 Temmuz 2020 Cuma günü saat 17:00’de
MEDYASCOPE TV’de canlı yayında olacağız.. / olduk..

Salgını konuşacağız.. / konuştuk..

– Bir türlü ilk dalgayı sönümlendiremedik, 5. ayına girdi salgın ülkemizde..
– Dünyada 7. ayında ve kasıp kavurmakta koronavirüs..
– Türkiye kendini dünyadan yalıtabilir mi?
– Tek başına “ben bu işi çözdüm” diyebilir mi?
– Kurban bayramında ne yapmalı??
– Okullar 31 Ağustos’ta açılabilir mi??

Yayın başladığında medyascope sayfasından erişilerek izlenebilir.. / erişke (link) aşağıda..

Bilgi ve ilginize sunarız..

Sevgi ve saygı ile. 10 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı,
Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

 

 

Halkci Doktorlar ile çevrim içi (on line) Söyleşi

Halkci Doktorlar ile çevrim içi (on line) Söyleşi

Dostlar,
(Güncelleme; 23:15)

9 Temmuz 2020, Perşembe, bu gün…
Az sonra saat 21:00’de bir programımız olacak.. / oldu…
Yine korona salgınını konuşacağız.. / konuştuk…
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesinden Sn. Prof. Dr. Ercan KÜÇÜKOSMANOĞLU yönetecek programı. Bize sorularını yöneltecek.. / yöneltti…
Canlı yayın;

halkcidoktorlar facebook
@halkcidoktorlar twitter
Neyseo Youtube

kanalından izlenebilir…

Canlı izleyemeyenler için program erişkesi (linklei) aşağıda, tıklayınız..

https://youtu.be/hVx_kqEMJiE?t=4118

Paylaşılmasını, salgının bilimsel akılcılıkla yönetilmesini diliyoruz..

İlgi ve bilginize saygı ile sunarız..

Sevgi ve saygı ile. 09 Temmuz 2020, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı,
Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com

US Withdrawl from WHO is unlawful and threatens global and US health and security

US Withdrawl from WHO is unlawful and threatens global and US health and security

____________________________

Dear Friends, Colleagues and Supporters,

We want to call your attention to an important new commentary published today by The Lancet.

Wafaa El-Sadr, ICAP global director, joined with prominent leaders in the global health community to raise their concerns regarding the decision by the United States to sever ties with the World Health Organization.

The authors state: “Health and security in the USA and globally require robust collaboration with WHO—a cornerstone of US funding and policy since 1948. The USA cannot cut ties with WHO without incurring major disruption and damage, making Americans far less safe. That is the last thing the global community needs as the world faces a historic health emergency.”

Please take a moment to read this article on The Lancet website, and then make your voice heard regarding this critical issue.

The message is clear. Now, more than ever before, the global community needs to stand together to overcome the COVID-19 threat and to protect and improve the lives of people around the world.

******
Sevgili Dostlar, Meslektaşlar ve Destekleyenler,

Dikkatinizi bugün The Lancet tarafından yayınlanan önemli ve yeni bir yoruma çekmek istiyoruz.

ICAP küresel direktörü Wafaa El-Sadr, ABD’nin Dünya Sağlık Örgütü ile bağlarını koparma kararı konusundaki endişelerini dile getirmek için küresel sağlık topluluğunun önde gelen önderleriyle bir araya geldi.

Uzmanlar şunları söylüyor :
  • “ABD’de sağlık ve güvenlik ve küresel olarak 1948’den beri ABD finansmanı ve politikasının temel taşı olan WHO ile sıkı işbirliği gerektirmektedir. ABD, DSÖ’yle olan bağları, büyük bir kırılma ve hasar görmeden kesemez ve Amerikalıları daha az güvenli duruma düşürür. Dünya tarihinde böylesine acil bir sağlık sorunuyla karşı karşıya iken, küresel toplumun gereksinimi ortada iken, bu, yapılacabilecek en son şeydir. “

TELE1 TV Programımız

Dostlar,

(Güncelleme…)

Bu gün (dün), 8 Temmuz 2020 Çarşamba,
saat 17:00 sonrasında
TELE1’de
Sn. Murat TAYLAN haber programında
bizi konuk edecek /
etti…

Salgını, okulların açılacak olmasını.. konuşacağız.. / konuştuk

Ne / neler yapılmalı?? Yanıt arayacağız / yanıtladık

Bilgi ve ilginize sunarız, duyurulsun, paylaşılsın, izlensin dileriz..

https://youtu.be/ipSIlbM8SCE

Temel önerilerimiz oldu :
1. Okulların açılışını Ekim başına erteleyin..
2. Önümüzdeki 3 ayda hızla derslik – lab. – tuvalet vb. kapalı mekanları büyütün; okul bahçelerine, kaldı / bıraktınız ise uygun kamu arazilerine hızla yeni prefabrik okul binaları yapın.
3. Çocuklar arasında da uzaklık dün en az 1,5 m idi; bu gün neden 1 m’ye indirildi? Hangi bilimsel kanıt ile?? Mekan darlığı yüzünden aşırı kalabalık sınıflar değil mi??
4. 12 yıl temel eğitim zorunlu, Anayasa m. 42 gereğince. Dolayısıyla yurttaştan taahhütname istemek de neyin nesi?! Tersine, Devlet olarak okullarda zorunlu sağlık – güvenlik önlemlerini almak devletin boynunun borcu. Taahhütnameyi devlet yurttaşa verecek; gerekli sağlık koşullarını sağladım demek zorunda..

  • Anayasa md. 56 : “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir..”

    5. Mutlaka OKUL SAĞLIĞI BİRİMLERİ kurulmalı.. Okul hekimleri ve okul hemşireleri atanmalı.

    6. Öğrenciler 4 bölüme ayrılmalı ve mutlaka 2’li eğitim yapılmalı.. A, B, C, D..
    Pazartesi sabah A, öğleden sonra B; Çarşamba ve Cuma da aynı
    Salı sabah C, öğleden sonra D; Perşembe ve Cumartesi de aynı
    Okula gidilmeyen ara günlerde uzaktan eğitim..

OLAĞANÜSTÜ bir dönemdeyiz.. önlemler de eski deyimle “halin icabına”  / durumun gereklerine uygun olmalı..

Sağlık ve Milli Eğitim Bakanlıklarını göreve çağırıyoruz..

Sevgi ve saygı ile. 08 Temmuz 2020, Ankara
Güncelleme : 09 Temmuz 2020, 16:04

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Sağlık Hukuku Bilim Uzmanı,
Kamu Yönetimi Siyaset Bilimi (Mülkiye)

www.ahmetsaltik.net    profsaltik@gmail.com