Etiket arşivi: Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD)

PKK – HDP – AKP İLİŞKİLERİ : AÇILIM SÜRECİ

DAVETLİMSİNİZ..

PKK – HDP – AKP İLİŞKİLERİ :
AÇILIM SÜRECİ

konulu GÖRSEL SUNUMUMUZ var

 

Yer  : Türkiye Emekli Subaylar Derneği’ (TESUD) Genel Merkezi
Selanik 2 Cad. no: 34 Kat :3  Kızılay Ankara
Tarih: 10 Mart 2015, Salı
Saat : 14 00
Sunan : E. Alb. Cemil DENK

portresi

 

 

”BAŞKOMUTAN’ın İZİNDE KOCATEPE’den İZMİR’e Yürüyüşü”


Değerli Dostlar,

Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) tarafından, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK‘ün önderliğinde Türk Ordusu’nun başlattığı Büyük Taarruz ve düşmanın İzmir’de denize dökülmesi ile kazanılan büyük zaferin 92.yılında,
“BAŞKOMUTAN’ın İZİNDE KOCATEPE’den İZMİR’e Yürüyüşü” düzenlenmiştir.
 

Yürüyüş, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin atıldığı Büyük Zafer’in başlangıç günü ve saati olan 26 Ağustos 05.20’de Kocatepe’den başlayacak ve
08 Eylül 10.00’da Belkahve / İzmir’de sona erecektir. 

Toplam
14 gün sürecek Yürüyüşün güzergahı Ek’tedir.

Sağlık sorunu olmayan herkes yürüyüşe katılabilir. Yürüyüşe güzergah üzerindeki ara duraklardan katılmak da olanaklıdır. Bu taktirde, katılma yeri ve zamanının Ekip Lideri Güven KAYA (TEL:0555 8592360 – 0532 4842765) ile koordine edilmesi
(AS: eşgüdümlenmesi) gerekmektedir.

Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 26 Ağustos – 09 Eylül 1922 tarihleri arasında Kocatepe’den İzmir’e intikal ettiği
(AS: ulaştığı)güzergah üzerinde yapılacak ”BAŞKOMUTAN’ın İZİNDE KOCATEPE’den İZMİR’e Yürüyüşü” ne katılmak isteyenlerin 25 Ağustos 2014’e dek TESUD Genel Merkezi’ne
(TEL: 0549 7101999) adlarını yazdırmaları beklenmektedir.

Saygılarımızla.
Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) 

=====================================================

Dostlar,TESUD (Türkiye Emekli Subaylar Derneği) Genel Merkezinden bize de ulaşan yukarıdaki iletiyi paylaşmak istedik.

Ne yazık ki bizim programımız elvermiyor katılım için.

Böylesi coşkulu bir programı hazırlayan TESUD‘u ve görkemli yürüyüşe ktılacakları kutlamak isteriz.

Sevgi ve saygıyla.
21.8.2014, TekirdağDr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net

ANAYASA MAHKEMESİ’Nİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ


Dostlar
,

Ankara’daki 84. SESSİZ ÇIĞLIK EYLEMİ dün, 3 Mayıs Cumartesi günü
13:00 – 14:00 arasında Kızılay Sakarya Caddesi girişinde yapıldı.

Dile kolay…

Tam 84 haftadır, yağmur – çamur, kar – fırtına, soğuk-sıcak dinlemeden birkaç yüz insan, tarihlere geçecek bir çok özel bir eylem, bir direniş sergilemekteler.

Hukuk ve uygarlık tarihinde, gelecekte “örnek olay” (case) olarak üniversitelerde inceleneceğinden hiç kuşkumuz yok..

Bu sırada en çok yanıtı aranacak soru herhalde bu insanların, VARDİYA BİZDE gönüllülerinin, -başta E. Alb. Ali Gönüldaş ve eşi Ümit hanım olmak üzere-
direniş gücü – sabrı – kararlılığı – inadı.. olmaktan çok; en başta siyasal iktidar olmak üzere, çoğu basının, TSK komuta kademesinin, yüksek yargının, üniversitelerin,
hukuk fakültelerinin…. kimi sözde insan hakları kuruluşlarının ve de demokrasi – hukuk devleti sakızını ağızdan düşürmeyen AB-ABD çevrelerinin (Batı emperyalizminin!) nasıl olup da bunca uzun süre 3 maymunu oynayabildikleri olacaktır..

Bu eylemlere elimizden geldiğince katıldık, katılacağız.
İlgililerin istedikleri zamanlarda da, uzmanlık alanımızla ilgili olarak 5-6 dakikalık
kısa konuşmalarla katkı vermeye çabaladık, çabalayacağız.

Bunlardan birinde, “.. sizi katil olmaktan kurtarmaya çalışıyoruz..” demiştik.
Oysa birkaç kez zaten olmuşlardı da, sayı, “vukuat” daha da artmasın istemiştik.

Ne yazı ki cinayetler sıradanlaştı ve sorumluları da artık “seri katil” unvanı kazandılar.

Son olarak Dz. Kurmay Alb. Murat ÖZENALP de katledildi..
2 Mayıs 2014 Cuma günü cenaze törenine katıldık Kocatepe Camisinde ve gözlemlerimizi bu sitede yazdık :

BALYOZ Davası Kumpası Şehidi Alb. Murat ÖZENALP…
(http://ahmetsaltik.net/2014/05/02/balyoz-davasi-kumpasi-sehidi-alb-murat-ozenalp/)

Mamak Askeri Cezaevinde cankurtaranın (ambulansın) kapısı 20 dakika açılamıyor ve yaşam kurtarıcı, çok ucuz bir boyunluk (boyun kırılmalarını önleyen sabitleyici) bulunamıyor!
Utanç verici bir durum..
20 dakika içinde müdahale edilebilseydi,
Şehit albay Özenalp’in kazanılması olasılığı bile vardır.

Cezaevi müdürü albayın değiştirildiğini öğreniyoruz..
İnşallah ders olur da benzer kötü yönetim önlenir.
Ama haklarında ihmal nedeniyle yasal işlem yapılması da zorunludur.

*****
VARDİYA BİZDE PLATFORMU bu kez Anayasa Mahkemesini göreve çağırıyor.

5 Mayıs 2014 Pazartesi günü,
bu gün,
bu mahkeme önünde toplanmaya çağrı..

AYM artık BALYOZ sanıkları için adil bir karar vererek salıverilmelerini sağlasın diye.

Gün boyu dersimiz olduğundan biz ancak akşam katılabileceğiz ve
kalabildiğimiz sürece orada kalacağız..

14 Şubat 2013 günü ATO (Ankara Tabip Odası) ve TTB (Türk Tabipleri Birliği) olarak benzer bir eylem yapmış ve 663 sayılı YGK’de (yasa gücünde kararname) TTB’yi felç eden – işlevsiz bırakan bir maddenin iptalini istemiş ve başarmıştık..

Dileriz AYM bu kez de toplumsal adalet için anlamlı – önemli – kendine yakışır bir adım atar..

Başkan Haşim Kılıç‘ın geçtiğimiz hafta

AYM’nin varlık nedenini insanlık onuru ve adaleti savunmak ve gerçekleştirmek olarak açıklamış olması umudumuzu artırıyor..

Orada, AYM önünde olalım..

Sevgi ve saygı ile.
5 Mayıs 2014, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

===========================================

ANAYASA MAHKEMESİ’Nİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ

Yüce Türk Milleti,

17 Aralık’ta (2013) ayyuka çıkan yolsuzluk ve rüşvet suçlamalarının ardından
Başbakan da dahil olmak üzere hükümet yetkilileri,

  • “TSK’ ya kumpas kurulduğunu,
    sahte delillerle ve
    ayarlanmış mahkemelerle
    yargılama yapıldığını..”
     
    açıkladılar.

ERGENEKON sanıklarının serbest bırakılmasından sonra seçim ortamına girilmesi ve TBMM’nin tatile girmesi bahane gösterilerek BALYOZ ve CASUSLUK davalarındaki hükümlü ve tutuklular hakkında bir işlem yapılmadı.

Seçimlerin iktidarın beklentisinden de iyi sonuçlanması ile söylenen ve
verilen sözler, başlatılan girişimler tümden unutuldu.

Haksızlık ve hukuksuzluklara son verileceği yükselen umuduyla, masum ve mağdur yurtsever insanlar süregelen sessizlikle umutsuzluğa itildi. Umut gel-gitleri sonucu bir subay şehit oldu, iki subay kalp ameliyatı geçirdi.

Adalet Bakanı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve AYM yetkilerini kullanmadı.

ERGENEKON Davasında bireysel başvuruları değerlendiren ve tahliyeleri sağlayan
AYM, BALYOZ ve CASUSULUK Davalarındaki açık hukuksuzluklara ve çok sayıdaki bireysel başvuruya karşın altı aydır işlem yapmayarak çok geç kaldı.

Bu koşullarda, sorumlu kişi ve kurumları harekete geçmeye davet etmek üzere
bir dizi eylem gerçekleştirme kararı aldık.

İlk eylem olarak, 5 Mayıs 2014, Pazartesi günü, saat 13 30’da, Anayasa Mahkemesi önünde (AHLATLIBEL, Çankaya BELEDİYESİ Spor Tesisleri girişi karşısı),Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD), Demokratik Kitle Örgütleri ve avukatların katılımı ile basın açıklaması yapılacaktır.

Basın açıklamasından sonra, AYM kararını açıklayana dek söz konusu yerde “VARDİYA BİZDE PLATFORMU” nöbet tutmaya devam edecektir.

ÇAĞRI                             :

5 MAYIS 2014 PAZARTESİ – SAAT : 13.30
– AYM Önünde / Ahlatlıbel- 

Davaya, adalete ve hukuka duyarlı;

–         Bütün avukatları cüppeleri ile açıklamaya destek vermeye,
–         Bütün askerleri silah arkadaşlığı nöbetine,
–         Bütün medyayı ülkenin geleceği ile ilgili bu olaya tanık olmaya ve duyurmaya,
–         Bütün yurttaşlarımızı, gençlerimizi, demokratik kitle örgütlerini, siyasetçilerimizi ülkesine, ordusuna, hukukuna sahip olmaya çağırıyoruz.

VARDİYA BİZDE PLATFORMU

TESUD’dan Bağışçılara Çağrı ve Duyuru..

 


Dostlar,

TESUD açıklamasının önemli paragrafı yukarıda..

Gün dayanışma günüdür..

Ordumuzun gencecik ve masum subaylarını, günahsız ailelerini ve
pür-i pak çocuklarını bu durumlara düşürenler utanmalıdır.. Utanacaklardır..

Ama bu sonraki iştir.. İvedi olan dayanışma ve gereksinimliye el atma zamanıdır.

Sevgi ve saygı ile.
13 Ocak 2014, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net  

=========================================

TESUD’dan Bağışçılara Çağrı ve Duyuru..

TESUD_logosu

 

 

 

 

 

 

Değerli Bağışçılarımız, 

Sevgili Dostlar;

Balyoz Davası kararının Yargıtay tarafından onanması üzerine, hükümlü duruma düşen genç doğumlu subay arkadaşlarımızdan bir bölümünün emeklilik hakkını alamadan ayrılma durumları ortaya çıkmıştır. Bu kapsamdaki subayların, hem maaşları kesilecek hem de lojmanlardan çıkacaklardır. Hepsinin okuyan çocukları olan bu subaylara ve ailelerine; tüm emekli subay topluluğu olarak, yanlarında ve destek olmak görev sayılmış ve Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) olarak harekete geçilmiştir.

TESUD Merkez Yönetim Kurulu, 23 Ekim 2013’te aldığı kararla, görevi TESUD
Eğitim Vakfına (TESUV) vermiştir. TESUV, 24 Ekim 2013’te bir duyuru yayımlayarak,
bu amaçla yapılan yardımları 2860 Sayılı Yardım Toplama Kanunu ve
Vakıf Senedi kapsamında kabul etmeye başlamıştır.

Aileler ile görüşmeler yapılarak, gereksinimleri belirlenmiş ve buna göre bir destek planı hazırlanmıştır. Bu plan 2013 yılı Aralık ayından başlayarak uygulanmaya başlanmıştır. Aileler ile iletişim sürdürülerek, durum ve gereksinimlerde oluşacak değişikliklere göre düzenlemeler yapılacaktır.

Destek planı uygulanırken;

–   Mevzuat çerçevesinde hareket etmeye özen gösterilecek,

– Yapılan her işlemde ve atılan her adımda; kurumsallık, güvenilirlik, hesap verilebilirlik, izah edilebilirlik, eşitlik, açıklık, özel bilgilerin mahremiyetine saygı, denetim ve genel yönetim giderlerinin en az düzeyde tutulması esas alınacaktır. Halen süren benzer davalarda verilecek kararlar, Yargıtay tarafından onaylandıktan sonra, özellikle emeklilik hakkını kazanamadan hükümlü duruma gelen subaylarımız da, aynı kapsamda yardım
ve destek planına dahil edilecektir.

Yardım ve destek için emekli subay camiasına duyuru yaptığımız 24 Ekim 2013 tarihinden beri, çok olumlu ve  anlamlı tepkiler almaya başladık. Anladık ki bizler; çeşitli davalardan haksızlığa uğramış, arzu etmiyoruz ama bundan sonra da mağdur edilecek arkadaşlarımıza sahip çıkacak iradeye ve güce sahibiz. TESUD ve TESUV olarak;
bu tarihi sorumluluk ve göreve, sonuna dek sahip çıkmaya kararlıyız.

Tek güvencemiz; sizler ve vereceğiniz maddi ve manevi destektir.
Yaptığınız ve yapmakta olduğunuz değerli katkılarınız için şükranlarımızı sunuyoruz.
İyi ki varsınız.

TÜRKİYE EMEKLİ SUBAYLAR DERNEĞİ

BANKA T.C. ZİRAAT BANKASI ING BANK FİNANSBANK İŞBANKASI
ŞUBE (ŞUBE KODU) KIZILAY-ANKARA (0685)

BAKANLIKLAR-ANKARA (207)

KIZILAY-ANKARA (946)

YENİŞEHİR-ANKARA (4218)
HESAP NO 52944998-5001 11712269-MT-1 0043209681 6031826
IBAN NO TR79  0001  0006  8552  9449  9850  01 TR79  0009  9011  7122  6900  1000 01 TR41  0011  1000  0000  0043  2096  81 TR97  0006  4000  0014  2186  0318 26

*****

Türkiye Emekli Subaylar Derneği Eğitim Vakfının T.C. Ziraat Bankası (Ankara) Kızılay Şubesindeki:
685-52944998-5001 Numaralı hesabına bağış yollarken, (HAVALE ÜCRETİ ALINMAMAKTADIR..)
a)     Havalenin BAĞIŞ olduğunu  özellikle ve öncelikle belirtiniz.
b)     Banka  işlemlerinizde T.C. NUMARANIZI GÖSTEREN bir kimlik belgesini mutlaka yanınızda bulundurunuz.

TESUD BASIN BİLDİRİSİ : BALYOZ ve ERGENEKON’da YARGILAMA YENİLENMELİ!


Dostlar
,

Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) adına Genel Başkan Em. Korg.
Sayın Erdoğan Karkuş, 07.12.13 günü Ankara Sakarya Caddesi’nde saat 13:30 dolayında aşağıdaki basın açıklamasını okudu. SESSİZ ÇIĞLIK eyleminin 63 haftasında biz katılımcılar da dinledik.

Son derece sağlıklı bir düşünsel mantık kurgusuna dayanıyor açıklama..

Evet.. Balyoz – Ergenekon düzmece davalarında sözde yargılanan ve ağır cezalara çarptırılan TSK’nın önceki Genelkurmay Başkanı Sn. Org. İlker Başbuğ da içinde olmak üzere komutanlar; yıllardır yargıdan saklanan, mahkemeye istendiği halde verilmeyen, dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer gibi doğrudan tanık ve uygulamacılarının Mahkemede dinlenmesi istemlerinin inat ve ısrarla geri çevrildiği bir sözde yargılama süreci sonunda, MGK Kararının Hükümetin yazılı buyruğu ile gereğini yerine getirdiklerini net olarak kanıtlamışlardır.

Emir yasalara uygun, yazılı ve somut olarak ortadadır.

  • Balyoz – Ergenekon düzmece davaları bir kez daha çökertilmiştir.

Artık ülkeyi daha fazla germeden, geri adım atmak için tertipçiler açısından da dayanılabilecek bir gerekçe, yepyeni bir durum söz konusudur.

İlgili yargılama süreçlerini de, hükümeti de.. durumu serinkanlılıkla değerlendirerek YARGILAMANIN YENİLENMESİ kararı verilerek hızla duruşmalara geçilmeli,
“sanık” – “hükümlü” yapılanlar salıverilerek tutuksuz yargılanmalı ve kanıtsız kalan
bu davalarda hızla aklanma kararı verilmelidir.

İlgili Ceza Muhakemeleri Yasası maddesi aşağıdadır..:

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasası madde 311 :

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: YARGILAMANIN YENİLENMESİ
HÜKÜMLÜ LEHİNE YARGILAMANIN YENİLENMESİ NEDENLERİ


(1) Kesinleşen bir hükümle sonuçlanmış bir dava, aşağıda yazılı hâllerde
hükümlü lehine olarak yargılamanın yenilenmesi yoluyla tekrar görülür:

a)Duruşmada kullanılan ve hükmü etkileyen bir belgenin sahteliği anlaşılırsa.

b) Yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışı tanıklıkta bulunduğu veya oy verdiği anlaşılırsa.

c) Hükme katılmış olan hâkimlerden biri, hükümlünün neden olduğu kusur dışında, aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir ceza ile mahkûmiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmiş ise.

d) Ceza hükmü hukuk mahkemesinin bir hükmüne dayandırılmış olup da bu hüküm kesinleşmiş diğer bir hüküm ile ortadan kaldırılmış ise.

e) Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa.

f) Ceza hükmünün, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlâli suretiyle verildiğinin ve hükmün bu aykırılığa dayandığının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması. Bu hâlde yargılamanın yenilenmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde istenebilir.

(2) Birinci fıkranın (f) bendi hükümleri, 4.2.2003 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararları ile, 4.2.2003 tarihinden sonra Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvurular üzerine verilecek kararlar hakkında uygulanır.

******************************

a, b ve e fıkraları somut olaya hemen hemen doğrudan uymaktadır.

Türkiye hızla “normalleşme” sürecine sokulmalıdır.
Bu tutum, tüm taraflar için en yararlı “optimal” çözüm olarak görünmektedir.
f fıkrası ise, dava konu AİHM’ne gittiğinde kaçınılmaz gibi gözükmektedir..
Bu yolla tahliyeler birkaç yıl daha ötelenmiş olacaktır, o denli!

Lütfen ve hemen..
Artık yeter..  Bunca kin ve intikam ülke için de taraflar için de “hayırlı” değildir..

  • BALYOZ ve ERGENEKON’da YARGILAMA YENİLENMELİ!

Sevgi ve saygı ile.
9.12.13, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net

==========================================

TESUD_logosu

Türkiye Emekli Subaylar Derneği’nin (TESUD),
26 Ağustos 2004 tarihli Milli Güvenlik Kurulu Kararı ile Türk Silahlı Kuvvetleri personeline ilişkin değerlendirmelerine yönelik 07 Aralık 2013 tarihli basın duyurusu aşağıda bilginize sunulmuştur.

TESUD BASIN BİLDİRİSİ

Sayın Basın Mensupları,

Basın ve Yayın Kuruluşlarından öğrenildiğine göre, 26 Ağustos 2004 tarihli
Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında Fetullah GÜLEN Cemaati hakkında bir karar alınmış, bu kararda cemaat okullarının incelenmesi ve izleme alınması istenmiştir. Bu kararın altında dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet SEZER,
Başbakan R. Tayyip ERDOĞAN, Genelkurmay Başkanı Hilmi ÖZKÖK,
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah GÜL, Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Abdüllatif ŞENER, Bakanlar Cemil ÇİÇEK, Vecdi GÖNÜL, Abdülkadir AKSU ile Kuvvet Komutanları Aytaç YALMAN, Özden ÖRNEK,
İbrahim FIRTINA ve Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR’un
imzaları bulunmaktadır.

Karar özetle şöyledir                       :

  • Fetullah Gülen Grubunun yurt dışı ve yurt içi faaliyetleri İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları ile MİT tarafından yakından takip edilmelidir. Gülen Grubuna ait özel okulların faaliyetleri incelenmeli ve takibe alınmalıdır. Grubun öğrenci evleri kapsamında yandaş edinme gayretleri dikkatle takip edilmelidir. Dini alet ederek yandaş toplama sistemi olan öğrenci evlerine engel olunmalıdır. Bu konuda ağır yaptırımlar uygulanmalıdır. Bunlara yapılan bağışlar Maliye Bakanlığı tarafından izlenmelidir.”

Bu kararın ortaya çıkması üzerine iktidar sözcüleri ve kimi ilgililer Ama biz bu MGK kararını yok saydık, hiçbir işlem yapmadık, yok hükmündedir. demişlerdir. Ancak, imzalanmış bir belgenin, yok hükmünde olduğunu söyleme hakkı imzalayan tarafa ait değildir. Çünkü, evrensel hukukta imza; imzalayanların irade, şeref ve
namusu kabul edilir.

Daha sonra başka işlem yaptıkları da ortaya çıkmıştır. Nitekim Başbakanlık Müsteşarı Ömer DİNÇER 28 Ekim 2004 tarihli yazısı ile bu eylem planının
devlet kurumlarınca uygulamaya konulmasını Başbakan adına emretmiştir.

Oysa, Cemaatin yayın organı 2009’da askerlerin hazırladığı İrticayla Mücadele
Eylem Planı
nı yayımlamış ve bunun bir Cemaati Bitirme Belgesi olduğunu
ileri sürmüştü. Bu belgeyi hazırladığı ve imzaladığı ileri sürülen Albay
Dursun ÇİÇEK
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

  • Adalet’te, Hukuk’ta hiçbir vatandaşa çifte standart uygulanamaz.

Böyle bir durumla mücadele, yalnızca hukukçuların, yargının değil, bütün vatandaşların vicdani, insani sorumluluğudur.

Konu ile ilgili olarak değerlendirmemiz şu şekildedir:

-Ortaya çıkan bu belge ile Ergenekon ve Balyoz davaları çökmüştür.
Bu davalarda benzer belgelerle askerler ceza almışlardır.

– Yargılama aşamasında bu belgeler avukatlar tarafından talep edilmiş,
ancak Başbakanlık ve/veya Mahkeme tarafından gizlenmiştir.
Talep edilmesine karşın ilgili makamlarca yok denilerek gönderilmemiştir.

  • Ergenekon ve Balyoz davalarında yargılanan emekli ve muvazzaf askerler, MGK kararları doğrultusunda hareket ettiklerini vurgulamışlardır.

Hatta zamanın Başbakanlık Müsteşarı Ömer DİNÇER’in tanık olarak dinlenmesini istemişlerdir. Bu bildirim ve istemlerin hiçbirine itibar edilmemiştir.

-Sonradan Ergenekon davası ile birleştirilen İnternet Andıcı davasında sanıklar andıcın yasal bir faaliyet olduğunu ve MGK kararlarına da uygun olarak hazırlandığını savunmuşlardır.

Bu savunmaların hiçbiri de dikkate alınmamıştır.

-Balyoz davasında 2004’te Eskişehir’de hazırlanan bir istihbarat raporuna ilişkin olarak ise Mevcut MGK kararları, yönetmelik ve yönergeler gereği yapılan kimi faaliyetler olduğu açıklaması yapılmış, ancak kimse bu açıklamanın üzerinde durmamıştır.

– Şu anda da 28 Şubat davasında çok sayıda subay, general, amiral

İrtica ile neden mücadele ettiniz, MGK’nın aldığı ve Başbakanlığın emrettiği kararları neden uyguladınız ?” diye hesap vermektedir.

Sonuç olarak     :

Ergenekon, Balyoz,28 Şubat, Askeri Casusluk ve benzeri öbür davalar, siyasal davalar olup bu davaların amacı; Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)’ni sindirmek, halkın gözünde itibarsızlaştırmak ve Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)’nin uygulanmasını, yani ülkenin bölünmesine yardımcı olmaktır.

Bunu başarmanın tek yolu da Atatürkçü, laik, ulusalcı, tam bağımsızlıkçı,
yurtsever TSK’ni etkisiz hale getirmektir.

Ancak; açığa çıkan bu yeni belge, bütün yargılamaların tekrar yapılmasının gerekçesidir. Bu yapılmadığı takdirde, bizim de hep söylediğimiz gibi, bu davaların siyasal olduğu, BOP’nin bir parçası olduğu, dış güçlerin Türk Hukukunu – Türk Ordusunu tutsak aldığı, bütün açıklığıyla ortaya çıkacaktır.

O nedenle, Türk Adaletini, Türk Hukukunu, Türk Ordusunu kurtarmanın yolu, yeni belge ve daha önce değerlendirilmeye alınmayan belge ve kanıtlarla, yargılamaların yeniden yapılarak, yeni belgenin değil, davaların yok sayılması, yok hükmünde olmasıdır.

Bir devlette devletin açıkça suç oluşturmayan emirlerini uygulamak değil,
uygulamamak suçtur.

Devletin resmi belgelerinde tehdit olarak kabul edilmiş irtica ile mücadele etmek değil, etmemek suç olmalıdır.

Halkımızın bir süre aldatılabileceğine, ancak hep aldatılamayacağına,
gerçeği fark edeceği günlerin uzakta olmadığına olan inancımızı
bir kez daha ifade etmek istiyoruz.

Kamuoyunun dikkatine saygıyla sunarız. 07.12..13, Ankara

TÜRKİYE EMEKLİ SUBAYLAR DERNEĞİ
http://www.tesud.org.tr/News/Announce.aspx

TÜRKİYE EMEKLİ SUBAYLAR DERNEĞİ BİLDİRİSİ

 

Dostlar,

Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) sonunda sesini yükseltmeye başladı.

Geçtiğimiz günlerde (5-7 Nisan 2013) bu derneğin başkanlığına
E. Hava Korg. Sayın Erdoğan Karakuş seçildi.

Sayın Karakuş ile ADD’de Genel Başkan Yardımcılığı döneminde birlikte çalışma olanağı bulduk. Bilim Danışma Kurulunda çaba gösterdik. Son derece çalışkan, birikimli, havacılık alanında uzmanlığı tartışılmaz ve bir de Tarih Doktorası olan bilim insanıdır.
ATASE (Askeri Tarih ve Stratejk Etüdler) Başkanlığı da yapmıştı.

Aşağıda, TESUD‘un taihe not düşebilecek içerikte bir basın açkıklamasını sunuyoruz.
Açıklama “Yüce Türk Milleti” ni muhatap almakta..

Dileriz tüm muhatapları, bu önemli bildiriyi özenle değerlendirsinler.

Sayın Karakuş önderliğinde TESUD‘a başarılar diliyoruz.

Küçük bir not : Hoşgörüleriyle teknik bir düzeltme.. İlk paragrafta geçen

“TUTUKLAMADA ÇOK ACELE DAVRANAN SAVCILARIMIZ” tümcesinde..
“Tutuklama” mahkemenin – yargıcın / yargıçların yetkisinde bilindiği gibi.
Savcıların yetkisi sınırlı süre “gözaltına alma” ile sınırlı. Bu sürenin sonunda ya salıverecekler ya da “tutuklanma” istemiyle (veya tutuklama istemi olmadan)
mahkeme / yargıç önüne çıkaracaklar..

Sevgi ve saygı ile.
19.4.13, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net 

======================================

TÜRKİYE EMEKLİ SUBAYLAR DERNEĞİ BİLDİRİSİ (15.04.2013)

Haber Resmi

YÜCE TÜRK MİLLETİ !
 
BUGÜN 28 ŞUBAT SORUŞTURMASI KAPSAMINDA TUTUKLANAN SİLAH ARKADAŞLARIMIZ CEZA EVİNDE BİRİNCİ YILINI TAMAMLAMIŞTIR. NE İLE SUÇLANDIKLARINI BİLMEDEN , YANİ İDDİANAME HAZIRLANMADAN, GEÇEN BİR YIL. TUTUKLAMADA ÇOK ACELE DAVRANAN SAVCILARIMIZ, İDDİANAME HAZIRLAMAKTA OLDUKÇA AĞIRDAN ALMAKTADIR. YASADA BELİRLENEN ŞARTLAR OLUŞTUĞUNDA OLDUKÇA KISA SÜRELİ BİR TEDBİR OLMASI GEREKEN TUTUKLAMAK, ARTIK BİR PEŞİN YARGILI İNFAZ HALİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR. TUTUKLAMALAR BAŞLADIĞINDAN BU YANA “28 ŞUBAT SORUŞTURMASI” KAPSAMINDA BASINDA YER ALAN EKSİK/YANLIŞ BİLGİLER, MESLEKTAŞLARIMIZ ALEYHİNE CİDDİ HAKSIZLIKLARA NEDEN OLMAKTADIR. ONLARIN DEVLET TERBİYESİ VE VAKAR İÇERİSİNDE GÖSTERDİĞİ SABIR, SANKİ KENDİLERİNİN SUÇU SABİTMİŞ VE YAPILANLAR ADALETE, HUKUKA VE YASALARA UYGUNMUŞ GİBİ DEĞERLENDİRİLMEKTE VE KAMUOYU YANLIŞ YÖNLENDİRİLMEKTEDİR. BU NEDENLE, VATANDAŞLARIMIZIN DOĞRU BİLGİLENDİRİLMESİNE İHTİYAÇ DUYULMUŞTUR. 
 
BİRİ GENELKURMAY BAŞKANI, BEŞİ KUVVET KOMUTANI, İKİSİ J. GENEL KOMUTANI OLMAK ÜZERE 76 EMEKLİ, 13 MUVAZZAF SUBAY  VE ASTSB. KAPSAMDADIR. 

SİLAH ARKADAŞLARIMIZ NE İLE SUÇLANIYORLAR? 

BÜTÜN GELİŞMİŞ UYGAR ÜLKELERDE OLDUĞU GİBİ, İÇ VE DIŞ TEHDİT DEĞERLENDİRMESİ YAPMAK, TEHDİTLERE KARŞI TAVSİYE KARARLARI ALMAK, ÜLKENİN HUZUR VE REFAHI İÇİN MİLLİ GÜVENLİK SİYASET BELGESİ HAZIRLAMAK VE UYGULAMASINI TAKİP ETMEKTEN SORUMLU ANAYASAL BİR KURULUŞ OLAN MİLLİ GÜVENLİK KURULU, 1997 YILI İÇİN BİRİNCİ TEHDİT KABUL EDİLEN İRTİCAYA KARŞI MÜCADELE EDİLMESİ TAVSİYE KARARINI ALDI. KARARI, CUMHURBAŞKANI, BAŞBAKAN, BAŞBAKAN YARDIMCILARI VE TÜM KATILANLAR İMZALAYARAK YÜRÜRLÜĞE SOKTU. SONRA BAŞBAKAN VE BAKANLAR KURULU BİR GENELGE YAYINLAYARAK BU TEDBİRLERİN UYGULANMASINI EMRETTİ VE BUNU DA BAŞBAKAN, BAŞBAKAN YARDIMCISI VE TÜM BAKANLAR İMZALADILAR. 

BU KARARLARI UYGULAMAK İÇİN, DEVLETİN TÜM KURUM VE KURULUŞLARI, (BAKANLIKLAR, MİT, EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ, VALİLİKLER, KAYMAKAMLIKLAR GİBİ) TAKİP VE KOORDİNASYON KURULLARI KURUP, RAPOR SİSTEMLERİ GELİŞTİRDİLER VE ÇALIŞMALARA BAŞLADILAR.
TSK’DA O ANDA GÖREV YAPANLARA DENİYOR Kİ, “ NEDEN BAŞBAKANIN EMRETTİĞİ İRTİCAYA KARŞI MÜCADELE TEDBİRLERİNİ ALDINIZ?  HÜKÜMETİN GÖREVİ BIRAKMASINA NEDEN OLDUNUZ, YANİ DARBEYE TEŞEBBÜS ETTİNİZ.” AMA, BU SADECE TSK MENSUPLARINA SORULUYOR. AYNI TEDBİRLERİ ALAN VE UYGULAYAN DİĞER DEVLET KURUMLARINA BİR ŞEY SORMUYOR. BU DURUM, SORUŞTURMANIN TSK’NE YÖNELİK VE MAKSATLI  OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR. OYSA, İSTİFA EDEN BAŞBAKAN NEDEN İSTİFA ETTİĞİNİ AÇIKLADI. YAPTIKLARI PROTOKOL GEREĞİ BAŞBAKANLIĞI HÜKÜMET ORTAĞINA DEVRETMEK İÇİN KENDİ İSTEĞİYLE HÜKÜMETTEN AYRILMIŞ. DÖNEMİN EN ÖNEMLİ TANIĞI CUMHURBAŞKANI DİYOR Kİ “BU BİR DARBE DEĞİLDİR. HER ŞEY DEMOKRASİNİN KURALLARI İÇİNDE OLMUŞTUR.”

O HALDE BU SORUŞTURMA NEDEN BAŞLATILDI? BUNUN NEDENİ ŞİMDİ DAHA İYİ ANLAŞILIYOR, TAKDİRİ YÜCE TÜRK MİLLETİNE BIRAKIYORUZ. İLERİ YAŞTA VE İLAÇLA ZOR AYAKTA DURAN BU ARKADAŞLARIMIZ BİR YILDIR YETERSİZ SAĞLIK VE BESLENME KOŞULLARINDA YAŞAM MÜCADELESİ VERMEKTEDİR. TUTUKLULUKTA MAKUL SÜRE AŞILMIŞTIR. HAKLARINDA SUÇ İDDİASI VARSA ELBETTE YARGILANSINLAR, ANCAK TUTUKSUZ OLARAK DA YARGILANABİLİRLER.

SAVCILIK YETERLİ DELİL TOPLAYAMADI İSE NEDEN BU KADAR DEĞERLİ İNSAN BİR YIL ÖNCEDEN ZİNDANLARA HAPSEDİLMİŞTİR? GÜNLER ÖNCE BASINDA TUTUKLANACAKLARI YAZILDIĞI HALDE KAÇMAYAN, EVLERİNDE SAVCININ GELMESİNİ BEKLEYEN MESLEKTAŞLARIMIZIN KAÇMA ŞÜPHESİ OLDUĞUNDAN BAHSEDİLMEKTEDİR. YILLARDIR EMEKLİ OLARAK EVLERİNDE OTURAN İNSANLARIN DELİLLERİ KARARTABİLECEĞİNDEN BAHSEDİLMEKTEDİR. GÖREVLİ HAKİMLER, YASANIN AÇIK HÜKMÜNE RAĞMEN TÜM TUTUKLULAR İÇİN BASMAKALIP GEREKÇELER YAZMAKTA, HER BİR KİŞİ İÇİN AYRI AYRI SOMUT OLGULARDAN BAHSETMEMEKTE VE MECLİSİN ÇIKARDIĞI YASAYI
HİÇE SAYMAKTADIRLAR. ESASEN, 15 YIL ÖNCEKİ SORUŞTURMADA YARGI MERCİLERİNCE TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİĞİ HALDE ŞİMDİ YENİDEN SİYASİ MÜLAHAZALARLA BAŞLATILAN BU SORUŞTURMANIN, HUKUKİ VE YASAL DAYANAKTAN YOKSUN OLDUĞU VE DAHA SORUŞTURMA AŞAMASINDA ÇÖKTÜĞÜ AÇIK BİR ŞEKİLDE GÖRÜLMEKTEDİR.
BUGÜNE KADAR DEVLETİNE, MİLLETİNE VE SİLAHLI KUVVETLERİMİZE ŞEREFLE, FEDAKÂRCA HİZMET ETMİŞ OLAN DEĞERLİ SİLAH ARKADAŞLARIMIZ; HAKLILIKLARINA OLAN İNANÇLARI, ÜLKELERİNE OLAN SEVGİLERİ İLE ADALETİN GERÇEKLEŞMESİNİ SABIRLA BEKLEMEKTEDİR. SONUÇ OLARAK,
  • İDDİANAMENİN BİR AN EVVEL HAZIRLANMASINI VE DAVANIN AÇILMASINI,
  • BÜTÜN TUTUKLULARIN SERBEST BIRAKILMASINI VE YARGILAMANIN TUTUKSUZ YAPILMASINI, 
  • HALKIN RAHATLIKLA İZLEYEBİLECEĞİ BİR ORTAMDA YAPILMASINI,
  • DURUŞMALARIN TV’DEN YAYIMLANMASINI İSTİYORUZ.
ŞU ANDA TUTUKLU BULUNAN TÜM SİLAH ARKADAŞLARIMIZA BURADAN SESLENİYORUZ:
SİZLER, DAHA ÖNCE DEFALARCA VATAN İÇİN HAYATINIZI HİÇE SAYMIŞ KAHRAMANLARSINIZ. SİZLERLE GURUR DUYUYORUZ. SİZLER MESLEK HAYATINIZ BOYUNCA İÇERİSİNDE BULUNDUĞUNUZ ŞARTLARIN ÇOK DAHA ZORLARINA VATAN İÇİN KATLANDINIZ. 

TÜRKİYE EMEKLİ SUBAYLAR DERNEĞİ OLARAK HEP YANINIZDA OLACAĞIZ. SAYGIDEĞER AİLELERİNİZİ MERAK ETMEYİNİZ. ONLAR DA BİZLERE EMANETTİR. BİZ ARTIK, BU DAVANIN VE BENZERİ DAVALARIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ. TÜM ADALETSİZLİKLERİ VE HUKUKA AYKIRILIKLARI MİLLETİMİZE ANLATMAYA DEVAM EDECEĞİZ. SİZLERİN DIŞARIDAKİ SESİNİZ, HAKLARINIZIN KORUYUCUSU OLACAĞIZ. BİZLER İNANIYORUZ Kİ GERÇEK YARGI MİLLETİMİZİN YARGISI OLACAKTIR. SAYGILARIMIZLA.