Birinci Vazife Yürüyüşü
SONER YALÇIN
SÖZCÜ, 18 Mayıs 2016
(AS: Bizim katkılarımız ve kapsamlı power point sunumumuzu erişkesi aşağıda..)
“Başka bir aşk istemez, Aşkınla çarpar kalbimiz.
Ey vatan gözyaşların dinsin, Yetiştik çünkü biz…”
Tarih: 29 Haziran 1921.
Cemal Edhem, Mülkiyeli iki arkadaşıyla birlikte yolculuk belgesi almak için İstanbul Polis Müdürlüğü’ne başvurdu. Polis, üç gencin İnebolu’ya gidip Ankara’ya geçeceklerini anladı.
Birbirlerini tanıdıklarını ve Ankara’ya gitmeyeceklerini söylediler. Polis, gülümseyerek evraklara mührü bastı ve bir uyarıda bulundu:
“Etraf İngiliz ajanlarıyla kaynıyor; onları kuşkulandırmamak için gemiye ayrı ayrı binin;
ve gemide de yan yana gelmeyin!..”
Gönüllü üç Mülkiyeli, Mustafa Kemal‘in Ordu’ya yardımcı olması için “Milli Müfrezeler”kurulması emrini duymuşlardı. Kurtuluş Savaşı’na nefer olmak için yola çıktılar…
İki ay sonra…
Ankara’da başını Halide Edip‘in çektiği bir grup İstanbul’a ateş püskürüyordu.
Vatanın kurtuluşu için İstanbul’dan sadece subaylar Anadolu’ya geliyordu.
Osmanlı münevverleri ise sadece üzüntülerini ve dualarını paylaşıyordu!
Halide Edip soruyordu:
- “Yunan, aydınlarından ‘Paleolog Ordusu’ oluştururken, bizler neden ‘Fatih Alayı’kuramıyoruz? Anadolu’da binlerce genç çarpışırken, İstanbullu; Tokatlıyan Oteli’nde, Büyük Cadde’de, salonlar köşesinde konuşmakta, eğlenmektedir. Elle tutulacak kadar karanlık ve ıssız ovalarda, sarp dağlarda, geceleri düşman baskını bekleyen Anadolu karşısında; İstanbul’un nurlu sokaklarında kadınlarla dolaşan birçok genç ve zinde vardır. Mitinglerde ant içenler nerdedir?”
(Haksız da sayılmazdı; Kuruluş Savaşı’nda İstanbul 108 şehit verirken; örneğin Konya 2.316, Ankara 2.045, Kastamonu 1.888, Çorum 1.516, Tokat 769 kişiyi şehit verdi!)
Kurtuluşun neferi
Anadolu’ya giden bir avuç öğrenciden biriydi Cemal Edhem…
1900 doğumluydu. Diyarbakırlıydı. Babasının görevde olduğu Bağdat’ta doğmuştu.
Babası, Doktor Binbaşı İbrahim Edhem Hakkı, 1915’te Kafkas Cephesi’nde şehit olmuştu.
Annesini ise bir yıl sonra kaybetmişti.
Parasız yatılı okuduğu İstanbul Sultanisi’nde 11. sınıfa geçtiğinde 1917’de askere alınmış, Mondros Antlaşması‘ndan sonra terhis edilmişti.
Mülkiye Mektebi tekrar açılınca bu okula kayıt yaptırmıştı.
İtilaf güçlerinin 55 parçadan oluşan filosunun İstanbul’a gelişine tanıklık etmişti.
Sadece İstanbul değildi; Fransızlar Adana’yı işgal ettiklerinde eğitim işini üstlenen
Albay Normand, okullarda Fransızcayı zorunlu hale getirmişti.
Antlaşma maddelerine uymayan İngilizler Musul’u, İskenderun’u işgal etmişlerdi.
Osmanlı Eğitim Bakanlığı ise, hazırladığı genelgeyle öğrencilerin ve öğretmenlerin
siyasetle ilgilenmelerini ve eylem yapmalarını yasaklamıştı.
1908 (II. Meşrutiyet) Temmuz Devrimi’nin bayram olarak kutlanmasına artık izin yoktu.
Tutuklamalar başlamıştı. İdamlar başlamıştı.
- Vahdettin kurtuluşu İngilizlerde arıyor;
- Mustafa Kemal ve arkadaşları ise, Vahdettin’e darbe yaparak
kurtuluşun yöntemlerini tartışıyordu.
Daha Bandırma Vapuru’nun sefere çıkmasına bir ay vardı.
Nisan 1919…. Henüz 6 aylık Mülkiyeli idi Cemal Edhem.
Direnişin-kurtuluşun sembolü Mülkiye Marşı’nı yazdı:
“Beklesin,
Türkoğlu’nun azminde kuvvet bulmayan.
Sel durur, yangın söner,
Elbette bir gün ey vatan.
Süslenir, oynar yarın,
Dün ağlayıp matem tutan.
Ey vatan gözyaşların dinsin,
Yetiştik çünkü biz…”
Ve iki yıl sonra Anadolu’nun yolunu tuttu Cemal Edhem. Zaferin neferi oldu…
Cumhuriyet’in inşasında kaymakam, vali, büyükelçi olarak hizmet vermeyi sürdürdü.
Sizler! İstanbullular! Cemal Edhem’i hatırlatmamın nedeni var.
Mülkiye Marşı’nı anımsatmamın nedeni var.
Yarın…
19 Mayıs 2016’da İstanbul’da “Birinci Vazife Yürüyüşü” var.
Türkiye Gençlik Birliği (TGB), 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor. Saat 12.00’de; İstanbul Şişli’de Atatürk Evi‘nde toplanılacak.
Saat 14.00’te; Dolmabahçe’ye yürüyüşe başlanılacak.
Ve, saat 18.00’de; Maçka Küçükçiftlik’te Timur Selçuk’tan Feridun Düzağaç’a kadar
değerli sanatçıların katılacağı konser başlayacak.
Katılacak mısınız?
Bakınız… Kurtuluş Savaşı’nın yiğidi “Onbaşı Halide Edip”, bağımsızlığın merkezi Ankara’dan İstanbullulara şöyle sesleniyordu:
– “Şimdi neredesiniz? İçinizden hani on kişilik bir ‘İstanbul Tümeni’, her eri milli rüyanın gerçeğini seçmiş ve o rüyaya aşık olmuş; her biri şikayetsiz ve dayanıklı bir er gibi,
bu topraklar üstünde gerekirse toprak yiyerek, aziz Türkiye’yi omuzlarında taşımak için,
neden bizimle beraber değil? Bir gaye ve fikir ordusunu İstanbul çıkarmayacak mı?”
O gaye ve fikir ordusu görev başındadır; TGB.
Siz! İstanbullular! Bu büyük yürüyüşe katılmak için daha ne bekliyorsunuz?
Bitsin artık şu şikayet etmeler, sürekli mızmızlanmalar,
sorumluluğu başkasının omuzlarına yıkmalar!
Bugün en büyük ihtiyacımız, cesarettir.
İnsanımıza bu yüce iradeyi kazandıracak olan sizlersiniz.
TGB yürüyüşüne katılarak bunu gerçekleştirebilirsiniz.
Haydi…
Cemal Edhemlerin oğulları…
Cemal Edhemlerin torunları…
Cemal Edhem’in dava arkadaşları…
Hep birlikte haykıralım:
- “Ey vatan, göz yaşların dinsin, yetiştik çünkü biz…”
*********************
Teşekkürler çook değerli gazeteci – yazar Soner Yalçın dostumuza bu nefis yazı için..
Biz, 19 Mayıs 2016 günü sabah 10:30’da Ankara Kızılay – Güvenpark’ta toplanacak ve
CHP Genel Başkanı Sn. K. Kılıçdaroğlu‘nun da katılımı ile Yüce Atatürk’ümüzü ANITKABİR‘de ziyaret edeceğiz..
136 yansıdan oluşan kapsamlı 19 Mayıs konferansımızın görsellerini izlemek için
lütfen tıklar mısınız??
19 Mayıs 1919 Kuvayı Milliye Ruhu ve Yaşadıklarımız
19_Mayis_1919_kuvayi_milliye_ruhu_ve_gunumuz
Sevgi ve saygı ile.
19 Mayıs 2016, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com