Etiket arşivi: FETÖ ve AKP

Kuytularda öfke ve kin

Av. Celal ÜLGEN

FETÖ ve AKP kol kola, Amerika istiyor diye kurulmadık kumpas, üretilmedik sahte kanıt bırakmadı. Vesayeti bitireceğiz diye çıktıkları yol vesayete giden yolların parke taşlarıydı; beraber yürüdüler bu yollarda.

Yürürken güçlendiler, güçlendikçe böbürlendiler ve güç zehirlenmesi yaşadılar. Kim daha güçlü diye bilek güreşi tutmaya karar kıldılar. Biri öteki aleyhine usulsüz edinilen paraların izlerini takip etmeye kalktı. Diğeri en can alıcı yerlerinden vurmak için dershanelerini kapattı.

GÖZ GÖRE GÖRE

O dershaneler ki örgütlenme ve hain bir geleceğe adım atma planlarının yuvalarıydı. Neleri çıktı sonradan. Bir iğne deliğinde on örgüt kurmuşlar. Manda yuva yapmış söğüt dalında ve hatta balık kavağa bile çıkmış! İstihbaratın haberi yok!? Ülke işgal edilmiş, istihbarat kan uykusunda. 

“Ümitci” yapılanmayı, “Gezici” yapılanmayı sonradan itirafçılardan öğrendik. Örgüt faaliyetlerinden uzaklaşan, gelmesinde gitmesinde sıkıntı olan ancak kazanılabileceği düşünülen personel “arızalı” olarak etiketlenmiş. Arızalı kişiler üzerinde çalışma yaparak, bu kişileri örgüte yeniden kazandırmayı amaçlayan örgütlenmeler bile oluşturulmuş. Yani bir milimetrelik bile boşluk bırakmak istememişler.

Aynı secdeye baş koyduk diyerek Cumhuriyete, laikliğe, ilericiliğe ve Atatürk’ün Aydınlanma devrimlerine karşı adım adım, sinsi sinsi gelişen kuytularda kara, kapkara öfkelerden olacak, gözleriniz yanınızda dönen fırıldakları, sizi nasıl suçüstü yakalamak için tuzaklar kurduklarını fark etmenizi engellemiş.

Öte yandan gece kurtla sürüye dalıp gündüz çobanla yas tutan namus yoksunlarının her sortide bizi nasıl can evimizden vurduklarını da anlama olanağınız kalmamış.

SİZ KİMSİNİZ?

Nasıl duyarsız bir toplum olduk? Bizi var eden, bize kişilik katan, bizi biz yapan değerlerimizi bir çırpıda unutuverdik. Bunda, sizin yaşamı törpüleyen değerlerin üzerini koyu bir şal ile örten çabalarınız da önemli rol oynadı elbette.

Vicdanlarınızı rahatlatmak için çeşitli bahaneler bulabilirsiniz şimdi. Her şeyi her olayı fırsata çevirdiniz. Demokrasinin basamaklarını bir bir yok ettiniz. 25 yıl geriye giderek bugün

  • 80’li yaşlardaki emekli generalleri 28 Şubat kumpası ile cezaevlerine attınız.

Sahteliği bilinen ve FETÖ kumpası olduğu açık olan Balyoz davasından, rutin ve legal plan seminerinden suç için anlaşma uydurmacası ile davayı sürdürmeye çalışıyorsunuz. Şimdi de yurtsever ve Atatürk’ün tam bağımsızlık ülküsünü yaşam felsefesi yapmış emekli amirallerin peşindesiniz.

Sizi tanımakta güçlük çekiyoruz. 20 yıldır bukalemun gibi şekil değiştirdiniz.

Sahi siz kimsiniz?
Bu kadar kara kini ve kara öfkeyi nasıl biriktirdiniz?

(Cumhuriyet, 03.04.22)

28 Şubatı Darbe Olarak Göstermenin Bir Amacı da, Hedeflenen Laiklikten Hesap Sormadır

https://www.odatv4.com/makale/28-subat-i-darbe-olarak-gostermenin-bir-amaci-da-210053

Sayın Av. Ömer Faruk Eminağaoğlu (Emekli yargıç ve Yargıtay C. Savcısı) 12 Eylül 2021 Pazar günü ODATV için Sn. Nurzen Amuran ile yaptıkları söyleşiyi, sağ olsunlar, bize özetleyerek göndermişler.. Bu özeti aşağıda sunuyoruz. Tam metin ise üstteki erişkede (linkte).

ODATV‘de her Pazar sabahı yayınladığı birbirinden anlamlı ve değerli söyleşiler için Sn. Hukukçu Amuran’a ve bu önemli söyleşi için Sn. Av. Ömer Faruk Eminağaoğlu’na şükran ile.

Dr. Ahmet Saltık
***

“…RP’nin, iktidar yetkisi kullanması bir yana uygulanan kapatma yaptırımı orantısal bir yaptırım.
İktidar projesi ve varlığı, Avrupa kamu düzeniyle, çağdaş ve çoğulcu demokrasi ile bağdaşmamakta.
Kapatılması sosyal bir zorunluluk.
Dava açma koşulları/ortamı ve kapatılmasında; adil yargılama, ifade, örgütlenme özgürlüğü ihlali yok…”
Bu değerlendirmelerin yer aldığı İHAM’nin RP kararı kuşkusuz bağlayıcı.

İHAM’ın (AİHM) RP kararı, parti kapatma davalarında Türkiye’nin haklı bulunduğu tek dava olması yanında, parti kapatma davalarında da hep referans aldığı bir karar.

Evrensel hukuka uygun hareket edildiği İHAM kararıyla sabit olan o kapatma davası öncesinde, o davaya yol açan “eylemlere” yönelik, üstelik de bir tavsiye kararı, nasıl darbe olabilir!..

Tavsiye kararı darbe ise, bunun da ötesine geçip laiklikle çatışan RP‘ye kapatma davası açan YCB (Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı), kapatma kararı veren AYM üyeleri, bunu uygun bulan İHAM’ın durumu!..

#28Şubat kararları nedeniyle verilen ceza, laikliğin de Cumhuriyetin değiştirilemez bir niteliği olarak yer aldığı Anayasa’nın değiştirilemez nitelikteki 2 nci maddesini hedef alan bir cezadır.

  • FETÖ’nün ve AKP’nin, Anayasa’nın 2 nci maddesi ile çatışma içinde oldukları yargı kararları ile sabittir.
  • Bu nedenle 28 Şubat davasının arkasındaki odaklar, bu odaklar ve dolayısıyla emperyalizmdir!
  • Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin laik bir Cumhuriyet olması istenmemektedir.