Etiket arşivi: Perihan AYSAL

Bir “Kadın” dan Ekmelettin İhsanoğlu’na destek feryadı..


Bir “Kadın” dan Ekmelettin İhsanoğlu’na destek feryadı..

Merhaba Ahmet Bey,

Facebook’da Avusturya’dan yakın bir arkadaşımın paylaştığı bir yazıyı size göndermek istedim, kadınlar olarak bizim duygu ve düşüncelerimizi çok güzel özetlemiş.Belki beğenir ve yayımlarsınız. Bilgi ve müsaadelerinize…

Saygılarımla, 9.8.14

Perihan Aysal (PhD)

============================

Bakın, Türkiye’mizin aydın Hanımlarından biri
Sayın Buket Topakoğlu ne diyor?

Kendisine aynen katılıyorum. Henüz oy verme hakkımız varken gidip oyumu
Sayın Prof. Dr. Ekmelettin İhsanoğlu’na vereceğim, arkasında kim olursa olsun okumuş, gelişmiş, yurt içi ve yurt dışında üst makamlara gelebilmeyi başarmış,
bunu sürdürmüş olduğu; iyi bir ailenin babası olduğu, sakin, kibar, efendi bir insan olduğu için…

“Pazar gün bu ülkenin “bir tane kadın mıdır, kız mıdır bilmem”i olarak oy kullanmaya gideceğim.

Kimseyi dolandırmayan, hırsızlık yapmayan, kimsenin ölümünden sorumlu olmayan ama namusu kahkahasında aranan biri olarak…

Kürtaj konusunda “anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, anası ölsün” diyen Ankara belediye başkanına sahip çıkan bir başbakanın ülkesinde, tecavüzcüden daha değersiz ve ölümü hak eden biri olarak…

Ne kadar giyinirse giyinsin, kırmızı ruj sürdüğü an iffetine halel gelen biri olarak (devletin hava yollarında hosteslerin kırmızı ruj sürmesinin yasaklanması gündeme getirilmişti!)…

AKP iktidarı, kadına şiddeti önlemek için ileri sürdüğü yasaya “ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesi” adını verirken, yasada şiddet gören kadının ikna, uzlaşma gibi yöntemlerle hukuksal yollardan hakkını aramaktan vazgeçirilmesini öngörüyor. işte buna tepki vermek isteyen biri olarak…

“Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer. perdesiz ev ya satılıktır ya da kiralıktır.” diye düşünülen biri olarak…

Kafası kesilip bavula konulan Münevver Karabulut cinayetinin ardından başbakanın “kendi başına bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya” diye aşağıladığı kadınlardan
biri olarak…

Başbakanın “kadına şiddet abartılıyor” dediği, son on yılda kadın cinayetlerinin
% bin dört yüz arttığı memleketimizde can güvenliği giderek azalan biri olarak…

İktidar partisinin bakanlarından birinin “evinin süsü” dediği kadınlardan biri olarak…

“Kadınlar da iş arıyor, işsizlik o yüzden arttı” diyen bir bakanın olduğu ülkede,
işsizliğin nedenlerinden sayılan biri olarak…

Kendisinden iş isteyen kadına “evdeki işler yetmiyor mu?” diyen bir bakanın ülkesinde, iş yapmaya çalışan bir kadın olarak…

Başbakanın “yatıyorsunuz kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her kürtaj bir Uludere’dir.” diyerek devlet eliyle işlenen katliamın sorumluluğunu kendi üzerinden atıp,
üzerine yıkmaya çalıştığı kadınlardan herhangi biri olarak…

Tecavüze uğrayan kadınların mahkeme kararıyla kürtajlarının önlenerek zorla o bebeği doğurdukları, tecavüzün ardından ruh ve beden sağlığının değil, yalnızca beden sağlığının hasar tespitinin yeterli görülmesi kararının alındığı ülkede bir kadın olarak…

Evladı Gezi’de polisler tarafından öldürülen Alevi bir annenin cenazede yuhalatılmasına tahammülü olmayan biri olarak…

Hâl buyken kendisi değil yalnızca eli uzun olan adama oy verecek kadınların çokluğuna hayret edip dehşete kapılan biri olarak…

Oy kullanacağım. böyle giderse henüz kadınlara yasaklanmadan!

=====================================

Dostlar,

Sayın Perihan Aysal’ın (PhD) bize yolladığı Sayın Buket Topakoğlu‘nun
çooook çarpıcı iletisi yukarıda..

Her 2 hanımefendiye de teşekkür borçluyuz..

Sevgi ve saygıyla.
10.8.2014, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net 

NEDEN SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM ?


NEDEN SÜRDÜRÜLEBİLİR  YAŞAM?

Perihan AYSAL, PhD
Gıda Bilimleri Uzmanı

Yerküre ve Ülkemiz Türkiye’nin Gerçekleri:

1.     Hava, su, deniz, toprak kirliliği
2.     Orman, dere, nitelikli tarım arazisi katliamı
3.     Küresel ısınım (AS: Küresel İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ terimi kullanılıyor..) nedeniyle
buzulların erimesi, iklim değişikliği
4.     İnsan sayısının dünyanın bakabileceğinin çok üstünde bir sayıya ulaşmış olması
(2050’lerde 10 milyar olması bekleniyor!)
        (AS: Dünyanın kaldırabileceğinin en az 2 katı!)
5.     Anlamsız, gereksiz üretim; adil olmayan paylaşım; savurgan,
        çılgınca tüketim çarkı
6.     Petrolün 2050’lerde eko-teknik anlamda bitecek olması
7.     Türkiye’nin dünya nüfusunun binde 11.5’ine, ancak toprak ve su kaynaklarının
binde 6.2’si ve enerjinin binde 2.0’sine sahip olması.
8.     İnsansal gelişmişlik, gelir dağılımı, demokrasi gibi ölçütler bakımından
100 üzerinden ancak 60’lık bir ülke olması.
9.     Silahlanma yarışı; radikalizm, fanatizm; despot yönetimler; terör; iç savaşlar;
küresel kargaşa

Her şey böyle giderse beklenen sonuç: “BÜYÜK ÇÖKÜŞ”

21. yüzyılı esenlikle geçirebilmek için çare: “SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM”
Sürdürülebilir yaşam, kişilerin ve toplumun yeryüzünün doğal kaynaklarını ve
kendi kişisel / toplumsal kaynaklarını tutumlu kullanmaya; doğaya ve insan-doğa simbiyotik (AS: dayanışmacı ortak) yaşamına saygılı olmaya yönelik bir yaşam biçimidir. Kapsadığı konular şunlardır:

1.      Nüfus artışını (AS : Gereksiz ve hızlı!) durdurmak ya da geriye çevirmek:
“Kadın başına 1 çocuk”
2.      Sürdürülebilir enerji kullanımı : Güneş, rüzgar, jeotermal, biyokütle
3.      Sürdürülebilir su kullanımı
4.      Sürdürülebilir tarım: Yerel, mevsimsel gıda tüketimi, et tüketimini düşürmek,
organik tarım, kent bahçeleri, gıda koruma ve tarımsal üretimde her adımda
yitiklerin önlenmesi
5.      Sürdürülebilir yerleşimler / evler
6.      Sürdürülebilir ulaşım
7.      Atık değerlendirme / geri dönüşümü
8.      TUTUMLU OLMAK..

=======================================

Çoook teşekkürler Sayın Dr. Aysal..

Ne güzel özetlemişsiniz..

Ernst Hemingway’in ünlü romanı “ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR??”
canlanıyor gözümde..

Yanıtı belli : Tüm Dünyalılar için;
Evrim’in narin ve çok değerli emeği, milyonlarca yılın ürünü HOMO SAPIENS için..

Çok hazin ve o ölçüde de us dışı..

Ama biz ümitliyiz; insan aklı ve sorumluluğu öne çıkacak diye umuyor
(wishfull thinking??) ve buna çabalıyoruz…

Sevgi ve saygıyla
31.7.2014, Kozlar Yaylası (Mut / Mersin)

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net