Dostlar,
Yargıtay 9.Ceza Dairesi “yaya yaya” Balyoz sanıklarının savunmalarını dinledi..
Bizler de sevindirik olduk, savunma kısıtlanmıyor diye..
Yüksek Mahkeme duruşmayı kapattı ve Ekim 2013 başında karar açıklayacak
Bu arada YAŞ (Yüksek Askeri Şura) toplandı ve tutuklulukları süren subaylar
(2 muvazzaf orgeneral dahil) emekli edildiler..
Çünkü bu arada haklarında aklanma (beraat) kararı çıkmadı!
Aşağıdaki yazıyı bir kez daha okuyalım (1 ay önce Cumhuriyet’te yayımlanmıştı)..
Ekim 2013 başında Yargıtay 9. Ceza Diresi’nin adil hüküm vereceğine ilişkin
en küçük bir kanıtınız, öngörünü var mı??
Bizim yok.. (Bu heyetin bileşimini de dikkate alarak..)
Ola ki siyasal konjektür çoooook belireyici bir rota değişikliğine gire ??!
Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 24.8.13
Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net
======================================================
Hukuk hiç yoktu
Silivri’de yaşananların ilk günden beri yasaya aykırı olduğuna dikkat çekilerek
BM kararlarına sevinmenin düşündürücü olduğu belirtildi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu, 24.7.13) –
Balyoz davasının temyiz duruşmasında avukat Murat Ergün, BM kararını anımsatarak,
“Neden BM’den gelen bir karara seviniyoruz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak?
Atatürk’ün büstü olan bir mahkemeden gelen bir karara neden sevinemiyoruz da kıtalar ötesi,
bize tümden yabancı insanların verdiği kararlara seviniyoruz?
Neden bu topraklarda güller hep kırmızı açıyor?” diye konuştu.
Ergün, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde,
** Savcılığın 359 isteminden 358’inin, savunmanın ise 943 talebinin yalnızca 7’sinin
kabul edildiğine işaret etti.
Sanıklar Kadir Sağdıç, Abdullah Can Erenoğlu, Mehmet Fatih Ilgar, Mehmet Koray Eryaşa ve Turgay Yamaç’ın avukatı Murat Ergün, bu anı epey beklediklerini belirterek, Silivri’de yaşadıkları usul ve yasaya aykırılıkları anlatacağını söyledi.
** “Silivri’de ilk günden son güne kadar kendimizi aldatılmış hissettik” diyen Ergün,
Mahkemenin duruşmanın başında söylediğini ortasında inkâr eder hale geldiğini belirtti.
Olayın varsayımlarla başladığını ve
-
hükümlerin varsayımlar üzerine kurulduğunu
kaydeden Ergün,
“Varsayımları, ispat edilmiş hakikatler gibi karar verilerek mahkûmiyet hükümleri kuruldu” dedi.
Gölcük Donanma Komutanlığı binasında çıkan verilere de değinen Ergün, şunları söyledi:
“Şu noktayı kaçırmayalım : TSK içinde müvekkillerimizin, sanıkların oluşturduğu bir çeteyle mücadele etmiyorlar, öyle bir şey yok, masum insanları yakıyorlar. Çünkü onlar tasfiye edilmeden amaçlarına ulaşamazlar. Bu hep böyle olmuştur. Her zaman ülkede değişiklik yapılacaksa TSK kadroları tasfiye edilmiştir. Bugün yaşadığımız da odur.”
Mehmet Koray Eryaşa’nın, deniz komodoru olduğunu belirten Ergün, tutuklanma nedeninin Marmara Denizi’nde planla ilgili keşif yapmak olduğunu belirtti. Sanıklar Süha Tanyeri, Dursun Çiçek, Nedim Ulusan, Ahmet Zeki Üçok, Çetin Doğan ve Ahmet Bertan Nogaylaroğlu’nun avukatı Hüseyin Ersöz savunmasını yansı (slayt) gösterisi eşliğinde yaptı.
Anayasanın 90. maddesi gereği, BM’nin tutuklulukla ilgili verdiği kararın mahkemece göz önünde bulundurulmasını istedi. (Cumhuriyet, 24.07.2013)