Etiket arşivi: çocuk felci aşısı

Angarya Çalışmayacak; Angarya Nöbet Tutmayacağız!

TTB_logosu
Dostlar,

Bu gün yapılacağınız web sitemizden duyurduğumuz
basın açıklaması gerçekleştirildi. Biz de katıldık.
Sözü uzatıp gereksiz yinelemeyelim.. Ancak Sağlık Bakanlığı’nın ilkesiz biçimde savrulduğunu, Türkiye sağlık ortamını yönetemediğini, doğrudan kendisinin ciddi sorun kaynağı durumuna geldiğini vurgulamak isteriz.

Kapsamlı Basın açıklaması metnini aşağıda ilgi ve bilginize sunarız.

Sevgi ve saygı ile.
1.7.2014, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

==============================================

Angarya Çalışmayacak; Angarya Nöbet Tutmayacağız!

01 Temmuz 2014, Ankara

Aile hekimleri, aile hekimlerinin hastane acillerinde ve 112 istasyonlarında nöbete zorlanmasına ek olarak ASM ve TSM binalarında da nöbet tutmasını içeren
yasa tasarısına karşı 1 Temmuz 2014’te yurt genelinde basın açıklamaları yaptı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimleri Kolu, 1. Basamak Sağlık Çalışanları
Birlik ve Dayanışma Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ve Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği’nin çağrısıyla Tabip Odaları ile
sağlık alanındaki emek ve meslek örgütleri bulundukları illerde düzenledikleri
basın açıklamalarında, zorunlu acil nöbetlerinin yanı sıra yeni tasarıda yer alan
angarya ve esnek çalışma dayatmalarına karşı tepkilerini dile getirdiler.

TTB Aile Hekimleri Kolu, 1. Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası, SES, Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği ile Ankara Tabip Odası üye ve yöneticileri ise Türkiye Halk Sağlığı Kurumu önünde bir araya geldi.

TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Filiz Ünal İncekara tarafından okunan
ortak basın açıklaması metni  şöyledir:

BASIN AÇIKLAMASI
1 Temmuz 2014

Hipokrat’ın Yeminine Sadık Kalarak
Mesleğimize ve İşimize Sahip Çıkacağız!

Sağlık Bakanı Dr. M. Müezzinoğlu ‘Acil Nöbet’ konusunda, “Aile hekiminin
muhatap olduğu kitlenin karşısında daha çok zamanda bulunmasını istiyoruz.” diyerek asıl niyetini ortaya koymuştur.

Sağlık Bakanlığı, ASM çalışanları için uzun ve esnek çalışma modelini yaşama geçirmek adına, hastane acillerinde yaşanan sorunları ya da ‘acil nöbeti’ olmadan hekimlik yapılamaz gibi türlü bahaneleri gerekçe göstererek kamuoyunu yanıltmak istemiştir. Ancak her kezinde bu gerekçelere sığınarak çalışanların kazanılmış haklarını elinden almaya çalışan Sağlık Bakanlığı inandırıcılığını yitirmiştir.

Neden Bu Uygulamaya Karşıyız?

Bu konuda kezlerce yapılan basın açıklamaları ve kitlesel eylemlerle sesini duyurmaya çalışan ASM çalışanları, yalnozca kendi hakları için değil, toplumun nitelikli sağlık hizmeti alma hakkı için de bu savaşımı kararlılıkla sürdürdüğünü ve sürdürmeye
devam edeceğini kamuoyu ile paylaşmıştı.

Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri Çökertiliyor

1978 yılında ‘Alma-Ata Bildirgesi’ ile ‘Herkese Sağlık’ sloganıyla Temel Sağlık Hizmetleri‘nin önemi tanımlanmış, Dünyaca kabul görmüş, 2008 yılında bu Bildirge’nin güncelliğini ve önemini koruduğu Dünya sağlık otoritelerince bir kez daha ilan edilmişti. Bu Bildirgede yer alan, 1. basamak sağlık hizmetlerinin bütün toplumu kapsayan, nitelikli, takım çalışmasına dayalı, ulaşılabilir, koruyucu hekimliği önceleyen kuralları, hükümetin yürüttüğü sağlığı piyasa koşullarına terk eden politikalarla
olumsuz etkilenmiştir.

Sağlık Bakanlığı, TBMM’ye getirdiği yeni yasa tasarısıyla, ASM ve TSM’lerde
esnek çalışmanın önünü açarak, bir yandan Basamaklı sağlık hizmetlerini, öte yandan 1. Basamak hizmetlerinde çalışanların enerjisini bitirmek için vargücüyle çalışıyor.

1. Basamağa en çok gereksinim duyduğumuz bir dönemde; İstanbul gibi 39 ilçesi olan bir mülteci (AS: sığınmacı) kentinin ancak 6 ilçesinde, hedeflenen nüfusun 2/3’üne çocuk felci aşısının yapıldığı, onlarca ASM biriminin yıllardır doldurulamadığı, yönetilemeyen bir 1. Basamak ortamında var olanı da tahrip edecek politikalarda
ısrar ne anlama gelmektedir?

Acil Sağlık Hizmeti Niteliksiz Hale Getiriliyor ?

Acil servis hekimliği farklı bir mesleki eğitim süreci gerektirmektedir. Acil birimlerde sağlık hizmeti sunan çalışanlar, belirli periyodlarda bilgi becerilerini yinelemek için bir takım eğitimlerden (İleri Yaşam Desteği, Çocuk İleri Yaşam Desteği, Travma Resüsitasyon Kursu ve Temel Modülü) geçerler. Acil sağlık hizmetlerini bu alanda yeterli mesleki eğitimi ve deneyimi olmayan sağlık çalışanlarıyla gidermeye çalışmak halkın sağlığını tehlikeye atmak anlamına gelmektedir.

Acil sağlık hizmetlerindeki sorunların, birinci basamak sağlık hizmetlerinin içinin boşaltılarak giderilemeyeceği, hastane acillerinde her an şiddete maruz kalan sağlık çalışanlarının güvenliğini bile sağlamada acizlik gösteren bir yönetimin bu kararlarla şiddeti ASM ve TSM’lere taşıyacağı bilinmelidir.

Sağlık Bakanlığı’nın ASM çalışanlarına dayattığı hastane acillerinde ve 112 istasyonlarındaki nöbet uygulamaları ne çalışanlar ne de toplum nezdinde kabul görmemiştir. Sağlık çalışanlarıyüzde 90 oranında bu haksız görev ve sorumluluk kavramlarıyla bağdaşmayan, hukuka uygun olmayan nöbetlere gitmemişlerdir, gitmeyeceklerdir.

Hastane acillerine konan nöbetlere giden hekimler ise nöbet başına 2,5 hasta bakmışlardırYıllardır kanayan yaramız olan “Sağlıkta Şiddet Yasası” bir türlü çıkarılamazken nöbet konusunda neden bu kadar ısrarcı olunduğu da anlaşılamamıştır.

Konuyla ilgili yasa tasarısı Meclisin Sağlık ve Bütçe Komisyonlarında görüşülürken, sağlık çalışanlarının en büyük meslek kuruluşu TTB ve öbür sağlık örgütlerimiz
sürece müdahil olmuş, tasarıyla ilgili itirazlarını vekillerimize ve Sağlık Bakanlığı’na kezlerce iletmiş, gerekli uyarılarda bulunmuşlardır.

Birçok yerde hasta-hekim ilişkisi güven ve saygının ötesine geçmiştir.

Uğruna çalıştığımız, yıllarımızı verdiğimiz halkla karşı karşıya getirilmek isteniyoruz.

Bütün olup bitenler bizim canımızı acıtıyor. Hekimlik çok sıkıntılı ve çok zor bir süreçten geçiyor. Şu anda hekimlerin geldiği yer hiç de iyi bir yer değildir. Sağlık Bakanlığı’nın sorunlara çözüm odaklı bakmasının önemini, çalışanların görüş ve önerilerini
dikkate almadan yapılacak düzenlemelerin yaşam bulamayacağının bilinmesini
bir kez daha anımsatıyoruz. Biz hekim ve sivil toplum kuruluşları olarak toplumsal olayların da bir parçasıyız. Güven ve saygı üzerine inşa edilmiş bir toplum ve hekim ilişkisi istiyoruz. Bizlere kulak verildiğinde halka da kulak vermiş olunacaktır.

Kendi haklarımız, mesleğimiz, geleceğimiz ve halkın nitelikli sağlık hizmeti alma hakkı için kararlılıkla sürdürdüğümüz savaşımımızı büyüterek devam ettireceğiz.

Hipokrat’ın yeminine sadık kalarak, mesleğimizin gerekenlerini yerine getireceğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz.

Saygılarımızla. 01.07.2014

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ AİLE HEKİMLERİ KOLU

BİRİNCİ BASAMAK SAĞLIK ÇALIŞANLARI BİRLİK VE DAYANIŞMA SENDİKASI

SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI

TÜRKİYE AİLE HEKİMLERİ UZMANLIK DERNEĞİ

Çocuk felci salgını riski büyüyor


Dostlar,

Yine önemli bir halk sağlığı sorunu..

Baştan sona yanlış ve insanlık dışı Suriye politikasının bir bedeli daha..
Hayvanlarda da salgın hastalıklar, çocuklarımızda ise neredeyse kökünü kazıdığımız çocuk felci hastalığının hortlaması..
Yazıklar olsun

Ülkenin her yanı dert..
Seller, iş cinayetleri, güneydoğudaki isyan boyutuna varan bölücü kalkışma…

R.T. Erdoğan ve AKP iktidarı ülkeyi iyi yönetemedi, batağa sürükledi.

Ülkeye daha çok zarara vermeden çekip gidin.. istifa edin..

Yeter artık, sizden bıktık ve usandık.. 12 yıldır sabrımız tükendi..

Ülkeyi perişan ettiniz..

HALKIN BİLME HAKKINI ENGELLEMEYİNİZ..
SAYDAM ve DÜRÜST – GÜVENİLİR – KATILIMCI YÖNETİM YÜRÜTÜNÜZ..
ANAYASAL GÖREVLERİNİZİ EKSİKSİZ ve ZAMANINDA YERİNE GETİRİNİZ..
HALKIN SAĞLIĞINDAN A’dan – Z’ye SORUMLU OLDUĞUNUZU UNUTMAYIN!

Sevgi ve saygı ile.
9 Haziran 2014, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

==============================================

Çocuk felci salgını riski büyüyor

08 Haziran 2014
http://www.yurtgazetesi.com.tr/saglik/cocuk-felci-salgini-riski-buyuyor-h54317.html

Sağlık Bakanlığı’nın yetersiz mücadelesi sonucu çocuk felci salgını riski büyüyor. Sağlık Bakanlığı, uzun süre kamuoyundan saklı bir şekilde yürüttüğü çocuk felci aşı kampanyalarının altıncısına 5 Haziran itibarıyla başladı. Kampanya öncesinde İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün çocuk felci nedeniyle “olağanüstü” toplandığı öğrenildi.

Çocuk felci salgını riski büyüyor
Cumhuriyet gazetesinden İklim Öngel’in haberine göre İl Sağlık Müdürlüğü’nde yapılan toplantı sonucunda İstanbul’un 6 ilçesinin “nüfus hareketliliği” nedeniyle “riskli” olduğu belirtilerek “0-59 ay arası aşılı aşısız tüm çocukların kapı kapı dolaşılarak iki doz
çocuk felci aşısı uygulanması kararı alınmıştır” ifadeleri kullanıldı. Bu arada aşılamaya gidecek doktorların e-postalarına, “Dikkat çok önemli duyuru” başlığıyla “Aşı Destek Günleri Kapsamında sahada çalışan ekiplerin basın mensubu ile karşılaşmaları durumunda, devlet memuru olmaları sebebi ile kesinlikle beyanat verme yetkileri yoktur” ifadelerinin bulunduğu bir yazı gönderildi.

RİSK BOYUTU GİZLENİYOR

Çocuk felcini 2 kez Meclis gündemine taşımasına karşın bakanlıktan yanıt alamayan CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, Emniyet’e “Sokakta şüpheli aşıcılar geziyor” ihbarlarının yapıldığını kaydetti. Özel, “Bugüne kadar onlarca kamu spotu yapmış bakanlık, çocuk felci ile ilgili elini kıpırdatmıyor. Riskin boyutu gizleniyor” diye konuştu.

‘AŞILI, AŞISIZ BAKILMAKSIZIN AŞILANSIN
Bakanlık çocuk felci aşılamalarının 5 Haziran’da başlayan altıncı kampanyasında İstanbul için ilginç bir yöntem belirledi. Buna göre, İstanbul’da 6 ilçe seçildi ve kampanya kapsamı Ümraniye, Sancaktepe, Esenyurt, Küçükçekmece, Sultangazi ve Fatih olarak belirlendi. Kampanya başlamadan önce İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün “çocuk felci” gerekçesiyle “olağanüstü” toplandığı öğrenilirken, söz konusu 6 ilçedeki 0-59 ay arası çocukların “aşılı aşısız bakılmaksızın kapı kapı dolaşılarak” aşılanmasına karar verildi.
SOKAKTA ŞÜPHELİ AŞICI

Çocuk felcini daha önce 2 kez Meclis gündemine taşıyan ancak bakanlıktan yanıt alamayan CHP’li Özel, İstanbul gibi bir kentte yalnızca 6 ilçenin seçilmesinin çok yanlış olduğunu kaydetti. “Risk son derece büyük” diyen Özel, “Kimsenin haberi yok.
Bakanlık kaçak bir şekilde salgın ile mücadele ediyor ve eline yüzüne bulaştırıyor” dedi. Kimi doktor ve sağlık kuruluşlarının dahi kampanyalardan habersiz olduğuna dikkat çeken Özel, Emniyet’e “Sokakta şüpheli aşıcılar geziyor” ihbarlarının geldiğini kaydetti. Bakanlığın “vaka görülmemesi” gerekçesine sığındığını söyleyen Özel, “Riskin boyutu gizleniyor. Bugüne kadar onlarca kamu spotu yapmış ve tanıtım filmleri ile gurur duyan bakanlık, çocuk felci ile ilgili elini kıpırdatmıyor. Aileleri, okulları, sağlık personelini bilgilendirmiyor” diye konuştu.

DOKTORLARA ‘BASIN’ UYARISI

Kampanya dahilinde aşılamaya gidecek doktorların e-postalarına, koordinasyonu sağlayan yetkililer tarafından, “Dikkat çok önemli duyuru” başlığıyla bir yazı gönderildi. Yazıda, “Aşı Destek Günleri Kapsamında sahada çalışan ekiplerin basın mensubu ile karşılaşmaları durumunda, devlet memuru olmaları sebebi ile, kesinlikle beyanat verme yetkileri yoktur. Söz konusu bir durum ile karşılaşıldığında, ilgili ilçenin Kriz Masası’na bilgi vermesi rica olunur.” ifadelerinin bulunması dikkat çekti.

BAKANLIK NEDEN BİLGİ VERMİYOR?

Daha önceki soru önergelerine yanıt alamayan Özel, çocuk felcini tekrar Meclis gündemine taşıdı. Özel Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şunları sordu: “İstanbul’un 6 ilçe ile sınırlanmasının nedeni nedir? Aşılama hangi illerde tamamlandı? Kampanyalarda kaç çocuğun aşılanması hedeflendi, bunlardan kaçı aşılandı? Mevcut durum ve yapılması gerekenler konusunda sağlık çalışanları neden yeterince bilgilendirilmedi, bilgilendirme amacıyla ne gibi çalışmalar yapıldı? Bakanlık propaganda gücünü neden kullanmadı?”

SURİYELİLER İSTANBUL’UN NERESİNDE BİLİNİYOR MU Kİ?

İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Prof. Dr. Selçuk Erez, Sağlık Bakanlığı’nın çocuk felci ile mücadelede İstanbul’da getirdiği sınırlamanın yanlış olduğunu kaydetti. “Tüm çocukların aşılanması gerek” diyen Erez, “İl Sağlık Müdürlüğü tehdit altında olan bölgelerde aşılama yapacağını söyledi. Bu bölgeleri neye göre, hangi kıstasa göre ayırdı belli değil. Suriyeli göçmenlerin kaç kişi olduklarını, nerelerde yatıp kalktıkları, tam yerleri biliniyor mu ki? Bu uygulamanın mantığa sığan bir yeri yok” yorumunu yaptı.Doktorların vatandaşlar tarafından ihbar edilmesinin normal olduğunu söyleyen Erez, “Gecekonduda oturan bir vatandaş, biri kapıyı çalıyor, bir adam geliyor, doktor olduğunu söylüyor, belki bir kâğıt gösteriyor ve ‘çocuğunuza aşı yapacağım’ diyor. İnsanlar böyle bir uygulamadan haberdar bile değiller. Önceden, halka ‘çocuk felci, çocuğunu sakat bırakabilir, bu yapılan aşı onu koruyacak’ demediği sürece, insanlar kapıya gelen yabancı hakkında ne düşünecekler? Halkın böyle bir riskten haberdar olmaması,
ihbar etmenin dışında daha kötü sonuçlar da doğurabilir.” uyarısında bulundu.