Etiket arşivi: an gelir Attila İlhan ölür..

Hüsnü “Mahalli : “Mertçe savaşalım” ve Bize Düşündürdükleri

“Mertçe savaşalım”
ve Bize Düşündürdükleri

Dört yıldır onlarca bölgesel ve uluslararası ülke Suriye’ye saldırıyor.
Dört yıldır onlarca ülkenin desteklediği yüzlerce terör örgütü Suriye’de savaşıyor.Dört yıldır binlerce ruh hastası katil Türkiye üzerinden Suriye’ye girerek ölüm saçıyor.Dünyanın tüm yandaş medyası dört yıldır yalan söylüyor. Dört yıldır binlerce din adamı,
imam, hatip ve onların yolunda giden siyasiler fetva üzerine fetva veriyor :
‘Alevi ve Şiileri gördüğünüz yerde öldürün cenneti garanti edin’. Yalnız Suriye’de değil
Irak, Lübnan ve Yemen’de.
‘Hızını alamayanlar Mısır ve Libya’da Sünni de öldürebilir’.
Adamlar ruh hastası ve sapık.
‘Arap Baharı’nın fason üretimi.
‘Her yerde kargaşa yaratılmalı oturup seyretmeli’
Sadist ruhlu zavallılar.

Dünya tarihinde benzeri olmayan bir cinnet hali. Emperyalistler, Siyonistler, müttefikleri, bölgesel işbirlikçileri ve kiralık katiller işini gücünü bırakmış Esad ile uğraşıyor.
Arsız adamlar ne isterler Suriye halkından?
Dört yıl önce Esad Erdoğan’ın dostuydu.
‘Bahar’ gelince eski dost yeni düşman oldu.

Erdoğan bu yeni düşmandan kurtulmak için AKP kurucularını bile devre dışı bırakarak Davutoğlu’nu başbakan yaptı.
Her şeyi o biliyordu.
Davutoğlu için Abdullah Gül bile feda edildi.
Öyle gerekiyordu.
‘Üst Akıl’ öyle buyurmuştu.
Kolay değil bölge çok karışık ve Türkiye her an karışabilir.
AKP yönetiminde Ankara IŞİD’i düşman ilan etti ama yaptığı bir şey yok.
IŞİD’i vurursa Esad rahatlayacak.
Putin ‘Gelin hep beraber IŞİD’in kökünü kazıyalım’ diyor ama Obama Nuh deyip
peygamber demiyor.
Obama öyle deyince diğerleri papağan kesiliyor. Sinirlenen Putin ‘ Bıktım iki yüzlü politikalarınızdan. Siz yok diyorsanız ben de Esad’a en gelişmiş silah veririm ve gerekirse askerimi yollarım’ diyor.
Dört yıldır Suriye’de yapmadığını bırakmayan Esad düşmanı blok yaygaraya başladı.
Herkes Üçüncü Dünya Savaşı hazırlıklarına başladı.
NATO Genel Kurmay Başkanları İstanbul’da toplandı. Uzman geçinen bazı tiplerin
yanıltıcı yorumlarına karşın AKP kongresi Davutoğlu’nu tam oyla seçti.Her şey Erdoğan’ın denetiminde.
İran ‘Yeni dengeler oluşursa ben de Suriye’ye asker yollarım’ dedi.

Nusra ve benzeri terör örgütlerinin medyasına bakılırsa Ankara onlara ‘Halep’i almak için var gücünüzle saldırın. Gerekirse Türk ordusu yardımınıza gelecektir‘ diyormuş.
Aylardır konuşulan ‘güvenli bölge’ hevesi.
Erdoğan’dan hoşlanmayan Sisi giderek Esad’a yanaşıyor
İngiltere’de İşçi Partisi üyeleri anti-emperyalist, İsrail düşmanı ve Suriye dostu Jeremy Corbyn’i kendine lider seçti.
Demek İngilizler ‘Arap Baharı’ ile birlikte bu coğrafyada oynanan iğrenç oyunun farkında.Türkiye dahil bu coğrafyanın her yerinde insanlar ‘Bahar’ın nasıl bir tezgah olduğunu görüyor. İstediğiniz kadar Alevi, Şii, Kürt, Ezidi, Süryani, Hıristiyan, Dürzi ya da Sünni öldürebilirsiniz ama bu coğrafya halklarının dostluk ve kardeşliğini bozamazsınız.Bu kadar kin, nefret, kan ve gaddarlık yeter.
Boşuna uğraşmayın Suriye halkını yenemeyeceksiniz.
Boşuna uğraşmayın Esad kalıcı.

Baksanıza Putin bile ‘İsterseniz buyurun Suriye’de Üçüncü Dünya Savaşı’na tutuşalım’
der gibi. ‘Hem de dört yıldır yaptığınız gibi kalleşçe değil mertçe bir savaşa’.
=================================== 

Dostlar,

Dileriz gelişmeler, Ortadoğu ve özellikle Sıuriye konularının usta ve birikimli – öngörülü yazarı Sayın Hüsnü Mahalli’yi doğrulasın..

Suriye’nin toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı yeniden sağlansın..

Rusya – Çin – Hindistan – İran – Suriye bloku ile ne yazık ki Türkiye’nin de utanıp – sıkılmadan içinde yer aldığı emperyalist ABD – AB – İsrail – Türkiye kamplaşması belirleyici olacak.
Tabii Türkiye’nin rolü “emperyalizmin sopalı taşeronu..” Çok onur ve gurur kırıcı!

Obama ısrarla, Putin’e Suriye politikalarında sonuç alamayacaklarını söylemeyi sürdüreceklerini belirtiyor (YURT, 14.9.2015,syf. 10)..

En ürkünç olasılık 3. Dünya savaşına dek uzanabilecek biçimde silahlı çatışmaların
bölgesel sınırları aşmasıdır. Ne yazık ki Türkiye, kör gözüm parmağına örneği
arı kovanına çomak sokmakta. Bay RTE – AKP’nin akıl dışı Suriye politikası
ülkemizi de neredeyse Suriye’ye benzeyecek iç savaş uçurumuna sürüklemekte.
Ne adına?
Batı tarafından iktidarda tutulmak adına.. Başkan olmak adına..

“AKP – RTE’nin YÜZ KIZARTICI SURİYE POLİTİKASI ve GELİNEN YER”
başlıklı yazımıza bakılmasını öneririz..(http://ahmetsaltik.net/2015/08/01/akp-rtenin-yuz-kizartici-suriye-politkasi-ve-gelinen-yer/)*****Ünlü devrimci yazar – ozanımız üstad Attila İLHAN‘ın dillerden düşmeyen
eşsiz şiir klasiği “An Gelir Attila İlhan Ölür” şiirinde öne çıkan dizelerdir :

 şarabın gazabından kork
            çünkü fena kırmızıdır
                        kan tutar / tutan ölür

sokaklar kuşatılmış
            karakollar taranır
                        yağmurda bir militan ölür

Sevgi ve saygı ile.
14.09.2015, Datça

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com

Yobaz takımın eğitim politikasından örnekler…

Yobaz takımın eğitim politikasından örnekler…

Portresi_gulumseyen

 

Prof. Dr. D. Ali ERCAN

 

Değerli arkadaşlar, 

  • Tohum ekimi sırasında Kur’an okunduğu zaman verimi artan domatesler, 
  • Düşünce ve iman gücüyle maddeyi havaya kaldırmak,
  • Nazarın kanıtlanması, Nazar boncuğunun olumlu etkisi,
  • Kabir azabından koruyan kefen imalatı…
şimdi de Astrolojik kişilik….
İşte Yobaz takımın eğitim politikasından örnekler…
Ya sabır… æ
 

“Astrolojik kişilik ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişki”

başlıklı tez tartışma yarattı…

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi’nde yüksek lisans yapan Kamu Yönetimi öğrencisi Canan Selvi, ön sözünde belirttiği üzere Doç. Dr. Ercan Oktay’ın yönlendirmesiyle tez konusu “Astrolojik kişilik ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişki” olarak belirledi. 2011 yılında hazırlanan tezin sonuç bölümünde,
“Verimi örgütsel bağlılık yoluyla elde etmeyi isteyen örgütlerin işe alım esnasında
su grubu ve toprak grubu burçlarına sahip kişileri işe almasıyla bu amaçlarına rahatlıkla ulaşabilecekler, aldıkları yengeç, balık, akrep, boğa, oğlak, başak burçları personel
uzun yıllar örgütlerine sadık ve sorumluluklarının bilincinde olarak işlerine
devam edeceklerdir..”
ifadeleri yer aldı. Sosyal medyada günün konusu olan teze eleştiriler geldi. (eleştiri ha… hayret! æ) Örgütsel bağlılığın burçlarla ilişkilendirilmesi
sosyal paylaşım sitelerinde alay konusu oldu. OdaTV

 
==========================================

Dostlar,

Eşsiz bir ses ve müzik ustası Selda Bağcan‘ın “An gelir Attila İlhan ölür”
adlı bir parçası vardır..

Çaresizliğin doruğa eriştiği bir anı simgeler bu anlatım..

Yukarıya aldığımız söz konusu “örnek” de bu türden..

Üniversite rektörünün ve YÖK’ün derhal bu yüz kızartıcı olaya el koyması;
tezin ve alınan / lütfedilen ulufe akademşk derecenin geriye dönük olarak iptali ve
ilgililerin disiplin cezalarına çarptırılması gereklidir.
Fahiş hatanın bir ölçüde telafisi ve benzerlerinin yinelenmesi belki böyle sağlanabilir.
YÖK Başkanı Prof. Yekta Saraç‘ı ivedilikle olaya el koymaya çağırıyoruz.

Milli Eğitim Bakanı Prof. Nabi Avcı hazretleri, herhalde bu utanç verici skandal düzeltilene dek pos bıyıklarını keserek demokratik protesto eylemini sürdürecektir..

*****
İşte AKP’nin açmakla övündüğü “üniversitecikler” !
Medrese bile olamayacak tuhaf, ucube “külliye” müsvetteleri…
Bari, Türkçe dostu Karamanoğlu Mehmet Bey‘in adını kirletmeseler..

Sevgi ve saygı ile.
25 Mayıs 2015, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com

ATTİLA İLHAN gideli kaç on yüz bin yıl oldu??

Dostlar,

Attila İlhan dost, bizleri öksüz koyup gideli 7 yıl bitti..

11 Ekim 2005 idi uğursuz tarih..

Hepsi birbirinden sarsıcı, birbirinden çarpıcı şiirleri, romanları, TV söyleşileri bize ne değerli armağandır..

Döne döne okuyor ve yararlanıyoruz..

Örneğin “HANGİ KÜRESELLEŞME?” adlı kitabı..

Arka kapakta yazılanlar ne çok öğreticidir :

“ Türkiye bu kez ‘Küreselleşme’ ve ‘Özelleştirme’ masalına inanmış, paldır küldür ‘globaliterliğe’ doğru sürüklenmektedir; üstelik daha ‘sivil’, daha ‘demokrat’, daha ‘insan haklarına dayalı’ bir düzene ‘dönüştüğünü’ zannederek..”
 “.. bir karışık bilmece..”

(Attilâ İLHAN, “Hangi Küreselleşme” 2003, İş Bankası Kültür Yay.)

Seni ve özellikle acılı aşk şiirlerini çok ama çok özlüyoruz sevgili Attila İlhan usta..

Aşağıya aldığım şiirin “AĞIR KAN KAYBI” başlıklı..

Senin gidişin, inan bana “ÇOK AĞIR KAN KAYBI..”

Yaşama tüm katkıların için özlem ve şükranla..

Selda Bağcan da “An gelir Attila İlhan Ölür”ü böylesine mi dokunaklı okur ??

İnsanın içine işler.. her hecesi bir ok gibi..

Dinlemek için lütfen tıklar mısınız ??

Sevgi ve saygı ile.
10.10.12

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net

=================================================

AĞIR KAN KAYBI

Biz yalnızlıktan doğduk o dağdağalı sudan
Biz yani erdoğan ayşenur ali ve ahmet
Birkaç litre kan biyli kemik epeyce korku
Sanki bir tesbih koptu tane tane savrulduk
Köy köy bucak bucak memleket memleket
Yani afyon adilcevaz akçadağ turgutlu
Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce korku

Buzlu mehtap alçakca kesmişti yolumuzu
Bütün kapılardan açıkca kovulmuştuk
Silahımız avcumuza yapışmıştı soğuktan
Biz yani erdoğan ayşenur ali ve ahmet
Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce korku
Kestiremedik ne yaptığımızı kim olduğumuzu
Sanki bir tesbih koptu tane tane savrulduk
Köy köy bucak bucak memleket memleket
Yani afyon adilcevaz akçadağ turgutlu
Birkaç litre kan bir hayli kemik epeyce korku

Ne kadar korkmuştuk elimizden tutmadılar
Doğrudur kendi içimizde daraldığımız
Kim neyi savundu bilinmez nereye kadar
Biz yani erdoğan ayşenur ali ve ahmet
Başka bir yalnızlıkta boğulduk / havasızlıktan
Sanki bir tesbih koptu tane tane savrulduk
Köy köy bucak bucak memleket memleket
Ne solculuğumuz solculuktu ne sağcılığımız
Karanlık bir kapı ölüp üstümüze kapandılar
Kimse bizi sevmedi / ağır kan kaybıyız

ATTİLA İLHAN