HALK TV Programımız : SALGINDA GİDEREK BÜYÜYEN YENİ DALGA RİSKİ

Dostlar,

Bu gün, 17 Temmuz 2021 Cumartesi günü akşam saat 20:00’de HALK TV’de olacağız.. / OLDUK..

 

Görüleceği üzere ilk yarım saat bizim konuşmamız ve öbür tüm kanalların toplamından daha çok izlendi. Hem HALK TV’ye, hem Sn. Fatih Ertütk’e hem de değerbilir Ulusumuza teşekkür ederiz. Konuşmalarımıza emek vererek hazırlanıyor, salt bilimsel akılcılık ekseninde İNSAN SAĞLIĞINI odak alıyoruz. Ne var ki TÜRKİYE NEREYE programı yaz tatiline girdi! 

(Youtube erişkesi bize ulaşınca burada paylaşacağız..)

Başarılı programcı Sn. Fatih Ertürk‘ün gelenekselleşen “TÜRKİYE NEREYE?” programına ilk konuk olarak.

İlk yarım saatte (20:00 – 20:30) salgında Türkiye ve Dünyanın sürüklendiği güncel ve kritik durumu irdeleyeceğiz.

Aşağıdaki güncel çizim çok şey anlatıyor.. 16 Temmuz 2021 verileriyle, ilk dalga olan Nisan 2020’nin epey üstünde hasta sayımız var ve 3. dalganın tırmanmaya başladığı verilere sahibiz.

Aşağıdaki çizimde yer alan verilere göre ise, son haftada yaşanan olgu / vaka / hasta sayısı artışı bakımından (milyon nüfusta) dünyada 3. sıradayız. İngiltere, ABD ve Türkiye!

Çok alarm verici, ürkütücü. Üstelik her 2 ülke de bizden çok yüksek aşılama oranlarına sahip!
Başkaca artıları (avantajları) da var. Türkiye’nin epey eksileri (dez-avantajları) sırtımızda yük.

Örn. İngiltere ve ABD’ye Delta varyantı kaynayan, dünyada ilk 5’e tırmanan Rusya gibi bir ülkeden milyonlarca turist akmıyor.

Bu 2 ülkede bölgeler arası ciddi aşılanma oranı farkları yok.

Bu 2 ülke SINOVAC değil, daha etkili aşıları kullandılar.

Bu 2 ülke yüksek oranda dizin incelemesi yapıp varyantları erken yakalıyor, önlem alıyor.

Bu 2 ülkede salgını siyaset kurumu değil, özerk – özgür bilim kurumları yönetiyor.

Bu 2 ülke, Türkiye gibi çok yoğun bir transit coğrafyada değiller.
Türkiye’nin komşularında da durum hiç iyi değil (Bulgaristan ve görece Romanya dışında).

Bu 2 ülkede Türkiye’deki gibi 9 günlük bir Kurban Bayramı tatili çılgınlığı ile birkaç on milyon insanı ülke içinde, SALGIN ORTAMINDA – SALGIN TIRMANIRKEN çok yoğun hareketlendirmek gibi bir akıldışılık yok!
***
AKP = RTE iktidarı bir kez daha salgınla flört ederek, 4 dalgayı adeta açık açık çağırmakta.
Tüm umutlar “ulusal aşılama panayırlarına” bağlanmış gözüküyor. Ancak yetmez!

3 değil 5 aşı da olsanız tek başına yetmez. Aşıların etkililiği sınırlı. mRNA aşılarının Delta varyantından koruyucu etkisi de
belli ölçüde; aşıyla %100 güvence asla yok!

Dolayısıyla, şu önlemler en az aşı ölçüsünde ivedi ve kaçınılmaz                           :  

  • Kapalı alanlarda standart maske kullanmayı kurallarına uygun sürdürelim.
  • Kapalı ve iyi havalandırılmayan alanlarda bulunmaktan özellikle kaçınalım ve zorunluluk durumlarında bu süre, mutlaka maskeli olarak ve 2 m uzaklık korunarak 15 dakikayı geçmesin.
  • Bayram ziyaretlerini olabildiğince sınırlayalım, EL ÖPMEYELİM – KUCAKLAŞMAYALIM.
  • Çocuklar da Kovit-19’a yakalanmakta ve bulaştırıcı olabilmektedir, aklımızda tutalım.
  • Kapalı mekanlarda uygun Hepa filtre (ki çok pahalı!) ve dışarıdan hava alarak içeriye üfleyen klima sistemleri yok ise (ki çok seyrektir), klima çalıştırmak büyük risktir.
  • Yüzme havuzlarında, plajda, kumsalda, kurban kesiminde de 2 m uzaklık korunmalıdır.
  • Bayram alışverişi ve bayram namazında da gereksiz kalabalıklaşmaya izin vermeyelim.
  • Uçak ve otobüs yolculuklarında N-95 maske kullanımını yeğleyelim.
  • Gittiğimiz yerlerde olanaklı ise 1 ay kalalım (2 x 14 = 28 gün kuluçka süresi).
  • Hastalık bulguları görülürse gecikmeden sağlık kurumlarına başvuralım. Delta bulaşı hafif
    soğuk algınlığı tablosu ile gidebiliyor. Nefes darlığı, koku – tad yitimi olmayabiliyor.
  • Herkes mutlaka aşı olmalı, hangisi denk düşerse. Aşılar son derece güvenli tıbbi ürünlerdir. Salgın ortamında %10 koruma bile değerlidir, kaldı ki; ülkemizde kullanımda olan 2 aşının da koruyuculukları %50’nin epey üstünde. BioNTech, Delta varyantına bir ölçüde (kısmen) etkili.
  • 8 Aralık 2020’den bu yana dünyada 3,6 milyarı aşkın, neredeyse dünya nüfusunun yarısı,
    tek doz da olsa aşılanmıştır ve kayda değer ciddi olumsuz etkiler – komplikasyonlar gözlenmemiştir. Bir aşının olası olumsuz etkileri genellikle 2 ay içinde görülmektedir ve
    bu deneyime artık Türkiye ve küresel toplum büyük ölçüde sahiptir.
  • Öte yandan, her gün yeni tanı alan ve ölen insanların çok büyük bir bölümü aşı olmayanlar içinden çıkmaktadır. Eldeki 11 aşı da yeterince güvenli ve etkilidir; hızla-yaygın aşı zorunludur.
  • Kağıt üstünde aşılanma oranı değil ama gerçek biyolojik bağışıklığı %70-80’lerin üstüne çıkarmadan salgın bitmez. Bu da 90 milyon nüfuslu ülkemizde çocuklar da içinde, neredeyse nüfusun tümünün aşılanmasını gerektirmektedir. Aşılardan çekinmeye gerek yoktur.
    Aşıları reddetmenin ise bilimsel temelleri yoktur. Hiç kimsenin toplum içinde bilimsel olmayan keyfi tutum – davranış hakkı olamaz. (Biz, 2 doz Sinovac + 1 doz BioNTech aşısı olduk.)
  • Aşı olmayı reddetmek bir temel insanlık hakkı olmayıp, tam da tersine başkalarının sağlıklı yaşam hakkına (Anayasa m.56) tehdittir. Kimi ülkeler zorunlu aşı uygulamasına geçmektedir.
    Bizde de yasal çerçeve buna elverişlidir (1593 s. yasa m. 72). Ayrıca Anayasa m.12. temel hak ve özgürlüklerin başkalarının haklarına saygıyı da içerdiğini vurgular.
  • Aşı ile korunur ve çevremizdekileri de hastalıktan – ölümden koruruz.
  • Kurban bayramı acıya dönüşmesin; aşılanalım ve kişisel korunma önlemlerini sürdürelim.
    ****

Sevgi ve saygı ile. 17 Temmuz 2021, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, MSc, BSc
Ankara Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı (E)
Sağlık Hukuku Uzmanı, Siyaset Bilimi – Kamu Yönetimi (Mülkiye)
www.ahmetsaltik.net         profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik    twitter : @profsaltik     

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir