Etiket arşivi: viral yük

Dünya AIDS Günü 2021: Eşitsizlikleri sonlandır, AIDS’i sonlandır!

HIV enfeksiyonu tedavisinde son yıllarda elde edilen önemli başarılara karşın, halen dünyada yaklaşık 38 milyon kişi HIV ile yaşamaktadır ve HIV enfeksiyonu önemli ve öncelikli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir.

Yıllık yeni HIV enfeksiyonu sayısı 2000 yılında 3 milyonun üzerindeyken bugün 1,5 milyona inmiş, HIV enfeksiyonuna bağlı ölümler 2007 yılında 2 milyona yaklaşırken, geçtiğimiz yıl 680 bine gerilemiştir. Bu sayılar hala çok yüksek olmakla birlikte, sağlanan azalışlar önümüzdeki dönem için umut vericidir.

Küresel ölçekte yeni olgu sayısı her yıl azalmaktayken, Türkiye ve çevresindeki ülkelerde yeni olgu sayılarının sürekli artış göstermesi dikkat çekicidir. Son bir iki yılda Türkiye’de belirlenen yeni olgu sayılarının önceki yıllara göre azaldığı yönündeki veriler –uzun dönem verileri incelendiğinde– dikkatle izlenmeyi ve doğrulanmayı gerektirmektedir. Türkiye’de olgu sayıları halen Dünya ortalamasının altındadır; ancak, artışın sürmesi durumunda bu tablo değişecek gibi görünmektedir. Bu gidiş, küresel deneyimlerden ve bilgi birikiminden yararlanmak yoluyla durdurulabilir.

Küresel ölçekte yeni olguların ve ölümlerin azalmasını sağlayan başlıca iki müdahale alanı bulunuyor. Bunların ilki, bulaşmayı önleyici koruyucu davranışların toplumda yaygınlaştırılmasıdır. Üreme sağlığı ve cinsel sağlık hizmetleri ile risk altındaki kesimlere ve toplumun bütününe yönelik farkındalık ve güvenli cinsel davranış eğitimleri ile bu alanda etkili sonuçlar alınabilmektedir. Öte yandan, tedavideki gelişmelerin de küresel başarıda büyük payı vardır. Doğru ve sürekli olarak uygulanan anti-HIV tedavileri enfeksiyonun semptomatik hastalığa (AIDS’e) dönüşmesini başarıyla önlemektedir. Uygun tedavinin sağlanması bulaştırıcılığı da büyük ölçüde önlemektedir. Böylece, tedaviye erişimi olan HIV pozitif kişilere, daha iyi işbirliği sağlanarak güvenli davranış kazandırılabilmekte ve viral yükün sıfıra yaklaşması ile paralel olarak bulaştırıcı olmaları da önlenmektedir. Başka bir anlatımla, HIV pozitif bireylerin tedaviye erişimleri hem kendilerinin sağlığını korumak, hem de yeni olguları önlemek için çok etkili olmaktadır.

Dünyada, HIV ile yaşayanların % 73’ü anti-retroviral tedaviye erişebilmektedir. Bu oran önceki yıllara göre çok olumlu olmakla birlikte UNAIDS’in belirlediği %90 hedefinin altındadır. UNAIDS, HIV pozitif kişilerin en az %90’ının tanı alması, tanı alanların en az %90’ının tedaviye erişebilmesi ve tedaviye erişenlerin en az %90’ında bu tedavinin tam ve sürekli olmasının sağlanması durumunda HIV enfeksiyonu pandemisinin denetim altına alınabileceğini öngörmüştür. Eşitsizlikler, 90-90-90 hedefleri olarak ifade edilen bu hedeflere ulaşmayı güçleştiren en önemli etmendir. COVID-19 Pandemisi de eşitsizlikleri artırarak ve hizmete erişimi engelleyerek süreci olumsuz etkilemektedir.

Türkiye’de HIV enfeksiyonu tedavisinde kullanılan ilaçlar sağlık güvencesi kapsamında yer almakta ve HIV pozitif bireylerin tedaviye erişimi sağlanabilmektedir. Ancak henüz bu anti-HIV tedavi uygulamalarının 1. Basamak sağlık hizmetlerine ve Üreme Sağlığı Programlarına entegrasyonu (AS: eklemlenmesi) sağlanmamıştır. HIV’le yaşayan bireylerin sayısının giderek artması ile birlikte, bu hizmetlerin entegrasyonu (AS: bütünleştirilmesi) tedavinin sürekliliği için önemli bir gereklilik haline gelmiştir. Bundan başka, sığınmacılar, mahpuslar gibi özel grupların tanı ve tedavi hizmetlerine ve ilaca erişimleriyle ilgili sorunlar yaşanmaktadır. Anti-HIV tedavilerin etkili olması için tedavi sürekliliği büyük önem taşır ve bu yüzden dezavantajlı toplum kesimlerinden kişilerin tedaviye erişimleri özel yaklaşım gerektirir.

Türkiye’de 90-90-90 hedeflerine ulaşmak ve HIV enfeksiyonlarının artış eğilimini durdurmak için önemli bir sorun, tanı konulmayan HIV enfeksiyonlarıdır. Tedavi ve kontrolün (AS: denetimin) sağlanabilmesi için önce HIV enfeksiyonu tanısının konması gereklidir. Toplumda bu konuda olumsuz yargıların, dışlayıcı ve damgalayıcı tutumların yaygınlığı ve sağlık kuruluşlarında gizliliğin sağlanamadığı örneklerin çokluğu tanı için başvuruları güçleştirmektedir. Riskli cinsel davranışı olan, bu nedenle HIV ile ilgili endişesi olan kişilerin endişe etmeden başvurarak bilgi alabileceği, isimsiz ve ücretsiz test yaptırabileceği birimlerin artırılması gereklidir. Halen Türkiye’de bir elin parmaklarını geçmeyen ve Belediyeler tarafından açılmış anonim (AS: adsz) test merkezleri, kısıtlı sayılarına karşın çok önemli bir hizmet sunmaktadır. Bu merkezlerin her ilde ve başlıca her Sağlık Bakanlığı hastanesi bünyesinde bulunması ve tanı için başvurunun teşvik edilmesi önemli bir gereksinimdir. Bundan başka, HIV tarama programının 1. Basamak sağlık hizmetlerine entegre edilmesi (eklenmesi) de bu hizmetin yaygınlığını ve ulaşılabilirliğini artıracaktır.

2021 Dünya AIDS Gününün bu yılki teması

  • “Eşitsizlikleri sonlandır. AIDS’i sonlandır”

şeklinde formüle edilmiştir (AS: belirlenmiştir). Eşitsizlikler en köklü toplumsal sorunlardandır ve günümüzde en ağır biçimde sürmektedir. HIV/AIDS dahil birçok halk sağlığı sorunu eşitsizlikler temelinde büyümekte, çözüm güçleşmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün 70’li yıllardan itibaren (AS: başlayarak) ortaya koyduğu eşitlik hedeflerine halen ulaşılamamıştır. Eşitsizlikler temel olarak makro-ekonomik sistemin yapısal özelliklerinden kaynaklanmaktadır ve yok edilmesi de kolay gözükmemektedir. Ancak bugünkü sistemler içinde bile eşitsizlikleri azaltabilmek, derin uçurumları ortadan kaldırmak mümkündür. Bu yıl 1 Aralık Dünya AIDS Günü için belirlenen eşitsizlikleri sonlandırma teması bu açıdan büyük önem taşımaktadır. Sağlığın her alanında, eşitsizlikleri dikkate almayan çabalar ancak sınırlı yarar sağlayabilir.

  • Eşitsizliklerin azaltılması ve ortadan kaldırılması için çalışmak halk sağlığı yaklaşımının temelini oluşturur.

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi 1. maddesine göre

  • “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar.”

Bu ilkeyi soyut bir genelleme olarak değil, var olan toplumsal ve uluslararası sorunların temelden çözümünün anahtarı olarak görmek gerekir. HIV enfeksiyonu taşıyan bireyler ve HIV nedeniyle damgalamaya uğrayan toplum kesimleri başta olmak üzere, toplumun tüm kesimlerine yönelik her türlü ayrımcılığa son verilmesi gereklidir. HIV pandemisi, halk sağlığı sorunlarının çözümü için eşitsizliklerin ve ayrımcılığın önlenmesi gerektiğini gösteren deneyimler sağlamıştır. Bu deneyimlerden yararlanmak gerekir.

  • Eşitsizlikleri sonlandıralım; AIDS’i sonlandıralım!

*Bulaşıcı Hastalıklar Çalışma Grubu adına, Prof. Dr. Tacettin İnandı ve Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar tarafından hazırlanmıştır.

COVID-19’dan Korunma Kılavuzu

COVID-19’dan Korunma Kılavuzu

Sevgili sağlık çalışanları,

Bu rehber 3 bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde bilgilere yer verilmiş, 2. bölümde bu bilgileri kullanarak, akılda kalması kolay şekilde korunma önerileri sunulmuştur. 3. bölümde ise püf noktaları yer almaktadır. Rehberi yalnızca hekimler için değil, bütün sağlık çalışanları için hazırladım. Açık ve basit bir şekilde yazmaya çalıştım ki, sağlık çalışanı olmayanlar da okursa faydalanabilsin. Umarım yararlı olur. Sağlık ve esenlik dileklerimle…

Prof. Dr. Müge Özcan

Prof. Dr. Müge Özcan
KBB Hastalıkları Uzmanı
16.09.2020/ Ankara
***

BÖLÜM 1: BİLGİLER

BİLGİ 1: Covid-19 etkeni olan SARS-CoV-2 size 3 yerden bulaşır:
Ağız
Burun
Göz
Virüsün size bulaşması için ya virüslü havayı solumanız ya da virüsle kontamine olmuş ellerinizi veya başka bir objeyi ağız, burun veya gözünüzle temas ettirmeniz gerekir.

BİLGİ 2: SARS-CoV-2, hastanın soluğuyla vücut dışına çıkan minik tükürük/su parçacıklarının üzerinde havaya taşınır, bir müddet (kapalı ortamda 5-6 dakika kadar) havada alçalır, sonunda yere veya odadaki eşyaların üstüne düşer. Solukla dışarı verilen havanın ne kadar uzağa gidebildiğini, sigara içen bir insanın dumanının hangi mesafeye gittiğini düşünerek tahmin edebilirsiniz. Hasta konuşursa, bu tükürük parçacıkları biraz daha fazla miktarda salınıp, biraz daha uzağa gider; bağırırsa, her ikisi de artar. Öksürür veya hapşırırsa, hem salınan partikül sayısı hem de mesafe çok çok daha fazla artar.

BİLGİ 3: Cerrahi maskeler, cerrahın ağız-burun florasının cerrahi alana geçmemesi için tasarlanmıştır; solunum/konuşmayla havaya salınan tükürük partiküllerini tutar. Birisi covidli, diğeri sağlıklı iki bireyin karşı karşıya gelmesi durumunda:

Sadece covidli kişi cerrahi maske takıyorsa, sağlıklı kişinin korunma şansı yaklaşık %70
Sadece sağlıklı kişi cerrahi maske takıyorsa, sağlıklı kişinin korunma şansı yaklaşık %30
Her ikisi de cerrahi maske takıyorsa, sağlıklı kişinin korunma şansı yaklaşık %97’dir.
Uygun şekilde kullanılması durumunda cerrahi maskeler 4 saat koruyucudur. Islanması, yırtılması veya hastanın sekresyonuyla kontamine olması durumunda hemen değiştirilmelidir.

BİLGİ 4: Respiratuar maskeler (N95 olarak biliniyor), yapıları ve kumaşlarının elektrostatik özellikleri sayesinde cerrahi maskelere göre daha küçük partikülleri (0,3 mikron ve üzeri) tutarlar. Brown prensibi ile daha küçük partikülleri de tutabildikleri gösterilmiştir.
FFP2 özellikli olanlar solunan havadaki partiküllerin %95’ini, FFP3 özellikli olanlar solunan havadaki partiküllerin %99’unu tutar. Sızdırmaz özellik taşıdıkları için yüze sıkı bir şekilde oturur, soluk alıp vermeyi bir miktar zorlaştırırlar.

Bu maskeler ventilli (valvli) veya ventilsiz (valvsiz) olabilir. Ventilli maskelerin valvi soluk verirken açılır, soluk vermeyi kolaylaştırır, karbondioksit retansiyonunu önler. Ancak, VENTİLLİ MASKELER DIŞARI VERİLEN HAVAYI SÜZMEZ, YANİ COVİDLİ KİŞİNİN TAKMASI DURUMUNDA, VİRÜS DİREKT OLARAK HAVAYA SALINIR.

Respiratuar maskeler 8-12 saat kadar kullanılabilir. Üstüne cerrahi maske takılması durumunda, bu süre birkaç saat daha uzayabilir.

BİLGİ 5: Lateks/polivinil eldivenler sınırlı da olsa geçirgendir; o nedenle cerrahlar ameliyata başlamadan ellerini yaklaşık 5 dakika dezenfektanla yıkarlar. Bu eldivenlerin geçirgenliği ellerin terlemesi, eldiveni giydikten sonra geçen süre ve kimyasal maddelere (alkol vb.) temasla artar. Söz ettiğim geçirgenlik çift taraflıdır (içten dışa ve dıştan içe).

BİLGİ 6: SARS-CoV-2 %80 alkolle 60 saniyede, %10’luk çamaşır suyuyla 2 dakikada, deterjanla 5-10 dakikada denatüre olur. Bu süreler, virüs sekresyonların içindeyse geçerli değildir, çünkü sekresyon, virüsün bu maddelerle temasını engeller. Bu nedenle, elleriniz/dezenfekte edilmesi gereken yüzeylerde sekresyon olduğunu düşünüyorsanız, ellerinizi su ve sabunla en az 20-30 saniye yıkamanız, yüzeyleri dezenfektan uygulamadan önce sekresyonlardan temizlemeniz gerekir.

El dezenfeksiyonu için en az %70’lik alkol içeren bir dezenfektan kullanmalısınız.
Yeterli dezenfeksiyon için elinize 2-3 ml dezenfektan almanız, ellerinizi kuruyana kadar sabunla yıkar gibi, dezenfektan değmemiş yer kalmayacak şekilde ovuşturmanız gerekir.

BİLGİ 7: Covid-19 bulaşan kişilerin %30-60’ı hastalık süresince asemptomatik olmaktadır. Asemptomatik hastaların viral yükü, semptomatik olanlarla benzerdir. Kesin veri olmamasına rağmen, asemptomatik vakaların bulaştırıcı olduğunu, ancak öksürüp aksırmadıkları için, semptomatik olanlara göre daha az bulaştırıcı olabileceğini düşündüğümü söyleyebilirim.

BÖLÜM 2: COVID-19 BULAŞINDAN KORUNMA

1. GÖZ KORUYUCU SEÇİMİ:

Bu amaçla alın ve zigoma (AS: elmacık kemiği) ile arada boşluk bırakmayan gözlükler veya yüz siperleri kullanılmalıdır. Bence yüz siperliği daha iyi. Çünkü maskenizin üstünü de kapatır, ayrıca farkında olmadan elinizi yüzünüze/maskenize değmenize engel olur.

2. KİŞİSEL KORUYUCU EKİPMAN (AS: Donanım) SEÇİMİ:

Bilinen covidli hasta: Respiratuar maske, üstüne cerrahi maske (respiratuar maskenin kirlenmesini engellemek, kullanım süresini uzatmak için) + göz koruyucu + önlük + bone + eldiven
Covid semptomları olmayan hasta:
– Muayene sırasında hasta maske takabiliyor / burun-ağız-boğaz muayenesi yapılmıyor: Cerrahi maske + göz koruyucu + eldiven
– Muayene sırasında hasta maske takamıyor / burun-ağız-boğaz muayenesi yapılıyor: Respiratuar maske + göz koruyucu + önlük + bone + eldiven

3. KİŞİSEL KORUYUCU EKİPMANLARIN GİYİLMESİ:

Ellerinizi yıkayın/dezenfekte edin
Cerrahi maskenizi henüz çıkarmayın
Önlüğünüzü giyin
Bonenizi takın
Maskenizi lastiklerinden tutarak çıkarın
Ellerinizi yıkayın/dezenfekte edin
Yeni maskenizi takın
Siperliğinizi takın
Ellerinizi yıkayın/dezenfekte edin
Eldivenlerinizi takın

4. KİŞİSEL KORUYUCU EKİPMANLARIN ÇIKARILMASI

Uzun çalışma saatlerinden sonra, yorgunken, kişisel koruyucu ekipmanlar çıkarılırken yeterli özen gösterilmezse, ne yazık ki bulaş riski fazla olacaktır. Bu nedenle, acele etmemeniz ve kişisel koruyucu ekipmanlarınızı uygun şekilde çıkarmanız önemlidir.

Önlüğünüzü çıkarın
Eldivenlerinizi çıkarın
Ellerinizi yıkayın
Siperliğinizi arkasından tutarak çıkarın. Önündeki şeffaf kısma değmeyin
Ellerinizi yıkayın/dezenfekte edin
Bonenizi kulaklarınızın üstündeki kısımdan tutarak çıkarın. Bonenin dış kısmını yüzünüze veya saçlarınıza değirmemeye dikkat edin
Ellerinizi yıkayın/dezenfekte edin
Maskenizi çıkarın
Ellerinizi ve dirseklere kadar kollarınızı yıkayın
Yeni maskenizi takın

5. ORTAK ALANLAR VE DİNLENME ODALARINDA KORUNMA

Yapılan çalışmalarda, sağlık personeline bulaş riskinin bu alanlarda yüksek olduğu gösterilmiştir. Çünkü yeme-içme nedeniyle maskesiz oturulmakta, ve sohbet edilmektedir. “Bilgi 2”de belirttiğim gibi, konuşma sırasında solukla salınan virüs miktarı ve kişinin ağzından uzaklaşma mesafesi artar. Bazı hastanelerde dinlenme odalarındaki pencereler açılmadığı için, bu konu daha da önem kazanmaktadır.

Ortak alanlarda dinlenirken şunlara dikkat edin:

Dinlenme odasına girerken ve çıkarken ellerinizi uygun şekilde yıkayın/ dezenfekte edin
Bu mekanlarda toplu halde bulunmamaya gayret edin
Yalnız değilseniz, mümkünse maskenizi çıkarmayın, birbirinizden 1,5 metre mesafede oturun
Yeme-içmeyi sırayla yapın. Böylece herkes maskesini aynı anda çıkarmamış olur
Maskeniz takılı değilken konuşmayın (Bilgi 2)
Tek kullanımlık bardak, tabak vb. tercih edin, bu eşyaların ortak kullanımından kaçının
Dinlenirken yeme-içme ihtiyacınızı mümkünse açık havada giderin
Bunlara uymanın, özellikle yoğun çalışma saatlerinden sonra ne kadar güç olduğunun farkındayım. Dinlenme odalarının biraz olsun gevşemeye ihtiyacı olanlar için ne kadar değerli olduğunu, birlikte sohbet etme ve yemek yemenin ne kadar rahatlatıcı olduğunu da biliyorum. Ancak şu bir gerçek ki, covid size en savunmasız anınızda, en beklemediğiniz kişiden bulaşacak. En yakın iş arkadaşınız asemptomatik bir covidli olabilir, hastanelerin çoğunda tarama testi yapılmadığı için bunu bilme imkanımız yok…

BÖLÜM 3: PÜF NOKTALARI

1. Maskenizi kısa bir süre için çıkarıp yine takmak:

Yeni maskeyi taktığınız andan itibaren, maskenizin dış yüzü ENFEKTEDİR
İdeal olan, maskeyi her çıkardığınızda yeni bir maskeyle değiştirmektir, ama sağlık çalışanlarının çoğunun böyle bir imkanı olmadığını biliyorum
Maskeyi herhangi bir nedenle çıkarıp yeniden takmanız gerektiğinde bu işi maskenin dış yüzüne ASLA dokunmadan yapın
Maskeyi lastiklerinden veya ipinden tutarak çıkarın, ellerinizi dezenfekte edin
Maskenizi ön ve arka yüzüne dikkat ederek bir kağıt peçeteye sarın, takana kadar ellemeyin
Maskeyi bir kulağınızdan çıkarıp diğerine asılı bırakmak, iç yüzünün dış ortamla temasına ve enfekte olmasına neden olabilir
Maskeyi dış yüzü masaya gelecek şekilde masaya koymak masanın kirlenmesine ve maske masada dururken iç yüzünün enfekte olmasına neden olabilir
Maskeyi çenenize indirmek, çeneniz daha önce maskeyle kapalı olmadığı için buradaki virüslerin maskenin iç yüzüne bulaşmasına neden olabilir
Maskenizi bilek veya dirseğinize takmak çok risklidir; bu işi yaparken maskenin dış yüzeyindeki virüsler vücudunuzun başka yerlerine bulaşabileceği gibi, el-kolunuzdaki virüsler de maskenin iç yüzeyine bulaşabilir
2. Klavikulalarınızın (AS: Köprücük kemiği) üstünde kalan yerlerinizi “steril alan” olarak düşünün:

Ameliyathanedesiniz ve steril değilsiniz. Boyun ve başınız ise steril alan. Bu alana dokunursanız sterilite bozulacak. Böyle düşünmeniz, bir müddet sonra istemsiz bir şekilde ellerinizi yüzünüze götürmenize engel olabilir.

3. Sigara içiyorsanız:

Sigarayı bırakabiliyorsanız bırakın. Sigara içmek covid-19’u ağır geçirmenize neden olabileceği gibi, bu aktivitenin kendisi de bir risk faktörüdür.

Sigara içeceğiniz alana giderken kapı kolu, asansör düğmesi gibi yerlere değmeniz gerekiyor olabilir. Maskenizi çıkaracaksınız. Daha sonra sigarayı elinizle tutup ağzınıza götüreceksiniz. Yanınızda küçük bir kolonya şişesi taşıyın, ellerinizi dezenfekte edin, sigarayı daha sonra kutusundan çıkarın. Arkadaşınıza kutudan sigara verecekseniz, o da ellerini dezenfekte etsin, veya ağıza değecek yerine dokunmadan sigarayı siz çıkarıp verin.
Sigara içerken sigara içen diğer maskesiz insanlardan en az 2 metre uzakta durun
Sigara içmeden önce ve sonra ellerinizi dezenfekte edin. Maskenizi el dezenfeksiyonundan sonra takın. Maske taktıktan sonra ellerinizi yeniden dezenfekte edin

4. Eldiven geçirgendir:

Öncelikle, hastayla ilgilenmediğiniz ortamlarda eldiven kullanmak size sahte bir güvenlik hissi verebilir. Eldivenli ellerinizle (ellerinizin temiz olduğu hissine kapılarak) maskenizi veya yüzünüzü elleyebilirsiniz. Buna sıklıkla şahit oluyorum. Eldivenle değdiğiniz yüzeylerdeki bütün mikroplar eldiveninizin dış yüzünde mevcut olduğu gibi, eldivenin sınırlı da olsa geçirgen yapısı nedeniyle ellerinizde de vardır
Yüz siperliği, istemeden ellerinizi yüzünüze götürmeyi büyük ölçüde engeller
Eldivenli elleri yıkamak, dezenfektan sürmek eldivenin geçirgenliğini artırıp dış yüzeydeki mikropların içeri geçmesini kolaylaştırır
Eldivenler çıkarıldıktan sonra, eller mutlaka yıkanmalı/ dezenfekte edilmelidir.

5. Alkolün elinizi dezenfekte etmesi için en az 60 saniyeye ihtiyacınız var:

Bir spreyden elinize az miktarda dezenfektan/ kolonya sıkınca elleriniz anında dezenfekte olmaz. 2-3 mililitre alkollü dezenfektan / kolonyayı elinize almanız, alkol tümüyle uçana kadar ellerinizi sabunla yıkar gibi, ıslanmamış yer kalmayacak şekilde ovuşturmanız gerekir.

6. Hastane formalarını eve götürüp yıkamanız gerekiyorsa:

Hastaneye giderken giydiğiniz forma/giyecekleri hastanede, hastanede giydiğiniz forma/giyecekleri eve giderken, yolda giymeyin
Hastaneden çıkarken, formalarınızı yüzünüze temas ettirmeden çıkarın, ellerinizi temizleyin
Formaları önce bir bez torba veya yastık kılıfına koyup ağzını bağlayın, sonra bir plastik poşete koyun.
Formaları evde çamaşır makinesine atarken bez torbayla birlikte atın. Bu şekilde, eğer üstlerinde virüs varsa, makineye koyma sırasında evinize bulaşı önlemiş olursunuz
Formalarınızı en az 60 derecede, deterjanla ve uzun programda yıkayın

7. Hastaneden eve gelince            :

Ellerinizi yıkayın
Kıyafetlerinizi çıkarın, çıkarırken yüzünüze değmemesine ve kıyafetleri sallamamaya özen gösterin
Ellerinizi yıkayın
Duş yapın
İdeal olan, evinizde bir kirli alan olması (kapalı balkon, oda, kullanılmayan tuvalet), üstünüzdekileri burada çıkarmanız, ellerinizi burada dezenfekte etmeniz, ve daha sonra duşa girmenizdir.