Etiket arşivi: Soma Holding

CAN GÜVENLİĞİ İSTİYORUZ!


CAN GÜVENLİĞİ İSTİYORUZ!

 

Dostlar,

İstanbul Mecidiyeköy’de 10 (on) emekçiyi vahşice katleden işçi cinayetinin sorumlularını lanetliyoruz..

Tarifsiz bir acıyla aşağıdaki yazıyı paylaşıyoruz…

Sevgi ve saygıyla.
10.9.2014, Datça

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net

=================================================

DİSK                        :

Türkiye işçi cinayetlerinde Avrupa birincisi: 12 yılda 13168 işçi can verdi!

Torun İnşaat’taki işçi katliamı Türkiye’deki işçi cinayetlerini gündeme getirdi.
  • DİSK ve TÜİK verilerine göre AKP’nin 12 yılında 13168 işçi yaşamını yitirdi!
Türkiye, işçi ölümlerinde El Salvador ve Cezayir’in ardından dünyada 3., Avrupa’da 1. oldu
 
Taraf’ın haberine göre Torunlar GYO’ya ait gökdelen inşaatındaki asansörün düşmesi sonucu 10 kişinin yaşamını yitirmesi, Türkiye’de son yıllarda yaşanan failinin belli olduğu ancak ceza almadığı işçi cinayetlerini akla getirdi. Torunlar GYO’da şimdiye dek üst düzey yetkililer, inşaata ruhsat veren kurumlar, inşaatın denetiminden sorumlu ilgili bakanlıklardan hiçbir yetkili ifadeye çağrılmadı. Yalnızca asansör firmasından iki kişi gözaltına alındı. İfadeye çağrılmaları da sonucu değiştirmiyor. Yaşanan tüm işçi cinayetlerinde çoğu kez takipsizlik kararı verilirken medyanın gündemine gelen büyük felaketlerde ise uzun süren yargılamalar yapılıyor. Bu yargılamalar sonucu yine gerçek kusurlular ceza almadan davalar kapatılıyor. İşte Türkiye’de asıl faillerinin cezalandırılmadığı ya da yargılaması yıllarca süren iş cinayeti davaları
 

Davutpaşa’daki patlamada
21 işçi öldü!

İstanbul Davutpaşa’da 31 Ocak 2008’de havai fişek fabrikasında yaşanan patlama sonucu 21 kişi yaşamını yitirirken 117 kişi yaralanmıştı. Altı yıl süren yargılama Haziran ayında (AS: 2014) sonuçlandı. Ailelerin büyük hukuk mücadelei vererek sürdürdüğü yargılamada beklenen olmasa da sorumluların bir bölümü ceza aldı.
İşçi cinayetlerinde bir belediye başkanının yargılanması ise bir ilkti. Ancak dönemin Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın da sonunda beraat etti. Davanın avukatı Güldem Demir, başkanın beraat nedenin “bilirkişi raporu” olduğunu söyledi.
*********************
OSTİM’de 11 işçi yaşamını yitirdi,
hukuk mücadelesi sürüyor..

Hukuk mücadelesi hala süren bir başka
işçi cinayeti ise Ankara’da 3 Şubat 2011’de meydana gelen OSTİM’de (Ortadoğu Sanayi ve Ticaret Merkezi) yaşanan
tüp patlaması. 20 işçinin yaşamını yitirdiği davanın 22. duruşması 4 Eylül’de görüldü. Geçen duruşmada bilirkişi raporu yayınlandı. Bu bilirkişi raporunda yalnızca tüpleri satan gaz şirketinin suçlu görülmesinin kabul edilemez olduğunu belirten davanın avukatı Erbay Yucak;
“O patlayan tüp firmasına vize veren Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’dır. Patlayan tüplerin dolum şekli olan SNT tüp doldurma ruhsatını önce verip sonra iptal eden Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’dur. Patlamanın yaşandığı işyerinin kaçak olmasına kaşın çalışmasını göz yuman OSTİM yetkilileri, Belediye ve Çalışma Bakanlığı’dır.
Ancak bilirkişi raporunda onlar sorumlu görülmedi. Biz bu rapora itiraz ettik.
Eğer itirazımız kabul edilmezse yalnızca tüp firması yargılanacak..”
eleştirilerinde bulundu.

 

Esenyurt’ta alışveriş merkezi
11 işçiye mezar oldu

İstanbul Esenyurt’ta 11 Mart 2012’de Marmara Park Alışveriş Merkezi’nin inşaatı sırasında işçilerin kaldığı çadırda çıkan yangında 11 işçi yaşamını yitirmiş 4 kişi de yaralanmıştı. Yangına neden olan ise işçilere barınma amaçlı kurulan çadırda kullanılan ısıtıcıydı. Bu davaya bakan Avukat Gülfem Demir, davanın sürdüğünü söyledi. Ancak bu davada da öbür
işçi cinayetlerinde olduğu gibi yalnızca kimi yetkililerin sorumlu tutulduğunu söyleyen Av. Demir, tüm sorumluların yargılanmamasının nedeninin ise bilirkişi raporu olduğunu söyledi. Demir, şöyle konuştu;
 
“Raporlar eksik ve kötü hazırlanıyor. Asıl sorumlular raporda yer almıyor. Genelde belediyenin alt çalışanları, iş güvenliği uzmanları ve ustabaşıları cezalandırılıyor.”
 

Soma Maden Faciası

Geçtiğimiz Mayıs ayında (AS: 13 Mayıs 2014) Manisa’dan gelen bir haber tüm Türkiye’yi yasa boğmuştu. 301 madencinin yaşamına mal olan faciada ihmaller hala konuşuluyor. Hukuksal sürecin başlatılabilmesi içinse bilirkişi raporu bekleniyor. Avukatlar raporlar gelmeden dava açılamayacağını söylerken, ancak usuli (AS: yöntemsel) işlemler düzeyinde ilerleme kaydedildiğini belirtti. Maden faciasının ardından Soma Holding Genel Müdürü Ramazan Doğru, mahkemede “Bana verilen yetki imzası sahte” diyerek Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’ı suçlamış,
Gürkan da genel kurul belgesini gösterip Doğru’yu suçlamıştı. Eylül ayı içinde
hazır olması beklenen bilirkişi raporu imza tartışmasını da netleştirmiş olacak.
Rapor doğrultusunda kimlerin yargılanacağı da belirlenebilecek.

Kömür Karası Değil YÜZ Karası…

Kömür Karası Değil YÜZ Karası…

soma_650000

Kader değil, cinayet!

Tıp Dünyası – HABER MERKEZİ – Manisa’nın Soma ilçesindeki Soma Holding’e bağlı Soma Kömürleri Maden Ocağı’nda 13 Mayıs 2014 tarihinde gerçekleşen
trafo patlaması (AS: sonradan bu doğrulanmadı!) sonucunda 800’e yakın maden işçisi toprak altında kaldı, yüzlerce maden işçisi yaşamını yitirdi. Patlama sonrası çıkan yangında 300’e yakın maden işçisi karbonmonoksit gazından zehirlenerek yaşamını yitirdi, yüzün üzerine maden işçisi ise toprak altında.

Yastayız…

DİSK-KESK-TMMOB-TDB ve TTB; Soma’daki işçi kardeşlerimiz için tüm işçi sınıfına, emekçilere ve emek dostlarına 15 Mayıs 2014 tarihinde iş bırakma çağrısında bulundu. Ayrıca, halk siyah giyinmeye, siyah kurdeleler takmaya, balkonlarına siyah bezler asmaya, evinin, işyerinin balkonuna, aracına siyah bezler asmaya çağrıldı.

Tüm yurtta iş bırakıldı

DİSK-KESK-TMMOB-TDB ve TTB, Soma’da yaşanan facianın ardından 15 Mayıs günü tüm yurtta iş bırakarak iş cinayetlerini protesto eden basın açıklamaları yaptı.
Hekimler, sağlık çalışanları ve tüm işçi ve emekçiler siyah giyinip, siyah kurdeleler takarak işyerlerinde sabah saat 09:00’da 3 dakikalık saygı duruşu yapmalarının ardından bulundukları illerde bir araya gelerek basın açıklamaları düzenlediler.

Ankara’da işçi ve emekçiler, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin de katılımı ile Milli Kütüphane önünde toplanıp Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
önüne yürüdü.

İstanbul başta olmak üzere birçok ilde sabah saatlerinden başlayarak çok sayıda
işyerinde iş bırakıldı. Hastanelerde, fabrikalarda, belediyelerde, okullarda iş bırakan emekçiler polisin biber gazlı müdahalelerine karşın bulundukları illerde
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlükleri önüne giderek
basın açıklamaları yaptı.

“AKP Hükümeti bu cinayetin failidir”

Tüm illerde okunan DİSK-KESK-TMMOB-TDB ve TTB imzalı ortak basın açıklaması metninde ise;

  • “Çok açıktır ki, yaşanan bu katliamın sorumlusu, güvencesiz çalıştırmayı yaygınlaştıran, işçi sağlığını bir maliyet ögesi olarak gören sermaye ve
    AKP Hükümetidir. İşçi sağlığı ve güvenliğinin tümüyle bir maliyet yükü olarak görüldüğü ve maksimum kârı elde etmek için en acımasız üretim süreçlerinde çalışmak zorunda bırakılan Soma’daki yüzlerce işçi kardeşimiz, başından beri ölüme terk edilmişlerdir. Özelleştirme, taşeronlaştırma politikalarını sürdürenler, maliyet düşürmek için işçilerin yaşamına kast edenler,
    onlara cesaret verenler, daha önceki madenci katliamlarını sözleriyle ve icraatlarıyla aklayanlar, İş Güvenliği Yasasıyla işyerlerindeki denetimleri bile özelleştirenler, Soma katliamının failidir ve hesap vermelidir.”  
    denildi.

Özelleştirme ve taşeronlaştırma can alıyor!

Açıklamada, Türkiye işçi sınıfının iş cinayetlerine, güvencesiz çalıştırmaya karşı
sabrı kalmadığı ifade edilerek, yıllarca kamu eliyle üretimin yapıldığı madenlerin,
özel sektöre devredilmesinden sonra iş kazalarında patlama yaşandığı,
2002’den 2011’e dek kömür madenlerindeki iş cinayetlerinin %40 arttığı bildirildi.

“Bu dönüşüm sayesinde Soma’da katliamın yaşandığı işletmenin patronun övündüğü rakamlar ortaya çıkmış, kömürün tonunun maliyeti 130 dolardan
23 dolara düşmüştür. Bunun tasarrufun bedeli de yüzlerce işçinin ölümüyle ödenmiştir.”

denilen açıklamada, özelleştirme ve taşeronlaştırma politikaları sonrası

  • Türkiye’nin ölümlü maden kazalarında Avrupa’da 1.sıraya yükseldiği, Dünya’da ise bu alanda ilk üç sırada yer aldığı belirtildi.

AKP’nin Soma’daki iş cinayetlerinin araştırılması için 6 ay önce verilen bir önergeyi reddettiğinin anımsatıldığı açıklamada,

“İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasıyla bu alanı da piyasaya devreden, denetimi yapanın işverenden maaş aldığı bir sistem kuran, yine tüm uyarılarımıza karşın bu alandaki denetim yetkisini bağımsız emek ve meslek örgütlerine vermeyi reddedenler,
hiç mi vicdan azabı çekmemektedir?” diye soruldu.

Başbakan açıklamalarıyla katliamı meşrulaştırıyor!

Açıklamada şöyle denildi:

“Daha önceki cinayetlerin ardından ‘Bu mesleğin fıtratında ölüm vardır’ diyerek
yeni katliamları meşrulaştıran hükümet üyelerine, Soma’da Başbakan da katılmıştır. 19’uncu yüzyıldan, 20’nci yüzyıl başından örnekler vererek zihniyetinin 150 yıl öncesinde kaldığını gösteren Başbakan’a 21. yüzyılda olduğumuzu anımsatmayı
bir borç biliriz. “Hedef 2023” diye yola çıkanların 1862’deki bir kazayı örnek göstererek ‘Bu işin fıtratında var’ demesi, ülkemizin içinde bulunduğu tabloyu oldukça net özetlemektedir.

Bu ülkenin 77 milyon insanı, teknoloji bu denli gelişirken insana değil ölüme yatırım yapan bir anlayışı hak etmemektedir. Soma’da yitirdiğimiz işçilerden bize kalan yalnızca acı değil, böylesi katliamların yaşanmaması için mücadele görevleridir.
‘Kader’, ‘fıtrat’ diyerek sorumluluklarını unutturmaya çalışanlara ilan ediyoruz ki; unutmayacak, güvenceli iş ve insanca yaşam hakkımız için mücadeleyi büyüteceğiz”.

İSTRMLER

-İş cinayetlerinin artışına neden olan taşeron çalıştırma derhal yasaklamalıdır.
-Özelleştirildikten sonra seri cinayetlerle gündeme gelen tüm madenler derhal yeniden kamulaştırmalıdır.
-İşçi sağlığı ve iş güvenliğini piyasaya devreden İş Güvenliği Yasası kaldırılmalı,
tüm denetim yetkisi emek ve meslek örgütlerine verilmelidir.
-Başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Enerji ve Sanayi Bakanı olmak üzere hükümet derhal istifa etmelidir.

TTB Heyeti Soma’daydı

Patlamanın hemen ardından TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Fatih Sürenkök,
TTB Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri Kolu üyesi Dr. Mustafa Vatansever, Manisa Tabip Odası Başkanı Dr. Derya Pekbayık, Manisa Tabip Odası önceki
genel sekreteri ve Psikiyatri Uzmanı Dr. Şahut Duran ve Manisa Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Bülent Kundak ile Sağlık Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Manisa Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Zeynel Abidin Kaplan’dan oluşan bir kurul
olay yerine gittiler ve incelemelerde bulundular.

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, TTB 2. Başkanı Prof. Dr. Gülriz Erişgen, TTB Genel Sekreteri Dr. Bayazıt İlhan, TTB Merkez Konseyi Üyeleri,
Dr. Arzu Erbilici, Dr. Filiz Ünal İncekara, Dr. İsmail Bulca, Dr. Zülfükar Cebe, Dr. Fatih Sürenkök, Dr. Melda Pelin Yargıç ile Manisa Tabip Odası Başkanı Dr. Derya Pekbayık, Manisa Tabip Odası önceki genel sekreteri Psikiyatri Uzmanı Dr. Şahut Duran,
Manisa Tabip Odası yönetim kurulu üyeleri ve Türk Dişhekimleri Birliği Merkez Konseyi Üyesi Mustafa Oral ise 15 Mayıs 2014’te Soma’ya giderek temaslarda bulundu.
Kurul önce Soma Devlet Hastanesi Başhekimini ziyaret etti ardından hastane önünde basın açıklaması yaptı.

Daha sonra patlamanın yaşandığı madene giden kurul, Soma Holding’e bağlı
Soma Kömürleri’nin işyeri hekimi ile görüştü. Kurul, bölgedeki Maden Mühendisleri Odası yöneticileri ile de temaslarda bulundu. 14 Mayıs 2014 tarihli Soma Eynez
Maden Faciası TTB Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri Kolu Hızlı Değerlendirme Raporu’na ise http://www.ttb.org.tr/index.php/Haberler/rapor-4570.html adresinden ulaşabilirsiniz.