Dostlar, Okullar açıldı, 17 milyon dolayında ilk ve orta öğrenim öğrencisi ders başı yaptı.. 800 bin de öğretmen..Üniversitelerde 4 milyonu aşkın öğrenci ve 100 bini aşkın akademisyen de.. Yaklaşık 22 milyonluk devasa bir kitle.. Pek çok ülkenin nüfusundan daha fazla.. İstanbul nüfusunun 1,5, Ankara nüfusunun yaklaşk 5 katı.. Dolayısıyla muazzam bir yük ve ağır bir sorumluluk.. Sorunlar çok ve çeşitli. Eğitim düzenini giderek dincileştirmek, laik – karma – bilimsel – sorgulayıcı – uygualmalı eğitimden giderek kopmak, Atatürk‘ü ve öğretisini kitaplardan çıkarmak.. vb. Bakan Avcı, okullar açılırken, bilgece bir söylev verebilseydi keşke.. 4+4+4 ucubesinin acı sonuçları ancak deneme – yanılma ile görülebildi siyasal iktidar tarafından.. Oysa bir siyasal iktidarın soyutlama ve bilimsel öngörüler – kestirimler yapabilmesi beklenmez miydi?? Pilot projelerle yol alması beklenmez miydi? **** İlkokula başlayan çocukların temel gereksinimi GÜVEN… Bu duyguyu kırmamak, beslemek gerekiyor. Sevgi ve saygı ile. Dr. Ahmet Saltık ========================================== İlkokula başlayan çocuğun ihtiyacı:
FİGEN ATALAY
Anne-babalar, ilkokula başlayan çocuğunuzun güvene gereksinimi var. Özel Mektebim Okulları Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölüm Başkanı İlkokul 1. sınıfta, çocuğun eğitim yaşamıyla ilgili tutumları ve alışkanlıkları oluşmaya başlar. Yeni arkadaşlar, yeni bir öğretmen ve değişik bir ortama adım atacak olmak, çocukta kaygı yaratabilir. Çocuklar ilkokula hem psikolojik hem de akademik olarak hazır oldukları zaman, okula uyum sağlamaları çok daha kolay olur. Güven aşılayın: Çocuklar, çevrelerini çok iyi gözlemlerler ve yakın çevrelerindeki kişilerin tepkilerinden kolayca etkilenirler. Özellikle bu noktada anne babanın yapması gereken, varsa kaygılarını en alt düzeylere indirmeye çalışarak çocuğa yeni başlangıcı için güven vermektir. Anne ve baba da kendini hazırlamalı ve ortak bir tutum içinde olmalıdır.
Okulla ilgili doğru bilgiler verin: Çocuğa ilkokulla ilgili doğru bilgiler vermek, çocuğun okula karşı yanlış beklentiler içine sokulmaması açısından çok önemlidir. İlkokul dönemi, çocuğa olduğundan çok zor ya da olduğundan daha kolay anlatılmamalıdır.. Öğretmenler de dikkatli olmalı: Anne-babanın tüm çabalarına karşın duygusal olarak hazır olmayan çocukların, 60-66 aylık çocuklarda genel anlamda bu durum kaçınılmazdır. (Cumhuriyet Pazar Dergi, 22.9.13) |