Ankara Üniversitesi’nde bilim ve hukuk tahammülsüzlüğü!
(AS: Bizim kapsamlı katkımız yazının altındadır..)
OHAL uygulamalarının ve çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin hukuk dışı olduğuna ilişkin değerlendirmeleriyle de tanınan Prof. Dr. Metin Günday doktora tezi jüriliğinden “azledildi.” Günday’ın Sosyal Bilimler Enstitüsünde yürüttüğü tüm tez danışmanlıkları ve doktora yeterlik komitesi üyelikleri de düşürüldü.
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, daha önce de Kamu Hukuku doktora programında Prof. Dr. Metin Günday’ın verdiği İdari Yargı dersini kaldırmıştı.
====================================
Dostlar,
Bir Ankara Üniversiteli olarak OHAL – KHK zemininde – kapsamında olan / olmayan -uygulamalardan son derece rahatsızız. Cumhuriyetin ilk üniversitesi olakla çoooook övünen, belki de bu bağlamda haklı olan, söz konusu mottoyu nerdeyse kurumsal logosuna bitişik kullanan bir kadim bilim kurumu, bu çok zor dönemde de örnek olmalıydı. Ne yazık ki tersi oldu. Yaşanan olumsuzluklara ilişkin büyük ölçüde karartma var. Olayların perde arkasını netlikle öğrenebilmekten çok uzağız. Kuşkusuz bu tablonun kurgusal olduğunu değerlendirebilecek deneyimimiz var.
Ankara Üniversitesinin 2. dönem rektörlüğünü yapan, ilk döneminde oy verdiğimiz ancak 2. dönem bunu yap(a)madığımız meslektaşımız Rektör Erkan İbiş, akademik etik değerleri öne çıkarmalı ve ilkeli davranarak öğretim üyeleriyle toplantılar yapıp süreçleri içtenlikle açıklamalıdır. Gücünün yettiği ve yetmediği noktaları, meslektaşlarına açıkyüreklilikle anlatmalıdır. Bunun yapılmaması kendisinin de, kurumsal kimliği ile Ankara Üniversitesi’nin de belki de hak etmediği ölçüde yıpranmasına, saygınlık yitirmesine yol açmaktadır. Buna hakkı yoktur.
Ankara Hukuk Fakültesi’nin İdare Hukuku alanında haklı bir ünü olan, bu alanda değerli bilimsel ürünler veren Sn. Prof. Dr. Metin Günday hocamıza dönük, doğrudan O’nın cik iletilerinden (tvitlerinden) öğrendiğimiz hak yoksunlukları son derece üzücüdür. Bunlar açıkca ceza niteliğindedir ve ne yazık ki cezaların – güvenlik tedbirlerinin kişiselliği ilkesi çiğnenerek Sn. Prof. Günday’dan yararlanmak durununda olan öğrenci ve asistanları da doğrudan cezalandırılmaktadır. Ayrıca hukuk bilgini Prof. Günday’ın, bilimsel üretimi ve hizmetlerinden ülkemiz ve bilim dünyası yoksun bırakılmıştır.. Dolayısıyla maliyet, sanıldığından çok daha yüksektir eğer dert edilir ve algılanabilirse. Prof. Günday, bu ülkenin dar kaynaklarıyla yetişmiştir ve şimdi halkına – insanlığa borcunu ödemekten alıkonmaktadır. Hiç kuşku yok, atılan her adım, ADALET’in temel aracı olarak HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ ilkesine mutlak bağlı kalınmalıdır. Böylesi bir çaba herkesin yararınadır ve yükümüdür.
Ankara Üniv. Hukuk Fakültesi’nin İdare Hukuku bilim dalı çok hırpalanmıştır. Öğretim üyesi sayısı bir elin parmaklarını geçmezken, bir süre önce Prof. Ali Ulusoy epeyce süre görev dışında kalmıştır. Şimdi Prof. Günday dışlanmak istenmektedir. Bölümde 2 doçent ve 1 yardımcı doçent vardır. Ağır eğitim yükü, araştırma – yayın işlevi ciddi biçimde sekteye uğrayacaktır. Nitekim Ankara Üniversitesi’nin dünya genelinde sıralamada yeri rahatsız edici düzeyde gerilemiştir.
Klasik sözde gerekçelerle “kamu güvenliği” vb. beylik gerekçelerle kamunun giderimi olanaksız zarara uğratılması, insanlarım temel hak ve özgürlüklerinin sözde güvenliğe kurban edilmesine artık bir son vermek gerekir. 21. yy’ın şafağında Türkiye ve Akademia, -özellikle diyelim- Ankara Üniversitesi onur kırıcı bu görünümü ve ağır şaibeyi hak etmemektedir.
Bize yakışan “süfli” boyun eğiş değil, AYDIN SORUMLULUĞU ile gerçeklik – adalet- bilim – özgürlük – insan onuru için tarihe ve topluma örnek duruş sergilemek, savaşım vermektir.
Ve vakit hala geç değildir..
Sevgi ve saygı ile. 16 Eylül 2017, Ankara
Prof. Dr. Ahmet SALTIK
Halk Sağlığı – Toplum Hekimliği Uzmanı
AÜTF Halk Sağlığı AbD Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net profsaltik@gmail.com