12 Yaşındaki Mısırlı Çocuğun Örnek Sağduyusu

Dostlar,

Sevgili arkadaşımız Duran Aydoğmuş‘un paylaşılmasını istediği iletisi aşağıda..

Haklı Sn. Aydoğmuş…

Bu kısa video kayıt izlenmeli..

Sn. Aydoğmuş’a da, Sn. Prof.Ercan‘a da teşekkürler.

12-13 yaşındaki Mısırlı çocuk Ali Ahmed‘in inanılmaz sağduyusu..

Despotlara ders : İnsan aklı sonsuza dek tutsak alınabilir mi??

Sevgi ve saygı ile.

18.7.13, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

========================================

Dostlar,

ÇOK ÖNEMLİ …
Aşağıdaki erişke (bağlantı) tıklanınca 2,50 dk süreli bir söyleşi dinlenecek.
Keşke 5-10 dakika falan sürseydi diyorum.
İnanılması çok güç ama 12-13 yaşındaki Mısırlı bir çocuk konuşturulmuş. Soru ve yanıtlar Arapça tabii ama, Nükleer Fizik Prof.’u Ali ERCAN Hoca İngilizce altyazılı soru
ve yanıtları Türkçeleştirmiş Sağ olsunlar… Ben de hazırı paylaşıyorum…
Bu çocuğu, Mısır’ın yerli işbirlikçileri ve onların patronları yok etmezlerse büyüyünce Mısır’ın AtaArap’ı / Mısır’ın Atası olur,

Türkiye’nin Atatürk’ü olduğu gibi. Demek ki insan 12-13 yaşında bile aklını yeterince kullanabilirse gerçekleri bulabiliyor..
12 yaşındaki bu Mısırlı çocuk daha mantık-felsefe vb. dersleri bile okumadan ülkesinin ve dünyanın gidişini öğrenmiş konuşuyor…
Ne diyelim helal olsun Mısırlı Ali AHMED’e. Videodan dinlemek istemeyenler için soruları ve yanıtları aşağıdadır.
NOT : Web sitesi olanlar bu dosyayı yayınlarlarsa daha çok insan duyar-okur diye düşünüyorum.
Saygılarımla
D. Aydoğmuş
18.07.2013
Antalya
—–
Kimden: D.Ali Ercan daliercan@……….
Gönderildiği Tarih: 18 Temmuz 2013 21:14 Perşembe
Konu: UNBELIEVABLE!!! 12 year old kid 


Değerli arkadaşlar,

Aşağıdaki  erişkeye (linke) tıklarsanız,   M. Mursi ve İslamistlere karşı düzenlenmiş bir mitinge katılan 12 yaşlarında Mısırlı bir çocuğun
TV muhabirinin sorularına yanıtlarını duyacaksınız. 


Hayranlık duyduğum bu Arap çocuğun söylediklerini sizlerle paylaşmak istedim. “kendi beynimi kullanıyorum… araştırıyorum…” diyor.
Bu çocuk, aydınlanmak yolunda en önemli aşamayı geçmiştir. 

Özellikle 21. yüzyıl sosyal yapılanmasında internetin, yani küresel elektronik etkileşim ağının rolünü, etki ve gücünü görüyoruz.

İngilizce alt yazıların Türkçe çevirisini veriyorum. æ

– Adın ne, neden buradasın?
– Benim adım Ali Ahmed, Hazırlık 1. sınıftayım (yaklaşık 12 yaşında olmalı) Ben bugün Mısır’ın tek bir adamın keyfine bırakılmasını önlemek için buradayım ve de Anayasanın bir parti tarafından tek yanlı ele geçirilişini protesto etmek için buradayım. Biz askeri rejimden kurtulmak için savaştıysak, herhalde  yerine faşist teokrasiyi getirmek için değildi. 
 Faşist Teokrasi mi? Ben bunun ne demek olduğunu bilmiyorum.
– Faşist Teokrasi, Dini istismar ederseniz, Din adına, dinde olmayan baskıcı, aşırı kurallar dayatırsanız…
 Kim öğretti bütün bunları sana?
– Ben biliyorum işte…
 Nasıl yani?
 İnsanları dinliyorum ve kendi beynimi kullanıyorum; ayrıca gazete okuyorum, TV izliyorum ve internetten araştırıyorum.
– Yani Ülkede gidişatın iyi olmadığını, ve değişimin gerekli olduğunu mu düşünüyorsun?
– Politik, ya da Sosyal olarak mı demek istiyorsunuz? Devrimin gerçekleştirilmesi gereken sosyal hedefleri ekonomik gelişim, özgürlük ve sosyal adalet… Hâlâ iş yok, hâlâ polis insanları keyfine göre hapse atıyor;  bir TV ana haber sunucusu nasıl 30 milyon Mısır Lirası (4,3 milyon $) alabilir ki? Öte yandan insanlar çöplüklerde yiyecek ararken? Politik açıdan bakarsak, bizleri temsil eden bir Anayasa, hani nerde? Toplumun yarısı kadınlardan, ama sadece 7 hanım var Kurucu Mecliste, zaten onların da 6 sı “islamist kadınlar”.
 Anayasayı kendi görüşleri doğrultusunda şekillendireceklerini mi düşünüyorsun?
– Yanlışlık üzerine kurulu her şey yanlıştır; Anayasa iyi görünse de, eğer onu tasarlayan meclis yanlışsa sonuçta kötüdür. Bana 80 iyi madde, 20 kötü madde getirmesinler; Bu Ülkeyi yıkıma götürür. Bana böyle bir  Anayasanın iyi olduğunu söylemesinler.
– Sen Anayasa taslağını okudun mu?
-Nerde? internette mi? Evet. Mesela, “kadınlar -şeriat hükümlerine aykırı olmadıkça- her hususta erkeklere eşittir” !? deniyor; Ama şeriat hükümlerine göre Koca karısını dövebilir. 
– Problem nerede?
-Problem mi? Problem bunun zulüm oluşudur. Ben karımı öldüresiye dövemem, sonra da “onu terbiye etmek içindi” diyemem; böyle terbiye olmaz. Bu (davranış) aşağılayıcı ve delicedir. Bütün bunlar geçersiz, boş şeylerdir;  çünkü en başta Parlamento hükümsüzdür, Anayasal olarak da halkın vicdanında da hükümsüzdür. Bazı Partiler seçim kampanyasında dini siyasete karıştırıyorlar, Camiler seçmenleri harekete geçirmek için kullanılıyor, seçmenlere şeker ve yemeklik yağ dağıttılar ve benzer şeyler… 
(Çocuğun konuşması burada kesilmiş. æ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir