Kıyamet Günü Anayasası?!

Dostlar,

Sayın Hayrullah Mahmud Özgür, bu gün (1.2.13) kapsamlı bir ileti yolladı.

Demokrasi, güçler ayrılığı, siyasal erdem, anayasanın işlevi
temalarına odaklanan, tarihsel göndermelerle çok öğretici bir derleme..

Dolu dolu 11 sayfa.. Bu nedenle pdf olarak size sunmak istiyoruz.

Thomas Hobbes‘dan başlayarak John Locke, Monteskiyö, Jean Jacques Rousseau, İmmanuel Kant‘a dek vurgularla..

ABD iç savaşı ve ABD anayasası, George Washington, Thomas Jefferson,
köleliğin kaldırılması..

Biz çok yararlandık.

Okumak ve arşivlemek için aşağıdaki erişkeyi (linki) tıklamalısınız.

Kiyamet_Gunu_Anayasasi_1.2.13

Sevgi ve saygı ile.
1.2.13, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net 

Kıyamet Günü Anayasası?!” hakkında bir yorum

  1. Rıza GÜNER

    NASREDDİN HOCA ANAYASASI DAHA DOĞRU BİR TANIMLAMADIR!..

    Türkiye’de, insanlığın ve uygarlığın olmazsa olmazı olan Eşit Yurttaşlık İlkesi kabul edilmediği, aksine uygarlığa ve insanlığa karşı ezen ulus eşitsizliği savunulduğu için gerçek bir siyasal sistemin savunulması, gerçek bir Anayasa’nın yapılması imkansız gibidir.

    Eşit Yurttaşlık İlkesi kabul edilmediği için, Anayasa olsa da olur olmasa da… Sonuçta işi kitabına uydurup yapmak; itirazsız uygulanan tek ve en büyük Anayasa hükmüdür. Kuvvetli olan, arkası olan da biricik haklıdır… Hak adalet, özgürlük de Eşitlikle birlikte hikayedir. Ya dostlar alış verişte görsünler, ya adet yerini bulsun diye lafı edilir.

    Eğer gerçek bir Anayasa yapılsaydı, ABD’nin tam Başkanlık sisteminin, Türkiye’ye en uygun siyasal sistem olduğu kimsenin gözünden kaçmazdı. Ne var ki, “ABD TORAKLARI ÜZERİNDE DOĞAN HERKES EŞİTTİR!” denildiği gibi, “Türkiye Cumhuriyeti toprakları üzerinde doğan herkes eşittir…” denilmemiştir. Vatandaşlık ve milyonlarca insanın hayatı kişilerin Türklük algılamalarına bıraklımıştır.

    ABD’nin tam Başkanlık sistemi Türkiye^ye en uygun devlet sistemidir. Çünkü, üç meclisli ve kendi kendini koruyan, darbeye darbecilere ve darbecilerden korunmaya ihtiyaç göstermeyen bir sistemdir.

    Parlamento; Yasama Görevi yapar.

    Senato, devleti seçilmiş yöneticilere klarşı korur ve olası tıkanıklıkları ve sorunları çözer.

    BAŞKAN SEÇİCİ DELEGELER, BAŞKANI VE BAŞKAN YARDIMICISINI SEÇERLER, RUTİN OLMAYAN GEREKLİ İŞLERİ YAPARLAR.

    ABD Başkanlık sisteminde kimse diktatörlük ve lider Sultası kuramaz. Görev ve yetki her hangi bir suç işleyinceye kadar sürer, suç işleyen Başkan ve yardımcısı anında indirilirler.

    Başkan Seçici Delegeler, devleti Başkansız ve Başkan Yardımcısız bırakmazlar. Diktatörlüğe, lider sultasına, keyfi yönetime izin vermezler. Ama sorun sistem değil, henüz eşit yurttaşlık ilkesini kabul edilmemesidir. Bu nedenle, her sistem kötüye kullanılır, her sistem kötü sonuç verir…

    Türkiye’de Anayasal bir kanun Nizamı kurmak, erik ağacında üzüm yetiştirmeye benzer… Ne yaparsanız yapın, hangi Anayasayı kabul ederseniz edin ERİK AĞACINDA ÜZÜM YETİŞTİREMEZSİNİZ!..

    Cevapla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir