Etiket arşivi: AKP’nin iktidardan uzaklaştırılması

‘MİT TIR’ları” Silah Taşıyordu!


‘MİT TIR’ları” Silah Taşıyordu!


Cumhuriyet
‘in dün (29 Mayıs 2015) manşetten duyurduğu ‘MİT TIR’ları” haberi,
Erdoğan‘ın konu ile ilgili daha önce söyledikleri yeniden gündeme geldi.

MIT_TIRLARI1_SILAH_DOLU_Cumhuriyet_29.5.12

 

 

 

Bakın Erdoğan MİT TIR’lerı için neler söylemişti:

20 Ocak 2014 (Olaydan bir gün sonra)

“Savcı, benim iznim, Adalet Bakanlığı’nın haberi olmadan böyle bir müdahalenin içine giremez. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın ne getirip ne götürdüğüne bakamaz. Bu, bu paralel yapılanmanın diğer bir versiyonudur. Kısa bir zaman önce atılan adımın devamıdır. Ne yazık ki burada jandarmamız da kullanılmıştır. Burada, gerek bu savcıyla gerekse jandarmayla ilgili,
komuta kademesini kastediyorum, hepsiyle ilgili hukuki süreç başlatılmıştır.
Gereği de bunlarla ilgili yapılacaktır.”


16 ŞUBAT 2014

“Benim ülkemin İstihbarat Teşkilatı, Suriye’ye, hem de Suriye’deki Bayır Bucak Türkmenlerine insani yardım taşıyacak, birileri de gelecek, bunu silahla, zorbalıkla, yasa dışı şekilde engelleyecek. Ey paralel yapının savcısı, sen benim bilgim olmadan, iznim olmadan MİT’e müdahale edemezsin. Yasa bunu emrediyor. Bu ne cesaret? Bu millet bunu affetmez.
Bu millet bunu unutmaz. Bu ihanetin, bu aşağılık faaliyetin, bu casusluğun hesabını
hepsinden soracağız.”

6 Ağustos 2014

“Biz Suriye’deki Bayır Bucak Türkmenlerine MİT eliyle yardım ulaştırıyoruz. İki TIR.
Adana’da paralel yapı zihniyetini taşıyan bir savcı çıkıyor, polisler jandarmalar bu TIR’ların önünü geçiyorlar. MİT elemanlarımızı tartaklıyorlar. Kanunsuz fotoğraf çektiriyorlar.
Bunu yapmaları aslında suç. Ama yasal olmayan bir uygulamayı yapıyorlar. Buradan nereye gidiyordu yardımlar? Bayır Bucak Türkmenlerine gidiyordu. Peki Bahçeli’nin sesi çıktı mı? Kılıçdaroğlu’nun sesi çıktı mı?”

18 MAYIS 2015

“Suriye’deki Bayırbucak Türkmenlerine yardım götüren TIR’ları paralel örgütün savcıları, polisleri, askerleri durdurup tüm dünyaya bir mesaj vermeye çalıştılar. Amaçları Türkiye’yi, terör örgütlerine destek veren bir ülke gibi göstermekti. Bunun adı açıkça vatana ihanettir. Benim gönlümde de milletimin gönlünde de bunlara verilecek ceza aslında bellidir. Ama Türkiye bir hukuk devleti. Hem de onlara rağmen bir hukuk devleti. Bizim anamuhalefetin genel başkanının özlediği 27 Mayıs hukukunun bunlara dahi uygulanmasına gönlümüz razı gelmez.”

MIT_TIRLARI2_SILAH_DOLU_Cumhuriyet_29.5.12

 

Oysa;

AKP’li Yasin Aktay: MİT TIRLARI SİLAH TAŞIYORDU

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Siirt Milletvekili Adayı Yasin Aktay, savcıların tutuklandığı MİT Tırlarıyla ilgili ŞOK bir itirafta bulundu: MİT Tırları silah taşıyordu.

MİT’e ait içi silah dolu Tırları durdurdukları için bugüne kadar birçok asker ve son olarak
bu Tırlar için durdurma talimatı verdikleri için 4 Savcı ve 1 Jandarma Komutanı
geçtiğimiz günlerde tutuklanmıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, o dönemde bu durdurulan TIRların Türkmenlere yardım götürdüğünü iddia etmişti.

Ancak Erdoğan’ı hem TIRların içinde bulunan malzemeler hem de Türkmenler yalanlamıştı. Tutanaklarda TIRların içinde silah olduğu belgelenirken,
Türkmenler de “Bize yardım gelmedi..” demişti.

Önceki bu konuda AKP’li Yasin Aktay’da şok bir itiraf geldi. Milletvekili adayı olduğu Siirt’te seçmenlerle bir araya gelen Aktay, MİT Tırlarının silah taşıdığını resmen ilan etti. Yasin Aktay, Askerlerin ve Savcıların tutuklanmasına neden olan MİT Tırları’nın Özgür Suriye Ordusu’na silah taşıdığın açıkladı. Aktay’ın bu itirafı, geçtiğimiz günlerde tutuklanan Savcıları da harekete geçirdi. MİT Tırlarını durdurdukları için geçtiğimiz günlerde hukuksuzca tutuklanan Cumhuriyet Savcıları, Yasin Aktay’ın derhal ifadesinin alınması gerektiğini belirttiler.

Siyaset
– 18 Mayıs 2015 Pazartesi 09:30

Erdoğan MİT TIR’ları için ne demişti? – VİDEO

============================================

Dostlar,

Ne demeli bu durumda??

“12. CB RT Erdoğan yalan söylüyor / söyledi..” desek suç oluyor, hemen dava açtırıyor
Tayyip bey. Sanırız yüzlerce dava açtırdı bu vb. biçimde..
Açık ara ile dünya rerkorunun sahibi olsa gerektir.
Bu niye böyledir, hiç düşünmez mi?
Yanıt açıktır : Hukuku araç yapıp yıldırmak, susturmak, kimsecikleri konuşturmamak..
Yığınların gerçekleri öğrenmesini engellemek ve algılarını ters yönde yöneterek oy avcılığı yapmak..

Demesek; göz göre göre birileri halkı aldatıyor ve Türkiye’nin iç ve dış barışını tehlikeye sokuyor.. Ateşle oynuyor.. Komşu Suriye’de Batı emperyalizmi güdümünde silahlı isyan çıkarararak Esat rejimini devirmeye kalkan maşa – taşeron, sünni – dinci yobaz örgütlere
(Başta sözde Özgür Suriye Ordusu – ÖSO’ya!) Türkiye silah ve mühimmat desteği sağlıyor. Suriye’ye apaçık düşmanlık ilan ederek içişlerine doğrudan ve silahlı müdahale ile el uzatıyor.

Ardından 2 milyona yakın gariban Suriyeli Türkiye’de.. 5,5 milyar dolara varan doğrudan maliyet (Mayıs 2015’te) ve bir de duygu sömürüsü ile “Biz onlara ensar olduk.. “ edebiyatı..
(Dileriz seçim hilelerine karıştırılmaz bu yüzbinler…)
Reyhanlı’da 50’yi aşan masum yurttaşın Türkiye’nin bu iğrenç düşmanca politikasına karşı çıkanlarca (+ bildik istihbarat örgütlerince) hunharca katledilerek gözdağı ve yanıt verilmesi..

Yine hiç sıkılmadan bu çok acı olayı da sömürme ve “.. Reyhanlı’da Sünni kardeşlerimiz öldürüldü..” diyerek ayrıştırma, ötekileştirme, düşmanlaştırma, gerçek hedefi şaşırtma ve
Esad’ı hedef gösterme..

Tüm bunlar bir devlet başkanına yakışır mı?? Yeminine uyar mı? Hukuk içinde midir?
Atlantik ötesinin tehlikeli – kanlı serüvenlerine alet / taşeron olarak kadim komşu,
halkı Müslüman olan mazlum Suriye’ye ve gariban halkına bu vahşet reva görülebilir mi??

Tüm bu eli mahkum edimler, ne yazık ki, Erdoğan’ın onlarca kez kameralar önünde ilan ettiği “BOP eşbaşkanlığı” görevinin kaçınılmaz gereğidir.. “Biz bu görevi yapıyoruz..” sözleri Erdoğan’ın ağzından dökülen hazin tecellilerdir / kendi idam fermanıdır adeta.. Üstelik “BOP’un Ortadoğu barışı” demek olduğunu da Erdoğan ne acıdır ki, savunmak zorunda bırakılmıştı..

Ne hazin / acınacak bir tablo değil mi?? Peki ne uğruna??

Erdoğan bir süre sonra kalkıp, bir zamanlar yıllarca derin ortaklık içinde T.C.’ne karşı başlattıkları kumpas operasyonularını sürdürdükleri F Tipi / Cemaat hakkında,
belirttiği gibi “Kandırıldım.. “mı diyecektir?? Yurttaşımız bu masala kanacak mıdır?

Erdoğan çocuk mudur, zeka fukarası mıdır?

İkisi de olmadığına göre bu lanetli süreç, Hulki Cevizoğlu’nun deyimi ile “Lanetli yıllar”
nasıl adlandırılacaktır?
Her – halde, Yüce Divan’da, kendisinin de belirttiği üzere çok sayıda ve yinelenen
“VATANA İHANET” suçlarından yargılanacaktır. Bunun kaçarı kalmamıştır.
Artık mızrak çuvala sığmamaktadır; güneş balçıkla sıvanamamaktadır.

Erdoğan’ı ve suç ortaklarını hiç kimse kurtaramayacaktır.

Talihsiz Erdoğan ve suçlarına ortak ettikleri / göz yumanlar vd. dahil,
dönülmez akşamın ufkundadırlar…

Oysa, Büyük ATATÜRK‘ün altın ilkesini izleseydiler, “YURTTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ” şaşmaz kuralına sarılsaydılar, olabildiğince bağımsız bir dış politika gütseydiler,
ne kendilerinin başına bu felaket örümcekleri örülürdü ne ülkemiz bu batağa saplanırdı
ne de bunca canımızı – malımızı yitirirdik..
*****

“Her şeyde bir hayır vardır..” der atalar.. Büyük sözdür..

Dileriz AKP’ye / Erdoğan’a aşkla = gözü kapalı = sorgulamasız = şeksiz – şüphesiz, haşa adeta İMAN EDERCESİNE milyonlarca oyu yağdıran aziz yurttaşlarımız bunca felaketten bir ders çıkararak hem kendilerini, hem Erdoğan ve şürekasını hem de ülkemizi daha büyük yıkımlardan alıkoymak için 7 Haziran 2015 seçimlerinde vicdanlarının ve sağduyularının sesini dinlerler..

İnsandan umut kesilmez..
Hala ümit ediyoruz..
AKP’nin iktidardan uzaklaştırılmasında, başta kendileri için olmak üzere,
saymakla bitmez “hayırlar” vardır.. Tersine, iktidarda kalmaları ise başta kendileri,
ülkemiz ve halkımız için çooook daha ağır – kanlı faturalar demektir..

Ne yazık ki, az eğitimli halkımız an-cak deneme yanılma ile öğrenebiliyor..

“Yandım anaaaam’….”, “Yandım Allaaaaah!” deme vakti,
geç kalmadan, daha ne zamandır acaba??

Dosyamın tümümü pdf olarak indirmek için lütfen tıklar mısınız??

MIT_TIR’lari_Silah_Tasiyordu

Sevgi ve saygı ile.
30 Mayıs 2015, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com