HEY VURDUM DUYMAZLAR!
Muazzez İlmiye Çığ
Sabancılar, Koçlar, Holdingler, Üniversiteler, Sendikalar, lar, ler !…
Siz bu memlekette yaşamıyorsunuz galiba. Hiç sesiniz çıkmıyor!
Demokrasi diyorsunuz, ama onun gereklerini yerine getirmiyorsunuz!
. Ülke “özelleştirmek” lafı ile parti parti satıldı ve satılıyor; ses yok.
. 10 yıl önce sonu gelen terör, şehirlere indi, her gün şehit veriyoruz.
İçimiz kan ağlıyor. Kadınlar çocuklar ağlıyor Uçaklar, roketatarlarla yüz binlerce masrafa karşılık ele geçirilen 5-10 terörist ile övünülüyor; aldıran yok.
. Cephanelikte büyük patlama oluyor, 25 askerimiz ölüyor,
neden bir türlü açıklanamıyor; Soran yok
. Yepyeni bir eğitim programı başlıyor, küçücük çocuklar okula alınıp
ilk hedefin Arapça ve Kur’an öğrenmek olduğu söyleniyor.
Vatan, millet, bilim hepsi bir tarafa atılıyor; sonunu düşünen yok.
. Birçok bilim adamlarımız, değerli komutanlarımız, gazetecilerimiz
suçsuz olarak yıllarca hapislerde yatıyor. Vicdan yok..
. Ülkemize sığınmacı olarak Suriye’den, Libya’dan eli silahlı insanlar
getiriliyor ve bunlar ülkemizde eğitiliyor. Gören yok.
. Komşumuz Suriye’yle savaş eşiğindeyiz. Fark eden yok.
. Büyük bir iç savaşa doğru dolu dizgin gidiyoruz. Korkan yok.
Bakıyorum hiçbirinizin umurunda değil.
Hepinizin gözünü para bürümüş, gelmekte olan tehlikenin farkında değilsiniz.
90 yıl önce Cumhuriyet ile elde ettiklerimizin bir bir elden gittiğini,
onlar sayesinde bugünkü saltanatınızı sürdüğünüzü görmüyorsunuz.
Her gün yalanla dolanla konuşan, önüne gelene en ağır lafları söylemeye çekinmeyen, ona karşılık kendisinin demokrat olduğunu söyleyen birine demokrasi gereği (?) neden karşı çıkmıyorsunuz?
Bu ülkeye gelecek her kötülükte hepinizin payı var, unutmayın!
Bu gemide hepimiz varız. Nasıl böyle sessiz kalıyorsunuz? Yazık olacak bu güzel ülkeye
ve bu Din-iman edebiyatıyla uyutulan, her türlü sömürüye katlanan halkımıza!
Ben 98 yaşındayım ve ömrümün şu son günlerini, o eşsiz Devrimimizin din sömürüsünden yarar sağlayanlar, gavur (dediklerinin) ekmeği ile beslenenler tarafından içine edildiğini görerek, içim yanarak, yüreğim kan ağlayarak geçiriyorum.
Bugünleri de çok çok arayacaksınız, haberiniz olsun! (21 Eylül 2012)
“EY HALK GEL BİZİ KURTAR!..” ANLAYIŞI, HER ZAMAN ÇIKMAZ SOKAKTIR!..
Dünyanın en büyük liderlerinden Lenin; “bak neler oluyor, bunları öğren devrim yap,” diyerek SOYUT HALKTAN MEDET UMAN ütopyacılara, “siyaset bu değildir, ciddi siyaset bu değildir… Bu, olsa olsa genç kızları eğlendiren bir siyasetçiliktir,” demişti.
Muzaffer İlmiye Çığ da tıpkı genç kızlar gibi, eğlenceli bir laf etmiş… Halk ya da Millet kendi başına hareket kabiliyeti olan bir soyut bütün değil, milyonlarca tek tek insandan oluşan bir gerçekliktir.
Gerçek insanlar eğer örgütlenirlerse; “eli kolu her tarafa uzanan, gücü her şeye yeten bir dev oluşur…” Örgütlenmemiş, yüce halktan da, yüce milletten de hiçbir şey olmaz.
Bu halkı, örgütler ileriye götürmeye vesile olurlar, diye; İslam Ülkelerindeki ilerici hareketler askerleden çıkıyor diye 1950’li yıllarda Harp Akademelieri kapatıldı v <Türkiye entegre subay yetiştişrmeye son verdi; varolan entegre subay sınıfını da tasfiye etti.
Bu Halkı örgütler, ileri götürürler diye 68 ve 78 Kuşağı acımasızca yalnızca karargah subayı yetiştiren askerler tarafından acımasızca ezildi… Ve meydan Şeriatçılarla Bekçi Murataza Atatürkçülerine kaldı.
Şeriatçıların kazanması, Bekçi Murtaza Atatürkçülerinin kaybetmesi de gayet normaldir, Muzaffer İlmiye Çığ!..
Erik ağacında üzüm yetişmez!.. "Otuz yıldır Gayri Nizami Harbin iiçinde ne işi var düzenli ordunun?" demek grekirdi.
Erik Ağacında üzüm yetiştiremezsiniz!.. "Eşit Yurttaşlık İlkesinin kabulü ile"
Kürt Meselesi çözülürdü. Bunun yerine on binlrce insanın ölmesine yolaçacak çözümler dayatmak Atatürkçülerin bütün itibarını ortadan kaldıracaktı.
Erik Ağacında Üzüm Yetişmez, Atatürk bir daha mezardan kalkmaz. Siz de Atatürk'ün İlke ve Devrimleriyle Atatürk'ün yerini dolduramazsınız…Ancak, kendinizi güvenilmez, itibar edilmez ve umursanmaz hale getirirsiniz!..
Ama, aklınız varsa bundan sonra; devlete karşı işlenmiş bütün suçlar için Genel Aftan başka bir şey savunmayın… Ve halkın karşısına çıkacak yüzünüz olmadığını kabul edin. Vurdum duymazlıkla kendinizden başka kimseyi suçlamayın.
Dünyada hiçbir halk, hiçbir millet Bekçi Murtaza Atatürkçülerinin pşine düşmz.
Rıza bey,
Sitemizde çıkan hiçbir yazıyı olumladığınızı görmedim..
98 yaşındaki bir kadının çabasının tek başına anlamı vardır.
Hep eleştiri hep eleştiri.. hem de sert, katı, uzaşmaz ve suçlayan??
(Hatta hakaret dolu.. özel ricamız üzerine bunu biraz azalttınız..)
Yorumlarınızı engellemiyoruz, kaç tane de makalenizi yaymladık ama;
Bu nasıl bir ruh hali ve kişilik yapısıdır, çözemiyorum..
Merceğinizi bir parça da kendinize çevirseniz nasıl olur ??
Lütfen..
Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 21.9.12
Dr. Ahmet Saltık
http://www.ahmetsaltik.net
Saygın medeni sayın Muazez ılmiye hanım efendinin sözleri yorumu türkiyenin gidiş yönünü anlatması na erdemliğine saygı ile anıyorum Sizlere türkiyenin ihtiyacı var
Teşekkür ederim Sema hanım..
Siz de yazsanıza birikimlerinizi…
Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 01.10.12
Dr. Ahmet Saltık
http://www.ahmetsaltik.net
Sema hanım,
Sitemizde çıkan birçok yazıyı olumladığınızı görmek güzel..
98 yaşındaki bir kadının çabasının tek başına anlamı vardır.
Teşekkür ederim.
Sevgi ve saygı ile.
Ankara, 21.9.12
Dr. Ahmet Saltık
http://www.ahmetsaltik.net