HDP NEDİR – NE DEĞİLDİR?


HDP NEDİR – NE DEĞİLDİR?

Mehmet Ali Güller

Mehmet Ali Güller
maliguller@aydinlikgazete.co

AYDINLIK, 31 Mayıs 2015

Madem “HDP’ye baraj atlatma kampanyası” tam hız sürüyor, madem Erdoğan günde birkaç kez sözde HDP karşıtlığı pozu vererek milliyetçi oylara sesleniyor, tekrar pahasına biz de üç beş günde bir şu gerçekleri yazalım:

HDP AKP’NİN KARŞITI DEĞİL ORTAĞIDIR

1) HDP AKP’nin panzehri değil, destekçisidir, bütünleyenidir:
AKP ile HDP milli devleti yıkma gayretinde müttefiktirler.

2) HDP AKP’nin karşıtı değil, masadaki ortağıdır:
AKP ile HDP Açılım’da ve Yeni Anayasa’da birliktedirler.

HDP GEZİ’Cİ DEĞİL AKP’NİN BARİKATIDIR

3) HDP Gezi’nin temsilcisi değildir: Tersine HDP daha ilk günden Gezi’ye darbe demiştir! Hakan Fidan’ın talebiyle Öcalan PKK’ye “Taksim’i ulusalcılara bırakmayın” emri verene dek Gezi eylemlerinin karşısında durmuşlardır. MİT talepli o emirle de Gezi’nin yönünü değiştirmek ve kitleleri alandan soğutmak için harekete geçmişlerdir.

4) HDP Türkiye partisi değildir: HDP bir Hakan Fidan projesidir;
MİT’in Türkiye solunu yutma ve Gezi benzeri başkaldırıları sönümlendirme projesidir.

HDP SOLCU DEĞİL OBAMACIDIR

5) HDP demokrat değildir:
Güneydoğu’da başka örgütlere tahammül etmeyen ve şiddetle yok etmeye çalışan
terör örgütünün “yasal” temsilcisidir!

6) HDP solun temsilcisi değildir:
“Biji Obama” diyenler, ABD’den rol talep edenler solcu olamaz!

7) HDP bölgeci değil Batıcıdır: Türkiye, İran, Irak ve Suriye’de bölge dinamikleriyle değil, Washington’la birlikte hareket etmektedir.

HDP BİRLİKÇİ DEĞİL AYRILIKÇIDIR

8) HDP Kürtlerin değil Kürtçülüğün temsilcisidir:
Kürt halkı Açılım’ın ayrıştırıcı yönüne rağmen esas olarak hâlâ birlikçidir
ve Türk-Kürt kardeşliğini savunmaktadır.

9) HDP birlikçi değil ayrılıkçıdır:
Özerklik birlikte yaşamanın değil, adım adım ayrılmanın yoludur!

10) HDP silahların bırakılmasına karşı değildir:
Silahlar sayesinde hükümetleri masaya oturtabildiklerini en iyi kendileri bilmektedir!

HDP İLE AKP BİRBİRİNE MECBURDUR

11) HDP’ye baraj atlatmak AKP’yi durdurmak demek değildir:
Tersine Açılım’da PKK’nin masaya daha güçlü oturması ve Ankara’yı daha çok ödüne zorlaması demektir. Bu nedenle HDP’ye baraj atlatmak birliğe ve demokrasiye değil,
ayrılığa ve etnikçiliğe hizmet eder.

12) AKP’ye oy vermek, PKK’nin TBMM’ye girmesini engellemek değildir:
Açılım olduğu müddetçe PKK zaten AKP’nin koalisyon ortağıdır, hükümetin parçasıdır.

AKP İLE PKK KOALİSYON ORTAĞIDIR

13) AKP’ye karşı HDP’yi, HDP’ye karşı AKP’yi desteklemek tuzaktır:
Erdoğan ve Demirtaş, AKP ile HDP’yi karşıtlık temelinde büyütmeye çalışmaktadır.
Psikolojik savaş merkezleri AKP’yi Türklerin temsilcisi, HDP’yi de Kürtlerin temsilcisi
ve “Erdoğan karşıtlığının” merkezi diye sunarak güçlendirmeye çalışmaktadır.

14) AKP ile HDP’nin 7 Haziran “karşıtlığı” taktikseldir: Daha zayıf HDP AKP için, daha zayıf AKP de HDP için Açılım masasına güçlü oturmak demektir. Açılım masasına kimin güçlü oturduğunun çok önemi yoktur, zira sonuçta masaya yatırılmış olan Türkiye’nin üniterliğidir!

15) HDP ile AKP birbirine karşıt değil, mahkumdur: Açılım ikisini birbirine mecbur etmektedir. Açılım HDP ve AKP için sadece bir Atlantik görevi değil, varlık nedenidir.

Kısacası, “HDP’yi dağ yönetiyor” diyen Erdoğan, gerçekte o dağın şefiyle görüşmekte,
pazarlık yapmakta ve anlaşma imzalamaktadır.

AKP-PKK ortaklığının seni “göbeğini kaşıyan adam” ya da “bidon kafalı” seçmen yerine koymasına izin verme!

Birlik programını destekle ve baraj kaygısı duymadan Açılım karşıtı odağa,
yani Vatan Partisi’ne oy ver!

==============================================

Dostlar,

Sayın Mehmet Ali Güller‘in son derece başarılı bu yazısını paylaşmak istedik 10 gün sonra..
Tarihe not düşen çok başarılı bir yazı..
Kendisini kutluyoruz..
Zaman korkarız Güller’i haklı çıkaracak..

Sayın Gülleri’in Kürt kökenli bir yurttaşımız / aydınımız olduğunu belirtmekte yarar var.

Çooook ama çooook dikkatli olmak zorundayız..

Ülke ve ulus birliği vazgeçilmezdir ve bu emperyalist oyun mutlaka bozulmalıdır.

Seçim sonrası VATAN PARTİSİNE omuz vermek daha da önemli duruma gelmiştir.

HDP’ye oy veren 6 milyon dolayında yurttaşımızın ayrılıkçı – bölücü olduğunu savlamak olanaksızdır.

Ancak bu kitlenin HDP’yi çok özenle izlemesi, hele hele AKP ile HDP’nin ustalıklı
siyasal manevralarını iyi değerlendirmesi zorunludur.

HDP’ye emanet oy veren CHP’liler ve “enteller – solcular” büyük bir
tarihsel vebal altındadır.

Sevgi ve saygı ile.
10 Haziran 2015, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
profsaltik@gmail.com

HDP NEDİR – NE DEĞİLDİR?” hakkında 2 yorum

  1. D. Ali Ercan

    Sayın Güller HDP nin 8 (sekiz) yıldır Mecliste zaten bulunduğunun farkında değil galiba… Her şey iyi hoş da, HDP baraj altında kalsaydı ve AKP 320 milletvekili ile 2020 ye kadar iktidar olsaydı daha mı iyi olacaktı ? Hamaseti bırakalım. Biz de biliyoruz HDP nin bir proje olduğunu, PKK gölgesinde siyaset yaptığını, PKK nin siyasal görüntüsü ve sözcüsü olduğunu… ABD/İsrail projelerini … bunlar yıllardan beri malûm şeyler.
    Bu son seçimde Doğu Anadolu’da Kürtlerin hemen tamamı HDP ye oy verdiler, 12 Vilayetteki 53 Milletvekilinden 46 sını aldılar. ( 7 AKP) Batıdaki (İstanbul, İzmir…) Kürtler de tümüyle harekete geçirilirse HDP nin baraj sorunu da kalmaz. Tahminim, bir sonraki seçimde HDP en az %15 alır…. Bunları bilerek değerlendirme yapalım.æ

    Cevapla
    1. Ahmet SALTIK Yazar

      Ali hocam,

      Kimi CHP yöneticileri HDP bağlamında partilerinin ağır bedel ödediğini
      dile getiriyor. Yani CHP’den örtük – açık HDP’ye destek verildiği söyleniyor..
      Bu olgu da son derece ciddi – ağır bir tarihsel – politik sorumluluk CHP için.. Bakar mısınız Türkiye’nin hazin hallerine!

      AKP’den kurtulabilmek için 40 katır ya da 40 satır..

      Biri AKP öteki HDP.. Türkiye böylesi derin ve kritik bir açmaza sürüklenmemeliydi.

      Kazanılan milletvekili sayılarından çok, alınan oylara, bunların toplamdaki oranlarına odaklanmak daha doğru olacak.. Barajlı d’Hond’t sistemi bir afet ve dünyada örneği yok bizden başka.. Tek başına (Barajsız) d’Hond’t sistemi zaten
      2 ya da 2,5 parti üretmeye dönük.. Biz, S. Demirel sayesinde bu çok adaletsiz sisteme bir de baraj ekleme hünerini sergiledik (1968).. Çifte kamburlu Barajlı d’Hond’t sistemini biz türettik ve AKP’yi 3 Kasım 2002’de % 34 ile iktidar eyledik TBMM’de neredeyse 2 katı oranda temsil gücü vererek!
      O günden bu yana da 12,5 yıldır kıvranıyoruz..
      Bu seçimde ayrılıkçı – bölücü partiye destekle AKP belasını marjinal düzeye indirebildik.. Yağmurdan kaçtık.. Ya doludan??

      25. Dönem TBMM’de, bir rejim bunalımı kaynağı olan bu çok adaletsiz sistem mutlaka kaldırılmalıdır.

      Yönetimde istikrar uğruna seçim adaletini kurban edemeyiz.
      Koalisyonlara alışmalıyız.. Toplum zaten kompartmanlara ayrışmış durumda.
      Bırakalım TBMM’de temsil de edilsinler ve uzlaşma kültürümüz gelişsin..
      Ama HDP’nin etnik temelde ilkel siyaseti bırakması için kamuoyu baskısı ile.
      ABD – AB – PKK’nın taşeronu olmamak üzere; taç giyip akıllanarak!

      Olası mı?

      Ben pek umutlu değilim…

      Sevgi ve saygı ile.
      09 Haziran 2015, Ankara

      Dr. Ahmet SALTIK
      http://www.ahmetsaltik.net
      profsaltik@gmail.com

      Cevapla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir