Dostlar,
Sağlık Bakanlığı’nın Tabip Odalarına tahammülü yok..
Ankara ve Hatay Tabip Odalarının kapatılmasını istiyor..
Duruşma günleri de belirlenmiş.. Aşağıda..
30 Eylülk’de Ankara Adliyesindeki duruşmaya biz de gideceğiz.
Oysa Anayasa’nın 135. maddesi, “Kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu” olarak tanımlıyor Türk Tabipleri Birliği’ni (TTB), TMMOB’yi, TDHB’ni, TEB’ni, TBB’ni…
Bu meslek kuruluşlarının her birinin ayrı kuruluş yasası ve bu yasadan kaynaklanan tüzel kişilikleri var.
AKP bu kuruluşlarda egemen olmak için elinden geleni yapıyor ama iyi eğitimli aydınlık insanlar AKP’nin içyüzünü elbette çok iyi biliyorlar.. Bu yüzden seçimleri kazanamıyor.
O zaman da hırçınlaşıyor.. ve bu kuruluşların yasalarıyla oynayarak gelir kaynaklarını kısmayı, etkisizleştirmeyi deniyor. Elinden gelse kapatacak.. Ancak Anayasa md. 135 buna elvermiyor. Olmadı, AKP denetçi yollayarak bu kurumları sözüm ona denetleyerek açık arıyor ve yaptırım uygulama yolu arıyor.
İktidar yetkileri bu denli kötüye kullanılabilir mi? Hukuk kötü niyeti korur mu?
Önceki Sağlık Bakanı, adını zorlukla anımsadığımız Dr. Recep Akdağ, Samsun’da bir konuşmasında gazetecilere “..çıkartırız 2 maddelik bir yasa, kapatırız bu Odaları…” buyurmuştu. Ancak Anayasa md. 135’ten haberi yoktu..
Yüce TBMM’miz de bu siyasal kadronun elinde oyuncak edilmiş durumda..
İktidarın kaprislerine alet ediliyor.. Örn. 663 sayılı Yasa Gücünde Karaname,
“SAĞLIK BAKANLIĞI ve BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT ve GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME” adını taşıyor ((2.11.2011, RG 28103, mükerrer). TBMM açıkken, bir bakıyoruz 2 Kasım 2011 günü gecesi 35 adet YGK (KHK) çıkarılıyor. Birisi de 663 sayılı YGK. Başlığından anlıyoruz ki, Sağlık Bakanlığı yeniden yapılandırılıyor..
Fakat bir de görüyoruz ki, 58. maddede “tabipliğin kamu ve kişi yararına uygulanıp geliştirilmesini sağlamak..” ibaresi cımbızlanarak TTB yasasından (1.md) çıkarılmış.
Anamuhalefet Partisi CHP ikna edilerek konu Anayasa Mahkemesine taşınıyor ve büyük çabalarla iptal ediliyor..
Şimdi sormak gerekir : TTB yasasının 1. maddesinden “tabipliğin kamu ve kişi yararına uygulanıp geliştirilmesini sağlamak..” ibaresini özellikle seçerek yasadan çıkarısanız TTB felç olmaz mı? Amaç bıu ise sizin de üye olduğunuz meslek örgütünü işlevsiz bırakmak (kökten kapatamayınca!) ne işinize yarar? Yer yüzünde hangi demokratik ülkede böyle bir yaklaşımolabiiir? Çıkartılan bu ibare neresine batıyor ilgililerin?
Utanç verici şeylerdir ancak içimizi acıtan, TBMM’nin de bu kinci – intikamcı – ilkel anlayışa alet edilerek rastgele metinlerin Yasa olarak oradan geçirilmesidir.
Türk yargısı, böylesine çağdışı bir saldırıya geçit vermeyecektir eminiz..
Batı’da bu meslek kurumları çok daha fazla yetkiye sahipler.
Sağlık Bakanını, demokrasiyi içine sindirememişliğini dışavuran bu davranışı nedeniyle kınıyoruz. Bu utandırıcı – çağdışı davaları geri çekmeye çağırıyoruz..
Sevgi ve saygı ile.
23.9.2014, Ankara
Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net
=================================================
Hacettepe “Hekimliğime Dokunma!” diyor!
Hacettepe “Hekimliğime Dokunma!” diyor,
Sağlık Bakanlığı’nın açtığı davalara karşı Ankara Tabip Odası ve Hatay Tabip Odası’na desteğini sunuyor.
Ankara Tabip Odası’na açılan davada “Hekimliğime Dokunma!” demek için
30 Eylül’de Ankara Adliyesi’ne!
“Hekimim.
Ana adım: İnsan
Baba adım: Hipokrat (diye biliniyor).
İkamet adresim: Bu güzel coğrafya; bir ucu Mezopotamya, bir ucu Anadolu ve Balkanlar.
Duydum, Sağlık Bakanlığı mahkemeye başvurmuş: “Ankara ve Hatay Tabip Odası Yönetim Kurulu üyelerinin görevden alınmasından ibaret” bir dava açılması için.
Tarih de kesilmiş: 30 Eylül Ankara, 14 Ekim Hatay.
Biz, bu davaya müdahiliz, tanığız olanlara, hekimlik yaptık. Duruşma günü geleceğiz: polise haber vermenize, barikat kurdurmanıza, gaza gerek yok; adlarımız aşağıda.
Biz insanız/hekimiz, insanca/hekimce geliyoruz.
Ankara ve Hatay Tabip Odalarının ve hekimlik yapması engellenen tüm meslektaşlarımızın yanındayız.”