ODTÜ’yü karıştıran siyasi iktidarın kurgusu

Dostlar,

ODTÜ’yü karıştıran siyasi iktidarın kurgusunun üzerinden 2 hafta geçti (18.12.12).

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dönem III öğrencilerimden sevgili
Arda Civelek‘in bize e-iletisini paylaşmak istiyoruz..

Sevgi ve saygı ile.
4.1.13, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

===================

Merhabalar Hocam;

Bir konu hakkındaki görüşlerimi sizinle paylaşmak amacıyla bu e-postayı yazıyorum. Bildiğiniz üzere, kısa bir süre önce başbakan TÜBİTAK ziyaretinde ODTÜ’lülerin protestosuyla karşılaştı. Bugünkü Aydınlık’ta Türker Ertürk’ün belirttiği üzere, kendisine, neredeyse bir tugay kudretindeki polis eşlik etti. Slogan dahi atmadan yürüyen grubun üzerine gaz bombaları atıldı, öğrenciler dövüldü ve ne yazık ki artık kanıksadığımız görüntüleri izlemek zorunda kaldık.
İki gün önce CNN Türk’teki “Tarafsız Bölge” adlı programa ODTÜ’den iki öğretim görevlisi katıldı; karşılarında ise bir tabela üniversitesinin rektörü, bir Zaman gazetesi yazarı ve bir Polis Akademisi hocası vardı. ODTÜ’lü profesörler, bu olaylar yaşandıktan sonra yürütülen planlı yanlış bilgilendirme kampanyasının adeta neferleri olan muhattaplarının tüm ithamlarına ve saçmalıklarına o denli güzel cevaplar verdiler ki, programdaki iki ODTÜ’lüden biri olan Prof. Dr. Semih Bilgen’le tanışmak ve kendisine teşekkürlerimi sunmak, “İyi ki varsınız!” diyebilmek için dün öğleden sonra ODTÜ’ye gittim.
ODTÜ’deki polis şiddetini görmezden gelerek yahut gerekliymiş gibi göstererek, iktidara yaranma fırsatının üzerine mal bulmuş mağribi gibi atlayan birçok üniversite yöneticisi de bildiğiniz üzere birer kınama metni yayımladı. Neyse ki üniversitemiz bu ekibin içinde değildi. Ancak, bilhassa başından yaralanan öğrencinin Ankara Hukuk’ta okuyor olması hasebiyle, fikrimce üniversitemizin göstermesi gereken tepki gösterilmedi. (en azından bildiğim kadarıyla)
Ek olarak, akademik yıl açılış töreninde hünerlerini sergileyen öğrenci konseyi başkanımız da fırsattan istifade şovunu sürdürüp ODTÜ’lülerin karşısında konuşlanmış. Bu durum beni rahatsız etti.
Semih Hoca sohbetimiz sırasında, başbakanın ODTÜ Rektörü’nü azarlayabileceğini, randevu talebine 3 gün geç yanıt verdiğini söyledi. “Başbakan tarafından azarlanan rektör” imgesi, aklıma bir zamanlar anneannemden dinlediğim bir şeyi getirdi:
50’li yıllarda İstanbul Hukuk Fakültesi’nde öğrenci olan anneannem, öğrenci eylemlerinden birinde, öğrenciliği zamanında hocası olmuş Prof. Sıddık Sami Onar’ın, okulunu ve öğrencilerini korumak için çabalarken polis tarafından yerlerde sürüklendiğini anlatmıştı. Bu konuya geçen günkü Hürriyet’te Yalçın Doğan da değinmiş. Bugünden farkı ise, 50 sene evvel üniversite(ler)in seçtiği taraf…
Tüm bunların ışığında, gerek fakültemizin, gerekse Ankara Üniversitesi’nin daha net bir tavır koyması beni ve benim gibi birçok kişiyi memnun ederdi diye düşünüyorum. Bu konuda bir şeyler yapabileceğiniz umuduyla bu metni kaleme aldım. Sabrınıza teşekkür eder, yeni yılınızı da en içten dileklerimle kutlarım. (28.12.12)
Arda CİVELEK
AÜTF D3 Öğrencisi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir