Etiket arşivi: Küresel neo-liberal kapitalist emperyalizm

BASKIN SEÇİMDE NÜKLEERCİLERE YİNE OY YOK!

BASKIN SEÇİMDE NÜKLEERCİLERE
YİNE OY YOK!

(AS: Bizim katkımız yazının altındadır..)

Küresel neo-liberal kapitalist emperyalizmin çok yönlü saldırıları altındaki bölgemiz ve Türkiye türlü oyunlarla istikrarsızlaştırılarak olağanüstü hal ve savaş koşullarında hileli referandumlarla anti-demokratik başkanlık sistemine ve hukuka aykırı yeni kurallarıyla bir baskın erken seçime sürüklenmiştir. Bir emek ve demokrasi birliği olan Nükleer Karşıtı Platform, bu anti-demokratik ve hukuksuz dayatmaları reddetmektedir. Nükleer enerji santralleri ve silahlara karşı demokrasi, barış ve güvenlik mücadelemiz, kesinlikle ve ancak evrensel insan haklarına ve hukuka dayalı demokratik parlamenter bir sistemde başarıya ulaşabilir.

ÜLKEMİZİN NÜKLEER BATAKLIĞA SÜRÜKLENİŞİ DERİNLEŞMEKTEDİR

Emperyalist güdümlü tek adam ve OHAL koşullarında ülkemizin adım adım bir nükleer bataklığa sürüklenişi derinleşmektedir. Hükümet, yaşamsal önemdeki kararları ısrarla, her türlü hukuksal ve siyasal denetimden kaçırıyor. Mersin ve Sinop’ta yaşayan yurttaşlarımız başta olmak üzere Türkiye halkının itirazı yok sayılmaya devam ediliyor. Ülkemiz ve bölge ülkeleri insanları için büyük tehdit oluşturan NATO-ABD nükleer silahları da topraklarımızda ulusal irademizin geçersiz olduğu askeri üslerde saklanmaya devam ediliyor. 7 Temmuz 2017’de BM’de oylanan ve ezici bir çoğunlukla kabul edilen Nükleer Silahların Yasaklanması Anlaşmasının oylamasında NATO ülkelerinin boykotuna ülkemiz de katılıyor.

BASKIN SEÇİMDE OYLAR EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİNE

Nükleer Karşıtı Platform olarak Türkiye’nin geleceği nükleer tehdit altındayken 24 Haziran’da halkımızı açıklıkla nükleer karşıtı, emek, demokrasi ve barıştan yana adaylara oy vermeye çağırıyoruz.

AKKUYU, FUKUŞİMA OLMASIN!

Yineliyoruz: Akkuyu’ya yapılacak nükleer santral, Mersin’in yaşamsal öneme sahip değerlerine tarıma, hayvancılığa ve ekosisteme vurulacak büyük bir darbedir. Uluslararası sözleşmeyle hukuksal denetimden kaçırılan Akkuyu NGS ile ilgili açılan ÇED iptali davasına siyasal iktidarın doğrudan ve açık müdahalesine tanık olduk. Rusya ile olan jeopolitik hesaplar, enerji ve kamu yararı tartışmalarını çoktan gölgede bıraktı.

SİNOP, ÇERNOBİL OLMASIN!

Sinop’ta yapılmak istenen nükleer santral, çevre düzeni planlarında gizlenmeye devam edilirken şimdiden 650.000 ağaç kesildi ve kesilmeye devam ediyor. Öte yandan Japonya Hükümeti, Fukuşima’nın yarattığı tahribatı (yıkımı) yıllarca gideremeyecek durumda olmasına ve iki halkın yoğun tepkisine karşın bu anlaşmayı imzalayabilmiştir. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinde yapılması zorunlu olan Halkın Katılımı Toplantısı’na Sinop Halkı alınmadı. Nükleer karşıtlarına soruşturma açılırken, yıllardır düzenlenen nükleer karşıtı miting bu yıl OHAL yetkileri ile yasaklandı.

OYLAR, DEMOKRASİYE

Nükleerin zararları, hukuk ve demokrasi alanında görülmeye başladı. Nükleer enerji teknolojisinin taşıdığı riskler bütün dünyada kabul edilmiş; Almanya, Japonya başta olmak üzere birçok ülke nükleer santrallerden vazgeçtiğini açıklamıştır. AKP, otoriter, antidemokratik ve tek adam iktidarına hizmet edecek nükleer bir güç edinmeye çalışmaktadır. Nükleer santral peşinde olan ülkelerin gizli ajandalarında nükleer silah gücüne sahip olma isteği bulunduğu genel olarak dünya kamuoyunca kabul edilmektedir. Oysa insanlık, yaşamı ve doğayı tümüyle ortadan kaldıran nükleer silahları mahkum etmiş, biyolojik ve kimyasal kitle kırım silahları gibi yasaklamıştır. Yerli ve milli olduğu aldatmacası politikalarla yaşam hakkımız emperyalist çıkarların taşeronlarına feda edilmektedir. Teknoloji fetişizmi ve popülist propaganda ile ülkemiz nükleer atık çöplüğü haline getirilmek istenmektedir. Nükleer santral olmayan Türkiye’de İzmir-Gaziemir’deki nükleer atıklar, çevreyi tehdit etmeye devam etmektedir.  Nükleer maceraya sürüklenmiş bir Türkiye’de hiçbir yurttaşın hukuk güvenliği ve yaşam hakkı güvencesi kalmayacaktır. Nükleer enerji sorunu, bir teknoloji sorunu olmanın ötesinde siyasal bir tercih sorunudur. 24 Haziran’da tercihimiz demokrasiden ve yaşam hakkından yana olacaktır.

OYLAR, NÜKLEER KARŞITI ADAYLARA

Nükleer karşıtlarının sesinin halkın en yüksek kürsüsünde dile getirilmesine ihtiyaç var.

  • Rusya ve Japonya ile imzalanan anlaşmalar feshedilmelidir.
  • NATO nükleer silahları ülkemizden çıkarılmalı,
  • emperyalist üsler kapatılmalı,
  • emperyalist bloklardan çıkılmalıdır.

Birleşmiş Milletlerde kabul edilen Nükleer Silahların Yasaklanması Anlaşması, yeni oluşacak TBMM’de onaylanmalıdır.

Küresel emperyalist kapitalizmin derinleşen kriziyle dünya ölçeğinde giderek artan savaş ve emek düşmanı faşizm koşullarında, kirli, pahalı ve yok edici bir nitelik taşıyan bu projelere karşı yerel, ulusal ve küresel emek ve demokrasi güçleriyle direnmek gerekiyor. Örgütlü emek tabanından geliştirilen bir demokrasi talebiyle nükleer enerjiye, silahlara, nükleer savaşa, nükleer atıklara karşı insanca yaşam hakkını, barışı savunan, ekolojik değerleri koruyan ve aydınlık toplumsal geleceğin varlık koşullarını gözeten adaylara oy vereceğiz. 07.06.2018

NÜKLEER KARŞITI PLATFORM – NKP Bileşeni NÜSED
=================================
Dostlar,

Bizim de üyesi olduğumuz NÜSED (Nükleer Tehlikeye Karşı Barış ve Çevre İçin Sağlıkçılar Derneği), NÜKLEER KARŞITI PLATFORM – NKP‘nin bileşenlerinden biri.

24 Haziran kritik seçimlerine sürüklenirken, ülkemizin önemli sorunlarından biri olan 3 NGS (Nükleer Güç Santrali – Akkuyu, Sinop ve İğneada) dayatması sorununu gündeme taşımak istedik.

Ayrıca,

  • DOĞU AKDENİZ ÇEVRECİLERİNİN (DAÇE) 2018 CUMHURBAŞKANLIĞI ve MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMLERİ İSTEMLERİ’

ni de bu bağlamda sitemizde paylaşmak istiyoruz.. 4 sayfa kapsamlı olan bu önemli – teknik metnin mutlaka değerlendirilmesi gerekiyor.. Lütfen tıklar mısınız..

DACE_2018_SECIM_BILDIRGESI

Sevgi ve saygı ile. 07 Haziran 2018, Datça

Dr. Ahmet SALTIK
NÜSED
Üyesi, 2010-12 Dönemi 2. Başkanı
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net     profsaltik@gmail.com