Etiket arşivi: Covid-19-Korona salgını

Halkın Kurtuluş Partisi’nden Erdoğan Hakkında Suç Duyurusu

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNAN                           :
HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI
Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA

VEKİLLERİ                        :
Av. Metin BAYYAR – Av. Ayhan ERKAN- Av. Ali Serdar ÇINGI
Av. Tacettin ÇOLAK – Av. Sait KIRAN- Av. Azime Ayça OKUR
Av. Halil AĞIRGÖL- Av. Pınar AKBİNA – Av. Doğan ERKAN
Atatürk Bulvarı Emlak Bankası Blokları B Blok No: 146 Kat: 4 D: 16 Fatih/İstanbul 

ŞÜPHELİLER                     :
1. RECEP TAYYİP ERDOĞAN (AKP Genel Başkanı sıfatıyla)
2. FAHRETTİN KOCA (SAĞLIK BAKANI)
3. SÜLEYMAN SOYLU (İÇİŞLERİ BAKANI)
4. ALİ YERLİKAYA (İSTANBUL VALİSİ)
5. ZAFER AKTAŞ (İSTANBUL İL EMNİYET MÜDÜRÜ)
6.SUÇA KARIŞTIĞI TESPİT EDİLEN DİĞER KİŞİLER 

SUÇ                                       :
1. Görevi Kötüye Kullanma (TCK m. 257)
2. Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere Aykırı Davranma (TCK m. 195)
3. Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK m. 279/ 1-2) 

SUÇ TARİHİ                                   : 02.05.2021

AÇIKLAMALAR                :
Bilindiği üzere Aralık 2019’da başlayan Covid-19 Korona salgını nedeniyle resmi açıklamalara göre ülkemizde ilk vaka 11.03.2020 tarihinde görüldü ve Covid-19 kaynaklı ilk ölüm haberi de Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından 18.03.2020 tarihinde açıklandı. Aradan geçen 1 yılda gelinen durumu, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı 02 Mayıs 2021 tarihli turkuaz tablo ortaya koymaktadır.

Geçen 1 yıllık süreçte uygulamalardaki yanlışlıklar, karar alma mekanizmalarında bulunan etkili ve yetkili kamu görevlilerin eksiklikleri, bilim insanlarının uyarılarına kulak tıkamalar, Covid-19 Pandemisinde bugünlerde üçüncüsü yaşanan dalgalara neden olmuştur. Vaka sayısı, vaka sayılarındaki artışa oranla vefat sayısı da hızla artmıştır. Alınan önlemlere en başta önlemi alan görevliler tarafından uyulmamış, önlemler sadece halkın maske-mesafe-hijyen üçüzüne ve düğün-dernekte, lokantada, kafede vb. kaç kişi olacağına indirgenmiştir. Diğer taraftan namuslu bilim insanlarının önerdiği, gelinen aşamada 28 günlük tam kapanmanın gerçekleştirilmemesi salgını kontrolden çıkarmıştır. Tabip Odaları’ndan, alanda çalışan Sağlık Emekçilerinden ve namuslu bilim insanlarından gelen bilgiler, vaka ve vefat sayısının resmi açıklamalardan çok daha fazla olduğu yönündedir.

Şüphelilerce salgının ilk başlarında alınmayan/alınan yetersiz tedbirler gevşetilip “yeni açılım” adı altında önlemler terk edilince, özellikle de son aylarda yapılan AKP İl ve İlçe Kongreleri salgını kontrolden çıkarmış, 24 Mart 2021 tarihinde yapılan AKP Genel Merkez Genel Kurulu ise, virüsün Türkiye’nin neredeyse bütün illerine yayılmasına, dolayısıyla vaka sayılarında ve ölümlerde artışa neden olmuştur. Bununla ilgili de Müvekkil Parti 26 Mart 2021 tarihinde başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere diğer ilgililer hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur.

Vaka ve ölüm sayılarında ki yüksek artış; AKP Hükümetini, bilim insanlarının 28 günlük tam kapanma önerilerinin altında da olsa, yine bilim insanları bu tür bir kapanmayı tam kapanma kabul etmeseler de, 29 Nisandan 17 Mayıs tarihine kadar 17 günlük tam kapanma kararını almak zorunda bırakmıştır. İçişleri Bakanlığı da 14.04.2021 tarihinde yayımladığı 6638 sayılı Genelge ile tam kapanma tedbirlerinin nasıl olacağını 81 İl Valiliğine bildirmiştir.

Ama suç duyurumuza konu olan olay göstermektedir ki; AKP Hükümetinin Genel Başkanı başta olmak üzere, Bakanlar, Emniyet Müdürler, Yerel Yöneticiler AKP Kongrelerinde olduğu gibi bu tam kapanma sürecinde de kendi koydukları yasaklara uymamışlar, kendi çıkardıkları genelgelere aykırı hareket etmişlerdir. Suç duyurusuna konu olay tam da “Ele verir talkını kendi yutar salkımı” atasözünün kapsamı içerisine girmektedir. Anlaşılan odur ki, yasaklar, yasaklara uymayanlara, uyamayanlara kesilen cezalar Halkımız içindir.

Oysa ister yönetici olsun isterse en yüksek devlet görevlisi herkesin uymak zorunda olduğu yasalar vardır. AKP’li olmak, AKP Üyesi, Yöneticisi olmak veya AKP Genel Başkanının katıldığı bütün törenlere katılıyor olmak, yasalardan, cezalardan muaf olmak anlamına gelemez. Buna resmen suç duyurusunda bulunduğumuz şahıslar dünya çapındaki salgın döneminde ve ölümlerin en fazla yaşandığı süreçte Anayasayı, kanunları ve en vahimi de kendi aldıkları güvenlik tedbirlerini yok saymış, kuralları açık şekilde çiğnemişlerdir. Bu nedenle söz konusu suç duyurusunda bulunma zorunluluğu doğmuştur. Şöyle ki:

Haber 1) Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni tip Koronavirüs’le mücadele kapsamında ilan edilen tam kapanmada Covid-19 tedavisi gördüğü hastanede 88 yaşında yaşamını yitiren Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım‘ın babası Ahmet Galip Yıldırım’ın cenaze namazına katıldı.

Yıldırım için Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisi’nde cenaze namazı kılındı. Namaza, Yıldırım’ın ailesi ve yakınlarının yanı sıra Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, milletvekilleri ve ilçe belediye başkanları katıldı. Ahmet Galip Yıldırım’ın cenazesi, Çengelköy Mezarlığı’nda toprağa verildi. İçişleri Bakanlığı’nın tam kapanma genelgesinde cenaze törenine ilişkin olarak şunlar kaydedilmişti:

“Kendisi veya eşinin, vefat eden birinci derece yakınının ya da kardeşinin cenazesine katılmak için veya cenaze nakil işlemine refakat etmek amacıyla herhangi bir cenaze yakınının e-Devlet kapısındaki İçişleri Bakanlığına ait e-BAŞVURU veya ALO 199 sistemleri üzerinden yapacakları başvurular (yanında akraba konumundaki 9 kişiye kadar bildirimde bulunabilecektir) sistem tarafından vakit kaybetmeksizin otomatik olarak onaylanarak cenaze yakınlarına gerekli seyahat izin belgesi oluşturulacaktır.

Cenaze nakil ve defin işlemleri kapsamında başvuru yapacak vatandaşlarımızdan herhangi bir belge ibrazı istenilmeyecek olup Sağlık Bakanlığı ile sağlanan entegrasyon üzerinden gerekli sorgulama seyahat izin belgesi düzenlenmeden önce otomatik olarak yapılacaktır.” (https://t24.com.tr/video/erdogan-tam-kisitlamada-kalabalik-bir-grupla-umraniye-belediye-baskani-nin-babasinin-cenaze-namazina-katildi,38494)

Haber 2) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kovid-19 tedavisi gördüğü hastanede 88 yaşında vefat eden Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım’ın babası Ahmet Galip Yıldırım’ın cenaze namazına katıldı.

Koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım’ın babası Ahmet Galip Yıldırım için İstanbul’da cenaze töreni düzenlendi. Cenaze töreni Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii’nde yapıldı. Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım ve ailesi taziyeleri kabul etti.

ERDOĞAN TÖREN SONRASI VATANDAŞLARLA SOHBET ETTİ

Cenaze törenine, Yıldırım’ın yakınları ve sevenlerinin yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Erdoğan, namazın ardından cami dışında bekleyen vatandaşlarla bir süre sohbet etti.

(https://www.haberler.com/cumhurbaskani-erdogan-umraniye-belediye-baskani-14105863-haberi/)

Suç duyurusuna konu olan olaya ilişkin fotoğraf kareleri: 

02 Mayıs tarihli neredeyse bütün haber sitelerinde yer alan bu haberler ve bu fotoğraflar göstermektedir AKP’liler lebalep kongreleri ve lebalep cenaze törenleriyle, içinde bulunduğumuz tam kapanma sürecinde yasalara ve genelgelere aykırı hareket etmekte, dolayısıyla Koranavirüsün yayılmasına neden olmaktadırlar.

Oysaki İçişleri Bakanlığının 14.04.2021 Tarih ve 6638 sayılı Genelgesi cenaze ile ilgili şu ifade yer almaktadır:

“Kendisi veya eşinin, vefat eden birinci derece yakınının ya da kardeşinin cenazesine katılmak için veya cenaze nakil işlemine refakat etmek amacıyla herhangi bir cenaze yakınının e-Devlet kapısındaki İçişleri Bakanlığına ait e-BAŞVURU veya ALO 199 sistemleri üzerinden yapacakları başvurular (yanında akraba konumundaki 9 kişiye kadar bildirimde bulunabilecektir) sistem tarafından vakit kaybetmeksizin otomatik olarak onaylanarak cenaze yakınlarına gerekli seyahat izin belgesi oluşturulacaktır.

Halka gelince 9 kişiye kadar bildirimde bulunabilme ve en çok 30 kişi ile cenazeyi kaldırmayı kural olarak koyulmuş ama bu kuralı koyan kişiler, cenaze kendi partilerinden birinin yakınına ait olursa tıklım tıklım törenler yapmaktan geri durmamaktadırlar.

Çöp toplayan denizde tek başına yüzen vatandaşa kahvede oyun oynayan 17 kişiye,  cezalar yazılırken, sanki yukarıda ki fotoğraf karesinde yer alan yüzlerce insana sanki suç işleme özgürlüğü varmış gibi davranılıyor, yasalar, genelgeler işletilmiyor, görmezden geliniyor, cezalar kesilmiyor.

(https://www.gazeteduvar.com.tr/coplerden-karton-toplayan-ramazan-bulut-sokaga-cikmaya-mecburum-haber-1521108),

(https://tr.sputniknews.com/turkiye/202105011044402656-datcada-turistleri-gorerek-denize-girdigini-soyleyen-kisiye-ceza-kesildi/),

(https://www.sondakika.com/haber/haber-tam-kapanmada-kahvehanede-oyun-oynayan-17-kisiye-14106646/),

Kendilerini bütün suçları işleme özgürlüğüne sahip ayrıcalıklı insanlar olarak gören şüpheliler adalet duygusunu incitiyorlar, kamu sağlığını tehlikeye atıyorlar. Bu durum Anayasanın; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Kanun önünde eşitlik başlıklı 10. Maddesinin 4 ve 5’inci fıkralarına aykırıdır.

Buna göre “Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” 

SUÇ NİTELEMESİ

  1. 1930 tarih ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu alınması gereken tüm tedbirleri, kimlerin, nasıl alması gerektiğini gösteren bir kanundur. Kanunun 3. maddesinin 3 ve 4’üncü fıkraları ile 23 ve 27’inci maddeleri yapılması gerekenleri saymıştır:

Madde 3 – Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekaleti bütçeleriyle muayyen hatlar dahilinde olarak aşağıda yazılı hizmetleri doğrudan doğruya ifa eder:

f.3 – Memlekete sari ve salgın hastalıkların hulülüne mümanaat.
f.4 – Dahilde her nevi intani, sari ve salgın hastalıklarla veya çok miktarda vefiatı intaç ettiği görülen sair muzır amillerle mücadele.

“Madde 23 – Her vilayet merkezinde bir umumi hıfzıssıhha meclisi toplanır. Bu meclis mahalli sıhhat ve içtimai muavenet müdürü, nafıa mühendisi, maarif, baytar müdürü, mevcutsa sahil sıhhiye merkezi tabibi, bir hükümet ve belediye tabibi ve hastane baştabibi ile garnizon ve kıt’a bulunan yerlerde en büyük askeri tabip ve serbest sanat icra eden bir tabip ve bir eczacıdan ve belediye reisinden mürekkeptir. Meclis valinin veya valiye bilvekale sıhhiye müdürünün riyaseti altında içtima eder. Valinin tensip edeceği bir zat kitabet vazifesini ifa ve zabıtları tanzim eder.

Madde 27 – Umumi hıfzıssıhha meclisleri mahallin sıhhi ahvalini daima nazarı dikkat önünde bulundurarak şehir ve kasaba ve köyler sıhhi vaziyetinin ıslahına ve mevcut mahzurların izalesine yarayan tedbirleri alırlar. Sari ve salgın hastalıklar hakkında istihbaratı tanzim, sari ve içtimai hastalıklardan korunmak çareleri ve sıhhi hayatın faideleri hakkında halkı tenvir ve bir sari hastalık zuhurunda hastalığın izalesi için alınan tedbirlerin ifasına muavenet eylerler.”

Kovid-19 kalabalık ortamlarda yayılım gösterirken, bütün toplumsal hareketlilikler sınırlandırılmıştır. Suç duyurusuna konu olan cenaze töreni yasaklar kapsamındadır. İçişleri Bakanlığının 27.04.2021 tarihli 7576 sayılı Genelgesinde açıklanan tedbirlere göre İstanbul Valiliği İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi 27.04.2021 tarihinde tedbirler belirlemiştir. İl Hıfzıssıhha Meclisi 36 numaralı Kararına göre; hafta içi hafta sonu ayrımı olmaksızın 29 Nisan 2021 Perşembe günü saat 19.00’da başlayıp 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 05.00’de bitecek şekilde tam zamanlı sokağa çıkma kısıtlaması uygulanmasına karar verilmiştir. Bu yasağa uymayanlar hakkında da Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun ilgili maddeleri gereğince idari işlem tesis edilmesine ve konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılmasına karar verilmiştir. Cenazeler ile ilgili olarak da yalnızca cenaze defin işlemlerinde görevli olanlar (din görevlileri, hastane ve belediye görevlileri vb.) ile birinci derece yakınlarının cenazelerine katılacaklar olanlar sokağa çıkma yasağından muaf tutulmuşlardır.

Ancak söz konusu cenaze töreninde bu kurallar ve kişi sınırlaması göz ardı edilmiştir. Suç duyurusunda bulunduğumuz kişiler muafiyet kapsamında da olmadıkları halde genelgede belirtilenden daha fazla kişiyle cenazeye katılıp TCK md 195’te belirlenen “Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere Aykırı Davranma” suçunu işlemişlerdir. Ayrıca haber resimlerinde de görüleceği üzere; vatandaşlar için söylenen maske ve mesafe kurallarına da uyulmamıştır bu törende.

Bu Cenaze törenine katılan, tedbirleri almayan, denetimleri yapmayan ve böyle bir kalabalık etkinliğe izin veren şüpheliler toplum sağlığını tehlikeye düşürecek ve salgını daha da yaygınlaştıracak bir uygulamaya izin vererek ve gerçekleştirerek topluma karşı da suç işlemişlerdir. Bu suçun işlenmesiyle belli kişilerin de il toplumundaki tüm fertlerin zarara uğraması olasılığı vardır.  Hatta bu olasılık bile değildir; toplumdaki neredeyse bütün fertlerin zarara uğrayacağı kesindir.

Bu nedenle İl Hıfzıssıhha Meclisi kararlarına aykırı olarak bu cenazeye katılan herkesin TCK Md 195 gereğince yargılanması gerekmektedir.

  1. Salgın hastalıkla ilgili alınan kararlara uymayan vatandaşlara cezai işlem uygulanıp, kamu davası açılırken bu yasağa uymayan AKP’liler hakkında bu işlemleri yapmayan valilik ve il emniyet müdürlüğü makamındaki kişiler de Görevi Kötüye Kullanma (TCK m. 257) suçunu işlemektedirler. 17 günlük tam kapanma sürecinde yasaklanan törenler, sokağa çıkma yasakları, seyahat yasakları ve uyulmaması durumunda yapılan cezai uygulamalar, söz konusu iktidar partisi yöneticileri, bakanlar, milletvekilleri, üst düzey bürokratlar olunca geçerli olmamaktadır. Oysa bu kamu görevlisi kişiler karşılarında kim olursa olsun görevlerini yerine getirmeli ve yasal düzenlemeleri uygulamalıydılar.
  1. AKP’li Ümraniye Belediye Başkanının yakınının cenaze törenini neredeyse bütün televizyon kanalları ve haber siteleri haber olarak yayınlanmıştır. Suç duyurusunda bulunduğumuz kamu görevlileri, böyle kalabalık bir cenaze töreni için İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi kararında belirtildiği şekilde suç duyurusunda bulunmamışlardır. Bu durum TCK 279’un kapsamında da değerlendirilmelidir. Çünkü haklarında suç duyurusunda bulunduğumuz kişiler, “Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi”dirler. 

SONUÇ VE İSTEM             :Yukarıda açıkladığımız ve Cumhuriyet savcılığınca re’sen araştırılacak sebeplerle, şüphelilerin eylemlerine uyan Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ile ilgili diğer kanunlarda belirtilen suçlardan yargılanıp cezalandırılması amacıyla haklarında gerekli soruşturmanın yürütülerek Kamu Davası açılmasını Müvekkil Parti adına talep ediyoruz. 04.05.2021

Suç Duyurusunda Bulunan
Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı
Vekilleri
Av. Ayhan Erkan-Av. Ali Serdar Çıngı-Av. Pınar Akbina

HALKIN KURTULUŞ PARTİSİNDEN SUÇ DUYURUSU

ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA


SUÇ DUYURUSUNDA 
BULUNAN                           :

HALKIN KURTULUŞ PARTİSİ GENEL BAŞKANLIĞI
Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay / ANKARA

VEKİLLERİ                        : Av. Metin BAYYAR – Av. Ayhan ERKAN – Av. Ali Serdar ÇINGI – Av. Tacettin ÇOLAK – Av. Sait KIRAN – Av. Azime Ayça OKUR – Av. Halil AĞIRGÖL – Av. Pınar AKBİNA – Av. Doğan ERKAN
Korkutreis Mah. Sezenler Cad. No:4/15 Sıhhiye/ANKARA

ŞÜPHELİLER                     :

1.RECEP TAYYİP ERDOĞAN (AKP Genel Başkanı sıfatıyla)
2.FAHRETTİN KOCA (SAĞLIK BAKANI)
3.SÜLEYMAN SOYLU (İÇİŞLERİ BAKANI)
4.VASİP ŞAHİN (ANKARA VALİSİ)
5. SERVET YILMAZ (ANKARA İL EMNİYET MÜDÜRÜ)
6. AKP MYK ÜYELERİ
7. AKP GYK ÜYELERİ
8. 24.03.2021 tarihli AKP Genel Kurulu Divan Heyeti üyeleri
9. ANKARA İL HIFZISIHHA KURULU ÜYELERİ
10. ANKARA İL SEÇİM KURULU BAŞKANI
11.24.03.2021 tarihli AKP Genel Kurulunda görevli İlçe Seçim Kurulu Başkanı

SUÇA KARIŞTIĞI TESPİT EDİLEN DİĞER KİŞİLER

SUÇ                                       :
1. Adalet ve Kanun Önünde Eşitlik İlkesine Aykırılık (TCK m. 3)
2. 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu m. 3/ f. 3 ve 4. ile 23 ve 27 ile İçişleri Bakanlığı’nın Tarih 3514 sayılı Genelgesine aykırı hareket ederek Görevi Kötüye Kullanma (TCK m. 257)
3. Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere Aykırı Davranma (TCK m. 195)
4. Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi (TCK m. 279/ 1-2)

SUÇ TARİHİ                                    : 24.03.2021

AÇIKLAMALAR                :

Bilindiği üzere Aralık 2019’da başlayan Covid-19-Korona salgını nedeniyle resmi açıklamalara göre ülkemizde ilk vaka 11.03.2020 tarihinde görüldü ve Covid-19 kaynaklı ilk ölüm haberi de Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından 18.03.2020 tarihinde açıklandı. Aradan geçen 1 yılda gelinen durumu, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı 25 Mart 2021 tarihli turkuaz tablo ortaya koymaktadır.

Geçen 1 yıllık süreçte uygulamalardaki yanlışlıklar, karar alma mekanizmalarında bulunan etkili ve yetkili kamu görevlilerin eksiklikleri, bilim insanlarının uyarılarına kulak tıkamalar, Covid-19 Pandemisinde bugünlerde üçüncüsü yaşanan dalgalara neden olmuştur. Vaka sayısı, vaka sayılarındaki artışa oranla vefat sayısı da hızla artmıştır. Alınan önlemlere en başta önlemi alan görevliler tarafından uyulmamış, önlemler sadece halkın maske-mesafe-hijyen üçüzüne ve düğün-dernekte, lokantada, kafede vb. kaç kişi olacağına indirgenmiştir. Diğer taraftan namuslu bilim insanlarının önerdiği 14 günlük tam kapanmanın gerçekleştirilmemesi salgını kontrolden çıkarmıştır. Tabip Odaları’ndan, alanda çalışan Sağlık Emekçilerinden ve namuslu bilim insanlarından gelen bilgiler, vaka ve vefat sayısının resmi açıklamalardan çok daha fazla olduğu yönündedir.

Şüphelilerce salgının ilk başlarında alınmayan/alınan yetersiz tedbirler gevşetilip “yeni açılım” adı altında önlemler terk edilince, özellikle de son aylarda yapılan AKP İl ve İlçe Kongreleri salgını kontrolden çıkarmıştır. 24 Mart 2021 tarihinde yapılan AKP Genel Merkez Genel Kurulu ise önümüzdeki günlerde vaka sayılarında ve ölümlerde artışa neden olacağının işaretidir.

Şüpheli AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın dile getirdiği üzere “Lebalep Kongreler”in yapıldığı bütün illerde vaka sayıları yükselişe geçmiştir:

AKP’nin kongre yaptığı kentler ilk sıralarda: Nüfusa oranla en fazla vaka Karadeniz’de

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Salgının olduğu bir dönemde kongre yapıyoruz ve salon lebalep (tıklım tıklım) dolu’ dediği Rize’de vaka sayısının patladığı ortaya çıktı. Rize, nüfusa göre haftalık vaka sayısında ikinci, Trabzon ise birinci sırada yer alıyor.

“Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, önceki gün illere göre haftalık vaka sayısını açıkladı ve bundan sonra her hafta başında da yedi günlük vaka sayısının açıklanacağını belirtti. Koca’nın açıkladığı ve vaka yoğunluğunun yer aldığı Türkiye haritasında, haftalık vaka sayısının özellikle Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize gibi Karadeniz illerinde, İstanbul ve Ankara gibi kentlerin üç, dört katı fazla olduğu görüldü.

“İllere göre haftalık (8-14 Şubat) Covid-19 vaka sayısı her 100 bin kişide Trabzon’da 228,02, Rize’de 202,44, Ordu’da 194,42, Giresun’da 184,34 ve Samsun’da ise 171,29 olarak açıklandı. Ayrıca, her 100 bin kişide vaka oranı İstanbul’da 60,19, Ankara’da 35,49 ve İzmir’de 44,39 oldu.

“Önceki gün, haftalık vaka sayısı en fazla olan ikinci il konumundaki Rize’de, kapalı spor salonunda AKP İl Kongresi düzenlenmişti. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da kongreye katılarak ‘Salgının olduğu bir dönemde kongre yapıyoruz ve Rize’de salon lebalep (tıklım tıklım) dolu’ demesi tepki çekmişti. Erdoğan, tüm tepkilere rağmen dün de Trabzon AKP İl Kongresi’ne katıldı ve salonda yine sosyal mesafe kurallarına uyulmadığı görüldü.

“İktidar nerede kongre yapıyorsa orada vaka sayısı artıyor” diyen Türk Tabipleri Birliği (TTB) Covid-19 İzleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sinan Adıyaman, BirGün’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“ ‘Mersin’de de kongre yaptılar ve orada da vaka sayısı arttı. Karadeniz illerinde de böyle bir durum söz konusu. Çünkü bu kongrelere binlerce insan katılıyor. Aylardır virüs kalabalıkta bulaşıyor diyoruz ve son zamanlarda da bulaşıcılığı daha fazla olan mutant virüsler ortaya çıktı. Tedbirleri ne kadar çok ihlal edilirse salgın orada daha fazla yayılacaktır ve hasta sayısı da daha fazla olacaktır. Uyarılara riayet edilmesi gerekiyor. Türkiye’de şu an apartman toplantıları dahi yapılamıyor ama iktidar kongreler yapıyor. Sağlık Bakanı da bu durum karşısında sessiz. İktidar, Sağlık Bakanı’nın, Dünya Sağlık Örgütü’nün, TTB’nin ve diğer sağlık meslek örgütlerinin tavsiyelerini, uyarıları görmezden geliyor.’ (https://www.birgun.net/haber/akp-nin-kongre-yaptigi-kentler-ilk-siralarda-nufusa-oranla-en-fazla-vaka-karadeniz-de-334448)

“Sağlık Bakanlığı’nın en son verilerine göre Ordu, Covid-19 vaka sayılarının oransal olarak en fazla olduğu iller sıralamasında birinci.

“Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre her 100 bin kişideki vaka sayısının en yüksek olduğu beş il, Karadeniz Bölgesi’nde yer alıyor.

“Bakanlık ilk kez geçen hafta, 81 il için her 100 bin kişideki Covid-19 vaka sayısı verilerini açıkladı.

“8-14 Şubat dönemini kapsayan ilk verilerde, ilk beş sırada Trabzon, Rize, Ordu, Giresun ve Samsun kentleri yer aldı.” (https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-56184456)

İşte 24 Mart 2021 tarihinde Ankara’da yapılan ve suç duyurumuza konu olan AKP Genel Merkez Genel Kurulu da Covid-19 Pandemisine yönelik olarak alınan bütün önlemlerin, halka her gün tavsiye edilen maske-mesafe-temizlik üçüzünün, Hıfzısıhha Kanununun, İçişleri Bakanlığı Genelgesinin ihlal edildiği bir Genel Kurul oldu.

AKP kongresini yaptı: Pandemi yokmuş gibi…

“AKP’nin “Türkiye için güven ve istikrar” sloganı ile topladığı 7’nci Olağan Büyük Kongresi Ankara’da yapıldı. Erdoğan’ın yeniden genel başkanlığa seçildiği kongrede tüzük değişikliği ile MKYK üye sayısı 75’e çıkarıldı. Partinin MKYK ve Disiplin Kurulu’nun belirlendiği kongrede AKP’nin il kongrelerinde olduğu gibi sosyal mesafe kuralı hiçe sayıldı.(https://www.birgun.net/haber/akp-kongresini-yapti-pandemi-yokmus-gibi-338697)

“Son dakika… Salgın hiçe sayıldı… AKP kongresinde korkutan görüntüler

“Türkiye, koronavirüs salgınında kritik günlerden geçerken Ankara’da AKP kongresi toplandı. Türkiye’nin dört bir yanından onlarca otobüsle yüzlerce partili başkente taşındı. Erdoğan, kongre salonu önünde toplanan yüzlerce partiliye seslendi. Bu anlarda sosyal mesafenin hiçe sayılması dikkat çekti.

“AKP bugün 7. Olağan Büyük Kongresi’nde 2023’e hazırlık olarak ilan ettiği yeni dönemin kadrolarını belirleyecek. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan Ankara Spor Salonu’nda yapılan kongreye geldiğinde salona girmeden önce, bahçede toplanan partililere seslendi.

“Koronavirüs salgını gerekçesiyle, yurttaşların hak arama girişimlerini engellemek için sürekli kararlar alan AKP’lilerin, kongre öncesinde bu yönde bir tedbir almaması dikkat çekti.

“Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya getirilen partililer, Erdoğan’ın konuşması için salon önünde toplandı. Sosyal mesafenin hiçe sayıldığı anlarda, partililere seslenen Erdoğan, “Kar yağışının tüm mikropları yok ettiği bir gündeki buluşmada sizleri selamlıyorum” ifadelerini kullandı.” (https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/son-dakika-salgin-hice-sayildi-akp-kongresinde-korkutan-goruntuler-1822847)

Kongreye geliş yolunda ve kongre anında basına ve kamuoyuna yansıyan fotoğraflar olayın vehametini ve gelecek günlerdeki vaka ve ölüm sayılarındaki artışın habercisi olduğunu gözler önüne sermektedir:

Oysa Anayasanın 5. maddesinde, “Devletin temel amaç ve görevleri” arasında “kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak”, “insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmak” görevleri vardır. Bu görev şüphelilerin umurunda değildir. Siyasi şov yapmak uğruna, insanlarımızın, toplumun, halkın refahını, sağlığını tehlikeye atmakta hiç tereddüt etmemişlerdir. 

SUÇ NİTELEMESİ

1.1930 tarih ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu alınması gereken tüm tedbirleri, kimlerin, nasıl alması gerektiğini gösteren bir kanundur. Kanunun 3. maddesinin 3 ve 4’üncü fıkraları ile 23 ve 27’inci maddeleri yapılması gerekenleri saymıştır:

Madde 3 – Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekaleti bütçeleriyle muayyen hatlar dahilinde olarak aşağıda yazılı hizmetleri doğrudan doğruya ifa eder:…

f.3 – Memlekete sari ve salgın hastalıkların hulülüne mümanaat.

f.4 – Dahilde her nevi intani, sari ve salgın hastalıklarla veya çok miktarda vefiatı intaç ettiği görülen sair muzır amillerle mücadele.

“Madde 23 – Her vilayet merkezinde bir umumi hıfzıssıhha meclisi toplanır. Bu meclis mahalli sıhhat ve içtimai muavenet müdürü, nafıa mühendisi, maarif, baytar müdürü, mevcutsa sahil sıhhiye merkezi tabibi, bir hükümet ve belediye tabibi ve hastane baştabibi ile garnizon ve kıt’a bulunan yerlerde en büyük askeri tabip ve serbest sanat icra eden bir tabip ve bir eczacıdan ve belediye reisinden mürekkeptir. Meclis valinin veya valiye bilvekale sıhhiye müdürünün riyaseti altında içtima eder. Valinin tensip edeceği bir zat kitabet vazifesini ifa ve zabıtları tanzim eder.

Madde 27 – Umumi hıfzıssıhha meclisleri mahallin sıhhi ahvalini daima nazarı dikkat önünde bulundurarak şehir ve kasaba ve köyler sıhhi vaziyetinin ıslahına ve mevcut mahzurların izalesine yarayan tedbirleri alırlar. Sari ve salgın hastalıklar hakkında istihbaratı tanzim, sari ve içtimai hastalıklardan korunmak çareleri ve sıhhi hayatın faideleri hakkında halkı tenvir ve bir sari hastalık zuhurunda hastalığın izalesi için alınan tedbirlerin ifasına muavenet eylerler.”

Peki şüpheliler ne yaptı? Ankara İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nu toplamaktan başka hiçbir şey yapmadılar. Yetkilileri uyarıp önlem almadılar, aldırmadılar. Covid-19 kalabalık ortamlarda yayılım gösterirken, Soğuk ve kuru havalar Coronavirüs’ün bozulmadan kalmasını, hastalığın bulaşmasını kolaylaştırırken, AKP Kurultayı’nın Coranavirüs Kurultayına dönüşmesine izin verdiler. 

2.İçişleri Bakanlığı’nın 02.03.2021 tarih ve 3514 sayılı Genelgesinde açıklanan tedbirler, alınması gereken önlemler bu Kurultay’da göz ardı edilmiştir.

Mesela yukarıdaki görüntülerden ve linkleri verilen haber içeriklerinde görüldüğü üzere maske-mesafe-hijyen kuralları hiçe sayılmıştır.

Yine açıklanan genelgenin ekinde yer alan, aşağıda da gösterdiğimiz tabloda, lokanta, kafeler vb. yerlerde nasıl oturulacağı, kaç kişinin aynı anda kapalı mekânda bulunacağı gösterilirken AKP Kurultayı’nda bunlar göz ardı edilmiştir.

3.“Pandemi sürecinde küçük esnaf işyerlerini açamadığı için zor günler geçiriyor. Yeni normalleşmede alınan kararlar yetersiz kalırken AKP’nin tıklım tıklım kongreleri devam ediyor. İzmir’in Karabağlar ilçesinde kahvecilik yapan Nuri Çengeloğlu, uzun süredir işyerini açamadığı için ekonomik krize girdi. Son Facebook paylaşımında “Artık dayanacak gücüm kalmadı” diyen Çengeloğlu, canına kıydı.” (https://tele1.com.tr/esnaf-nuri-cengeloglu-ekonomik-sikintilari-nedeniyle-canina-kiydi-354063/) 

“Konya’da esnaf Valilik önünde toplandı: Bıktık artık bıktık!

“Geçtiğimiz günlerde pandemi nedeniyle zor günler geçirdiği için masa ve sandalye yakan Konya esnafı, bu kez de Valilik binası önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. İşyeri sahipleri; ‘Bütün birikimimizi kaybettik, borca battık. Dayanacak gücümüz kalmadı. Evimize ekmek götüremiyoruz. Kontrollü bir şekilde işyerlerimizi açılmasını istiyoruz. Bıktık artık bıktık’ diyerek yetkililere tepki gösterdi.” (https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/akpnin-kalesi-konyada-esnaf-valilik-onunde-toplandi-biktik-artik-biktik-6328951/)

Küçük Esnaf’ın dükkânı salgın gerekçe gösterilerek açtırılmazken iken, halka coronavirüs önlemlerine uymadığı için cezalar yağdırılırken, ekonomik sıkıntılar nedeniyle küçük esnaf intihara sürüklenirken şüphelilerin düzenlediği AKP Kurultayı’na izin verilmesi, maske-mesafe-hijyene uyulmaması, insanlar yolda – sokakta durdurulup HES Kodu sorgulaması yapılırken Kurultay’a katılanlara HES Kodu sorgulaması yapılmaması, şüphelilerin yasalar önünde ayrım yaptıklarının bir göstergesidir. Ve alenen Adalet ve Kanun Önünde Eşitlik İlkesine Aykırılığı düzenleyen TCK m. 3’ün ihlali anlamına gelmektedir.

Ayrıca; AKP’nin il ve ilçe kongrelerini ve 7. Olağan Büyük Genel Kurulunu düzenleyen ve binleri bir araya getirmekten imtina etmeyen şüpheliler ile Genel Kurullara olur vermekle, tedbirleri denetlemekle görevli şüpheliler bütün tedbirleri yok sayarken, İktidar Partisine özgü olarak bütün sınırlamaları ortadan kaldırırken, baroların, sendikaların, derneklerin, binaların genel kurullarına izin vermediler. Sayı sınırlamaları getirdiler. Bir kişi fazla bile olsa cezaları yağdırdılar. Polisiye tedbirlerle genel kurullara zorluklar çıkardılar. Bu çifte standart uygulamalar da TCK m. 3’ün ihlalidir. 

4.Şüpheliler, yukarıda geçen 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu madde 3’ün 3 ve 4’üncü fıkraları ile 23 ve 27. maddelere ve İçişleri Bakanlığı’nın 02.03.2021 tarih 3514 sayılı Genelgesine aykırı hareket ederek TCK m. 257’de düzenlenen Görevi Kötüye Kullanma Suçunu işlemişlerdir. Covid-19 Hastalığının yayılmaması, geniş halk yığınlarının hastalıktan zarar görmemesi, vaka sayısının artması ve ölümlerin çoğalmasıyla gelecek olan Koronavirüs önlemleriyle ekonominin daha da bozulmaması için her biri aynı zamanda kamu görevini ifa eden şüpheliler:

Kamu görevlisinin yapmakla görevli olduğu görevini yapmaması şeklindeki görevi kötüye kullanma suçunu;

Kamu görevlisinin görevini kanunun öngördüğü şekilde yapmaması şeklindeki görevi kötüye kullanma suçunu,

Kamu görevlisinin görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstermesi, yani görevi ihmal şeklindeki görevi kötüye kullanma suçunu aynı anda işleyerek TCK 257 ile düzenlenen Görevi Kötüye Kullanma suçunu kasten işlemişlerdir. İşledikleri bu suçtan zarar gören ve görecek olan geniş halk yığınlarıdır, ülkemizdir. 

5.Şüpheliler, suç duyurusuna konu olan kendi deyimleriyle “lebaleb” bir Genel Kurul düzenlemekle, maskeli-maskesiz mesafe kurallarını hiçe saymakla, hınca hınç bir ortamda olması gereken hijyenin sağlanamayacağını bile bile, 5237 sayılı Kanunun 195. maddesi ile düzenlenen “Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere Aykırı Davranma Suçunu işlemişlerdir. Bu kurultay ile şüpheliler toplum sağlığını tehlikeye düşürecek ve salgını daha da yaygınlaştıracak bir uygulamaya izin vererek Topluma karşı da suç işlemişlerdir. Çünkü “İlgili suç topluma karşı suçlar arasında kamunun sağlığına karşı suçlar içinde düzenlenmiş olduğundan bu suç ile belli kişilerin değil toplumdaki tüm fertlerin zarara uğraması olasılığı vardır”. Ve bu olasılık dahilinde değildir; Toplumdaki neredeyse bütün fertlerin zarara uğrayacağı kesindir. Son bir yılda ve özellikle AKP İl ve İlçe Genel Kurullarının, tedbirlerin hiçe sayılarak yapılmasıyla birlikte artan vaka sayıları ve ölümler gelecek olan karanlık tablonun da göstergesidir. 

6.Şüphelilerden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca 18 Mart 2020 tarihinde Covid-19’dan ilk ölüm haberini verirken şöyle demişti:

“Kalabalık ortamlar en riskli ortamlar”

“Koronavirüs hakkındaki araştırmaların çok şey öğrettiğini dile getiren Koca, virüsün özellikle solunum yolu üzerinden bulaştığına işaret etti.

“Koca, temasın, virüse aradığı fırsatı sunduğunu, kalabalık ortamların en riskli ortamlar olduğunu söyledi.”

AKP Kurultayı kamuoyunun gözü önünde oldu. Neredeyse bütün televizyon kanalları canlı olarak verdi Kurultay’ı. Bu Kurultay ile virüse aradığı fırsat sunulmuş, solunum yolu ile bulaşan hastalık Türkiye’nin dört bir tarafına yolculuğa çıkmıştır. Kuluçka döneminden sonra vaka ve bununla orantılı olarak ölüm sayıları artacaktır. Şüpheli olarak suç duyurusunda bulunduğumuz Kamu Görevlileri, Genel Kurulu, delegelerin, seyircilerin izlediği gibi izlemişlerdir.  Ve TCK 279’un kapsamına girmişlerdir. “Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi” dirler. 

SONUÇ VE İSTEM             :

Yukarıda açıkladığımız ve Cumhuriyet savcılığınca re’sen araştırılacak sebeplerle, şüphelilerin eylemlerine uyan Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ile ilgili diğer kanunlarda belirtilen suçlardan yargılanıp cezalandırılması amacıyla haklarında gerekli soruşturmanın yürütülerek Kamu Davası açılmasını Müvekkil Parti adına talep ediyoruz. 26.03.2021

Suç Duyurusunda Bulunan
Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı Vekilleri

Av. Metin Bayyar – Av. Sait Kıran -Av. Ayça Okur -Av. Doğan Erkan