Anayasaya aykırı olarak 3. kez cumhurbaşkanı olan Erdoğan’ın yemin töreninden sonraki ilk mesajı, “yeni anayasa”ydı: “Demokrasimizi darbe ürünü mevcut anayasadan kurtararak özgürlükçü, sivil ve kuşatıcı bir anayasayla güçlendireceğiz” (tccb.gov.tr, 3.6.2023)
Yeni Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da Erdoğan’ın ilan ettiği hedefe uygun olarak partilere ve milletvekillerine “yeni anayasa” uzlaşısı teklif etti: “28. dönem parlamentomuzda bir yeni anayasa, demokratik, sivil anayasayla ilgili olarak bir uzlaşmanın sağlanması en büyük temennimizdir.” (AA, 4.6.23)
‘TEK ADAM ANAYASASI’ TUZAĞI
Erdoğan’ın anayasaya aykırı üçüncü adaylığını “Aman mağdur olmasın” diyerek kabullenen Millet İttifakı’nın bileşenlerinden DEVA Partisi lideri Ali Babacan, TV5’te katıldığı canlı yayında bu konuda Erdoğan’a baştan açık çek vermişti zaten: “Eğer Cumhur İttifakı herhangi bir noktada anayasa değişikliğiyle alakalı ‘Gelin biz beraber çalışalım’ derse çalışmaya hazırız” (Cumhuriyet, 20.5.2023).
Ancak daha vahimi, ana muhalefet partisi CHP’nin Erdoğan ve Tunç’un çağrılarına verdiği yanıttı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun koordinatör başdanışmanı sıfatıyla haftalık değerlendirme raporu yayımlayan Erdoğan Toprak, yeni anayasa konusunda “İktidar samimiyse işbirliğine hazırız.” mesajı verdi. (Cumhuriyet, 4.6.2023)
21 yıldır AKP’nin samimiyetini anlayamayan ana muhalefet partisi, en azından “montaj videonun” bayrak yapıldığı şu seçim sürecinde anlamalıydı!
Oysa Erdoğan Toprak, raporunda şöyle diyordu: “İktidar gerçekten otokratik yönetim sistemini sonlandıracaksa ve TBMM’den en geniş uzlaşı ve işbirliğiyle hayata geçirme düşüncesinde ciddi ve samimi ise her türlü katkıyı sağlarız.”
Demek Erdoğan’ın 21 yılda adım adım ördüğü otokratik yönetim sistemini geniş bir uzlaşı ile sonlandırabileceğini düşünebiliyorlar!
Oysa 21 yıllık tablodan hareketle ana muhalefet partisinin Erdoğan’ın mesajına vermesi gereken yanıt basit ve netti:
- “AKP anayasa yapamaz, CHP Erdoğan’ın ‘tek adam anayasası’ tuzağına düşmez.”
ANAYASAYI KURUCU MECLİSLER YAPAR
Evet, AKP anayasa yapamaz, çünkü:
1)Erdoğan’ın 3. cumhurbaşkanlığı anayasaya aykırıdır.
2) Erdoğan, anayasanın en önemli maddelerini, örneğin laikliği fiilen uygulamamaktadır. Öyle ki Anayasa Mahkemesi daha önce AKP’yi “laiklik karşıtı odak” ilan etmiş ama gereğini yapamamıştı.
3) Erdoğan, anayasaya uymamakla ünlüdür! Öyle ki ortağı Bahçeli 2017’de, “Madem Erdoğan anayasaya uymuyor, anayasayı Erdoğan’a uyduralım” deyip rejimi değiştirme yolu açmıştı.
4) Erdoğan’ın anayasa değişiklikleriyle anayasanın maddelerinin çoğu zaten değişti; yani fiilen anayasa artık “12 Eylül Anayasası” değildir. Erdoğan’ın pek çok kez değiştirdiği anayasa yerine yeni bir anayasa yapmak istemesinin nedeni, “tek adam anayasası” inşa etmek ve tarikatlar başta karşıdevrimci kurumlara anayasallık kazandırmaktır.
5) Anayasayı değiştirmek ile yeni anayasa yapmak farklı şeylerdir. Anayasalar toplum sözleşmesidir ve kurucu meclislerce yapılır. Mevcut Meclis kurucu meclis değildir, tersine Türkiye tarihinin en gerici Meclis’idir. Böyle bir mecliste muhalefetin desteği bile anayasa yapmaya yetmez. Çünkü %48 oy Kılıçdaroğlu’na değil, Erdoğan karşıtlığına verilmiştir.
Özetle %48’in anlamı şudur:
- AKP anayasa yapamaz ve muhalefet de Erdoğan’la anayasa yapmakta işbirliği yapamaz.