DOĞU PERİNÇEK’in YURTDIŞI YASAĞININ
AİHM DAVASI İÇİN KALDIRILMASI ÜZERİNE

Biraz buruk da olsa sevinçli, gururlu ve umutluyuz… Sağduyu, biraz gecikse de egemen olabilmiştir. AKP Hükümeti / Adalet Bakanlığı / Adalet Bakanının yasağın kaldırılması bağlamında etkin bir adım atmadıklarını, oyalama taktiği güttüklerini üzülerek ve altını çizerek kaydediyoruz. Galiba yine “Berlin’de yargıçlar var.” diyeceğiz. Bu Mahkemeye ve sayın üyelerine teşekkür ederiz.

Türk yargısında elbette çok sayıda yurtsever –  gerçekçi hukuk insanları vardır.
İstanbul / Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, Sayın Doğu Perinçek’in başvurusu üzerine OYBİRLİĞİ ile aldığı yurt dışına çıkma yasağını kaldırma kararı ve de özellikle gerekçesi oldukça kayda değerdir.

İP Genel Başkanı Sn. Dr. Doğu Perinçek’in azmine, birikimine ve yeteneğine güvenimiz tamdır. Tüm Türkiye (??) hatta Dünya genelinde Türk Dünyası arkasındadır. Yüksek bir moral – güdülenme (motivasyon) ile elinden gelenin en iyisini yapacağından kuşku yoktur. Ancak düşman kadim ve boldur, ahtopot kolludur. Türkiye hükümetinin elinden gelen çabayı göstermesini istemek bizim hakkımız, AKP hükümetinin de tarihsel, kaçınılamaz görevidir. Hükümet, hemen bir ACİL eylem planı açıklamalıdır son 1 hafta için. Davada etkin olarak katılımcı (müdahil) olmalı; bu sırada Sn. Perinçek ile yoğun ve etkin işbirliği içinde bulunmalıdır.

TBMM özel gündemle toplanmalı ve oturumlar – görüşmeler yapmalı, uluslararası uzmanlar
davet ederek Genel Kurulda kamuoyuna seslenme olanağı vermelidir. Yakın geçmişte CHP’nin, ABD’li tarihçi Prof. Justin McCarthy‘yi daveti ve TBMM’de konuşturması
(26 Mart 2005) yerinde ve çok yararlı olmuştur. Prof. Carthy bu konuşmasında
(ve NTV MSNBC, 21.3.2005) çok çarpıcı gerçeklere değinmiştir.
Çok özetle SOYKIRIMI BELGELERİYLE ÇÜRÜTMÜŞTÜR!

• ABD Lousville Üniversitesi profesörü McCarthy, soykırım iddialarının asılsız olduğunu söyledi. McCarthy, “Ermeni soykırımı yoktu. Bir savaş vardı. Bu savaşta
  Ermeni isyancılar yönetime karşı ayaklandı. Yönetim tepki verdi, Ermeniler öldü.
  Bazen Türkler tarafından öldürüldüler. Ama Türkler de Ermeniler tarafından öldürüldü. Ermeniler’den çok daha fazla Türk öldü.” dedi.  

*****
TBMM Başkanı Sn. Cemil Çiçek‘in konuya duyarlığı bilinmektedir ve sevindiricidir.
AİHM’de 28.01.2015 günü yapılacak Büyük Dairedeki Temyiz oturumuna TBMM’de grubu bulunan partileri temsilen 1’er TBMM üyesi ile katılma kararı çok yerindedir.

HDP / BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın “Soykırımı tanıyoruz” sözlerini tanımıyoruz!
Esefle karşılıyor ve “olmayan” bir suçu üstlenmesindeki karmaşık, kendisini de boğan
ruh halini ne yazık ki (!) anlıyoruz.

Dün öldürülmesinin 8. yılı dolan ve hala cinayetin aydınlatılmadığı Ermeni yurttaşımız – kardeşimiz Hrant Dink’in acısını içimizde taşıyoruz. Her kim / kimlerse, bu alçakça cinayetin işleyip – işleten gerçek kişi ve kurumların ortaya çıkarılmasını bir kez daha istiyoruz. Böylelikle F tipi çetenin ve yerli-yabancı uzantılarının, “in”lerinin (Sabri Uzun!)
bir kumpasının daha aydınlatılmasını istiyoruz.

Hiçbir gerekçe ile cana kıyılmasın diye bir kez daha haykırıyoruz!

Karanlıkta bırakılan tüm cinayetlerin, bir HALKÇI HÜKÜMET döneminde mutlaka hesabının sorulacağına ilişkin umutlarımızı koruyoruz. Dink ailesi ve öbür karanlık
cinayet kurbanı tüm yurttaşlarımızın yakınlarının acılarını paylaşmak istiyoruz.
Bunlar asla olmamalıdır artık.
*****

Uluslararası mahkemelerde görülecek bu tür davalar belli / büyük ölçülerde politiktir.
AİHM yargıçlarını etkilemeye dönük çabaları boşa çıkartacak – dengeleyecek tüm adımların Türkiye’nin ilgili makamlarınca atılmasını beklemek, emperyalist bir yalan zemininde üzerimize atılı iftira çamuru psikolojisi içinde pek doğallıkla Türk Ulusu olarak hakkımızdır. AKP hükümeti hiç olmazsa bu milli davada artık hata yapmamalıdır.

“15 Nisan 2015 100. Yıl Süreci” kritiktir.

Tepedeki uzun adam ise çenesini kapasın, çam devirmesin, gölge etmesin yeter,
ihsanı kendinin olsun.. (Ne hazin değil mi??)
*****

AİHM’nin Sayın yargıçları önceki kararlarında (17 Aralık 2013) hem “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır.” demenin suç olamayacağını, ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu, Sn. Perinçek’in bu yöndeki ifadelerinin İsviçre mahkemelerince cezalandırılmasını AİHS’ne aykırı bulmuş hem de 1915’te zorunlu Tehcir sırasında yaşanan acı olayların (mukatele; karşılıklı kırım) uluslararası SOYKIRIM tanımına hukuksal olarak uymadığını
sıkı bir gerekçe ile hüküm altına almıştı.

Batı cephesinde atacak başkaca kurşun kalmamıştır aslına bakılırsa; yeni bir tez ya da belge de yoktur. Ancak biz yine de Türk tarafına başta Doğu Perinçek olmak üzere duruşmada içten başarı dilerken; AİHM Büyük Dairesi’nin Sayın Yüksek Yargıçlarını da tarihe – adalete- vicdana – gerçeğe saygılı net bir karar vermeye tüm nesnellikleri, hukukçu namusları ile çaba göstermeye, her tür baskı ve yönlendirmeye yüreklilikle ve açıkça karşı çıkmaya davet ediyoruz.. Bu davet tarihin!.

*****
Başta Sn. Doğu Perinçek olmak üzere, tüm Türkiye’ye kolay gelsin diyoruz..
Çoook uzun bir hafta olacak.. Bern büyükelçiliğimizin seferberlik ruhu ile çalışmasını istiyoruz. Şimdiden, bu ulusal davaya tüm emek verenleri, başta Sn. Doğu Perinçek
olmak üzere şükran ve saygı ile selamlıyoruz..
(Bizim 2 kişilik ailemizden kurayla belirlediğimiz bir kişi, Strazburg’a gidecek..)

Sevgi ve saygıyla.
20.01.2015, Ankara

Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net