YUMRUK
Bekir COŞKUN
SÖZCÜ, 9 Nisan 2014
“Beyefendi bu mahkeme kararını nasıl buldunuz?..”
“Saygın değil yani… Bakıyorsun, mahkemenin verdiği karar noktasında
ben şahsen saygı duymam…”
*
“Peki şu karar nasıl?..”
“Antipatik… Karar hakikatte sempatik olması lazım… Bakıyorsunuz mahkeme antipatik karar vermiş… Sempatik vereceksin, yoksa ben ne yaparım, sempati duymam…”
*
“Bu mahkeme kararı?..”
“İtici… Şöyle şeyinden baktığın zaman çekici olması lazım yani…
Bakıyorsun çekme noktasında çekmiyorsa, biz ne yapıyoruz, ittiriyoruz…”
*
“Şu yargı kararı?..”
“Tipsiz…Tip olarak baktığın zaman tipi bozuk bir bakıma… Bakıyorsun tipi tipimize uymama noktasında tabi ki ben ne yapıyorum, ona hemen şeyimizi koyuyoruz,
karşı görüşümüzü…”
*
“Şu karar?..”
“Gofti… Mahkemenin verdiği karara uyacağız ama gofti olmaması lazım…
Bizim bakımımızdan bakıyorsun gofti bir karar, ben ne yapıyorum goftiliyorum…”
*
“Bu karar nasıl?..”
“Dandik… Dandik olma noktasında, biliyorsun ileri hukukta bir karar dandik olduğu zaman manası olmaz… Manasız dandik olunca biz de haliyle gerekeni icabında
dan diye dikleşiyoruz…”
*
Demokrasi nasıl ellerinde soytarılaştıysa…
Devlet nasıl ellerinde tükendiyse…
Ülke nasıl ellerinde bataklığa döndüyse…
Hukuk da öyle işte…
Siz hiç hukuk literatüründe “şık olmayan karar” duydunuz mu?..
*
Diktatörün kendi hukukudur…
Dün grubunda hukuk devletinden söz ederken
- “Başka dilden anlıyorlarsa, akıllarının aldığı dilden hitap edeceğiz.”
dedikten on dakika sonra, Anamuhalefet Partisi Genel Başkanı’nın burnunda patlayan yumruklardı işte faşizmin hukuk dili…
*
Her birimize var o yumruktan…
Herkes kendi yumruğunu beklesin…