Dr. Ahmet Zeki BULUNÇ
KIBRIS MÜZAKERELERİ
VE SON GELİŞMELER IŞIĞINDA BEKLENTİLERİMİZ
Dostlar,
Bizim de üyesi olduğumuz Ulusal Eğitim Derneği, geleneksel Cumartesi Konferanslarını sürdürüyor. Değerli dostumuz, KKTC’nin eski Ankara Büyükelçisi ve Başkent Üniversitesi öğretim görevlisi Dr. Ahmet Zeki Bulunç, Kıbrıs sorunu hakkında gerçek, kıdemli uzmanlardan biridir, yurtsever bir ulusalcıdır. Ne yazık ki
AKP – RTE, Kıbrıs – KKTC’nin bağımsızlığı ve toprak kazanımı konusunda da kamuoyunu tedirgin eden politikalar izlemektedir. % 38 toprak oranının % 29’a indirilerek, dip Karpaz dahil Güney Kıbrıs Rum Yönetimine sunan sorumsuz ve çooook “cömert” (!?) teklif bile Rumlarca reddedilmiştir; hedef ENOSİS‘tir!
Emperyalizm nerdeyse her 3,5 etnisiteye bağımsız devlet sağlama çabasında iken (!)?, Kıbrıs’ta birbirine düşmanlaştırılmış 2 halkı zorla birleştirme ve Türkleri assimile etme peşindedir.
Bu ikiyüzlü politika kabul edilemez.
Adada 2 bölgeli, egemen – eşit 2 devlet varlığı kalıcı barış için tek seçenektir.
Son aşamada KKTC halkı, BM İkiz Sözleşmeleri‘ndeki haklarını siyasal hakkını kullanarak
“self determinasyon” ile kendi geleceklerini – yazgılarını kendileri belirlemeli ve
1939’da Hatay’da olduğu gibi anavatana katılma kararı alarak dünyaya duyurmalıdır.
KKTC kurulduğundan bu yana (15 Kasım 1983) 34 yıl geçmiş, ancak yalnızca Türkiye tarafından tanınmıştır. BM – GK ise bu bağımsızlık ilanını kınamıştı! Yakın tarihin ibretleridir..
O topraklar 1974’te 500’ü aşkın Mehmetçik şehit verilerek Kıbrıslı Türklere tahsis edilmiştir, artık vatandır.. Osmanlı döneminde 1571’de fetih için çok daha fazla kan dökülmüştür;
KIbrıs’ın fethi çok pahalıya malolmuş, Türkler bu savaşta 50 bin şehit vermişlerdi.
Ayrıca Kıbrıs Türkleri de uzun yıllar TMT (Türk Mukavemet Teşkilatı) bünyesinde
çooook şehit vermişlerdir.
AKP – RTE’nin ulusalcı olmayan politikalarından artık yorulduk.
Bu kadro son derece yanlış, tehlikeli işler yapıyor ve sonra da “kandırıldık, pardon, affola..” diyor. Böyle devlet yönetimi olmaz, dünyada hiçbir uygar ülkede – toplumda kabul edilemez..
Ayrıca KKTC ve oradaki özel Türkiye Kolordusu, Türkiye’nin güneyden,
Akdeniz’den savunulması için son derece stratejik öneme sahiptir hatta vazgeçilemez!
Yetmez; Akdeniz’de münhasır ekonomik alan, açık deniz kaynakları ve kullanımı ile
deniz tabanı kaynakları açısından da uluslararası hukukta kritik öneme sahiptir.
Son olarak, altını çizmek gerekir ki, Türkiye, Londra ve Zürih Andlaşmaları ile Kıbrıs için İngiltere ve Yunanistan ile birlikte garantör ülke statüsündedir. Uluslararası hukuk açısından
bu statü son derece önemli olup, KKTC’nin haklı savunmasında sonuna dek kullanılmalıdır.
Sevgi ve saygı ile. 09 Mart 2017, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
Ankara Üniv. Tıp Fak. – Mülkiyeliler Birliği Üyesi
www.ahmetsaltik.net profsaltik@gmail.com