KAMUOYUNA DUYURU
Olağanüstü Hal kapsamında 686 sayılı KHK ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi-Mülkiye’den çoğunluğu üyemiz olan 24 bilim insanı ihraç edildi.
Diğer üniversitelerden de SBF çıkışlı akademisyenler ihraç edilenler arasında yer aldı.
157 yıllık köklü geleneğe yönelik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Her biri kendi alanında önemli çalışmalar yapan ve Türkiye’nin bilim hayatına önemli katkılar sunan akademisyenlerin ihraç edilmesinin terörle ve darbecilikle herhangi bir ilgisinin olmadığı kamuoyunca bilinmektedir.
Ahmet Haşim Köse, Ahmet Murat Aytaç, Aydın Ördek, Aykut Çoban, Barış Ünlü,
Benan Eres, Bülent Duru, Canberk Gürer, Cavidan Soykan, Dinçer Demirkent,
Ekin Değirmenci, Elçin Aktoprak Uzgel, Gamze Nazan Bedirhanoğlu Balaban,
Gökçen Alpkaya, Hande Dönmez, İlhan Uzgel, Murat Sevinç, Nilgün Erdem, Nisan Kuyucu, Pınar Ecevitoğlu, Şennur Özdemir, Utku Balaban, Zafer Yılmaz, Zeliha Etöz…
Türkiye’nin gelişebilmesi için çalışmalar yapmış, bilim ile halkın mutluluğu arasında
doğrudan bir bağlantı olduğundan hareketle, bilimsel faaliyetlerini sürdürmüşlerdir.
Daha önceki KHK ihraçları sonrasında istifasını talep ettiğimiz Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş, bu listelerin hazırlanmasındaki sorumluluğundan dolayı derhal istifa etmelidir.
Bugün karşı karşıya olduğumuz sorun, sadece SBF-Mülkiye’nin değil Türkiye’nin de sorunudur.
Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni hedef almak Türkiye’nin ilerici birikimini, aydınlanmasını hedef almak anlamına gelmektedir. Unutulmamalıdır ki; 12 Mart ve 12 Eylül darbecilerinin dağıtmaya çalıştığı bu gelenek, 157 yıldır varlığını sürdürüyor ve sürdürmeye devam edecektir. Darbecilerin ise nasıl lanetle anıldığını hepimiz biliyoruz.
SBF’deki eleştirel bilim geleneğinin, ihraç edilen akademisyenlerimizin de katılım ve desteğiyle devam edeceğinden hiçbir kuşkumuz yoktur. Bütün Mülkiyelilere, bütün Türkiye’ye bir kez daha hatırlatıyoruz:
- Bu saldırı darbeye ya da teröre değil bilimedir.
- İnsanlarımızın refahı ve mutluluğu için, Türkiye’nin çağdaş bir ülke olması için ne tür engellerle karşılaşırsak karşılaşalım, mücadele etmeyi sürdüreceğiz.
- Bu bizim ülkemize, insanlarımıza borcumuzdur.
Bütün Mülkiyelileri, Fakültemiz ve akademisyenlerimizle dayanışma içinde olmaya çağırıyoruz.
Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu
=============================================
Dostlar,
Mülkiyeliler Birliği’nin kamuoyuna duyurusunun içeriğini aynen paylaşarak biz de imzamızı atıyoruz.
3 isteğimiz / koşulumuz var :
1. Görevden uzaklaştırılan Mülkiyeli ve öbür akadamisyen arkadaşlarımızın kesinleşmiş
yargı kararı ile kanıtlanmış suçlarının ne(ler) olduğunu açıklıkla bilmek istiyoruz.
2. İkinci olarak da insanların görecekleri yaptırımın hukuka uygun – adil – ölçülü – kişisel – telafisi olan – insan onuru ile çelişmeyen.. nitelikte olmasını istiyoruz.
3. olarak bu ilk 2 istemimizin en azından Anayasa’nın 2. maddesinde yer alan değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif bile edilemez HUKUK DEVLETİ ilkesinin vazgeçilmezleri olduğunu düşünüyor, biliyor ve anımsatıyoruz.
Ve bir şeyi daha çok iyi biliyoruz.. Görevlerinden kopartılan akademia meslektaşlarımız hukuk savaşımını kazanarak görevlerine döneceklerdir.
- Kimler geldiiii, kimler geçti… Mülkiye, 1859’dan beri 158 yıldır onurlu – bilimsel – öncü tarihsel işlevini sürdürüyor ve elbette bu yaralarını da sararak Mustafa Kemal’in AYDINLANMACI yolunda özgörevini (misyonunu) sürdürecektir.Prof. Dr. Ahmet SALTIK
Mülkiyeliler Birliği Üyesi
Ankara Üniv. Tıp Fak.
www.ahmetsaltik.net profsaltik@gmail.comNot : Ankara Üniversitesi akademik çalışanlarına açık e-iletişim ortamında da paylaşılmıştır.