Etiket arşivi: Kuran’ın Türkçeleştirilmesi

EZAN’IN TÜRKÇE OKUTULMASI


Dostlar
,

81. Dil Bayramı haftası kapsamında, dostumuz, Dil Derneği üyesi
Sayın Fethi Karaduman‘ın “EZAN’IN TÜRKÇE OKUTULMASI” başlıklı yazısını paylaşalım. (Görseli biz ekledik)

Sevgi ve saygı ile.
30.9.13, Ankara

Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net

================================

EZAN’IN TÜRKÇE OKUTULMASI

Fethi Karaduman

Atatürk,  birtakım kişi ve grupların dini çıkar amaçlı kullanmasını engellemek ve halkın dinsel duygularının sömürülerek aldatılmasını önlemek için, dinsel tapınmanın (ibadetin) Türkçe yapılması gerektiğini düşünür. Bunun için öncelikle, hutbelerin halkın anlayacağı dille olmasını, Kurtuluş Savaşı yıllarında, 1 Mart 1922 günü, TBMM’nin üçüncü toplantı yılını açarken belirtir:

  • “Camilerin kutsal minberleri, halkın din ve ahlak yönünden beslenmesinde en yüce, en verimli kaynaklardır. Bundan ötürü, camilerin ve mescitlerin minberlerinden halkı aydınlatacak ve uyaracak kıymetli hutbelerin içeriklerinin halkça anlaşılmasını sağlamak,
    Şeriye Bakanlığı’nın önemli bir görevidir. Minberlerden halkın anlayabileceği bir dille ruh ve beyine seslenmekle Müslüman kişinin bedeni canlanır, beyni arılaşır, imanı kuvvetlenir.”

Nitekim Atatürk, Cumhuriyet ilan edilmeden önce 7 Şubat 1923 günü Balıkesir’de,
Zağanos Paşa Camisinde minbere çıkarak Türkçe bir hutbe okumuştur.

(http://www.son.tv/pic/news/11820131240324153157_2.jpg)

Hutbelerin Türkçeleştirilmesinin ardından, Kuran’ın Türkçeleştirilmesi konusuna eğilen Atatürk, 1930 yılının Mart ayında Kuran’ın yeni bir Türkçe çevirisinin yapılmasını ister. Kuran’ın Türkçeye çevrilerek, okuma yazma bilen herkes tarafından kolaylıkla okunup, anlaşılabilir duruma gelmesi; dini yüzyıllardır kişisel çıkarı için kullanan
sahte hocaların, şeyhlerin, şıhların, mollaların, softaların halkın üzerinde kurdukları egemenliklerinin sarsılmasına yol açacaktır.

Kuran dilinin halk tarafından anlaşılır olmaması, Hıristiyanlıktaki ruhban sınıfına benzer “cemaat”lerin, “tarikat”ların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Dinsel konularda
ulusal dile yönelme, aynı zamanda dini siyasete, ticarete alet ederek sömürü amaçlı kullanan kişi ve toplulukların varlığına son vermeyi de amaçlamaktadır.

Bu çalışmalara koşut olarak, Atatürk’ün isteği doğrultusunda, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 18 Temmuz 1932 günlü yazısı ile Ezan’ın Türkçe okutulması sağlanır. Ezan, Atatürk devrim ve ilkelerinden sapmaların başladığı 1950 yılına dek Türkçe okunur. Ancak dönemin iktidarı (AS: Adnan Menderes), 6 Haziran 1950 günü çıkarttığı 5665 Sayılı Yasa ile bu uygulamaya son verir, ezan yeniden Arapça okunmaya başlanır.

ATATÜRK DEVRİMİ – Fethi Karaduman

TWİTTER: Fethi Karaduman2