Etiket arşivi: Her Şey Fakültesi

Her Şey Fakültesi

“Her şey Fakültesi”

Lütfü Kırayoğlu

Adam “Her şey Fakültesi” mezunu.
Her şeyi O biliyor.
Hem de en iyisini.
Son olarak gazetecilik ve televizyonculuk alanındaki dehasını da gördük. Açıyor telefonu, “o alt yazıyı çıkar”, “bu haberi koyma”, “ötekini öne çıkarma” komutları veriyor.
Köşe yazarlarını zaten çoktan hizaya sokmuş. Kimi köşe dönmüş, kimi cezaevi köşelerinde çürüyor. Muhabirlere, TV sunucularına sorunun nasıl sorulacağını O öğretiyor. Öğrenmeyen ertesi gün kendini kapının önünde buluyor.
Kısaca iletişim uzmanı. Ülkedeki her türlü iletişime O bakıyor, internet yazışmalarını bile denetim altına alabiliyor. Telefonlar dinleniyor. Bu alandaki tek eksiği kendi telefonlarının dinlenmesini engelleyememesi.
Pazarlamacılık zaten eski mesleği. Bisküvi, çikolata pazarlamacılığını, makarna bulgur, kömür dağıtıcılığı ile geliştirmiş. Pazarlamacılığı ülke pazarlaması ile en üst düzeye yükseltmiş. “Ben ülkemi pazarlamakla mükellefim” diyor. Komşu ülkenin petrolünü oradaki korsan devlet yardımı ile pazarlama anlaşmaları imzalıyor.
Şehircilik en sevdiği uzmanlık alanı. “Ben eski belediyeciyim” diyerek, en büyük şehrin belediye başkanlığını, ülkenin tüm illerinin belediye başkanlığını üstlenerek geliştirmiş. Helikopterine atladığı gibi toplu konut nereye yapılacak, yeni stadyum nereye yapılacak, alışveriş merkezi nereye yapılacak? O karar veriyor. Bir zamanlar “3. köprü cinayettir” dediği halde 3. köprünün yerini de O tayin ediyor. Bununla yetinmeyip üzerine köprüler yapılacak yeni “boğaz” yapıyor. Adına da “asrın projesi” deniyor.
Tekneye atladığı gibi Ege denizinin muhteşem koylarını dolaşıp nerelere otel yapılacağını O belirliyor. Bu arada sevmediği insanlara ait yıkılacak yapıları da tespit ediyor.
Tekne demişken unutmayalım. Baba tarafından kaptan, oğlu tarafından armatör, diğer oğlu tarafından pırlantacı. Bakan arkadaşları tarafından ayakkabı kutusu ve para sayma makinesi uzmanı.
Nikah memuru… Tanıdığı herkesin çocuklarının nikahını kıyıp, evlilik danışmanlığını da gönüllü olarak üstleniyor. Kaç çocuk yapacaklarına O karar veriyor. Aynı zamanda uzman jinekolog. Doğumun nasıl yapılacağına da O karar veriyor, kürtaja da…
Hukukçu…
Şimdilerde “kumpas” olarak ilan ettikleri davanın savcısı olmakla gurur duyuyordu. Savcıları, hakimleri O tayin ediyor. Cezaevleri artık insan almıyor. İşsizliğin en üst seviyede olduğu şehirlere cezaevi yaparak övünüyor. Zaten adına üniversite bile var. Adını taşıyan üniversite kendi adını taşıyan balık türleri bile keşfetti.
Spor ise tam uzmanlık alanı. Spor kulüplerinin başkanlarından teknik direktörlere hatta TV spor yorumcularına kadar O tayin ediyor. Beğendiği sporcuları milletvekili, yorumcu yapıyor. Sonradan “ihanet” etse bile…Hizaya getiremediği kulüp yöneticileri cezaevini boyluyor. Maşlarda kendisini protesto etmesi muhtemel izleyiciler stada alınmıyor.
Futbolda tek seçici. Tek seciciliğini partisinin milletvekillerini, bakanlarını il başkanlarını seçerken de kullanıyor.
Ekonomik dehası dillere destan. Faiz lobilerini kokusundan anlıyor. Parasını bankada tutuyor.
Askerlik derseniz, zaten kantin subaylığından gelme. Önünde ayağa kalkmayan generaller soluğu Silivri zindanında alıyor.
Din alanında ise tam bir ulema. “Ulemaya sorun” derken kendini kastediyor.
Dış politikada “dünya lideri” BOP Eşbaşkanı olduğu için hangi ülkenin iktidarı devrilecek? Hangi ülkede yapılan darbe iyidir? Hangisinde kötü? O tayin ediyor. Deviremediği liderlerin ülkesine silahlı çeteler ile silah yolluyor.
NATO konusunda uzman. “NATO’nun Libya’da ne işi var” dedikten birkaç gün sonra Türk uçak ve gemilerini NATO emrine verip Libya’ya gönderiyor.
“Eyyy Birleşmiş milletler” diye bağırarak bütün dünyaya ders veriyor.
Sayamayacağımız kadar çok alanda uzman. Adeta “Herşey Fakültesi” mezunu. Bu kadar çok şeyi öğrenirken tevazu, insanlık, özeleştiri, tahammül gibi konulara önem vermediği anlaşılıyor.
Tek eksiği kendisi gibi komple uzmanları yetiştirecek “Herşey Fakültesi” kurmamış olması. Çünkü kendinden başka birilerinin herhangi bir şey bilmesine tahammülü yok.
Sanatçı Mazhar Alanson yıllar önce “Sen Neymişsin Be Abi” şarkısını adeta O’nun için yapmış.

Peki peki anladık
Her şeyden sen anlarsın
Peki peki anladık
Her şeyi sen bilirsin
En güzel grubu sen kurdun
En güzel ritmi sen buldun
En iyi dalgıç sensin
En güzel filmi sen çektin
Peki peki anladık
Peki peki anladık
En güzel sen bakarsın
Peki peki anladık
En güzel sen ağlarsın
İlk önce sen başlattın
En önce sen yavaşlattın
En uzağa sen gittin
En çabuk da sen döndün
Peki peki anladık
Sen neymişsin be abi!
Peki peki anladık
En güzel sen gülersin
Peki peki anladık
En güzel sen söversin
En güzel yemeği sen yaptın
En güzel kızı sen kaptın
En güzel tumbayı sen çaldın
En güzel şarkıyı sen yazdın
Peki peki anladık
Sen neymişsin be abi!
Peki peki anladık
Her şeyden sen anlarsın
Peki peki anladık
Her şeyi sen bilirsin
En güzel grubu sen kurdun
En güzel ritmi sen buldun
En iyi dalgıç sensin
En güzel filmi sen çektin
Peki peki anladık
Sen neymişsin be abi!
http://add.org.tr/index.php/basindan/1323-hersey-fakueltesi, 06.02.2014