Prof. Dr. Halil ÇİVİ
İnönü Üniv. İİBF Eski Dekanı
TOPLUMDAN SİYASAL İKTİDARA, “MİLLİ İRADE” ANITSATMASI ve SİYASAL SARI KARTLI “BİR NİSAN” ŞAKASI!…
Ayrıştırmayıp birleştirenler kazandı.
Yüce Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK de
- “Türkiye Cumhuriyetini kuran TÜRKİYE HALKINA TÜRK MİLLETİ DENİR.“
diyerek, ulusu ayrıştırarak değil, birleştirerek kazanmıştı…
TÜRK TOPLUMU:
– Ulusal (milli) istencin (iradenin) tartışılmazlığına,
– Halifelik ve saltanat devrinin kesinkes kapandığına,
– Ekmeğine, özgürlüğüne, yaşam biçimine,
– Laikliğe, demokrasiye, dinbazlık yapanlara,
– Atatürk’e, çoğulculuk içinde kalarak ulusal birliğe,
– Akıl ve bilim temelli ÖĞRETİM BİRLİĞİ YASASINA,
– Toplumsal cinsiyet (gender) eşitliğine,
– Evrensel, çağdaş uygarlık anlayışına,
– Hukukun üstünlüğüne, adalete, insan haklarına,
– Üretim odaklı ve adil paylaşıma dayalı ekonomik düzene
GÜÇLÜ BİR BİÇİMDE SAHİP ÇIKTI..
Sosyolojik olarak feodal, tarımsal, dogmatik ve teokratik (dinci) değerlerle; demokratik bilgi toplumunu, akıl-bilim ve kent kültürünün eğittiği çağdaş bireyleri yönetme dönemi önemini yitirdi.
***
DİKTATÖRLÜK NEDİR?
Vatandaş, “Hocam diktatörlük nedir?” diye soruyor.
Çok özet olarak şunlar söylenebilir :
Hakkı yenilenin hak aramaktan korktuğu;
işsiz ve aç insanların ekmek isteme haklarının olmadığı,
siyasal düşünce suçluların hapishaneleri doldurduğu,
salt muktedir olanların düşüncelerinin doğru kabul edildiği,
sendikal ve siyasal örgütlenmelerin basķı altında tutulduğu,
sarı sendikacılığın özendirildiği,
tüm basın kuruluşlarının iktidar yanlısı olmaya zorlandığı,
bol bol ırkçılık, dincilik, vatan, ezan ve bayrak propagandasının yapıldığı,
çoğulculuk, özgürlük, barış ve demokrasiden öcü olarak söz edildiği,
aklın ve bilimin eğitimden iyice dışlandığı,
eğitim sisteminin militanlaştırıldığı,
her türlü din vicdan özgürlüğü ve evrensel insan haklarının askıya alındığı;
yasama, yürütme ve yargı erkinin tek kişide toplandığı,
yürütme erkinin başındaki kişinin hiçbir ahlak, hukuk, adalet, anayasal ve yasal sınırlamaya bağlı olmadığı,
yönetenlerin asla hesap vermediği ve hesap sorulamadığı.
toplumun, militarizme benzer polis devleti yöntemleriyle basķılandığı ve korkutulduğu siyasal rejimlere;
DİKTATÖRLÜK REJİMİ denir!…. (01 Nisan 2024)