Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı
Türkiye’nin içte ve dışta sıkışıklığı had safhada, dayanılır gibi değil!
Gerek demokratik rejimin kurum ve kurallarının AKP tarafından ters yüz edilmesi, gerek hukuksuzluk, gerek ekonomik tükenmişlik, büyük resmi gören ve yakın geleceği okuyabilen vatanseverlerin nefes almasını bile zorlaştırıyor!
AKP’ye göre ekonomi büyüyor!
Pandemi karşısında izlenen parasal ve kredi genişlemesi sayesinde, bu senenin ilk çeyreğinde “büyüme” göründü. Ama bu sahte büyüme hiç “İSTİHDAM” yaratmadı.
Yani, büyüme vatandaşa iş-aş olarak yansımadı. İşsizlik ve açlık artıyor.
Borcu borçla kapatmak artık çok zor! Dünyada borca en yüksek faizi veren biziz.
Yatırım yok, halka sosyal destek yok. Devlet Bankaları, yandaşlara milyarlarca lira kredi akıtıp tahsil edemezken, çiftçilerin traktörlerini haczediyor.
Esnafı, KOBİ’leri, Sanayicileri yüksek enflasyon, TL’nin değer kaybı ve yüksek faiz eritiyor.
Hukuksuzluk, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uymamak, Anayasaya uymamak günlük olaylar haline geldi.
Milli değerlerimize, kurucumuza her gün darbe vuruldu, insanlar din ile aldatıldı…
İyi de, nasıl oluyor da AKP denen mafya ile iç içe geçmiş parti, hala %30 dolayında oy alıyor? Türk Milleti mazoşist mi, sadist mi oldu?
Kendisine eziyet edilmesinden zevk alan bir toplum mu olduk?
Dünyanın neresinde olursa olsun, AKP gibi yönetim sergileyen, şeriat soslu, yolsuzluklara batmış, mafyalaşmış bir partiyi o ülkenin milleti, tekme-tokat kovalar!
- Neden AKP hala %30 bandında duruyor?
-Pandemi nedeniyle, anketler yüz yüze (Anketör-Vatandaş) yapılamıyor. Hepsi, telefon veya sosyal medya ile yapılıyor. İktidarın bilerek yarattığı korku iklimi vatandaşı gerçek kararını açıklamaktan alıkoyuyor. Zorunlu olarak iktidar bundan nemalanmaktadır.
AKP, haram para ile medyanın %95’ini satın aldı
Bir kısmını da devlet bankalarından kredilendirerek yandaşlarına aldırttı. Yani, Türk Milletinin yaklaşık %40’ının ülkedeki hırsızlıklardan, yolsuzluklardan, peş keşlerden, ülkemizin soyulmasından haberi yok. Çünkü bu kitle, gazete okumuyor, sosyal medyada yok, salt (a haber) seyrediyor. Üstelik sosyal yardım alıyor ve bu yardımı AKP’nin verdiğini zannediyor.
-Bu kitle, 2003-2008 arasında, dünyadaki nakit bolluğu nedeniyle AKP’nin akılsızca borçlanması ve borcu üretimde kullanmamasıyla, sanal bir refaha kavuştu. Banka kredileri, kredi kartları ile gelen bu bolluğun devam etmesini istiyor ve bunu AKP’nin yapacağına inanıyor.
-AKP’nin Siyasal İslamcılardan (Din üzerinden para kazanan) oluşan kemik oyu %8-%12 arasıdır. Kalan oyun tümüne yakını “Merkez Sağ” oylardır.
Bu oyların ne CHP’ye ne de İYİ Partiye gitmediğini her seçimde gördük.
AKP’deki bu emanet oyları DOĞRU Partiden başka kimse alamaz. Biz alırız.
Büyük Kongremizi tamamladıktan sonra bu gerçek görülecektir.
–Son iki yılda, 3 milyon kişi daha yoksulluk sınırının altına düştü.
Bu sayı maalesef giderek artacak ve herkes artık denizin bittiğini, AKP’nin tükendiğini görecek. AKP’nin sıcak para ve inşaata dayalı büyüme modeli artık tıkandı.
Yapılması gerekeni bir daha söyleyelim :
- AKP ve MHP’nin bu soygun ve yıkım düzenine karşı olan tüm partiler,
- STK’lar, aydınlar, gençler, kadınlar birleşip, silahsız Kuvayı Milliye Hareketiyle,
- demokratik yolla AKP’yi yargıya ve tarihe emanet etmek.
Kurtuluş budur. Var mısınız?
Sağlık ve başarı dileklerimle, 23 Haziran 2021
AKP ve MHP için söylenecek tek söz var:IKI AYAĞI ILE BATAKLIĞA SAPLANMAK…Aynen bunlar da onun gibi..Allah hepimizin sonunu hayır eylesin (Tabi hayırlı tarafi kalmışsa)