Prof. Dr. Sencer İMER’den Koronavirüs Salgını Hakkında Uyarılar
Değerli arkadaşlar,
Vakaların tırmanma hızı devam ediyor.
Vakaların ikiye katlanma hızı bugün 21,8 güne düşmüş görünüyor, ama bir gün önce 14 gündü.
Böyle bir düşüş işin tabiatına aykırı. Ama Sağlık Bakanlığı’nın sabunlarmış sayıları ile dahi 150 bin vakaya 5 Mayıs’da ulaşmış oluyoruz.
Türkiye’nin yarısının enfekte olması bugünkü veriler ile 27 Eylül’e gitmiş görünüyor, halbuki bu değer bir gün önce 22 Ağustos’du.
Yani bütün sayı oynamalarına rağmen salgının yayılma hızını istedikleri değere, bir yıl geriye atmayı beceremediler.
Vaka/test oranını bir günde % 11.7’den % 8,2 ye düşürdüler. Bu mümkün değil. İşin akışına aykırı. Yani az test ve sonuç getirmeyen testler yapmışlar. Bütün mesele az vaka çıkarmak ve 100 bin vakayı göstermek yerine 98 000’de kalmak.
Zira CB plato yapıyor dediği için ona uygun vaka sayısı üretmek gerekiyor.
- Bu tam bir rezalet!
Artır test sayısını ve doğru kişilere test yap o zaman seni görelim .
Ama bütün buna rağmen İtalya’nın 3 hafta önceki durumundayız, vaka sayıları itibariyle.
Çin’i, İran’ı geçtik, yakında Almanya ve İngilere’yi geçebiliriz.
Hangi plato!?…
Vaka tırmanması hızla sürüyor.
Ölüm oranı % 2,3 görünüyor ancak maalesef gerçek ölüm sayıları değil bunlar. Muhtemelen bunun en az iki katı olduğunu tahmin ediyorum: Ölenler, farklı kategorilerde gösteriliyor. Bugün itibariyle mezarlıklardan ve TÜİK’den ölüm sayılarının verilmesi yasaklanmış.
Bu Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı AbD Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Saltık’ın tespiti. DSÖ de Türkiye’yi bu yanlışları düzeltmesi konusunda uyarmış.
- Türkiye maalesef totaliter ülkelerde görülen tavırlar ile bu salgını yönetmeye çalışıyor, daha doğrusu yönetemiyor.
Çok yazık!
Böyle 2 veya 4 günlük karantinalarla sonuç çıkmaz, en az bir ay ciddi karantina gerekiyor.
İtalya, İspanya olmaya doğru gidiyoruz, hatta belki İstanbul, Kocaeli, İzmir, Ankara, Konya gibi şehirlerde durum daha da kötü!
Bu yüzden şehir ölçeğinde sayıları vermiyorlar.
Şeffaf ve açık olmak şart; bu panik yaratmaz.
Tersine bilinçli bir kriz yönetimi için şart!
Türkiye daha işin başında; plato vs. gibi boş yaklaşımları bırakalım.
Kendi kendimizi kandırmayalım!
Sevgi ve saygılar, 22 Nisan 2020
GERÇEKTEN BUNLARIN KENDİLERİ AĞIR VAKA.