Laik Olmayan Siyaset, “Demokratik” Olamaz!
Prof. Dr. Özer OZANKAYA
Toplumbilimci
Laiklik düşmanı bir yönetimde ne ulus ve yurt varlığının, ne de hukuk, güvenlik ve ‘doğruluğun’ korunup yaşatılamayacağı, bu nedenle laiklik düşmanı örgütlenmelerin demokratik siyasal aktörler olamayacağı, Silivri’de, Taksim’de, Eskişehir ve Hatay’da, PKK eşkıyalarının cirit attığı Cizre, Lice, Diyardakır’da, komşu devletlerle ve
genel olarak uluslararası ilişkilerde .. yaşanan acı somut gerçeklerle durmadan kanıtlanmaktadır.
“Ilımlı İslam” aldatmacasına kanan / kanmış görünen çıkarcı sözde aydınların, yuvalandıkları iletişim, bilim ve siyaset kurumlarında, BOP destekli, laiklik düşmanı bir siyasal kadroya verdikleri destekle, bir ulusun ve bir ülkenin başına ne dertler açabileceği, böyle yıkımlar yaşandıktan sonra mı anlaşılmalıydı?
- “Göz odur, dağın ardını göre; akıl odur, başa geleceği bile!”
Bu karanlık yıkım dönemini sona erdirmenin yolu, Mustafa Kemal’in önderliğinde,
“ufkun arkası görülerek” ilan edilen ve 90 yıl önce LOZAN’da zafere ulaşan
AMASYA GENELGESİ’nde belirtilmiştir:
- “ULUSUN GELECEĞİNİ,
YİNE ULUSUN AZİM VE KARARI KURTARACAKTIR!”
Atatürkçü birikim; Ulusun gerçek azim ve kararının, hukuksuzluğu da, baskıcılığı da, ulus-bölücülüğünü ve yurt-parçalayıcılığını da, bunlara kılıf yapılmak istenen
dinsel aldatmacılığı da, bunlara karşı çıkar gibi yapan yalandan muhalefetçiliği de reddettiğini kanıtlayacaktır!