Av. Şahin MENGÜ
Damat Ferit’in Heyet-i Nasihası
AKP iktidarı, gerek iç ve gerekse dış politika da öngörü sahibi olmamasına rağmen,
ele geçirdiği basın sayesinde muhteşem bir algılatma gücüyle
- olayları topluma istediği şekilde benimsetmeye çalışmaktadır.
Nitekim, PKK sorununu çözmek için akil adamlardan yardım isteneceği / başvurulacağı söylenmeye başlandığı zaman, herkeste, toplumun her kesiminin saygı duyduğu, olayları objektif olarak değerlendirebilecek ve bundan sonra siyasal iktidara, nelerin yapılması gerektiği konusunda görüş sunacak bir grup insan olacağı düşüncesi yaygınlaşmıştı.
Ben, topluma karşı hiçbir sorumluluğu olmayan kişi veya kişilere böyle özel bir güç atfedilip, özel görev verilmesine hep karşı olmuşumdur.
AKP hükümetinin son açıklamalarına bakılınca bu “akil adam” diye nitelenen kişiler
“Kürt açılımı veya PKK sorunu” diye nitelenen bölünme projesi hakkında çalışmalar yapıp, nasıl olması, ne yapılması gerektiği konusunda görüş oluşturmayacakmış.
7 ayrı bölgede “AKP hükümetinin sürdürdüğü açılım politikalarını”
halka anlatacaklarmış. Bu neyi göstermektedir biliyor musunuz?Yönlendirilmiş basına rağmen büyük halk kitlelerinin AKP’nin açılım politikasına destek vermediğini açıkça ortaya çıkmasından dolayı, AKP’li milletvekillerinin ve parti yöneticilerinin alanlara çıkıp, ülkeyi bölünmeye götüren bu oluşumu halka anlatacak yüzleri kalmadığından,
AKP İktidarı şimdi de “PROPAGANDİST” kullanma yoluna gitmiştir.
“Akil Adamlar” diye topluma takdim edilenler,
- Kurtuluş Savaşı öncesinde Damat Ferid Paşa’nın oluşturduğu
“Heyet-i Nasiha” lara tıpa tıp benzemektedirler.
İzmir’in Yunanlar tarafından işgaline de engel olamamışlardır. Bugün kurulan ve
halka AKP iktidarının yanlış ve ülkeyi bölünmeye götürecek politikalarını anlatıp
iknaya çalışacak heyetler de, aynen damat Ferit’in “Heyet-i Nasiha”ları gibi başarısız olacaktır.Birkaç kişi dışında körü körüne AKP ve bölücü PKK yandaşlarından oluşan bu heyetler, bölünme anayasası ve açılım politikasını halka anlatamazlar ve
halkın desteğini alamazlar.AKP bu yöntemlerle ABD ve AB’yi kızdırmadan,
bunların istediği Büyük Kürdistan’ı kurdurmayı, halk desteğini alarak sağlamak çabasındadır.
Sivas ve Erzurum Kongrelerinden bir müddet sonra da yok olup gittiler.
- “Akil Adamlar” listesine baktığınız zaman büyük çoğunluğunun
bölücü Kürtler ve yandaşları olduğunu görmekteyiz.
Damat Ferid de aynı yanlışı yapmıştı. O da heyete azınlıkları almıştı; ama bunlar azınlıkların, Osmanlı egemenliğinden ayrılma arzularına engel olamadılar.
Bölücü Kürtlerin ve bölünmeden yana olan liboş entellerin varlığı
bu ülkenin bölünmesine engel olmayacağı gibi tam aksine bölünmeyi hızlandıracaktır.
Geçmişi taklit ederek bir yere varılamaz, geçmişten sadece ders alınır.
Eğer geçmişteki bu Heyet-i Nasihalar başarılı olmuş olsaydı,
Osmanlı İmparatorluğu dağılmazdı.
Bu akil adamların yapacağı, AKP ve bölünme süreci propagandası bu ülkede tarafları daha da keskinleştirir.
Bu keskinleşme, PKK yandaşları tarafından arzu ediyor olabilir;
zira AKP’nin yanlış uygulamaları, bebek katili ve onun terör örgütünü
fiilen uluslararası hukukun bir süjesi haline getirdiğinden, en ufak bir çatışmada Birleşmiş Milletlerin veya bir başka uluslararası kuruluşun müdahalesini isteyebilirler.
Bu Akil Adamlar Komisyonu’nda görev almış birkaç iyi niyetli, dürüst insana da
yol yakınken bu komisyondan çekilmelerini salık veririm.
Av. Şahin Mengü
http://sahinmengu.blogspot.com/2013/04/damat-feritin-heyet-i-nasihasi.html, 4.4.13