Etiket arşivi: terörle mücadele konusundaki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları

Onur Öymen : Irak’a gönderilen PKK’lılarla ilgili değerlendirme

Dr. Onur ÖYMEN
E. Büyükelçi – Müsteşar

portresi2

Irak’a gönderilen PKK’lılarla ilgili değerlendirme

Irak Dışişleri Bakanlığı, ülkedeki emniyet ve istikrarın bozulması tehlikesine karşı Türkiye’den çekilen PKK’lıların Irak topraklarına girmesinin mümkün olmadığını belirtti.

“Irak’ın egemenliği, toplum güvenliğinin ve istikrarının sağlanması ve başka ülkelerin
iç işlerine karışmama ilkeleri gereğince, Irak hükümeti PKK’lıların Irak topraklarına girmesini kabul etmiyor.” denildi.

Irak hükümetinin tutumun uluslararası hukuk ilkelerine ve Irak anayasasına dayandığı vurgulandı.

Türk Hükümeti, silahlı ayaklanmada bulunarak, askerlerimizi ve sivil vatandaşlarımızı şehit ederek, mayın döşeyerek ağır suç işleyen teröristlerin sınır dışına çıkmalarına hiçbir yasal zemin hazırlamadan izin vererek, bence yasalarımıza açıkça aykırı bir tutum izlemiştir.

Şimdi anlaşılıyor ki, bu teröristlerin Irak topraklarına geçmesi için Irak Hükümetiyle de herhangi bir mutabakata varılmamıştır.

Böylece Türkiye, komşu bir ülkeye terörist ihraç eden bir ülke durumuna düşmüştür.

Bunun terörle mücadele konusundaki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarıyla, özellikle 1373 sayılı kararla bağdaşır bir yönü bulunmamaktadır.

Sorunun bir başka yönü daha var:

Irak hükümeti yıllardan beri topraklarına yerleşmiş bulunan PKK örgütü mensuplarını yakalayıp cezalandırmak konusunda en küçük bir gayret göstermemiştir.
Öyleyse şimdi neden tepki gösteriyor? Öyle anlaşılıyor ki, PKK ile kardeş kuruluşu PJAK’ın Türkiye’den gelen silahlı teröristlerle takviye edildikten sonra Suriye’nin Kuzeyinde, Irak Hükümetinin dostlu olan Esat rejimine karşı silahlı bir mücadeleye girişmesinden ve PJAK üzerinde gene Irak’ın dostu olan İran’ın askeri hedeflerine saldırmasından kaygı duyulmaktadır.

Amerika 1997’den beri PKK’yı terör örgütü listesine almasına karşın,
2005’te PKK tarafından kurulan ve örgütlenen PJAK’ı bu listeye katmamıştır.
Bu da önemle kaydedilmesi gereken bir husustur.

Özetle;

Türkiye’de terör örgütüyle başlatılan müzakere sürecinin, onunla bağlantılı
anayasa çalışmalarının ve teröristlerin Kuzey Irak’a gönderilmelerinin dış boyutu
ağır basmaktadır.

Hatta bu gelişmelerin tümü, ana ögeleri yurt dışında düşünülüp kurgulanan bir proje görünümü taşımaktadır.

Siyasetçilerin günlük polemiklerin dışına çıkarak biraz da sorunun
bu stratejik boyutunu düşünmelerinde yarar var.