‘Adaletsizliğe, sahtekârlığa tuzaklara direneceksin’

'Adaletsizliğe, sahtekârlığa tuzaklara direneceksin'

Zamansız biçimde aramızdan ayrılan gazetemiz yazarı Bekir Coşkun’un tam dokuz yıl önce SÖZCÜ’de yazdığı “Direnme Hakkı” başlıklı yazısı İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası başlayan gösteriler ile yeniden gündem oldu. 15 Kasım 2016 tarihli yazı sosyal medyada yeniden binlerce kez paylaşıldı. İşte o yazı.

DİRENME HAKKI

Yasalarla verilmez…
Yasalar, direnme hakkını sadece tanır…
Ya da tanımaz…
Ama direnme hakkı vardır ve direnme hakkı ta doğadan gelir…
Canlı-cansız, yeryüzünde gördüğümüz her şey direnebilenlerdir, direnemeyenler çoktan gittiler…
Masa kenarındaki kedi yavrusunu ittir, henüz hiç düşmediği ve düşmenin ne olduğunu bilmediği halde direnir…
Oltaya gelen balığın çırpınışı, direnmesindendir…
Ağaçların her rüzgâr eğdiğinde doğrulmaları, yaradılışlarına konulmuş
direnme hakkıdır.
“Odun” de istersen…
Taş direnir… Taş…
Toz-toprak; direnemeyen taşın un-ufak halidir…
Kendi bedenine bak:
Ateşte çekilen el…
Işıkta kısılan göz…
İğneyle irkilen beden…
İstersen nefesini tut; oksijen isteyen beyninin
direnme hakkını göreceksin
Demek istediğim; direnme hakkı demokrasinin, yasaların, devletlerin, parlamentoların, sosyal düzenlerin verdiği ya da aldığı bir hak değildir…
Direnme hakkı “var olma” hakkıdır…
Kedi yavrusundan ağaca kadar vardır…
Direneceksin…
Yuvanı yıktıklarında…
Çocuklarını elinden aldıklarında…
Ekmeğini çaldıklarında…
Sesini kıstıklarında…
Yeryüzünün; özgür, başı dik, çağdaş, gelişmiş, uygar, mutlu ve güvende bir bireyi olmana izin vermediklerinde…
Direneceksin…
Adaletsizliklere direneceksin…
Tuzaklara direneceksin…
Yalanlara direneceksin…
Sahtekarlıklara direneceksin…
Elinden değerlerini aldıklarında direneceksin…
Zulme direneceksin…
Yarasa gibi aydınlığa direnmek yerine…
Hiç olmasa; bir ağaç, bir taş, bir kedi yavrusu kadar, var olmak için direneceksin…

 

‘Adaletsizliğe, sahtekârlığa tuzaklara direneceksin’” hakkında bir yorum

  1. Gönül Pınar Atacı

    Yaşamsal özlü ve anlamlı, önemli ve değerli, doğal ve insansal, ulusal ve toplumsal DİRENME HAKKI’nın dahi tanımlayıcısı, savunucusu ve yazarı BEKİR COŞKUN tüm yurdun ve ulusun omuzları üzerinde uğurlanmış olduğu ölümsüzlüğün en ak ve parlak ışıkları içinde yatsın ve yaşasın. Asla unutulmadı ve unutturulmadı, unutulmayacak ve unutturulmayacaktır.

    Cevapla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir