AYM kararı ve Can Atalay

Hikmet Sami Türk Haberleri - Son Dakika Hikmet Sami Türk Haber Güncel  GelişmelerProf. Dr. Hikmet Sami Türk
Eski Adalet Bakanı

21 Ağustos 2024, Cumhuriyet

28 Mayıs – 30 Ağustos 2013 tarihleri arasında düzenlenen Gezi Parkı eylemleri nedeniyle açılan ceza davasında Türk Ceza Kanunu’nun 312. maddesinde yazılı “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçuna “yardım” ettiği gerekçesiyle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Türk Ceza Kanunu’nun 39. maddesine göre 18 yıl hapisle cezalandırılmasına ve hükümle birlikte tutuklanmasına 25.4.2022’de karar verilen, İstinaf başvurusu ve tahliye istemi bölge adliye mahkemesinin 28.12.2022 tarihli kararıyla reddedildi. Bu karar temyiz incelemesindeyken, 14 Mayıs 2023 genel seçiminde TİP adayı olarak Hatay milletvekili seçilen Can Atalay’ın yasama dokunulmazlığı kazandığını belirterek anayasanın 83. maddesi gereğince hakkındaki davada “durma kararı” verilmesi ve tahliye istemleri (AS: m.83/3), Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nce reddedildi.

MİLLETVEKİLLİĞİNİN DÜŞMESİ

Atalay’ın milletvekilliği, anayasaya aykırı biçimde sürdürülen bir yargılama sonunda verilen mahkûmiyet kararı 30 Ocak 2024 günü TBMM Genel Kurulu’nda okutularak anayasanın 84. maddesinin II. fıkrasına göre düşürüldü. Bu fıkraya göre “Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme … halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurul’a bildirilmesiyle olur”. Kesin hüküm giyme, mahkeme kararına dayandığı için bu fıkra kapsamında milletvekilliğinin düşürülmesine karşı anayasanın 85. maddesine göre iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamıyor.

Olayda Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin TBMM Başkanlığı’na gönderilen ve sonuncusu Meclis’te okutulmak suretiyle Atalay’ın milletvekilliğinin düşmesine neden olan 8.11.2023 tarih ve E. 2023/12616, K. Değişik İş 2023/- ve 03.01.2024, E. 2023/12611, K. Değişik İş 2024/1 sayılı kararları, bu konudaki Anayasa Mahkemesi kararları göz ardı edilerek verilmiştir. Çünkü Atalay’ın bireysel başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 25.10.2023 tarih ve 2023/53898 başvuru numaralı olarak, “Anayasanın 67. maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile “19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine”; 21.12.2023 tarih ve 2023/99744 başvuru numaralı olarak bu maddelerle birlikte “anayasanın 148. maddesinde güvence altına alınan bireysel başvuru hakkının ihlal edildiğine” karar vermişti.

Anayasanın 153. maddesinin VI. fıkrası şöyledir:

  • “Anayasa Mahkemesi kararları, Resmi Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme
    ve yargı organlarını idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” 

Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise, 8.11.2023 tarih ve E. 2023, K. 2023 Değişik İş 2023/- sayılı olarak,
“bu bağlamda, anayasanın 153. maddesi kapsamında uygulanması gereken bir karar bulunmamakla; keza Can Atalay hakkında verilen mahkûmiyet kararının temyizi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucu 28.09.2023 tarihinde Dairemizin 2023/12611 esas, 2023/6359 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen ve infazı kabil bir hükmün mevcudiyeti karşısında

  • Anayasa Mahkemesi’nin anılan kararına uyulmamasına”;

03.01.2024 tarih ve E.2023/12611, K. Değişik İş 2024/1 sayılı olarak yine aynı gerekçe ile

  • “Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uyulmasına yer olmadığına;

Anayasanın 76. maddesinde sayılan ve milletvekilliği ile bağdaşmayan suçlardan kurulan mahkûmiyet hükmünün milletvekilliğini düşüreceği, anayasanın 84/2. maddesi yönünden Anayasa Mahkemesi’ne müracaat imkânı tanınmadığı ve Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda inceleme yetkisinin bulunmadığı gözetilerek; anayasal zorunluk gereği hükümlü Can Atalay hakkında verilen işbu kararın bir örneğinin gereğinin takdir ve ifası için TBMM Başkanlığı’na gönderilmesine” karar verdi.

‘YOK HÜKMÜNDE’

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Anayasa’nın 153. maddesinin VI. fıkrasına aykırı kararının yine aynı fıkraya aykırı olarak TBMM Başkanlığı’na bildirilmesinden sonra bu konudaki yazının ve ekindeki kararın Genel Kurul’un 30/1/2024 tarihli 54. birleşiminde okunmasıyla Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü. Bu işlemin “yok” hükmünde olduğunun tespiti ve iptali istemiyle Şerafettin Can Atalay, Manisa milletvekili Özgür Özel ve onunla birlikte 125 milletvekili, İstanbul milletvekili Erkan Baş, Kars milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Muş milletvekili Seza Temelli ve Batman milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki tarafından açılan davada Anayasa Mahkemesi’nce verilen 22/2/2024 tarih ve E. 2024/43, K. 2024/65 sayılı kararın “hüküm” fıkrası şöyledir:

  • “Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nun 30/1/2024 tarihli 54. Birleşiminde Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 3/1/2024 tarihli ve E. 2023/12611, Değişik İş. 2024/1 sayılı kararının ekte gönderildiğine dair anılan daire başkanlığı yazısının okunması suretiyle Hatay milletvekili Şerafettin Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşmesinin yok hükmünde olduğunun tespitine ve anayasanın 85. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesine yer olmadığına … oyçokluğuyla 22/2/2024 tarihinde karar verildi.”

Verildiği tarihten 5 ay 8 gün sonra 1 Ağustos 2024 tarih ve 32619 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan bu kararla aynı yönde ikinci bir Anayasa Mahkemesi kararı da -“hüküm” fıkrasında yoklukla ilgili ibareye yer vermeksizin- 22/2/2024 tarih ve E. 2024/45, K. 2024/61 sayılı olarak aynı Resmi Gazetede yayımlandı.

Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararının TBMM Genel Kurulu’nda okutulmasıyla gerçekleştirilen milletvekilliği düşürülmesinin en ağır hukuksal yaptırımla “yok hükmünde” olduğuna karar vermesi bir fiili durum tespitidir. Yoksa Anayasa Mahkemesi’nin bu bağlamda anayasanın 85. ve 148. maddesinin bireysel başvurularla ilgili I, III-V. fıkralarında öngörülenler dışında bir inceleme ve karar yetkisi yoktur.

TBMM OLAĞANÜSTÜ TOPLANTISI

16 Ağustos 2024 günü olağanüstü toplanan TBMM Genel Kurulu’nda CHP milletvekillerince verilen “Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşmesi işlemi ile ilgili verdiği karara ilişkin genel görüşme yapılması” önergesinin ön görüşmeleri tamamlandı. Fakat muhalefet milletvekillerinin genel görüşme açılmasına ilişkin önergesi, 442 milletvekilinin katılımıyla yapılan elektronik oylamada 198’e karşı 244 oyla reddedildi. Böylece, Anayasa Mahkemesi’nin Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin “yok” hükmünde olduğunu tespit eden 22/2/2024 tarih ve E. 2024/43, K. 2024/65 sayılı son kararının Meclis’te okunması önlenmiş oldu. Oysa olağanüstü toplantının konusu itibarıyla (gereği) bunun yapılması gerekirdi.

Bu durumda yapılması gereken, söz konusu kararın TBMM Genel Kurulu’nun önümüzdeki ilk toplantısında, –arada yeni bir olağanüstü toplantı yapılmazsa– 1 Ekim 2024 günü yeni yasama yılının cumhurbaşkanının konuşmasıyla açılmasından sonra okutulmasıdır. Kararın “hüküm” fıkrasının okutulması yeterlidir. Bu işlem, TBMM başkanının sunuşları arasında da yapılabilir. Böylece Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararının okutulmasıyla yapılan haksızlık, Anayasa Mahkemesi kararının okutulmasıyla düzeltilmiş ve Hatay’da halkın oylarıyla milletvekili seçilmiş olan Atalay, görevine başlama fırsatını bulmuş olacaktır. Tabii, bu arada halen Silivri’deki Marmara Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu buluna Atalay’ın tahliye edilmesi gerekir. Anayasa Mahkemesi’nin son kararı bunu gerektirir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir