Yusuf Samim Lütfü
(AS: Bizim katkımız yazının altındadır.)
İran eski Cumhurbaşkanı İ. Reisi’nin bir helikopter kazasında (?) yaşamını yitirmesi ile oluşan makamsal boşluk, yapılan seçimle dolduruldu.
Halkın yarısından azının (%40) katıldığı seçimlerde “reformcu !” diye anılan ve aynı zamanda
bir tıp doktoru olan Pezeşkiyan Cumhurbaşkanı seçildi!
Boşalan makam dolduruldu, ancak yönetsel bir boşluk zaten söz konusu değildi;
siyasal islamın Şii versiyonunda (türünde) yönetimin başı olan molla(lar) zaten yerli yerinde duruyordu. (Ayetullahlar)
Demokrasiyle hiçbir ilintisi olmayan siyasal İslamın Şii versiyonunda (türünde) dostlar alışverişte görsün seçimleri yapılmıştı!
Dostların gördüğüne gelirsek, öncelikle halkın çoğunluğu (%60) bu tiyatrodan umudunu kesmişti ve bu oyuna katılmadı.
Sonrası daha önemli, katılanların çoğunluğu da mollalardan yana olmadığını çok açıkça
ortaya koydu.
Bu çağdışı siyasal İslam zihniyetinin (anlayışının) iflasının ilanıdır!
Uygulamada şimdilik hiçbir yaptırım gücü olmasa da, halkın gönlünde çağdışı siyasal İslam anlayışı bitmiştir.
Gerisi zaman sorunudur.
Zaman tersinemez olduğunu ve hep ilerleme yönünde aktığını bir kez daha göstermiştir.
Emperyalizmin kayığına binerek, ellerine geçirdikleri kürekleri akıntıya karşı çeken çağdaşlık ve ilerleme karşıtlarına gelince :
Bilmelidirler ki, performansları azaldığında (eskidiklerinde),, kayığın sahibi yerlerine yenilerini geçirecektir.
Kayığın sahibi olamasa da kürekleri ele geçirmek ve ilerlemek için mücadele (savaşım) veren onurlu insanlara selam olsun.
================================
Dostlar,
Bize göre de iyimser ve umutlu olmak gerek.
Yeni İran Devlet Başkanı, kadınlara baş örtüsünü zorla dayatamayacaklarını söyledi.
Bu söylem seçim kazandırdı belki de.
Kaldı ki, söz konusu “vaat”, Ayetullahların ön onayı olmadan söylenemezdi veya böylesi bir kişi aday gösterl(e)mezdi. Bu bakımdan, 2 Şubat 1979’da Humeyni darbesi ile başlayan dinci (teokratik) rejim, 45 yıl sonra, değişen koşullar yüzünden esnemek zorunda kalmıştır.
Bu bir başlangıçtır ve arkası gelecektir kanısındayız.
S. Arabistan’da da Veliaht Prens Salman benzer eğilimde..
AKP=RTE‘nin çevresi giderek dincilikten, islam şeriatı dayatmasından uzaklaşıyor.
Bakar mısınız bizim yerli mollaların tarihsel talihsizliğine!
TC tam da kıvamına getirilmişken (!)..
Ortaçağa dönme hevesi kursaklarda kalıyor, kalacak!!..
Dr. Ahmet SALTIK
09.07.24
KAYIĞIN SAHİBİ OLAMASALAR DA KÜREKLERİ ELE GEÇİRMEK VE İLERLEMEK İÇİN SAVAŞIM VEREN ONURLU İNSANLARA SELAM OLSUN kutlaması ile biten derin bilimsel bir YAZI ve BU BİR BAŞLANGIÇTIR ARKASI GELECEKTİR, T.C TAM DA KIVAMINA GETİRİLMİŞKEN ORTAÇAĞA DÖNME HEVESİ KURSAKLARDA KALIYOR, KALACAK saptaması ile sona eren mükemmel bir KATKI. Çok değerli yazar sayın LÜTFÜ’ye ve dahi bilgin sevgili hocamız Prof.SALTIK’a ben Gönül’den özel tebrikler, derin saygılar, en iyi dilekler, yeni başarılar ve büyük umutlar.
EK :
Prof.SALTIK’ın bu gerçekten mükemmel hatta muhteşem KATKISINI aynı duyguları ve dilekleri yineleyerek ve konuyla ilgili özel bir adak sunarak yeniden kutluyorum :
BÜTÜN EMELLERİ VE TÜM HEVESLERİ
Türk ve Türkçe, Atatürk ve Türkiye düşmanlarının,
Manda ve himaye, mafya ve takiyye hayranlarının,
Ve bunların uzak ve yakın emperyal destekcilerinin
Ve de tüm iç ve dış, yer altı ve üstü köstebeklerinin
Bütün emelleri
Ve
Tüm hevesleri
Kursaklarında kalmalıdır.
Ve
Sonsuza dek kalacaktır.
Gönül Pınar Atacı, 10.Temmuz.2024