Alevi kıyımı ve değişmeyen yazgı 

Ali Ekber Ataş - VikipediALİ EKBER ATAŞ
Şair

16 Aralık 2023, Cumhuriyet

(AS: Bizim kapsamlı katkımız yazının altındadır..)

Yazgının iki adından biriydi, 45 yıl önce gerçekleştirilen Kahramanmaraş katliamı. Diğeri, Sivas katliamı. Her iki katliam, evrensel hukukun “İnsanlığa karşı işlenen suçlar, zaman aşımına uğra(tıla)maz” kapsamındadır. Oysa bu suçun zaman aşımı olamaz, bunun altını çizelim. Maraş’ta 120 Alevi katledildi. Bunların içinde biri vardı ki 8 aylık hamile bir gelin.

17 kadın öldürüldü.

Adları unutuldu çoktan. Anımsatayım:

  • Güllü Ergönül, Fatma Bar, Zeynep Aydoğan, Döndü Ünver, Zühre Ünver, Kezban Usta, Hatice Yılmaz, Gülsün Un, Hatice Güngör, Gülsüm Akırmak, Zeynep Nergiz, Sebahat İşbilir, Elif Balta, Esma Suna, Fidan Suna, Fatma Bilmez ve Cennet Çimen…

ÖLDÜRÜLEN MASUMLAR

Gözlerinin önünde ailesi katledilen biri şöyle haykırıyor: “Hamileyim, bari beni öldürmeyin!..”

Genç bir gelinin çığlığıydı bu. Dünyanın, herhangi bir yerinde değil, Maraş’tan yükseliyor. Bu çığlığın yükseldiği ev, faşistlerce taranıyor. Yetmez! Evin içine benzinli paçavralar ve patlayıcılar atılıyor. Yetmiyor!.. Kapılar, pencereler parçalanıyor. Gözlerini kırpmadan içerideki beş kişiyi kurşuna diziyorlar. Satırla, sopayla yaralayıp öldü diye bıraktıkları kadın hamile.

“Kocamı, kardeşlerimi öldürdünüz, bari beni öldürmeyin, hamileyim…” diye çığlık çığlığa… Sekiz aylık bebeğini kurtarmak için can havliyle dışarı fırlıyor. Kaçıp kurtulmaya çalışan kadını sırtından vuruyorlar. Öldü diye bırakıp kaçıyorlar. Komşusu, genç gelini sırtlayarak hastaneye yetiştiriyor. Ne yazık ki aldığı kurşun yaraları çok ağırdır. Kurtarılacak durumda olmadığını gören doktorlar, “Bari bebeği kurtaralım” diyerek sezaryenle bebeği alıyor. Ama annenin karnına aldığı darbeler nedeniyle bebek de ölü.

Sezaryen sonrasında, bebeğin, anne karnından çıkarıldığı anın fotoğrafı, gazetelerde sayfa sayfa yayımlandı. Bu fotoğraf, katliamın simgesi oldu. Sonrasında cansız, küçük bedeni Ege’nin bizden taraf kıyılarına vuran “Aylan” bebek için herkes gözyaşı döktü.

Soruyorum: Bu vahşet hangi ülkede, hangi iç savaşta yaşanmıştır? Doğmamış bir çocuğu katleden bu katilleri kim ya da kimler besledi? 45 yıl önce işlenen bu insanlık suçunu hatırlayanınız var mı?

Annelerinin yaşadıklarını ve Alevilere yüz yıllardır aynı akıbeti, sistematik olarak yaşattıklarını. Ve unutmayın. Burası Türkiye ve katliamın gerçekleştirildiği yer Kahramanmaraş.

Yıl 1978. Aylardan 16-29 Aralık…
=======================================
Dostlar,

Maraş kırımı (katliamı) insanlık tarihinin en acılarından biridir.
En utanılası toplu cinayetlerinden önlerde gelenidir.
“Müslüman” olduklarını savlayanlar Hanefiler, İslamiyeti daha farklı yorumlayan Alevi Müslümanları kadın – çocuk – gebe – yaşlı.. ayırdetmeden gaddarca katlettiler.

O dönemde Maraş’ta genel cerrahi uzmanı olarak görev yapan saygın meslektaşım
Op. Dr. Alaittin Gültekin Yazıcıoğlu, sözlerle aktarımı olanaksız vahşeti yine de yazıya döktü.

Kitabının adı : ÇIPLAK ve ÖLÜYDÜLER…

Çıplak ve Ölüydüler Kitabı ve Fiyatı - Hepsiburada

İkinci Adım Yayınları, 1. baskı, 2018. 13,5 x 19 cm boyutlarında 110 sayfa. Bize imzalanarak yollandığı tarih 03 Ocak 2023..

Edinilmesini ve okunmasını, paylaşılmasını dileriz. Yüreklerdeki yangın nasıl sönecek? Kin – intikam – düşmanlığa dönüştürülmeden nasıl yönetilecek? Gidenler geri gelir mi? Beş yüzü aşkın masum insan.

Aralık 1978 – Aralık 2023.. Yarım yüzyıla yakın bir süre. O sıralar Hacettepe Tıp Fakültesinde Toplum Hekimliği uzmanlık eğitiminde idik. Yüreğimiz dağlanmıştı. İlk pansuman, iç savaş çıkarmaya dönük kanlı kontrgerilla oyununun deşifre edilmesidir. 45 yıldır hiçbir hükümet buna cesaret edemedi. Dolayısıyla arkası geldi.. Aydın cinayetleri başladı. Sonra Sivas’ta Madımak Otelde 35 insan yakıldı! Birkaç gün sonra Başbağlar’da 33 asker şehit edildi. Roboski kırımı yaşandı, Ankara Garı faciasında 103 insanımız katledildi…

  • Bir devletin en başta gelen görevi, yurttaşlarının CAN GÜVENLİĞİNİ sağlamaktır.

Bu kritik noktada eleştiri dozu biraz yükseltildiğinde rejim harekete geçmekte ve Devletin manevi kişiliğini tahkirden başlayarak TCK’nın, TMK’nın ağır ceza öngören hükümleri çalıştırılmaktadır. Ne var ki ülkede kırımlar dur(durulama)mamaktadır.

  • Ardışık öldürüler (cinayetler, suikastler) iç barışı ve kaynaşmayı daha da güçleştirmektedir. Ardışık ve kurgulu cinayetlerle toplum felç edilmektedir. 

Ara çözümlemede istendik tablo da budur zaten. Ve vakti – saati geldiğinde de ülke genelinde iç çatışma – savaş çıkarmak ve müdahale ederek bölmektir.

Yazdıklarımız abartı değildir. 1. Dünya Paylaşım Savaşı, bir prensin kurgulu siyasal cinayetle öldürülmesine ikincildir. Pek çok ülkede iç savaş benzer yöntemlerle tetiklenmiştir. Aşağıda somut bir örneği daha paylaşalım :

Unutmayacağız, Barışmayacağız, Affetmeyeceğiz-Ayhan Sarıhan Kitabı

Dolayısıyla Türkiye’de meşru bir demokratik Halk Devrimi ile namuslu ve yürekli iktidarlar işbaşına getirilmeden ne bu kahpe bireysel – toplu kırımlar aydınlatılabilir ne de sonu getirilebilir.. Yüreğimiz yangın yeridir..
Sevgi ve saygı ile. 17 Aralık 2023, Ankara

Prof. Dr. Ahmet SALTIK MD, BSc, LLM  
Atılım Üniv. Tıp Fak. Halk Sağlığı Uzmanı Hekim, Hukukçu-Sağlık Hukuku Uzmanı, Mülkiyeli
www.ahmetsaltik.net       profsaltik@gmail.com
facebook.com/profsaltik     X : @profsaltik    

Alevi kıyımı ve değişmeyen yazgı ” hakkında bir yorum

  1. Gönül Pınar Atacı

    En barbarca, en hayince ve en gaddarca yapılmış kitlesel KIRIMI ve kıyımı teşhir ve tel’in eden çok özlü ve yürekler parçalayıcı bir yazı, mükemmel bir katkı ve katkıda tanıtılan iki özel yapıt. Ünlü ve çok değerli uzman yazarları sayın ATAŞ’a, sevgili hocamız Prof.SALTIK’a, sayın YAZICIOĞLU’na, sayın SARIHAN’a en yürekten tebrikler, derin saygılar, en iyi dilekler.

    Cevapla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir