AYDINLANMA NEDİR ve NE DENLİ GÜÇLÜDÜR?

Prof. Dr. Halil ÇİVİ
İnönü Üniv. İİBF Eeski Dekanı

Aydınlanma güneş ışığı gibidir.
Kılıçlar ne denli çok ve ne denli keskin olurlarsa olsunlar, ışığı kesemezler.
Kurşunlar, roketler… ve füzeler ne denli gelişkin yapılırsa yapılsınlar ışığı öldüremezler.
Sular, fırtınalar tayfunlar… ne denli kahredici olurlarsa olsunlar ışığı boğamazlar.
Ateşler, yıldırımlar, yanardağlar ışığı yakamaz, hatta kendileri ışık olurlar.

Şahların, sultanların, kralların, diktatörlerin orduları, silahları, komutanları ne denli güçlü olurlarsa olsunlar ışığa güçleri yetmez.

Güneş ışığının ömrü sonsuzdur (AS: Güneşin ömrü 4,5 milyar yıl kestiriliyor..) ve dokunulamazdır. Aydınlanma da öyledir.

Çağdaş uygarlık, özgür aklın ve deneysel bilimin ışıkları ve aydınlanmasıyla doğdu.

Ancak karanlıklılar ve karanlık güçler her zaman ışığa, aydınlanmaysa her zaman düşman oldular ve düşman olmayı sürdürüyorlar.

Ama hiç unutulmasın ki; er ya da geç, ışığın yok edemeyeceği hiçbir karanlık, Aydınlanmanın da yok edemeyeceği hiçbir cehalet, hiçbir karanlık düşünce yoktur. Tarih baba bize öyle söylüyor.

Cehalet ve kör inanç zifiri karanlıktır

Buna karşın özgür akıl ve çağdaş bilim güneş ışığı gibidir. Her zaman ve her yerde aydınlıktır.

Mustafa Kemal Atatürk ulusumuzun hiç batmayan güneşi ve gün ışığıdır.

Atatürk’e düşmanlık ışığa, Aydınlanmaya düşmanlıktır.
Aklı ve bilimi yadsımaktır.
Ne denli kara çalmaya kalsalar da ışık leke tutmaz. Atatürk de öyle.

Ulusumuz uyandı ve artık cehaleti sürdürme haplarını yutmuyor, yutmayacak.

Tıpkı güneş ışığı gibi, Atatürk’ün hiç sönmeyecek olan özgür akıl ve çağdaş bilim ışığı, ülkemizi, devletimizi, eğitimimizi, beynimizi ve yaşamımızı sonsuza dek aydınlatmayı sürdürecektir. Tersine çabalar güçlü akıntıya karşı kürek çekmekten ibarettir ve boşunadır.

Umudumuzu hiç eksiltmeden, sevgi, barış ve ebedi (sonsuz) kardeşlik iklimini bozmadan, umuda yolculuk için doğru düşünmeye, verimli çalışmaya, nitelikli üretime ve Atatürk’ün
o güçlü, asla geri dönülemez özgür akıl ve bilim ışığında; laik, demokratik, hukukun üstünlüğüne dayalı Cumhuriyetimizi inançla ve kararlılıkla, sonsuza dek yaşatmak için,
anayasal sınırlar içinde kalarak örgütlenmeyi ve birleşip çoğalmayı sürdürmeliyiz.

Uygarlık ışığının önünde hiçbir güç duramaz.

Yeter ki uygarlık rotasından ve uygarlık yolundan sapılmasın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir