Cumhuriyet ‘kurtarılabilir’ mi?

İbrahim Ö. Kaboğlu

İbrahim Ö. Kaboğlu
Siyaset  28.10.2023, BİRGÜN

Cumhuriyet’in nitelikleri üç katmanlı bir anayasal yazım tarzını yansıtmakta:

-Ana üçlü; demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti.

-İkinci halka, ana üçlüyü belirleyen özellikler: insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, Başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanma.

-Üçüncüsü, ilk iki halkanın ortam ve koşullarına ilişkin: toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı.

Bunları somutlaştırdıktan sonra md. 2’nin ne ölçüde saygı gördüğünü uygulama bakımından test edip, 2. Yüzyıla dönük çözüm önerileri sıralanacak.

NİTELİKLER

Demokratik devlet, Yasama ve Yürütmenin seçimler yoluyla belirlendiği devlet değil yalnızca. Yerel yönetimler ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile üniversiteler de bu özellikte. Hepsi için altyapı niteliğindeki demokratik toplum ise kişi güvenliği ve özgürlüğü, düşünce ve örgütlenme özgürlüğüne saygıyı gerekli kılar.

  • Laiklik din, inanç ve vicdan özgürlüğünün güvence altına alınmasını gerekli kılar;
    dinin siyasete alet edilmesini yasaklar; devlet, bütün din ve inançlara eşit davranır.

Sosyal, “insan haysiyetine yaraşır bir yaşam” için, Devletin fırsat ve olanak eşitliğini sağlayıcı, hak ve özgürlüklerin önündeki engelleri kaldırma yükümlülüğü öngörür.

ÖZELLİKLER

İnsan haklarına saygı: “İnsan haklarına saygılı Devlet”, “insan haklarına dayanan Cumhuriyet” yazımı sonucu (2001) insan hakları, devletin varlık nedenine dönüştü.

Atatürk milliyetçiliği: Akıl ve bilim ışığında belirlenen ulus ve yurtseverlik.

-Başlangıçta belirtilen temel ilkeler: Anayasa bütününü esinleyen Devlet örgütlenmesine ve kişi özgürlüklerine ilişkin ilkeler olup, 1995 ve 2001 Anayasa değişikliklerinde ırkçılık çağrışımı yapan öğeler kısmen ayıklandı.

İLKE ve DEĞERLER

Toplumun huzuru: İnsan haysiyeti ile bağdaşır asgari yaşam gerekleri, toplumsal huzurun öncülü. Huzur, yaşam kalitesi ve gelir bakımından büyük dengesizliklerinin bulunmadığı toplumsal yapıda sağlanır.

Milli dayanışma, kederde ve kıvançta ortak bir gelecek için paylaşılabilecek duygu ve düşüncelere sahip olunması ölçüsünde sağlanır.

Adalet, mahkeme önünde adalet, toplumsal adalet ve çevresel / ülkesel adalet biçiminde geniş yelpazelidir.

Nitelikler, özellikler ve değerler, toplumsal, siyasal ve hukuksal öğelerle Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasal düzlemde tasarlanma tarzı (biçimi) olarak ileriye açıktır.

UYGULAMA: 100. Yılında Türkiye devleti, -ülkesi, toplumu ve yurttaşları ile- Cumhuriyet’in niteliklerinin neresinde yer alıyor?  Anayasa madde 2 ne ölçüde saygı görüyor, uygulanıyor ve gerekleri yerine getiriliyor? Şimdi kısaca buna bakalım:

1.- Anayasal düzlem: Önce, madde 2 üzerine siyaset ve hukukun karşılıklı rövanşı:

-2008: AKP’nin yaptığı türban için Anayasa değişikliği, Anayasa Mahkemesi’nce madde 2’ye aykırılık gerekçesi ile iptal edildi.

-2017: AKP-MHP, Anayasa değişikliğinde madde 2’ye dokunmadı, ama özünü boşalttı.

  • Bu nedenle Cumhuriyet’in 100. yılında ‘ikili anayasal düzen’ geçerli:

-Madde 2 ile uyumlu hak ve özgürlükler düzeni.

-Madde 2 ile bağdaşmayan Cumhuriyet’in temel kurumlarının yapılanma tarzı.

2.- Yasalar: Madde 2 gereklerine aykırı yasalar hep yürürlükte oldu; ama bunlar, Parti Başkanlığı Yoluyla Devlet Başkanlığı ve Yürütme (PBDBY) döneminde zirve (tepe) yaptı. Öyle ki kimi yasalar, bir değil, sayılan 9 öğenin birçoğuna aykırı. Kur Korumalı Mevduat örneği, sosyal ve laik devlet özelliği, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı başta gelmek üzere, Cumhuriyet ile bağdaşmaz.

 3.- Keyfi ve yasakçı uygulama: Kamu makamları, Anayasa’ya aykırılıklar içeren ama yine de yurttaşlar için asgari güvenceler öngören yasalar yokmuş gibi keyfi ve yasakçı uygulamaları yaygınlaştırmış bulunuyor.

4.- Nefret söylemi: Özellikle yönetici konumda olan ve sözleri ile toplumu etkileme gücü bulunan kişilerin söylemleri, Cumhuriyet üçlüsüne tümüyle yabancı: ”dindar ve kindar nesil” söyleminden “illet ve zillet ittifakı” nakaratına dek, -terör ve ihanet yaftası dahil- kendinden olmayanı ötekileştiren ve hedef gösteren süreklilik taşıyan öfke yüklü ifadeler.

5.-Sansür: Cumhuriyet’i çürütme eşiğine sürükleyen keyfi yönetim, kamu yöneticilerinin de bulaştığı “pislikleri” örtmek ve gerçekleri öğrenme hakkını bile engellemek için Saray ve çevresi,  yasama ve yargıyı da kullanıyor.

 6.- Hukuk dışı alanlar: Hükümet yokluğu, siyasal sorumsuzluk ve yaptırımsızlık, hukuk dışı alanları genişletti.

7.- Bellek tahribi: Anayasal ve siyasal yıkımın ardından, tarihsel, kültürel ve doğal dokuyu yok etme  seferberliği hiç hız kesmedi: havaalanından hastanelere, tarihsel eserlerden doğal mekanlara bozucu ve yok edici işlemler ve eylemler dizisi, Cumhuriyet dönemi toplumsal belleği de silmeye yöneliyor.

 ÖNERİLER: 100. yıl önce, Kurtuluş ve Kuruluş süreci eşzamanlılığı ile gerçekleştirilen kurumlar ve kurallar, 21. Yüzyıl gerekleri ışığında yeniden nasıl kazanılabilir?

1.- Anayasa: Cumhuriyet’in niteliklerini benimseyenler için, içi boşaltılmış olsa da madde 2, belirleyici itici güç. Bu bilinçle Anayasal geleceğe bakmak gerek.

2.- Demokratik toplum: Anayasal hak ve özgürlükler sahiplenilmeli ve kararlılıkla savunulmalı.

3.- Nitelikli ülke: Anayasa, ekosistemi koruyucu yönde okunmalı ve uygulanmalı.

4.-  Demokratik Cumhuriyet: Düşünce-hukuk-eylem üçlüsünde savunulmalı.

5.-  Doğru bilgi: Cumhuriyet’in kazanımları ve eksikleri üzerine, Devlet yönetimindeki çürüme ve toplumun karşı karşıya bulunduğu sorunlar üzerine hep doğru bilgi ağı genişletilmeli.

6.- Meşruluk ve kanıksama sorunu: PBDBY’yi asla kanıksamadan, Cumhuriyet’in niteliklerini, demokrasi dışı 2017 kurgusunu aşmanın kaldıracı olarak kullanmada amaç ve araç tutarlılığı sürekli gözetilmeli.

7.- Siyasal münavebe:  Siyasal partiler, demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri ve tüm toplumsal kesimler, “mutlak çürümeye” karşı, -Anayasa değişikliği dahil- seçenekler önerme sürecine zaman yitirmeden başlamalı, iktidarın eldeğiştirme yolunu tıkayan düzenleme ve uygulamalara sürekli ve kararlı biçimde karşı çıkmalı.

8.- Toplumsal seferberlik: İleriye götürülmeye açık ‘nitelikler/özellikler ve değerler’ olarak Cumhuriyet ortak paydasının asgari gerekleri, yurtseverlerce toplumsal sahiplenmeye dönüştürülebildiği ölçüde, 2. Yüzyılında ‘iç hasımlarına karşı’ kurtuluş umudu doğar.

Kutlu olsun! 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir