Celal TOPKAN
CHP Adıyaman 20. dönem Milletvekili
(8 Ocak 1996 – 25 Mart 1999)
Mustafa Kemal Atatürk halkla görüşerek, halkın görüş ve önerisini alarak halkçılık esaslarına dayalı olarak, 9 Eylül 1923 tarihinde Halk Fırkasını (CHP’yi) kurdu.
Mustafa Kemal Atatürk’ün yönetiminde, Halk Fırkası tarafından 29 Ekim 1923 tarihinde, 20. yüzyılın en büyük yenilik, değişim ve dönüşüm projesi olan; Halk Egemenliğine Dayanan, Laik – Demokratik – Sosyal Hukuk Devleti Türkiye Cumhuriyeti’ kuruldu.
1923 yılında dünyada halk egemenliğine dayalı yönetilen devlet yok gibiydi.
Dünyanın emperyalist ülkeleri İngiltere, Fransa, İtalya, Alman, İspanya, Portekiz krallıkla yöneliyorlardı.
Rusya, Çin proletarya diktatörlüğü ile yönetiliyordu.
Afganistan krallıkla, İran Şahlıkla yönetiliyordu.
Afrika ülkeleri, emperyalist ülkeler İngiltere ve Fransa’nın işgali ve sömürüsü altındaydı.
Güney Amerika ülkeleri İngiltere, Fransa, İspanya, Portekiz’in işgali ve sömürüsü altındaydı.
Doğu Asya ülkeleri Pakistan, Hindistan, Japonya, Kore, Endonezya, Malezya, Avusturalya, kuzey Amerika ülkesi Kanada, İngiltere’nin işgali ve sömürüsü altındaydı.
Dünyanın önde gelen tarihçi bilim insanları, siyaset bilimi ve siyaset sosyolojisi uzmanları Mustafa Kemal Atatürk’ün, Türk Kurtuluş Savaşında Osmanlı Devleti’ni işgal eden Emperyalist ülkelerle yaptığı savaşta başarısı ve önderliğini, Kurtuluş Savaşı sonunda halkla birlikte kurduğu, Ulus Egemenliğine Dayanan Laik – Demokratik – Sosyal Hukuk Devleti Türkiye Cumhuriyeti’ni örnek aldı, örnek gösterdiler.
Emperyalist ülkelerin işgali ve sömürüsü altındaki ülkeler, Atatürk’ün önderliğini, başarılarını örnek aldılar. Ülkelerini işgal eden emperyalist işgalci ülkelere yönelik kurtuluş savaşı başlattılar. Ülkelerini bağımsızlığa kavuşturdular.
Halk Egemenliğine dayanan Türkiye Cumhuriyeti’ni örnek aldılar. Ülkelerini halk egemenliğine dayalı olarak inşa ettiler.
Siyaset; iktidar olmak, halka yarar sağlamak, sorunlarını çözmek, halkın yaşamını iyileştirmek, yaşam niteliğini yükseltmek;
Devlete hizmet etmek, sorunlarını çözmek, geliştirmek, kalkındırmak, zenginleştirmek, halkın aş ve iş sorununu çözmek, barış ve huzura kavuşturmak için yapılan iştir.
Atatürk’ün yönetiminde Cumhuriyet Halk Partisi tarafından, halk egemenliğine dayalı laik – demokratik – sosyal – hukuk devleti olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti, çağdaş kurumlarla inşa edildi.
Devrimler yapıldı. Yapılan devrimlerle insanı merkez alan, insana önem ve değer veren, insanı yüceltmeyi amaçlayan toplumsal, ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel değişim ve dönüşümler yaşama geçirildi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin sorunları çözüldü, gelişti, gelişti ve zenginleşti.
Halkın toplumsal, ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel, eğitim, sağlık, aş ve iş sorunları çözüldü, önemli gelişmeler sağlandı.
Atatürk’ün 10 Kasım 1938’de ölmesinden sonra:
1950- 1980 arasında yapılan seçimlerde CHP, hiç tek başına iktidar olamadı.
12 Eylül 1980’de darbe yapan askerler, siyasal partileri kapattılar. 1980’de kapatılan CHP 1992’de yeniden açıldı. Bu tarihten sonra CHP Genel Başkanı olanlar, Parti içi iktidarla yetindiler. CHP’yi tek başlarına aldıkları kararlarla yönetmeye başladılar. Partinin ana ögesi ve gerçek sahibi olan üye ve örgütler edilgin duruma geldiler.
CHP, 1992-2023 arasında yapılan seçimlerde sürekli başarısız oldu. Atatürk’ün yönetiminde Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran CHP, 18 Nisan 1999’da yapılan seçimde %8.7 oy aldı. %10 seçim barajını aşamadı. Kurduğu Büyük Millet Meclisi’nin dışında kaldı.
1980-2023 arasında iktidar olan partiler, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuruluş ilkelerinden kopardılar. Cumhuriyeti büyük oranda din devleti yaptılar.
Halk ve ülke yoksullaştırıldı ve geriledi. Barış ve huzur bozuldu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi doğrultusunda yeniden yapılandırılması, toplumsal, ekonomik, siyasal ve kültürel sorunlarının çözülmesi; kalkınması, gelişmesi, zenginleşmesi, halkın aş ve iş sorunun çözülmesi barış ve huzura kavuşması için, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran CHP’nin tek başına iktidara gelmesi gerekiyor.
CHP’nin iktidar olabilmesi için :
Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savası sonrasında, illeri ziyaret ederek, halkla toplantılar yaparak, halka halkçılık esaslarına dayanan bir parti kurmak istediğini, kurmak istediği partiye yönelik kendi görüş ve düşüncesini anlatıp, halkın görüş düşüncesini sorup, halkın görüşünü, düşüncesini ve önerisini alarak, halkla birlikte halkçılık esasına dayalı olarak kurduğu, Halk Fırkası’nın (Cumhuriyet Halk Partisi’nin) kuruluş felsefesini benimseyen ve savunan;
Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğini, Mustafa Kemal Atatürk’ün yönetiminde, Halk Fırkası (Cumhuriyet Halk Partisi) tarafından kurulan, halk egemenliğine dayanan laik – demokratik – sosyal – hukuk devleti Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini benimseyen ve savunan, CHP’yi kuruluş felsefesi doğrultusunda yeniden yapılandırmak isteyen;
Halkta karşılığı, kafasında projeleri, arkasında başarıları olan, siyaseti halk ve ülke için yapan;
CHP’yi, Partinin anayasası olan Parti Tüzüğü ile benimsenen yapılanma ve işleyişe, ideoloji, ilke ve değerlere göre yönetecek olan;
Bilgi ve çözüm projelerine dayalı alanında uzman kişilerden ekip ve takım oluşturarak, siyaset yapacak, halka yarar sağlamak, halkın yaşamını iyileştirmek, yaşam niteliğini yükseltmek için siyaset yapacak olan;
Toplumsal, ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel sorunların çözümüne yönelik çözüm projeleri üretme bilgi, beceri ve yeteneğine sahip olan. Milletvekili ve belediye başkan adaylarını önseçimle belirleyecek, gücünü halktan alarak siyaset yapacak olan;
CHP’yi iktidar yapmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuruluş felsefesi doğrultusunda yeniden yapılandırmak isteyen. Türkiye Cumhuriyeti’nin sorunlarını çözmek, geliştirmek, kalkındırmak, zenginleştirmek, halkın aş ve sorununu çözmek isteyen bir kişinin, CHP Genel Başkan adayı yapılması ve genel başkan seçilmesi gerekiyor. Bu bir gereklilik ve zorunluluktur.
Yapılacak yeni kurultayda, bu bilgi, beceri, yetenek ve siyaset yapma anlayışına sahip olan, CHP’yi iktidar yapmak isteyen bir kişi, CHP Genel Başkanı seçilirse, CHP ilk seçimlerde başarılı olur. Halkın oyunu alır, iktidara gelir!
Türkiye Cumhuriyeti kuruluş felsefesi doğrultusunda yeniden yapılanır.
Halkın ve ülkenin sorunları çözülür.
Türkiye Cumhuriyeti gelişir, kalkınır, zenginleşir. Barış ve huzura kavuşur.