K O N F E R A N S I M I Z A Ç A Ğ R I …
“Aydınlanma Bilgesi” İlhan SELÇUK’a…
ÖLÜMÜNÜN 4. YILINDA İLHAN SELÇUK ve AYDINLANMA
Dostlar,
Bizim de üyesi olduğumuz Ulusal Eğitim Derneği,
geleneksel Cumartesi Konferanslarını sürdürüyor.
Yılın son konferansı için Dernek yönetimi bizi görevlendirdi.
Gece ve gündüzün eşit olduğu bir sıcak Haziran gününde,
bundan 4 yıl önce, “Aydınlanma Bilgesi” sanı ile haklı bir ün kazanmış
Sn. İlhan SELÇUK’u yitirmiştik..
Olasıdır ki, 83 yaşında sabahın köründe evine baskın yapılarak aranması
ve utanç verici – hukukun yüz karası Ergenekon tertibinde sanık yapılması
kendisine çok ağır gelmişti.
Belki de birkaç yıl” daha yaşayacak ve Cumhuriyet’teki PNCERE’sinden yayımladığı
çoook değerli AYDINLANMA yazılarını sürdürecekti..
Bu kuşku bile uygar, demokratik, aydınlanmış bir toplum için zûldür!
Bu rezil “komplo”, 2013’ün son ayı içinde bizzat Başbakan R.T. Erdoğan tarafından da itiraf edildi ancak gidenler geri gelmiyor..
O’na çoook derinden borçluyuz.. Yerinin doldurulması çooooook zor çok.
Biz O’nu yapıtlarıyla anacak ve bize vermek istediklerini irdeleyeceğiz.
Sanırız O da böyle anılmak isterdi..
Bir önemli anımsatma : Konf. 15:00’te başlayacak..
21 Haziran 2014, Cumartesi günü..
(Bizim o gün 14:00 – 14:45 arasında Üniversitede resmi görevli dersimiz nedeniyle..)
Şimdiden siz katılımcılara ve Dernek Yönetimine, emekçilerine ilginize teşekkür ederiz.
Sevgi ve saygı ile.
21 Haziran 2014, Cumartesi, Ankara
Dr. Ahmet SALTIK
www.ahmetsaltik.net
Rus Çarı Nikola, aynaya birinci kere baktığında; “Allah’a çok şükür ki, Rusya’da ben varım; ben olmasam Rusya ne yapacak?”diyerek kendine kendine hayran kalır.
Çar Nikola, aynaya ikinci kere baktığında; “ya Rusya olmasa Avrupa, ne yapacak?”
Çar Nikola aynaya üçüncü kere baktığında; “ya Avrupa olmasa, Dünya ne yapacak?” diyor ve dünyaya önce Rusya’ya,sonra Avrupa’ya sonra dünyaya kendini bedel sanıyordu.
İlhan Selçuk da aynaya Çar Nikola gibi, ama sondan başa doğru bakıyordu.
İlhan Selçuk, aynaya birinci kere baktığında; “Atatürk olmasaydı, dünya ne yapacak? diyordu.
İlhan Selçuk, aynaya ikinci kere baktığında; Atatürk olmasa İslam Ülkeleri ne yapacak?” diyordu.
İlhan Selçuk, aynaya üçüncü kere baktığında; “Atatürk olmasa Türkiye ne yapacak?” diyordu.
Ve Çar Nikola’dan farklı olarak, İlhan Selçuk aynaya dördüncü kere bakıyor; “Allah’a çok şükür ki, Türkiye’de ben varım, ben olmasam Atatürk’ü kim anlatacak?” diyordu.
İlhan Selçuk’un AYDINLIK BİLGELİĞİ, bu kadar büyük bir hıyarlıktı…
Kırk yılda akılda kalan bir tek satır yazamadığı için; dönemik az akıllı, az zeki bütün yazı esnafları gibi Atatürk’ün arkasında gizlenmişti.
Sayın Site okurumuz,
Eleştiri iyi de, önce kimliğini koymalı insan değil mi?
Nerde yazdığınız belli, kimi eleştirdiğiniz de..
Ama siz bilinnmiyorsunuz. Bu olur mu?
İkincisi beğenmediğiniz İlhan Selçuk aynı zamanda bir dil ustası idi.
Siz onu eleştirebilmek için olsa olsa bir “hıyar” sözcüğüne sığınmışsınız.
Dünyanız bu denli mi??
Ankara’da iseniz bu gün saat 15:00’te konferansımıza gelin ve yüz yüze uygarca konuşalım. Ama önce dilinizdeki “hıyar”ı atın, benliğinizi de ondan biraz temizleyerek gelin..
Sevgi ve saygı ile.
21 Haziran 2014, Ankara
Dr. Ahmet Saltık
http://www.ahmetsaltik.net
Ahmet bey, benim de size “SAYIN SİTE SAHİBİ DEMEM Mİ GEREKİYOR?”
“Ne kadar güzel yazarsan yaz… Ne anlatırsan anlat… Ne söylersen söyle… İster Uğur Mumcu’dan on kere daha güçlü ol… İster Aziz Nesin, ister Tolstoy ol… YAZILARINI YAYINLAMAYIIIIIIZ… Yayınlarsak; bir yazar yaratmış oluruz!..”
Evet… Ahmet bey, “uygarlık, çağdaşlık, devrimcilik, vatanseverlik, vatan, millet, Sakarya ve her şey Atatürk olunca” yazarlık da “Atatürk’ü anlatmak” oluyordu… Ve İlhan Selçuk yazarlığı kimseye bırakmıyordu…
İlhan Selçuk’un, “yazar yaratmamasına” Balzac gibi, Sözcük Tüccarlığı ve Kalem Fahişeliği demedik… Hıyarlık ve Hıyar-ül Azam Saltanatı dedik…
İlhan Selçuk, kendini “Aydınlık Bilgesi” olarak yutturmak için, kendisinden daha kötü; Hikmet Çetinkaya’nın yazmasına, Hikmet Çetinkaya kendisinden daha kötü Oral Çalışlar’a ve daha kötü yazarlara izin veriyordu.
Bu nedenle, İlhan Selçuk’un kendisinden daha kötü yazarlarla kurduğu saltanata Hıyar-ül Azam Saltanatı adını verdik…
Ben İlhan Selçuk’u gördüm, tanıdım ve Yaşar Kemal’e anlattım… Yaşar Kemal; “Maşallah!.. İlhan, büyük adam olmuş…” dedi.
Ben dönemin Şekspir’iyim!.. Nazım Hikmet’in deyimiyle “KÖRLER ONLARI GÖRMESE DE YILDIZLAR VARDIR!..”
Heil, Üstad Yazar Rıza Güner!
Kendi nitelemesiyle “21. Yüzyılın Şekspir”i!
İnsanlık sizi keşfedemeyip Malatya’nın kör sokaklarında unuttuğu için utanmalı..
Büyük nankörlük..
Ama bu site ve okurları, çağımızın Şekspir’ini tazimle selamlıyorlar..
O’nun edebiyat şaheserlerini bu sitede okumak için can atıyorlar!
Mr. William-Rıza Güner-Şekspir !
Sevgi ve saygı ile.
23.6.2014, Ankara
Not : Böylesi tablolara “Megalomanik hezeyan” deniyor tıpta..
Dr. Ahmet Saltık
http://www.ahmetsaltik.net
“Atatürk olmasa dünya olmazdı!..” diye düşündükten;
“Atatürk, olmasa dünya olmazdı,” demeyi uygarlaşma, çağdaşlaşma, aydınlanma sandıktan sonra;
Siz Shakespeare’i, Balzac’ı, Tolstoy’u ne yapacaksınız?..
Malatya’nın kör sokakları, “Atatürk olmasa dünya olmazdı!..” diyenlerin kafasından daha aydınlıktır…
“Heil” sözünü gene size iade ediyorum.