Etiket arşivi: Hülya Koçyiğit ve Hülya Avşar

Anneler hâlâ ağlıyor Hülya hanım!

Anneler hâlâ ağlıyor Hülya hanım!

Hülya Koçyiğit’i, birlikte çalıştığımız komisyonlardan tanırım. Son derece mütevazı, mesafeli ve güleç bir insandır.
Bir “anneler ağlamasın” sloganı peşine düşüp, hiçbir şeyi sorgulamadan, yalnızca annelerle empati kurulmasını istemiştir bugüne kadar. Yetmediği ortada…

Anneler hâlâ ağlıyor Hülya hanım

A. Mumtaz İdil

Hülya Koçyiğit’i tanırım. Birlikte Sinema ve Müzik Eserlerini Destekleme Fonu komisyon toplantılarında birlikte olduk. Müthiş mütevazı ve mesafeli bir kadındır.
Lafını bilir, fazla konuşmaz ve daha da önemlisi, nerede susacağını çok iyi bilir.
Akil insanlar içinde Hülya Koçyiğit’i görünce aslında şaşırmadım. Çünkü kendisine ustaca anlatılan her “projeye” evet demeye hazır bir yapısı vardır. Çabuk ikna olur,
çabuk inanır…

“Anneler ağlamasın” sloganı AKP için biçilmiş kaftandı. Bir yığın insanın bu şemsiye altına gireceğinden AKP kurmayları da, danışmanları da emindi. Nitekim öyle oldu.
Bunlardan yalnızca birini tanıyorum işte: Hülya Koçyiğit.

Ama bu kadar duygusal tanıdığım Hülya Koçyiğit’in ansızın Adalet Ağaoğlu’na dönmesini bekledim. Adalet Ağoğlu’nu da iyi tanırım. Onun da duygusallığını bilirim. Nasıl “yetmez ama evetçilere” katıldığını ve ardından pişman olduğunu da
tahmin ediyorum.

Her ikisi de “ben bu adamı tanımıyorum, bu da kim hakkımızda ahkam kesiyor,” diyemeyecek kadar tanıyorlar beni.

Hülya Koçyiğit’in hala “analar ağlamasın” big bang’inden çıkamadığını gördükçe üzülüyorum. Dedim ya duygusal ve mütevazı bir insandır, ama bu konuda basireti bağlanmış sanki.

Dün, Gaziosmanpaşa Belediye’sinin “Anneler Günü” etkinliğine katılmış Koçyiğit.
Akil insanlar göreviyle ilgili sorular da sorulmuş kendisine. “İçinden geçtiğimiz şiddet yılları, birçoğumuzda telafisi zor acılar bıraktı. Artık birbirimizi dinleyerek, anlamaya çalışarak, empati kurarak, düşünerek yaralarımızı sarabiliriz. Barış süreci için çok geç kalındı. Bundan böyle zaman kaybetmeyelim. Onun için bu görevi üstlendim,”
şeklinde konuşmuş.

Şaşırdım. “Anneler ağlamasın,” dememiş bu kez. Ama çok daha ileri gitmiş ve altından kalkamayacağı yuvarlak laflar etmiş.

Kendisine barış süreci diye anlatılan şeyin bölünme süreci olduğunun
hala farkında değil.

Daha da ilginç olanı, hala Hülya Koçyiğit bu “görevi” niye üstlendiğini anlatmaya çalışıyor. Hala kendini savunma ihtiyacı duyuyor ve bu yüzden de asli görevini yapamıyor. Bildiği üç beş cümleyi tekrar etmekten öteye geçemiyor. “Anneler ağlamasın” sloganı atıldığında kendine geliyor ve ona sarılıyor, ama “eyalet sistemine geçiş” konusunda ne düşünüyorsunuz ya da, “yerel yönetimlere aşırı yetki verilmesine ne diyorsunuz,” gibi sorular sorulduğunda, kırık plak gibi, “anneler ağlamasın” diyor.
İşin tuhaf tarafı, tam bunları söylediği sıralarda Reyhanlı da 50’ye yakın vatandaşımız hayatını kaybediyor. Her can kaybının ardında bir anne olduğunu düşünürsek,
anneler ağlamaya devam ediyor.

Anneler ağlamasın Hülya hanım, tamam da, Suriye politikamızın bizi nerelere getirdiğinin farkında olmayışınız da şaşırtıcı. Yani verilen göreve bakarım, gerisi beni ilgilendirmez. Suriye ile savaşacaklarsa savaşsınlar, o iş başka, diye mi düşünüyorsunuz?
Yetmez ama evetçi takımdan bazıları “kandırıldıklarını” çok sonra anladılar.

Akil insanlar da bir süre sonra aynı şeyi söyleyecekler. Zira PKK-MİT-İMRALI-KANDİL mutabakatını görmeden, “barış sürecine katkı” gibi altı boş bir argümanla yola çıktıklarından, gerçekler ortaya çıkınca millete dönüp “Bizi kandırmışlar,” demenin bir esprisi yok.

Umarım başınıza bu gelmez, ama benim “ummam” yeterli değil, çünkü elbet gelecek.

(http://haberartiturk.com/Makale/anneler-h-l–agliyor-hulya-hanim.html, 13.5.13)

‘Akil Adamlar Değil Pazarlamacı Heyeti’!


‘Akil Adamlar Değil Pazarlamacı Heyeti’!

Haluk_Koc

CHP Sözcüsü Haluk Koç, akil insanlar heyetinin Başbakan Tayyip Erdoğan’ın fikirlerini topluma köprü olarak götürmekle görevlendirilen bir memur kadrosu olduğuna işaret ederken; BDP’li Ahmet Tan, listede Hülya Koçyiğit ve Hülya Avşar gibi isimlerin bulunmasını “Cüneyt Arkın’ı da eklemeleri lazım” diye eleştirdi.

Hükümet tarafından dün resmen açıklanan akil insanlar listesinde yer alan adlar muhalefetin tepkisini çekti.

CHP Merkez Yönetim Kurulu toplantısı sırasında açıklama yapan Parti Sözcüsü Koç, Erdoğan’ın penceresinden akil adam tanımlamasının sürece toplumsal desteği perçinleyecek, halkı teskin ederek, yatıştırarak, ikna ederek anlatacak birilerinin olduğunu ifade etti.

Koç, “Başbakan Öcalan’la gizli pazarlık yapıyor ve bu pazarlığın pazarlamasını da tümüyle akil adam tanımı dışında bu heyete, pazarlamacı olarak halka anlatmasını istiyor..

.. Başbakan’ın seçim kampanyalarını yürüten şirketler, ajanslar ne görev yapıyor ise oluşturulan bu heyete aynı görevin tevdi edileceği anlaşılıyor.” dedi.

Heyette yer alması öngörülen bazı isimlerin Erdoğan’ın tarif ettiğini bu görev tanımını hak etmediklerini söyleyen Koç,

“Kendi söylediklerini millete söyleyemiyorsun, şimdi bu insanlar aracılığı ile bir görev kapsamı içinde, bir müsteşarlığa bağlı olarak, memur olarak bu görevi yapmalarını istiyorsun.” dedi.

Gürsel Tekin  :

”Akil adamlarla makul adamları hep karıştırdık. Bu, CHP’nin seçim öncesi kamuoyuyla paylaştığı bir projedir. Bu projenin temel amacı toplumsal uzlaşma yaratmaktır.
Yoksa dostları, arkadaşları, yandaşları bir araya getirelim burada toplumsal barışı sağlasın demek mümkün değil. Bizim önerdiğimiz yöntemle şu an AKP’nin yöntemi
çok farklı. AKP, AKP’li akil adamlar arıyor. Biz Türkiye’nin toplumsal barışını sağlayabilecek akil adamlar projemizin olduğunu 1,5-2 yıl önce ifade etmiştik.”

CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur :

”Ciddi, önemli ve hassas süreçte, önce bu akil adamlar ne yapar, ne kadar bağımsız çalışır, kime bağlı olur, bir görev tanımı, eylem planı yapılması gerekirdi. Bunun, Meclis’te yapılması gerekirdi. Bu eylem planına uygun isimler, Meclis’te oluşturulacaktı. Bu, ’onun sevdiği adam, bunun sevdiği sanatçı, onun sevdiği yazar’ şeklinde bir seçim yapılmış. Başbakan talimat verecek, ülkeyi gezecekler. Ama ’ülkenin, gazetelerindeki odalar kadar sıcak ve rahat olmadığını, film setleri kadar suni ve parlatılmış olmadığını görürler’ diye umuyorum. Bu sürece bakarken, bu konunun toplumda nasıl algılandığı yönünde araştırma kuruluşlarının kamuoyu yoklama çalışmalarına iyi baksınlar, rakamlara iyi baksınlar. Çünkü çok ağır sorularla karşılaşacaklar. Keşke bu akil arkadaşlarımızı, Başbakan’ın talimatlarından sonra, bu sorularla nasıl başa çıkacaklarına dair bir formasyona, eğitime tabi tutsalar. Çünkü görünen o ki,
bölge dolaşıp, vatandaşı bu sürece ikna etmeye katkıda bulunmaya çalışacaklar. Görevleri zor, Allah kolaylık versin.”

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün :

Ağırlıkla AKP’ye yakın isimlerden oluşan ve ‘Psikolojik Harekât yürüteceği’
bizzat Başbakan tarafından açıklanan 63 akil belli olmuş. BDP’ye yakın 4-5 ismin
ancak yer bulabildiği listede Alevi dünyasından tek Prof. İzzettin Doğan var.
Geçen hafta sendikasının kapıları parçalanan Erol Ekici’nin listede yer almasına doğrusu şaşırdım. Bu liste bence AKP programına taban oluşturur.
Yok, yok, ben ‘sürece’ zarar vermeyeyim ve 63 akile başarı dileyeyim.

Cumhuriyet, 03.04.2013
http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=408404&kn=6&ka=4&kb=6