Dostlar,
Kadın-erkek eşitliği bağlamında TÜİK‘in verilerini aşağıda sunalım.
Ancak TÜİK güven vermiyor..
2012 sonunda nüfusu 75 milyon 724 bin olarak vermişti.
Bu çalışmada ise 75 627 384..
Bu çelişkiler, tutarsızlıklar kabul edilemez..
Kaldı ki, Türkiye nüfusu 80 milyonu aşkındır ve “her ne hikmetse” (!?) TÜİK % 10 dolayında eksik nüfus bildirmekte..
TÜİK‘in bu bağlamda sıkı bir eleştirisine aşağıdaki yazımızda yer vermiştik.
TÜİK’in Tehlikeli Hataları.. Başbakan da Yanıltılıyor..
Unutulmasın; kadın-erkek eşitliği ancak laik-demokratik bir sosyal hukuk devletinde gerçekleştirilebilir.
Herhangi bir şeriata dayalı rejimlerde asla.. Örnekler ortada.. ;
S. Arabistan, Afganistan, Irak’lı kadınların ABD askerieri ile yatmasını önerecek denli zıvanadan çıkan Vahabi bir müftü… ve daha niceleri..
Kadın arkadaşlarımızın ATATÜRK DEVRİMLERİ‘ne herkesten ama herkesten
daha çok sahip çıkması gerekiyor..
Sevgi ve saygı ile.
10.3.13, Ankara
Dr. Ahmet Saltık
www.ahmetsaltik.net
==============================================
İstatistiklerle Türk kadını
Türkiye’nin 75 627 384 olan nüfusunda kadınların sayısı 37 671 000.
Kadın nüfusun % 24,4’nü 0-14, % 16,3’ünü 15-24, % 31’ini 25-44, % 19,8’ini 45-64,
% 8,5’ini 65 ve daha yukarı yaş dilimi oluşturuyor.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2012 sonuçlarına göre,
Türkiye’de 30,1 olan ortanca yaş, kadınlar için 30,6, erkekler için 29,5.
Kadın nüfusun doğuşta beklenen yaşam süresi (E0) erkek nüfustan daha yüksek düzeyde.
Doğuşta beklenen yaşam süresinin 2013 yılında kadınlar için 79,2, erkekler için 74,7 yıl olacağı kestiriliyor. Düzenli olarak artan doğuşta beklenen yaşam süresinin
2023’te kadınlar için 80,2, erkekler için ise 75,8 yıla çıkması öngörülüyor.
Kadınlar daha küçük yaşta evleniyor
İlk evliliğini 2011 yılında yapmış kadınların ortanca ilk evlenme yaşı 23,3 iken,
bu yaş erkeklerde 26,6’ya çıkıyor.
Boşanma verilerine bakıldığında 2011 yılında 120 bin 117 çiftin boşandığı görülüyor. Boşanma nedenlerine bakıldığında, eşlerin sorumsuz ve ilgisiz davranması
% 26,6’lık oranla ilk sırada geliyor. Bu nedeni sırasıyla % 23,4’le öbür nedenler,
% 20,8’le şiddet ve %16,8’le aldatma izliyor.
Evli çiftlerin ilk evlilikleri göz önüne alındığında, çiftlerin % 93,7’sinin hem resmi
hem de dinsel nikahla, % 3’ünün ise yalnızca dinsel nikahla evlendiği görülüyor.
Akraba evliliği yapanların oranı % 23,3, görücü usulüyle,
kendi görüşü sorulmadan aile kararıyla evlenenlerin oranı ise % 9,4.
Eğitim düzeyine göre okullaşma oranlarında kadın ve erkekler arasında önemli fark gözlenmiyor. Okuryazarlık oranı kadınlarda % 92,2 iken, erkeklerde % 98,3‘ü buluyor. 2011-12 öğretim yılında ilköğretimde okullaşma oranı kadınlarda % 98,6, erkeklerde
% 98,8, ortaöğretimde okullaşma oranı kadınlarda % 66,1, erkeklerde % 68,5, yükseköğrenimde okullaşma oranı kadınlarda % 35,4, erkeklerde % 35,6.
Kadınlar tütün ve tütün ürünlerini bırakmayı erkeklerden daha çok deniyor.
Tütün ve tütün ürünü kullananlar içinde bunları bırakmayı deneyen kadınların oranı
% 44,9’a çıkarken, erkeklerde bu oran % 41,8’de kalıyor.
Memnuniyet oranı % 70
Araştırmaya göre, çalışan kadınların yaklaşık üçte biri ücretsiz aile işçisi.
İşgücüne katılım oranı, 2012’de kadınlarda % 29,5 iken, erkeklerde % 71.
İstihdam edilen kadın nüfus oranı % 26,3’te kalırken, erkek nüfus oranı % 65’e çıkıyor.
Ücretli veya gündelikçi olarak çalışan kadınların oranı %54,3 iken, kendi hesabına çalışan kadınların oranı % 10,8. Ücretli veya gündelikli olarak çalışan erkeklerin oranı %66,5, kendi hesabına çalışan erkeklerin oranı ise % 22,3 ile kadınları geride bırakıyor.
İşsizlik oranı, kadınlarda %10,8, erkeklerde ise % 8,5. 15-24 yaş dilimindeki
genç nüfusta işsizlik oranı ise kadınlar için % 19,9’a, erkeklerde ise % 16,3’e yükseliyor.
Çalışan kadınların % 70,1’i, erkeklerin ise yüzde 71,2’si çalıştığı işten hoşnut (memnun) olduğunu belirtiyor.
0-5 yaş diliminde çocukların yaşadığı hanelerde çocuk bakımını % 89,6 oranında anneler, %1,5’ini babalar üstleniyor. Çocukların % 2,4’ünün bakımı kreşlerde sağlanıyor.
Kadınlar siyasette geride
Kadınlar siyasal alana erkeklere göre çok daha az katılım sağlıyor.
TBMM’ndeki kadın milletvekili oranı 1935’te % 4,5 iken, 2012’de % 14,4’e yükseldi. Kadın bakan sayısı ise 1. (AA, 8 Mart 2013)