CHP ulusal birliği sağladı, saray çöktü

Işık Kansu
Işık Kansu
kansu@cumhuriyet.com.tr

Yerel seçim sonuçlarının partilere göre dağılımını şöyle yorumlayabiliriz:

CHP:

Müdafaa-i Hukuk örgütlenmesi ile Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı gerçekleştiren, TBMM’yi kuran ulusal birliğin köküne dayanan CHP, yaklaşık 100 yıl sonra bir kez daha, özellikle büyük kentlerde emperyalizmin yeni masalı küreselleşme ile birlikte siyasetin temeli yapılmaya kalkışılan etnik, mezhep vb. ayrışımları Türkiye ittifakı söyleminde eriterek toplumsal kaynaşmayı seçimlerle sağlamış oldu.

Yıllardır yürüttüğü sağcılaşma ve sağcı partilere ana kucağı olma siyasasından kopuş ile birlikte, akıllı ve bilinçli bir çizgiyle ulusal bütünlüğü sağlayan siyasal örgüt, dolayısıyla ülkeyi tek başına yönetecek bir iktidar seçeneği olduğunu kanıtladı.

Özellikle daha önce kendisinde olan büyük kentlere yenilerini ekleyerek önemli bir seçim başarısı elde eden CHP, bu yurttaş desteğiyle, bir tür meşruti monarşi anlamına gelen Saray sistemi yerine laik, demokratik, sosyal hukuk devletine dönüş için gerekli güvenoyunu almış bulunuyor. Hem de yakın geçmişte olduğu gibi, kendisini orasından burasından çekiştiren, ödün vermeye zorlayan, kıymeti kendinden menkul kimi sağ siyasetçilere boyun eğmeden, kendi tarihsel gerçekliğinden ve tabanından kopmadan bu aşamaya varmış bulunuyor.

Başarı, yıllardır sığlaştırılmış ve belli bir oranda tıkanıp kalmış olan partide değişim ve dönüşümü tarihsel bilinçle gerçekleştiren CHP tabanına ve onların inanarak önder yaptıkları Özgür Özel’e aittir.

CHP, artık gerçekten Saray’daki AKP’linin ve O’nun yarattığı gericiliğin ve yoksulluğun karşısında tek başına, iktidarı almaya hazır ana muhalefet partisidir.

Bir tek koşulla:

  • Yerel yönetimleri kazanan CHP’liler,
    yurttaştan aldıkları emanete hıyanet etmeyip canla başla çalışırlarsa…

AKP:

Seçimden bir gün önce, Saray’daki AKP’linin ense tıraşını göreceğimizi dile getirmiştik.

Öyle de oldu. Ense tıraşını gördük.

14 Mayıs 2023 seçimlerinin hemen ertesi günü gazetemiz Cumhuriyet, AKP’nin aldığı %36.30’lu oy oranı ile 1. parti olmasını Erdoğan kaybetti”, 28 Mayıs cumhurbaşkanı seçimini de “Kaybederek kazandı” manşeti ile vermiştik. Bu iki manşet de kimi çevrelerde yadırgandı. Oysa tarihsel ve siyasal açıdan her iki manşet de doğruydu. Erdoğan ve partisi, her iki seçimi de en batısından en doğusuna büyük kentlerde seçimi yitirmişti. Kentli seçmen Saray rejimini istemiyordu. Sonuçlar, AKP’nin yerel seçimlerde de beklentisinin boşa çıkması büyük olasılıktı. Ve dünkü sonuçlara göre öyle de oldu.

AKP’nin, “Bizi bırakma” diye yalvaran ortağının koltuk değnekleriyle yürüttüğü çağla, demokrasiyle ve ülkenin kuruluş felsefesi ile uyuşmayan antidemokratik sistem çökmüştür.

  • Ekonomist olduğunu söyleyen imam-reisin yarattığı yolsuzluk ve yoksulluk,
    sonunu getirmiştir.

Geri dönüşü olmayan iniş başlamıştır.

Türkiye’nin sağduyulu halkı, kendisini yok sayanlara büyük bir şamar atmıştır.

MHP:

AKP’nin gövdesine sarılarak yaşamayı seçen MHP, birkaç ili almayı kendine kazanç saymaya devam edecektir. Geçmişten bu yana 1. partilerin koalisyon ortaklığı ile idare eden bu parti, yakında AKP’yi boşlarsa hiç şaşırmamalı.

İYİ Parti:

Meral Akşener’in partisi için beklenen olmuş, İYİ Parti erimiştir.

DEM Parti:

Güneydoğu’da var olan bir parti olarak yaşayacaktır.
Etnikçilik üzerinden ilerleyen siyasal hareketin büyük kentlerde bir anlam ifade etmediği görülmüştür.

YRP:

Erbakan’ın Milli Görüş’ü kendi tabanına dönmüştür.

Özetle; dünkü yerel seçimler, Türk siyasal yaşamında önemli değişimleri doğuracak bir dönüm noktasıdır.


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir