Millet İttifakı, büyük bunalım yaşadı. İYİ Parti, önce ağır sözler edip masadan kalktı, sonra yoğun bir görüşme trafiği yapıldı ve masaya döndü. Birkaç günde yaşananlar, siyasetçilerin alması gereken çok ders olduğunu gösterdi. Sıralayalım…
Birincisi, kamuoyunun gücünü, Millet İttifakı’na gönül veren, umut bağlayan seçmen kitlesinin etkisini, bu kitle özelinde İYİ Parti tabanının, parti yönetimi üzerindeki baskısını gösterdi. İYİ Parti’nin masadan öfkeyle kalkarken hiçbir B planının olmadığını kanıtladı. Parti liderliği, liderin kurmay heyeti büyük yara aldı. “Öfkeyle kalkan, zararla oturur”, “Büyük lokma ye, büyük söz söyleme”, “Bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır”, “Keskin sirke, küpüne zarar” gibi atasözü ve deyimleri, siyasetçilerin kulaklarına küpe etmesi gerektiğini ortaya koydu.
İkincisi, siyasetin her an gerilime ve her an pazarlığa açık yapısını gösterdi. Satranç bilmeyen, bir adım ötesini hesaplayamayan siyasetçilerin halini ortaya çıkardı.
Üçüncüsü, CHP genel başkanı, istediğini aldı, oybirliğiyle cumhurbaşkanı adayı oldu. İYİ Parti lideri, büyük güç ve itibar kaybetti.
Meral Akşener; parlamenter sisteme geçilmesi durumunda, eğer partisinde genel başkanlık yarışına girer ve kazanırsa, iddialı bir siyasetçi olarak yarışacak olan Ekrem İmamoğlu’nu, fazlaca etkili olmayan bir cumhurbaşkanı yardımcısı yaparak, etkisiz kılmak mı istedi? Bilemeyiz. Keza, kendisi gibi Ülkücü gelenekten gelen Mansur Yavaş’ı da fazla yetkisi bulunmayan bir cumhurbaşkanı yardımcısı yaparak siyaseten daha da güçlenmesini önlemeye mi çalıştı? Bilemeyiz. İkisi de halkta karşılık bulmuş belediye başkanlarının enerjisini, seçime daha güçlü şekilde yansıtmayı mı istedi? Bilemeyiz. Zaman gösterecek.
Dördüncüsü, Cumhurbaşkanı Erdoğan, karşısında rakip olarak Kılıçdaroğlu’nu görmek istiyordu? İstediği oldu. Bu aşamadan sonra, hem Milli Görüş çizgisinin asıl temsilcisi olan Saadet Partisi’nden, hem de AKP’den kopan iki partiden (DEVA ve Gelecek), Kılıçdardoğlu’nun adaylığına tepki gösteren isimlerin, AKP’yle temas kurması, AKP’nin siyasal radarına girmesi şaşırtıcı olmaz. Aynı durum, İYİ Parti için de söz konusudur. Bu parti içinden bir kesim de yeniden MHP’yle yakınlaşabilir.
Beşincisi, bu aşamadan sonra Millet İttifakı’nı bekleyen en önemli gerilim konusu, oy oranı düşük dört partinin, CHP’den kaç milletvekili kontenjanı isteyeceğidir. Keza, oy oranı %1 bile olmayan, henüz seçime girmemiş partilere, en az bir bakanlık verilmesi, genel başkanlarının da cumhurbaşkanı yardımcısı olması, oy oranlarının çok üzerinde bir siyasal güç kazanmalarına yol açacaktır. Bu da önemli bir tartışma konusudur.
Altıncısı, genel seçimler ve cumhurbaşkanlığı seçimi aynı gün yapılacağından, ikinci tura kalması halinde cumhurbaşkanlığı seçimini etkileyecek en önemli unsurlardan biri, genel seçimde ipi kimin göğüsleyeceğidir. Seçimde Millet İttifakı TBMM’de çoğunluğu sağlar, cumhurbaşkanlığı seçimi de ikinci tura kalırsa, bu Kılıçdaroğlu’nun lehine olur.
Yedincisi, iki büyük ittifakın oy oranları arasında çok fark olmadığından, cumhurbaşkanlığı seçiminde belirleyici olan HDP seçmeninin tutumu olacaktır. Eğer Millet İttifakı partileri de HDP de tabanda fire vermeden Kılıçdaroğlu’nu desteklerse, seçilme şansı artar.
Bizim kesimin ,bu olayi yada bence gelişmeyi, bilek güreşine dönüştürüp “Meral Akşener güçsüz çıktiya” getirmesini doğru ve bilimsel bulmuyorum .
Bu söylem sahada yeri gelip birlikte çalışacak lider ve kadroların enerjisini düşürür sinerjisini azaltır
Bir olay yarattigi sonuçlarıyla değerlendirilir.
Akşener iyi ki böyle bir reaksiyon gösterdi.
Böylelikle Karadenizde imamoğlu, iç anadoluda Mansur un populerliginden Kemal bey daha iyi yararlanabilecek
Örnek Ankara kırsalında Chp oyları düşüktür .secimden secime oda cok az yere koylere gider chp .
Ancak Ankara kırsalında, Mansur bedava tohumluk gibi bir çok uygulaması ile ilk kez kirsalsa vevo kirsalin Ankara merkezde akrabalarindan yani sağ kesimden oy alabileceğiz
Objektif olmalı ve Millet ittifakında Akp nin yaratmak istediği çatlaklara olanak tanımamalıyız.
Hatta bu gelişmeden yararlanarak;
Örneğin Eskişehirde Yılmaz,Büyükerşen gerek kent merkezi ve gerek kırsalda tarıma çiftçiye yaptığı katkılardan da yararlanılabilir
,Chp li 11 Büyükşehir Belediyesinde bu formülü uygulamalıyız.
Bizim kesim yanlışları söylemekte pek mahirdir, ama her olumsuzluk bile bagrinda çözum yollari yesertir taşır, anlayışından uzağız üzgünüm
Yeni çözüm yada cikis yolları ,care üretmeyen objektif olmayan eleştiriler katkı vermez.
“Efendim kaç gün sıkıntı çektik..” denebilir.
Çekeceğiz tabi 1,5 yıl Cb Adayı belirleyemezse ki bu bastan zorlansaydı ittifak dağılabilirdi.
Son güne bırakmak büyük bir risk barindiriyirdu.
Umarım Iktidara geldiklerinde sorunları böyle öteleyerek yeni krizler yaratılamaz.
Ornek ve Önder olarak Atatürk ‘ün Büyük Taarruzdan önce karar anında Mustafa Kemalin askeri okuldan da hocasıysa olan paşayı nasıl ikna ederek Büyük Taaruzda görev verdigini iyi okusunlar hem Kemal bey hem Akşener..
Eğer Chp iddia edildiği gibi 4 sağ partiye 20 şer vekillik verecekse ilk kez Chpye it vermeyeceğim
Ancak dinlediğimde gördüm ki ; küçük sağ partiler dahil seçime kendi logoları ile girecek ve bölgelerdeki güç dengesine göre artık oylardan yararlanarak Elazigda olduğu gibi ilk kez Chp de m.vekilligi çıkarabilecek m.vekili çıkaramadığı bir çok ilde