Eski Yargıtay üyesi Aktan’dan, linç girişimi soruşturmasına eleştiriler:
Osman Sarıgün tutuklanmalıydı!
Yargıtay 18. Ceza Dairesi Onursal Başkanı Hamdi Yaver Aktan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik soruşturmanın eksik yürütüldüğünü belirterek, “Yumruk attığı belirtilen Osman Sarıgün, tutuklanmalıydı. Soruşturmanın yalnızca 3 suçtan yürütülmesi yanlıştır. Burada Kılıçdaroğlu’nun özgürlüğünden yoksun kılınması ile parti araçlarına zarar verme suçu da vardır.” dedi.
Eksik soruşturma : Şüphelinin yaşından dolayı tutuklamaya sevk edilmemesi gerekçesinin hukuki olmadığını belirten Aktan, şüphelinin 60 yaşında olduğuna dikkat çekti. Aktan, Kılıçdaroğlu’na saldırı olayında “eksik soruşturma yapıldığını” vurguladı. Kılıçdaroğlu’nun öldürülme tehlikesi altında olan birisi olarak bir eve götürüldüğüne işaret eden Aktan, şu değerlendirmelerde bulundu:
Kara mizah
“Kılıçdaroğlu’nun can güvenliği olsa polis eve götürme ihtiyacı duyar mıydı? Eve götürüldü. Evden çıkmak istiyor, ancak çıkmasına izin verilmiyor. Burada özgürlüğün kısıtlanması suçu vardır. Öte yandan parti aracı taşlanmış, zarar görmüş. Bu kişi yaptı veya yapmadı. Bununla hareket eden kişiler yapmış. TCK’nin 152. maddesinde parti bina veya eşyalarına zarar verme suçu 1 yıldan 4 yıla dek hapis öngörüyor. Savcılığın, bu iki suçtan da soruşturma yapmaması eksikliktir. Ve burada tutuklama koşulları vardır.”
Aktan, Ceza Muhakemesi Yasası’nın 100. maddesi 2. fıkrasının a bendinde kaçma kuşkusu durumunda tutuklama yapılabileceğine işaret edildiğini belirterek, “Bu zanlı kaçtı. Kaçma gerçekleşti. Adli kontrol yeterli olur mu? Üstelik tebrik ediliyormuş. Demek ki işlediği suçla ilgili övgüye de mazhar oluyor. İşin kara mizah kısmı da burası. Bence bu kadar suç altında olan bir kişinin tutuklanması gerekirdi. Zarar suçu yönünden şikâyet vardır. Suçun nitelikli halidir, destekleyenler ve taşlayanlar hakkında da soruşturma genişletilmelidir. Adli kontrol bana göre, uygulamaya göre yeterli olmadığı görülmektedir. Suç işlemeye tahrikten bile tutuklama yapıldığı halde başka suçlardan da soruşturulduğuna göre tutuklama koşulları vardır.” diye konuştu.
Yargı duyarlı olmalı
Saldırı sırasında alandaki öbür kişilerin de bu eylemi desteklediğini anımsatan Aktan, “Soruşturma bir kişiyle sınırlı kalamaz. Bu suçtan sonra suç işleyeni desteklemeye yönelik hareketler yardım suçunu oluşturur. TCK’nin 39. maddesi gereğince de soruşturma yapılmalıydı” dedi. Kılıçdaroğlu’nun tutulduğu evi “yakın” diye çağrılar yapıldığını anlatan Aktan, “Bir kıvılcım olsa, yangın olsa Türkiye ne hale gelirdi? Yargının daha duyarlı olması gerekirdi. Ben yargının hiçbir zaman baskı altında olmaması gerektiğini düşünüyorum.
- Bu denli büyük, vahim bir olayın soruşturmasının “1 kişi ile sınırlı kalması” soruşturmanın ciddi yapıldığını söylemeyi güçleştiriyor…” ifadesini kullandı.